Öneri Formu
Hadis Id, No:
32757, D004260
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو الْوَلِيدِ الطَّيَالِسِىُّ حَدَّثَنَا أَبُو عَوَانَةَ عَنْ رَقَبَةَ بْنِ مَصْقَلَةَ عَنْ عَوْنِ بْنِ أَبِى جُحَيْفَةَ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ - يَعْنِى ابْنَ سَمُرَةَ - قَالَ كُنْتُ آخِذًا بِيَدِ ابْنِ عُمَرَ فِى طَرِيقٍ مِنْ طُرُقِ الْمَدِينَةِ إِذْ أَتَى عَلَى رَأْسٍ مَنْصُوبٍ فَقَالَ شَقِىَ قَاتِلُ هَذَا. فَلَمَّا مَضَى قَالَ وَمَا أَرَى هَذَا إِلاَّ قَدْ شَقِىَ سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ
"مَنْ مَشَى إِلَى رَجُلٍ مِنْ أُمَّتِى لِيَقْتُلَهُ فَلْيَقُلْ هَكَذَا فَالْقَاتِلُ فِى النَّارِ وَالْمَقْتُولُ فِى الْجَنَّةِ."
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ رَوَاهُ الثَّوْرِىُّ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ سُمَيْرٍ أَوْ سُمَيْرَةَ وَرَوَاهُ لَيْثُ بْنُ أَبِى سُلَيْمٍ عَنْ عَوْنٍ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ سُمَيْرَةَ.]
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ قَالَ لِى الْحَسَنُ بْنُ عَلِىٍّ حَدَّثَنَا أَبُو الْوَلِيدِ - يَعْنِى بِهَذَا الْحَدِيثِ - عَنْ أَبِى عَوَانَةَ وَقَالَ هُوَ فِى كِتَابِى ابْنُ سَبْرَةَ وَقَالُوا سَمُرَةَ وَقَالُوا سُمَيْرَةَ هَذَا كَلاَمُ أَبِى الْوَلِيدِ.]
Tercemesi:
Bize Ebu Velid Tayalisi, ona Ebu Avane, ona Rakabe b.Maskale, ona Avn b. Ebu Cuheyfe, ona da Abdurrahman (yani İbn Semure) şöyle demiştir:
Medine sokaklarından birinde İbn Ömer'le el ele tutuşmuş vaziyette (yürüyor) idik. Birden asılmış bir (insan) başın(ın) yanına geldik. İbn Ömer, bunu öldüren şakîdir dedi. İleri geçince bunun (maktulün) da şakı olduğunu zannediyorum. Rasulullah'ı (sav) "ümmetimden birini öldürmek için yürüyen kimseye (öldürülmek istenen) şöyle yapsın (boynunu uzatsın). Öldüren cehennemlik, öldürülen de cennetliktir," buyururken işittim dedi.
[Ebû Davud der ki: Bu hadisi Sevrî, Avn'dan; Avn, Abdurrahman b. Semir veya Abdurrahman b. Semure'den rivayet etti. Ayrıca onu Leys b. Ebu Süleym Avn kanalıyla Abdurrahman b. Semure'den rivayet etti.]
[Yine Ebû Davud şöyle demiştir: Hasen b. Ali bana şöyle dedi: Bu hadisi bize, Ebu Avene'den Ebu'l-Velid haber verdi ve o benim kitabımda İbn Semure'dir dedi. (Onun için) Semure dediler. Sümeyrâ dediler. Bu, Ebu Velid'in sözüdür.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Fiten 2, /969
Senetler:
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. İbn Ebu Sümeyra Abdurrahman b. Ebu Sümeyra (Abdurrahman b. Sümeyr)
3. Avn b. Ebu Cuheyfe es-Süvâi (Avn b. Vehb b. Abdullah)
4. Ebu Abdullah Rakabe b. Maskale el-Abdî (Rakabe b. Maskale b. Abdullah)
5. Ebu Avane Vazzah b. Abdullah el-Yeşkurî (Vazzah b. Abdullah)
6. Ebu Velid Hişam b. Abdülmelik el-Bahilî (Hişam b. Abdülmelik)
Konular:
Cehennem, Cehennemlikler
Cennet, Cennetlikler, vasfı , sıfatı , yaşamı vs.
Fitne, öldüren olmaktansa ölen olmak
Müslüman, birbirini öldürenlerin cehennemlik olması
Toplumsal Düzen, katl, haksız yere öldürmenin uhrevi cezası
Yargı, adam öldürmek
Öneri Formu
Hadis Id, No:
32876, D004266
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عِيسَى بْنِ الطَّبَّاعِ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ عَبْدِ الْقُدُّوسِ قَالَ
"زِيَادٌ سِيمِين كُوش."
Tercemesi:
Bize Muhammed b. İsa b. Tabbâ, ona Abdullah b. Abdülkuddüs, ona Abdullah, "(Ziyad denilen bir adam, sözünün yerine) Ziyad; ısımın kuş dedi."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Fiten 3, /971
Senetler:
1. Ebu Muhammed Abdullah b. Amr es-Sehmî (Abdullah b. Amr b. Âs b. Vail b. Haşim)
2. Ebu Ümame Ziyad b. Süleym el-A'cem (Ziyad b. Süleym)
3. Ebu Abdurrahman Tâvus b. Keysan el-Yemanî (Tâvus b. Keysan)
4. Leys b. Ebu Süleym el-Kuraşi (Leys b. Eymen b. Züneym)
5. Ebu İsmail Hammad b. Zeyd el-Ezdî (Hammad b. Zeyd b. Dirhem)
6. Muhammed b. Ubeyd el-Guberî (Muhammed b. Ubeyd b. Hisab)
Konular:
Fitne, fitneden uzak durmak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
32880, D004270
Hadis:
حَدَّثَنَا مُؤَمَّلُ بْنُ الْفَضْلِ الْحَرَّانِىُّ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ شُعَيْبٍ عَنْ خَالِدِ بْنِ دِهْقَانَ قَالَ كُنَّا فِى غَزْوَةِ الْقُسْطَنْطِينِيَّةِ بِذُلُقْيَةَ فَأَقْبَلَ رَجُلٌ مِنْ أَهْلِ فِلَسْطِينَ - مِنْ أَشْرَافِهِمْ وَخِيَارِهِمْ يَعْرِفُونَ ذَلِكَ لَهُ يُقَالُ لَهُ هَانِئُ بْنُ كُلْثُومِ بْنِ شَرِيكٍ الْكِنَانِىُّ - فَسَلَّمَ عَلَى عَبْدِ اللَّهِ بْنِ أَبِى زَكَرِيَّا وَكَانَ يَعْرِفُ لَهُ حَقَّهُ قَالَ لَنَا خَالِدٌ فَحَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ أَبِى زَكَرِيَّا قَالَ سَمِعْتُ أُمَّ الدَّرْدَاءِ تَقُولُ سَمِعْتُ أَبَا الدَّرْدَاءِ يَقُولُ سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ
"كُلُّ ذَنْبٍ عَسَى اللَّهُ أَنْ يَغْفِرَهُ إِلاَّ مَنْ مَاتَ مُشْرِكًا أَوْ مُؤْمِنٌ قَتَلَ مُؤْمِنًا مُتَعَمِّدًا."
فَقَالَ هَانِئُ بْنُ كُلْثُومٍ سَمِعْتُ مَحْمُودَ بْنَ الرَّبِيعِ يُحَدِّثُ عَنْ عُبَادَةَ بْنِ الصَّامِتِ أَنَّهُ سَمِعَهُ يُحَدِّثُ عَنْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَنَّهُ قَالَ
"مَنْ قَتَلَ مُؤْمِنًا فَاعْتَبَطَ بِقَتْلِهِ لَمْ يَقْبَلِ اللَّهُ مِنْهُ صَرْفًا وَلاَ عَدْلاً."
قَالَ لَنَا خَالِدٌ ثُمَّ حَدَّثَنِى ابْنُ أَبِى زَكَرِيَّا عَنْ أُمِّ الدَّرْدَاءِ عَنْ أَبِى الدَّرْدَاءِ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ
"لاَ يَزَالُ الْمُؤْمِنُ مُعْنِقًا صَالِحًا مَا لَمْ يُصِبْ دَمًا حَرَامًا فَإِذَا أَصَابَ دَمًا حَرَامًا بَلَّحَ."
وَحَدَّثَ هَانِئُ بْنُ كُلْثُومٍ عَنْ مَحْمُودِ بْنِ الرَّبِيعِ عَنْ عُبَادَةَ بْنِ الصَّامِتِ عَنْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم مِثْلَهُ سَوَاءً.
Tercemesi:
Bize Müemmel b. Fadl Harrani, ona Muhammed b. Şuayb, ona da Hâlid b. Dihkân şöyle demiştir: Biz Kostantiniyye (İstanbul) Gazvesinde Zülukya'da idik. Filistinlilerin hayırlılarından ve ileri gelenlerinden oradakilerin kendisini tanıdıkları bir adam geldi. Adı Hâni b. Gülsüm b. Şüreyk el-Kenânî idi. Abdullah b. Ebu Zekeriya'ya selâm verdi. Abdullah onun kıymetini biliyordu. Halid bize dedi ki: Bize Abdullah b. Ebu Zekeriyya, haber verip şöyle dedi: Ben Ümmü'd-Derdâ'dan işittim, O da Ebu Derdâ'dan duymuş. Ebu Derda, Rasulullah'ı (sav) şöyle buyururken işittim dedi:
"Müşrik olarak ölen ve haksız yere kasten bir mü'mini öldüren mü'min müstesna, Allah'ın bütün günahları bağışlaması umulur."
Hânî b. Gülsüm şöyle dedi: Mahmud b. er-Rabî, Ubade b. es-Sâmit'ten haber verirken işittim. Mahmud'da Ubade'yi, Rasulullah'ın şöyle buyurduğunu haber verirken işitmiş.
"Bir kimse haksız yere zulmen bir mü'mini öldürürse, Allah ondan ne nafile ne de farz hiçbir ibadeti) kabul etmez."
Hâlid bize şöyle dedi. Bize İbn Ebu Zekerriyya, Ümmü'd-Derdâ'dan naklen haber verdi. Ümmü'd-Derdâ'da Ebu Derdâ'dan, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu duymuş:
"Mü'min haram bir kanı dökmedikçe salih amellerde koşmaya devam eder. Ama haram bir kan dökerse işi bitmiştir (amelden kesilir)."
Hânî b. Gülsüm bize Mahmud b. er-Rabî'den haber verdi. Ona da Ubade b. es-Sâmit, Rasulullah'tan yukardaki rivayetin benzerini haber vermiş.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Fiten 6, /971
Senetler:
1. Ebu Derdâ Uveymir b. Malik el-Ensârî (Uveymir b. Zeyd b. Malik b. Kays b. Aişe b. Ümeyye)
2. Ümmü Derda es-Suğra Hüceyme bt. Huyeyy el-Evsâbiyye (Hüceyme bt. Huyeyy)
3. Abdullah b. Ebu Zekeriyya el-Huzaî (Abdullah b. İyas b. Yezid)
4. Ebu Muğira Hâlid b. Dihkân el-Kuraşî (Hâlid b. Dihkân)
5. Muhammed b. Şuayb el-Kuraşi (Muhammed b. Şuayb b. Şâbûr)
6. Ebu Said Müemmel b. Fadl el-Cezerî (Müemmel b. Fadl b. Mücahid b. Umeyr)
Konular:
Cehennem, Cehennemlikler
Şirk, şirk koşmak
Şirk, şirk koşmayanlar cennete girecektir
Yargı, adam öldürmek
Bize Abdülmelik b. Şuayb b. el-Leys, ona İbn Vehb, ona el-Leys, ona Yahyâ b. Saîd, ona Hâlid b. Ebu İmrân, ona Abdurrahman el-Beylemanî, ona Abdurrahman b. Hürmüz, ona da Ebu Hureyre'nin (ra) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur:
"Sağır, dilsiz ve kör bir fitne ortaya çıkacak; kim ona yaklaşırsa, fitne de onu kendine doğru çeker. O dönemde dilini kullanmak da kılıç kullanmak gibidir."
Açıklama: “Sağır, dilsiz ve kör” ifadesi, fitneye karışan insanların ortak vasfıdır, o insanların vasfı ile fitne tavsif edilmiştir. Buna göre o insanlar hakka kulak vermezler, hakkı konuşmazlar ve hakkı görmezler. Kör bir taassup onların bütün varlıklarını kuşatmıştır. İyi ile doğruyu, hak ile bâtılı, güzel ile çirkini ayırt edemezler. Hak ve adâlet namına ağızlarından güzel bir söz çıkmaz.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
32874, D004264
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ الْمَلِكِ بْنُ شُعَيْبِ بْنِ اللَّيْثِ حَدَّثَنِى ابْنُ وَهْبٍ حَدَّثَنِى اللَّيْثُ عَنْ يَحْيَى بْنِ سَعِيدٍ قَالَ قَالَ خَالِدُ بْنُ أَبِى عِمْرَانَ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ الْبَيْلَمَانِىِّ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ هُرْمُزَ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ
"سَتَكُونُ فِتْنَةٌ صَمَّاءُ بَكْمَاءُ عَمْيَاءُ مَنْ أَشْرَفَ لَهَا اسْتَشْرَفَتْ لَهُ وَإِشْرَافُ اللِّسَانِ فِيهَا كَوُقُوعِ السَّيْفِ."
Tercemesi:
Bize Abdülmelik b. Şuayb b. el-Leys, ona İbn Vehb, ona el-Leys, ona Yahyâ b. Saîd, ona Hâlid b. Ebu İmrân, ona Abdurrahman el-Beylemanî, ona Abdurrahman b. Hürmüz, ona da Ebu Hureyre'nin (ra) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur:
"Sağır, dilsiz ve kör bir fitne ortaya çıkacak; kim ona yaklaşırsa, fitne de onu kendine doğru çeker. O dönemde dilini kullanmak da kılıç kullanmak gibidir."
Açıklama:
“Sağır, dilsiz ve kör” ifadesi, fitneye karışan insanların ortak vasfıdır, o insanların vasfı ile fitne tavsif edilmiştir. Buna göre o insanlar hakka kulak vermezler, hakkı konuşmazlar ve hakkı görmezler. Kör bir taassup onların bütün varlıklarını kuşatmıştır. İyi ile doğruyu, hak ile bâtılı, güzel ile çirkini ayırt edemezler. Hak ve adâlet namına ağızlarından güzel bir söz çıkmaz.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Fiten 3, /970
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Davud A'rec Abdurrahman b. Hürmüz (Abdurrahman b. Hürmüz)
3. Abdurrahman b. Ebu Zeyd el-Beylemanî (Abdurrahman b. Ebu Zeyd)
4. Hâlid b. Ebu İmrân et-Tücibî (Halid b. Zeyd b. Ebî İmrân)
5. Ebu Said Yahyâ b. Saîd el-Ensârî (Yahyâ b. Saîd b. Kays b. Amr)
6. Ebu Haris Leys b. Sa'd el-Fehmî (Leys b. Sa'd b. Abdurrahman)
7. Abdullah b. Vehb el-Kuraşî (Abdullah b. Vehb b. Müslim)
8. Ebu Abdullah Abdulmelik b. Şuayb el-Fehmî (Abdulmelik b. Şuayb b. Leys b. Sa'd)
Konular:
Adab, sohbet adabı
Fitne, fitneden uzak durmak
Fitne, Hz. Peygamber'in gelecekteki fitneleri haber vermesi
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عُبَيْدٍ حَدَّثَنَا حَمَّادُ بْنُ زَيْدٍ حَدَّثَنَا لَيْثٌ عَنْ طَاوُسٍ عَنْ رَجُلٍ يُقَالُ لَهُ زِيَادٌ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَمْرٍو قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"إِنَّهَا سَتَكُونُ فِتْنَةٌ تَسْتَنْظِفُ الْعَرَبَ قَتْلاَهَا فِى النَّارِ اللِّسَانُ فِيهَا أَشَدُّ مِنْ وَقْعِ السَّيْفِ."
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ رَوَاهُ الثَّوْرِىُّ عَنْ لَيْثٍ عَنْ طَاوُسٍ عَنِ الأَعْجَمِ. قال: إنما هو زيادٌ الأعجمُ.]
Bize Muhammed b. Ubeyd, ona Hammad b. Zeyd, ona el-Leys, ona Tâvus, ona Ziyad adında bir adam, ona da Abdullah b. Amr'ın (ra) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur:
"Bütün Arapları içine alan bir fitne vuku bulacak! O fitnede öldürülenler, cehennemliktir. O dönemde konuşmak, kılıç sallamaktan daha tehlikelidir."
[Ebû Davud şöyle demiştir: Bu hadisi Sevrî, Leys'ten, o Tavus'tan, o da el-A'cem'den rivayet etmiştir. Şöyle demiştir: O Ziyad el-A'cem'dir.]
Öneri Formu
Hadis Id, No:
32875, D004265
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عُبَيْدٍ حَدَّثَنَا حَمَّادُ بْنُ زَيْدٍ حَدَّثَنَا لَيْثٌ عَنْ طَاوُسٍ عَنْ رَجُلٍ يُقَالُ لَهُ زِيَادٌ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَمْرٍو قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"إِنَّهَا سَتَكُونُ فِتْنَةٌ تَسْتَنْظِفُ الْعَرَبَ قَتْلاَهَا فِى النَّارِ اللِّسَانُ فِيهَا أَشَدُّ مِنْ وَقْعِ السَّيْفِ."
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ رَوَاهُ الثَّوْرِىُّ عَنْ لَيْثٍ عَنْ طَاوُسٍ عَنِ الأَعْجَمِ. قال: إنما هو زيادٌ الأعجمُ.]
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Ubeyd, ona Hammad b. Zeyd, ona el-Leys, ona Tâvus, ona Ziyad adında bir adam, ona da Abdullah b. Amr'ın (ra) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur:
"Bütün Arapları içine alan bir fitne vuku bulacak! O fitnede öldürülenler, cehennemliktir. O dönemde konuşmak, kılıç sallamaktan daha tehlikelidir."
[Ebû Davud şöyle demiştir: Bu hadisi Sevrî, Leys'ten, o Tavus'tan, o da el-A'cem'den rivayet etmiştir. Şöyle demiştir: O Ziyad el-A'cem'dir.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Fiten 3, /970
Senetler:
1. Ebu Muhammed Abdullah b. Amr es-Sehmî (Abdullah b. Amr b. Âs b. Vail b. Haşim)
2. Ebu Ümame Ziyad b. Süleym el-A'cem (Ziyad b. Süleym)
3. Ebu Abdurrahman Tâvus b. Keysan el-Yemanî (Tâvus b. Keysan)
4. Leys b. Ebu Süleym el-Kuraşi (Leys b. Eymen b. Züneym)
5. Ebu İsmail Hammad b. Zeyd el-Ezdî (Hammad b. Zeyd b. Dirhem)
6. Muhammed b. Ubeyd el-Guberî (Muhammed b. Ubeyd b. Hisab)
Konular:
Adab, sohbet adabı
Fitne, fitneden uzak durmak
Fitne, Hz. Peygamber'in gelecekteki fitneleri haber vermesi
Fitne, öldüren olmaktansa ölen olmak
Hz. Peygamber, gelecekten haber vermesi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
32872, D004262
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يَحْيَى بْنِ فَارِسٍ حَدَّثَنَا عَفَّانُ بْنُ مُسْلِمٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْوَاحِدِ بْنُ زِيَادٍ حَدَّثَنَا عَاصِمٌ الأَحْوَلُ عَنْ أَبِى كَبْشَةَ قَالَ سَمِعْتُ أَبَا مُوسَى يَقُولُ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"إِنَّ بَيْنَ أَيْدِيكُمْ فِتَنًا كَقِطَعِ اللَّيْلِ الْمُظْلِمِ يُصْبِحُ الرَّجُلُ فِيهَا مُؤْمِنًا وَيُمْسِى كَافِرًا وَيُمْسِى مُؤْمِنًا وَيُصْبِحُ كَافِرًا الْقَاعِدُ فِيهَا خَيْرٌ مِنَ الْقَائِمِ وَالْقَائِمُ فِيهَا خَيْرٌ مِنَ الْمَاشِى وَالْمَاشِى فِيهَا خَيْرٌ مِنَ السَّاعِى." قَالُوا فَمَا تَأْمُرُنَا قَالَ
"كُونُوا أَحْلاَسَ بُيُوتِكُمْ."
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Yahya b. Faris, ona Affân b. Müslim, ona Abdülvahid b. Ziyad, ona Asım Ahvel, ona Ebu Kebşe, ona da Ebu Musa'dan (ra) rivayet edildiğine göre, Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur.
"Şüphesiz önünüzde karanlık gecenin bölümleri gibi fitneler vardır. (O zaman) kişi mümin olarak sabahlayacak, kafir olarak akşamlayacaktır. O fitne esnasında oturan ayakta durandan, ayakta duran yürüyenden, yürüyende koşandan daha hayırlıdır."
Rasulullah'a (sav) bize ne emredersiniz? dediler.
"Evinizin çulları (gibi) olunuz" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Fiten 2, /970
Senetler:
1. Ebu Musa Abdullah b. Kays el-Eş'arî (Abdullah b. Kays b. Süleym)
2. Bera b. Kays es-Sekuni (Bera b. Kays)
3. Ebu Abdurrahman Asım el-Ahvel (Asım b. Süleyman)
4. Ebu Bişr Abdülvahid b. Ziyad el-Abdî (Abdülvahid b. Ziyad)
5. Ebu Osman Affân b. Müslim el-Bahilî (Affân b. Müslim b. Abdullah)
6. Muhammed b. Yahya ez-Zühli (Muhammed b. Yahya b. Abdullah b. Halid)
Konular:
Fitne, Fesat, İfsat, fitnecilik, bozgunculuk
Fitne, fitneden uzak durmak
Fitne, Hz. Peygamber'in gelecekteki fitneleri haber vermesi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
32873, D004263
Hadis:
حَدَّثَنَا إِبْرَاهِيمُ بْنُ الْحَسَنِ الْمِصِّيصِىُّ حَدَّثَنَا حَجَّاجٌ - يَعْنِى ابْنَ مُحَمَّدٍ - حَدَّثَنَا اللَّيْثُ بْنُ سَعْدٍ قَالَ حَدَّثَنِى مُعَاوِيَةُ بْنُ صَالِحٍ أَنَّ عَبْدَ الرَّحْمَنِ بْنَ جُبَيْرٍ حَدَّثَهُ عَنْ أَبِيهِ عَنِ الْمِقْدَادِ بْنِ الأَسْوَدِ قَالَ ايْمُ اللَّهِ لَقَدْ سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ
"إِنَّ السَّعِيدَ لَمَنْ جُنِّبَ الْفِتَنَ إِنَّ السَّعِيدَ لَمَنْ جُنِّبَ الْفِتَنَ إِنَّ السَّعِيدَ لَمَنْ جُنِّبَ الْفِتَنَ وَلَمَنِ ابْتُلِىَ فَصَبَرَ فَوَاهًا."
Tercemesi:
Bize İbrahim b. Hasan Mıssısi, ona Haccac b. Muhammed, ona Leys b. Sa'd, ona Muaviye b. Salih, ona Abdürrahman b. Cübeyr, ona babası, ona da Mikdad b. el-Esyed (ra) şöyle demiştir:
Allah'a yemin ederim ki Rasulullah (sav)'i şöyle derken işittim.
"Şüphesiz mesud kişi, fitnelerden uzak kalandır. Şüphesiz mesud kişi, fitnelerden uzak kalandır. Şüphesiz mesud kişi fitnelerden uzak kalan, bir belâya uğradığında sabredendir. (Fitneye katılana) vah yazık."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Fiten 2, /970
Senetler:
1. Ebu Mabed Mikdad b. Esved el-Kindî (Mikdad b. Amr b. Sa'lebe b. Malik b. Rabî'a)
2. Ebu Abdurrahman Cübeyr b. Nüfeyr el-Hadramî (Cübeyr b. Nüfeyr b. Malik b. Âmir)
3. Ebu Humeyd Abdurrahman b. Cübeyr el-Hadrami (Abdurrahman b. Cübeyr b. Nüfeyr b. Malik)
4. Ebu Hamza Muaviye b. Salih el-Hadramî (Muaviye b. Salih b. Hudeyr b. Said)
5. Ebu Haris Leys b. Sa'd el-Fehmî (Leys b. Sa'd b. Abdurrahman)
6. Ebu Muhammed Haccac b. Muhammed el-Mesîsî (Haccac b. Muhammed)
7. İbrahim b. Hasan el-Mukassimi (İbrahim b. Hasan b. Heysem)
Konular:
Fitne, Fesat, İfsat, fitnecilik, bozgunculuk
Fitne, fitneden uzak durmak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
32877, D004267
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ مَسْلَمَةَ عَنْ مَالِكٍ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ أَبِى صَعْصَعَةَ عَنْ أَبِيهِ عَنْ أَبِى سَعِيدٍ الْخُدْرِىِّ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"يُوشِكُ أَنْ يَكُونَ خَيْرُ مَالِ الْمُسْلِمِ غَنَمًا يَتْبَعُ بِهَا شَعَفَ الْجِبَالِ وَمَوَاقِعَ الْقَطْرِ يَفِرُّ بِدِينِهِ مِنَ الْفِتَنِ."
Tercemesi:
Bize Abdullah b. Mesleme, ona Malik, ona Abdurrahman b. Abdullah b. Abdurrahman b. Ebu Sa'sa'a, ona babası, ona da Ebu Said el-Hudrî'den (ra), Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir:
"Yakın bir gelecekte Müslümanın en hayırlı malı, dağ başında ve yağmur suyu (birikintileri) başında güttüğü davarlar olacaktır. (Böylece) dinini fitnelerden korumuş olur."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Fiten 4, /971
Senetler:
1. Ebu Said el-Hudrî (Sa'd b. Malik b. Sinan b. Sa'lebe b. Ebcer)
2. Abdullah b. Abdurrahman el-Ensarî (Abdullah b. Abdurrahman b. Ebu Sa'saa)
3. Abdurrahman b. Ebu Sa'sa'a el-Ensarî (Abdurrahman b. Abdullah b. Abdurrahman b. Haris b. Ebu Sa'sa'a)
4. Ebu Abdullah Malik b. Enes el-Esbahî (Malik b. Enes b. Malik b. Ebu Amir)
5. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesleme el-Harisî (Abdullah b. Mesleme b. Ka'neb)
Konular:
Fitne, Fesat, İfsat, fitnecilik, bozgunculuk
Fitne, fitneden uzak durmak
Fitne, Hz. Peygamber'in gelecekteki fitneleri haber vermesi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
32879, D004269
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْمُتَوَكِّلِ الْعَسْقَلاَنِىُّ حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّزَّاقِ حَدَّثَنَا مَعْمَرٌ عَنْ أَيُّوبَ عَنِ الْحَسَنِ بِإِسْنَادِهِ وَمَعْنَاهُ مُخْتَصَرًا.
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ لِمُحَمَّدٍ - يَعْنِى ابْنَ الْمُتَوَكِّلِ - أَخٌ ضَعِيفٌ يُقَالُ لَهُ الْحُسَيْنُ.]
Tercemesi:
Bize Muhammed b. el-Mütevekkil el Askalanî, ona Abdürrezzak, ona Mamer, ona Eyyüb'ten, o da Hasan'dan, önceki hadisi aynı isnâdla ve muhtasar olarak aynı mana ile haber verdiler.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Fiten 5, /971
Senetler:
1. Ebu Bahr Ahnef b. Kays et-Temîmî (Dahhak b. Kays b. Muaviye b. Husayn)
2. Ebu Said Hasan el-Basrî (Hasan b. Yesâr)
3. Eyyüb es-Sahtiyânî (Eyyüb b. Keysân)
4. ُEbu Bekir Abdürrezzak b. Hemmam (Abdürrezzak b. Hemmam b. Nafi)
5. ibn Ebu Seriy Ebu Abdullah Muhammed b. Mütevekkil el-Kuraşi (Muhammed b. Mütevekkil b. Abdurrahman b. Hassan)
Konular:
Fitne, fitneden uzak durmak
Müslüman, birbirini öldürenlerin cehennemlik olması
Öneri Formu
Hadis Id, No:
32881, D004271
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ عَمْرٍو عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ مُبَارَكٍ حَدَّثَنَا صَدَقَةُ بْنُ خَالِدٍ أَوْ غَيْرُهُ قَالَ قَالَ خَالِدُ بْنُ دِهْقَانَ سَأَلْتُ يَحْيَى بْنَ يَحْيَى الْغَسَّانِىَّ عَنْ قَوْلِهِ
"اعْتَبَطَ بِقَتْلِهِ. قَالَ الَّذِينَ يُقَاتِلُونَ فِى الْفِتْنَةِ فَيَقْتُلُ أَحَدُهُمْ فَيَرَى أَنَّهُ عَلَى هُدًى لاَ يَسْتَغْفِرُ اللَّهَ - يَعْنِى - مِنْ ذَلِكَ."
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ وَقَالَ فَاعْتَبَطَ يَصُبُّ دَمَهُ صَبًّا.]
Tercemesi:
Bize Abdurrahman b. Amr, ona Muhammed b. Mübarek, ona Sadaka b. Halid veya onun dışında, ona da Halid b. Dihkân şöyle demiştir:
"Yahya b. Yahya El-Gassâniye: sözünün manasını sordum: Fitne anında savaşanlardır. Onlardan birisi bir mümini öldürür ve kendisini haklı olduğunu zannederek Allah'tan bağış istemez yani bundan dolayı (istiğfar etmez)."
[Ebû Davud dedi ki kanını döktü demektir dedi.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Fiten 6, /972
Senetler:
()
Konular:
Cehennem, Cehennemlikler
Fitne, Fesat, İfsat, fitnecilik, bozgunculuk
Fitne, fitneden uzak durmak
Yargı, adam öldürmek