10635 Kayıt Bulundu.
Bize Abdullah b. Muhammed, ona Osman b. Ömer, ona Yunus, ona Zührî, ona Abdullah b. Ka'b b. Malik, ona da Ka'b şöyle rivayet etmiştir: "Ka'b, İbn Ebu Hadred’le alacağı sebebiyle mescitte iken tartışmıştı. Sesleri baya bir yükselince, Rasulullah (sav) evinden onları duydu. Onların göreceği bir şekilde odasının örtüsünü açarak 'Ey Ka'b!' diye seslendi. Ka'b 'Buyur Ey Allah’ın Rasulü!' deyince, Hz. Peygamber (sav) eliyle ile yarısı anlamında işarette bulunarak 'Borcundan şu kadarını affediver' dedi. Ka'b 'Tamam Ey Allah’ın Rasulü! O kadarını sildim' deyince, (İbn Ebu Hadred’e dönerek) 'Haydi kalk, sen de borcunu öde' buyurdu."
Bize Abdullah b. Yusuf, ona Leys, ona Said b. Ebu Said, ona da Ebu Hureyre şöyle rivayet etti: Nebi (sav) Necid taraflarına bir atlı birlik gönderdi. Bunlar Hanife oğullarından Sumâme b. Usâl denilen bir adamı (esir olarak) getirdiler ve onu mescidin direklerinden bir direğe bağladılar. Nebi (sav) yanına çıkıp: "Sumâme’yi çözünüz" buyurdu. O da mescide yakın bir hurmalık yere gitti, gusül aldı, arkasından mescide girdi ve: Allah’tan başka hiçbir ilah olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasulü olduğuna şehadet ederim, dedi.
Bize İshak b. İbrahim, ona Ravh ve Muhammed b. Cafer, onlara Şu'be, ona Muhammed b. Ziyâd, ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Cinlerden bir ifrit, dün gece namazımda beni meşgul etmek üzere bana musallat oldu", -ya da Peygamber (sav) buna benzer bir kelime söyledi.- "ama Allah ona karşı bana fırsat verdi. Ben de sabah olunca hepiniz göresiniz diye onu mescidin direklerinden birine bağlamak istedim ama kardeşim Süleyman'ın (as) “Rabbim, bana, benden sonra hiç kimseye nasip olmayacak bir mülk ve saltanat ihsan eyle” demiş olduğu hatırıma geldi (vazgeçtim)." Ravh der ki: Peygamber o ifriti yanından kovdu.
Bize Ebu Numan ve Kuteybe, onlara Hammad, ona Eyyûb, ona Nafi, ona da İbn Ömer şöyle rivayet etmiştir: "Nebi (sav) Mekke’ye geldi ve Osman b. Talha’yı çağırtıp Kâbe'nin kapısını açtı. Nebi (sav), Bilal, Usame b. Zeyd ve Osman b. Talha içeri girdi. Sonra kapı kapatıldı. (Allah Rasulü) içinde bir süre kaldıktan sonra dışarı çıktılar. İbn Ömer der ki: Ben de derhal öne geçip Bilal’e (Hz. Peygamber (sav) içeride namaz kıldı mı?) diye sordum. O da “orada namaz kıldı” dedi. Ben “Neresinde” dedim. O da “İki direk arasında” dedi. İbn Ömer der ki: Ona kaç rekât kıldığını sormak hatırıma gelmedi."
Bize İshak b. İbrahim, ona Ravh ve Muhammed b. Cafer, onlara Şu'be, ona Muhammed b. Ziyâd, ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Cinlerden bir ifrit, dün gece namazımda beni meşgul etmek üzere bana musallat oldu", -ya da Peygamber (sav) buna benzer bir kelime söyledi.- "ama Allah ona karşı bana fırsat verdi. Ben de sabah olunca hepiniz göresiniz diye onu mescidin direklerinden birine bağlamak istedim ama kardeşim Süleyman'ın (as) “Rabbim, bana, benden sonra hiç kimseye nasip olmayacak bir mülk ve saltanat ihsan eyle” demiş olduğu hatırıma geldi (vazgeçtim)." Ravh der ki: Peygamber o ifriti yanından kovdu.
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile İbrahim b. Münzir arasında inkita vardır.