Açıklama: Ebu Davud bu duanın Kur'an'ın mahluk olmadığına dair delil olarak kabul etmiştir, zira Hz. Peygamber (sav) mahluk olan bir şeye korunma niyetiyle sığınmaz. Zira mahluk olan sözde eksiklik mevcut olur. Dolayısıyla Kur'an'da Allah kelamı olması hasebiyle tamdır ve noksanlıktan münezzeh olduğu için de mahluk değildir.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33690, D004737
Hadis:
حَدَّثَنَا عُثْمَانُ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا جَرِيرٌ عَنْ مَنْصُورٍ عَنِ الْمِنْهَالِ بْنِ عَمْرٍو عَنْ سَعِيدِ بْنِ جُبَيْرٍ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ قَالَ : كَانَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم يُعَوِّذُ الْحَسَنَ وَالْحُسَيْنَ:
"أُعِيذُكُمَا بِكَلِمَاتِ اللَّهِ التَّامَّةِ مِنْ كُلِّ شَيْطَانٍ وَهَامَّةٍ وَمِنْ كُلِّ عَيْنٍ لاَمَّةٍ." ثُمَّ يَقُولُ:
"كَانَ أَبُوكُمْ يُعَوِّذُ بِهِمَا إِسْمَاعِيلَ وَإِسْحَاقَ."
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ: هَذَا دَلِيلٌ عَلَى أَنَّ الْقُرْآنَ لَيْسَ بِمَخْلُوقٍ.]
Tercemesi:
Bize Osman b. Ebu Şeybe, ona Cerir (b. Abdulhamid ed-Dabbî), ona Mansur (b. Mu'temir es-Sülemî), ona Minhal b. Amr, ona Said b. Cübeyr ona da (Abdullah) b. Abbas'ın rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) (Allah'ın (cc)) Hasan ile Hüseyin'i koruması için şu sözlerle dua ederdi:
"Uîzukuma bi kelimati'l-llâhi't-tâmmâti min külli şeytânın ve hâmmetin ve min külli aynin lâmmetin. İkinizi de tüm şeytanlardan ve bütün ölümcül zehirli varlıklardan ve kem gözlerden koruması için Allah'ın (cc) tam kelamına sığınırım." Daha sonra (Hz. Peygamber (sav)) şöyle derdi:
"Atanız da (İbrahim (as) (Allah'ın (cc)) İsmail'i (as) ve İshak'ı (as) koruması için bu sözlerle dua ederdi."
[Ebû Davud (es-Sicistânî) dedi ki: Bu Kur'an'ın mahluk olmadığına dair bir delildir.]
Açıklama:
Ebu Davud bu duanın Kur'an'ın mahluk olmadığına dair delil olarak kabul etmiştir, zira Hz. Peygamber (sav) mahluk olan bir şeye korunma niyetiyle sığınmaz. Zira mahluk olan sözde eksiklik mevcut olur. Dolayısıyla Kur'an'da Allah kelamı olması hasebiyle tamdır ve noksanlıktan münezzeh olduğu için de mahluk değildir.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Sünne 22, /1080
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Abdullah Said b. Cübeyr el-Esedî (Said b. Cübeyr)
3. Minhal b. Amr el-Esedî (Minhal b. Amr)
4. Ebu Attab Mansur b. Mu'temir es-Sülemî (Mansur b. Mu'temir b. Abdullah)
5. Ebu Abdullah Cerir b. Abdulhamid ed-Dabbî (Cerir b. Abdülhamid b. Cerir b. Kurt b. Hilal b. Ekyes)
6. Ebu Hasan Osman b. Ebu Şeybe el-Absî (Osman b. Muhammed b. İbrahim)
Konular:
İstiaze, Allah'a sığınmak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33669, D004728
Hadis:
حَدَّثَنَا عَلِىُّ بْنُ نَصْرٍ وَمُحَمَّدُ بْنُ يُونُسَ النَّسَائِىُّ - الْمَعْنَى - قَالاَ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ يَزِيدَ الْمُقْرِئُ حَدَّثَنَا حَرْمَلَةُ - يَعْنِى ابْنَ عِمْرَانَ - حَدَّثَنِى أَبُو يُونُسَ سُلَيْمُ بْنُ جُبَيْرٍ مَوْلَى أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ سَمِعْتُ أَبَا هُرَيْرَةَ يَقْرَأُ هَذِهِ الآيَةَ "(إِنَّ اللَّهَ يَأْمُرُكُمْ أَنْ تُؤَدُّوا الأَمَانَاتِ إِلَى أَهْلِهَا)" إِلَى قَوْلِهِ تَعَالَى "(سَمِيعًا بَصِيرًا)" قَالَ رَأَيْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَضَعُ إِبْهَامَهُ عَلَى أُذُنِهِ وَالَّتِى تَلِيهَا عَلَى عَيْنِهِ قَالَ أَبُو هُرَيْرَةَ. رَأَيْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقْرَؤُهَا وَيَضَعُ إِصْبَعَيْهِ قَالَ ابْنُ يُونُسَ قَالَ الْمُقْرِئُ يَعْنِى "(إِنَّ اللَّهَ سَمِيعٌ بَصِيرٌ)" يَعْنِى أَنَّ لِلَّهِ سَمْعًا وَبَصَرًا.
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ وَهَذَا رَدٌّ عَلَى الْجَهْمِيَّةِ.]
Tercemesi:
Bize Ali b. Nasr ve Muhammed b. Yunus en-Nesai –aynı manada- oikisine Abdullah b. Yezid el-Mukrî, ona Harmele –yani İbn İmran- ona Ebu Hureyre'nin azatlısı Ebu Yunus Süleym b. Cübeyr'in şöyle dediğini rivayet etti: Ben Ebu Hureyre'yi; "şüphesiz Allah size emanetleri ehline tastamam teslim etmenizi emreder" ayetini "şüphe yok ki Allah hakkıyla işitendir, hakkıyla görendir" (Nisa, 4/58) buyruğuna kadar okuduğunu işittim. (Ebu Hureyre) dedi ki: Ben Rasulullah'ı (sav) başparmağını kulağının üzerine, ona bitişik olanını da (şehadet parmağını) gözü üzerine koyduğunu gördüm. Ebu Hureyre dedi ki: Rasulullah'ı (sav) bu ayeti okuyup iki parmağını koyarken gördüm. İbn Yunus dedi ki: El-Mukrî dedi ki: Yani "muhakkak Allah her şeyi işitendir, her şeyi görendir." Yani Allah’ın bir işitmesi ve bir görmesi vardır.
[Ebû Davud dedi ki: Bu hadis (Cehmiyye’nin) bu husustaki kanaatlerini reddetmektedir.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Sünne 19, /1078
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Yunus Süleym b. Cübeyr ed-Devsi (Süleym b. Cübeyr)
3. Ebu Hafs Harmele b. İmran et-Tücîbî (Harmele b. İmran b. Kirâd)
4. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Yezid el-Adevî (Abdullah b. Yezid)
5. Ebu Hasan Ali b. Nasr es-Sağîr (Ali b. Nasr b. Ali b. Nasr b. Ali b. Suhbân b. Ebu el-Cehdamî)
Konular:
Allah İnancı, varlığı ve birliği
Hitabet, beden dili
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33670, D004729
Hadis:
حَدَّثَنَا عُثْمَانُ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا جَرِيرٌ وَوَكِيعٌ وَأَبُو أُسَامَةَ عَنْ إِسْمَاعِيلَ بْنِ أَبِى خَالِدٍ عَنْ قَيْسِ بْنِ أَبِى حَازِمٍ عَنْ جَرِيرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ كُنَّا مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم جُلُوسًا فَنَظَرَ إِلَى الْقَمَرِ لَيْلَةَ الْبَدْرِ لَيْلَةَ أَرْبَعَ عَشْرَةَ فَقَالَ
"إِنَّكُمْ سَتَرَوْنَ رَبَّكُمْ كَمَا تَرَوْنَ هَذَا لاَ تُضَامُّونَ فِى رُؤْيَتِهِ فَإِنِ اسْتَطَعْتُمْ أَنْ لاَ تُغْلَبُوا عَلَى صَلاَةٍ قَبْلَ طُلُوعِ الشَّمْسِ وَقَبْلَ غُرُوبِهَا فَافْعَلُوا." ثُمَّ قَرَأَ هَذِهِ الآيَةَ "(فَسَبِّحْ بِحَمْدِ رَبِّكَ قَبْلَ طُلُوعِ الشَّمْسِ وَقَبْلَ غُرُوبِهَا)."
Tercemesi:
Bize Osman b. Ebu Şeybe, ona Cerir, Veki' ve Ebu Üsame, onlara İsmail b. Ebu Halid, ona Kays b. Ebu Hazim, ona da Cerir b. Abdullah'ın şöyle dediğini rivayet etti: Rasulullah (sav) ile oturuyorduk, ayın on dördüncü gecesinde dolunaya bir baktı ve "sizler bunu görmek için birbirinize izdiham yapmadan gördüğünüz gibi Rabbinizi göreceksinizdir. Bu sebeple güneş doğmadan önce ve güneş batmadan önce birer namazı vaktinde kılıp kaçırmama imkânınız varsa bunu yapınız" buyurdu. Sonra da "güneşin doğmasından önce de batışından önce de Rabbini hamd ile tesbih et" (Kaf, 50/39) ayetini okudu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Sünne 20, /1078
Senetler:
1. Ebu Amr Cerir b. Abdullah el-Becelî (Cerir b. Abdullah b. Cabir)
2. Kays b. Ebu Hazim el-Becelî (Kays b. Avf b. Abdülharis)
3. ُEbu Abdullah İsmail b. Ebu Halid el-Becelî (İsmail b. Hürmüz)
4. Ebu Abdullah Cerir b. Abdulhamid ed-Dabbî (Cerir b. Abdülhamid b. Cerir b. Kurt b. Hilal b. Ekyes)
5. Ebu Hasan Osman b. Ebu Şeybe el-Absî (Osman b. Muhammed b. İbrahim)
Konular:
Allah İnancı, Allah'ın görülmesi, rü'yetullah, cemalullah
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33674, D004730
Hadis:
حَدَّثَنَا إِسْحَاقُ بْنُ إِسْمَاعِيلَ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنْ سُهَيْلِ بْنِ أَبِى صَالِحٍ عَنْ أَبِيهِ أَنَّهُ سَمِعَهُ يُحَدِّثُ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ نَاسٌ يَا رَسُولَ اللَّهِ أَنَرَى رَبَّنَا يَوْمَ الْقِيَامَةِ قَالَ
"هَلْ تُضَارُّونَ فِى رُؤْيَةِ الشَّمْسِ فِى الظَّهِيرَةِ لَيْسَتْ فِى سَحَابَةٍ." قَالُوا لاَ. قَالَ
"هَلْ تُضَارُّونَ فِى رُؤْيَةِ الْقَمَرِ لَيْلَةَ الْبَدْرِ لَيْسَ فِى سَحَابَةٍ." قَالُوا لاَ. قَالَ
"وَالَّذِى نَفْسِى بِيَدِهِ لاَ تُضَارُّونَ فِى رُؤْيَتِهِ إِلاَّ كَمَا تُضَارُّونَ فِى رُؤْيَةِ أَحَدِهِمَا."
Tercemesi:
Bize İshak b. İsmail, ona Süfyan, ona Süheyl b. Ebu Salih, ona da babasının rivayet ettiğine göre o, babasını Ebu Hureyre şöyle dedi, diye rivayet ederken dinlemiştir: Bazı kimseler: Ey Allah'ın Rasulü, kıyamet gününde Rabbimizi görecek miyiz? dedi. O:
"Öğle vaktinde bulutsuz bir güneşi görmekte herhangi bir sıkıntı ile karşılaşıyor musunuz?" buyurdu. Hayır dediler. Rasulullah (sav):
"Bulutsuz bir gecede on dördündeki ayı görmekte hiç sıkıntı çekiyor musunuz?" buyurdu. Ashab, hayır dediler. Rasulullah (sav):
"Nefsim elinde olana yemin olsun, onu görmek hususunda ancak bu ikisinden birisini görmek için çektiğiniz sıkıntı gibi bir sıkıntı çekersiniz" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Sünne 20, /1079
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebû Salih es-Semmân (Ebû Sâlih Zekvân b. Abdillâh et-Teymî)
3. Ebu Yezid Süheyl b. Ebu Salih es-Semmân (Süheyl b. Zekvan)
4. Ebu Muhammed Süfyan b. Uyeyne el-Hilâlî (Süfyân b. Uyeyne b. Meymûn)
5. İshak b. İsmail el-Yetim (İshak b. İsmail)
Konular:
Allah İnancı, Allah'ın görülmesi, rü'yetullah, cemalullah
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33680, D004733
Hadis:
حَدَّثَنَا الْقَعْنَبِىُّ عَنْ مَالِكٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنْ أَبِى سَلَمَةَ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ وَعَنْ أَبِى عَبْدِ اللَّهِ الأَغَرِّ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ
"يَنْزِلُ رَبُّنَا كُلَّ لَيْلَةٍ إِلَى سَمَاءِ الدُّنْيَا حِينَ يَبْقَى ثُلُثُ اللَّيْلِ الآخِرِ فَيَقُولُ مَنْ يَدْعُونِى فَأَسْتَجِيبَ لَهُ مَنْ يَسْأَلُنِى فَأُعْطِيَهُ مَنْ يَسْتَغْفِرُنِى فَأَغْفِرَ لَهُ."
Tercemesi:
Bize Ka'neb (Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesleme el-Harisî), ona (Ebu Abdullah) Malik (b. Enes el-Esbahî), ona (Muhammed) b. Şihab (ez-Zührî), ona Ebu Abdullah (Selman) el-Eğar, ona Ebu Seleme b. Abdurrahman (ez-Zührî), ona da Ebu Hureyre (ra), Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti:
"Her gece, gecenin (ilk üçte ikisi gidip de) son üçte biri kalınca, Rabbimiz dünya semasına iner ve bana dua edecek kimse yok mu, duasını kabul edeyim, benden bir isteği olan yok mu, ona (isteğini) vereyim, benden af dileyen yok mu kendisini bağışlayayım" buyurur.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Sünne 21, /1079
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Seleme b. Abdurrahman ez-Zuhrî (Abdullah b. Abdurrahman b. Avf b. Abduavf)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Abdullah Malik b. Enes el-Esbahî (Malik b. Enes b. Malik b. Ebu Amir)
5. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesleme el-Harisî (Abdullah b. Mesleme b. Ka'neb)
Konular:
Allah İnancı, Allah'ın kulu ile ilişkisi
Allah İnancı, Arş'a istivası ve dünya semasına inmesi
Bize İsmail b. Ömer, ona İbrahim b. Musa, ona İbn Ebu Zâide, ona Mücalid, ona Amir (Şa'bî), ona da Amir b. Şehr şöyle demiştir:
Ben (Habeşistan kralı) Necaşi'nin yanında idim. Oğlu İncil'den bir ayet okudu da ben güldüm. Bunun üzerine (Necaşi bana) “sen Yüce Allah'ın sözüne gülüyor musun?” dedi.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33687, D004736
Hadis:
حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ بْنُ عُمَرَ أَخْبَرَنَا إِبْرَاهِيمُ بْنُ مُوسَى أَخْبَرَنَا ابْنُ أَبِى زَائِدَةَ عَنْ مُجَالِدٍ عَنْ عَامِرٍ - يَعْنِى الشَّعْبِىَّ - عَنْ عَامِرِ بْنِ شَهْرٍ قَالَ: "كُنْتُ عِنْدَ النَّجَاشِىِّ فَقَرَأَ ابْنٌ لَهُ آيَةً مِنَ الإِنْجِيلِ فَضَحِكْتُ فَقَالَ: أَتَضْحَكُ مِنْ كَلاَمِ اللَّهِ."
Tercemesi:
Bize İsmail b. Ömer, ona İbrahim b. Musa, ona İbn Ebu Zâide, ona Mücalid, ona Amir (Şa'bî), ona da Amir b. Şehr şöyle demiştir:
Ben (Habeşistan kralı) Necaşi'nin yanında idim. Oğlu İncil'den bir ayet okudu da ben güldüm. Bunun üzerine (Necaşi bana) “sen Yüce Allah'ın sözüne gülüyor musun?” dedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Sünne 22, /1080
Senetler:
1. Amir b. Şehr el-Hemdani (Amir b. Şehr)
2. Ebu Amr Amir eş-Şa'bî (Amir b. Şerahil b. Abdin)
3. Ebu Umeyr Mücalid b. Saîd el-Hemdani (Mücalid b. Saîd b. Umeyr b. Bistâm b. Zî Mürrân)
4. Yahya b. Zekeriyya el-Hemdani (Yahya b. Zekeriyya b. Halid b. Meymun b. Feyruz)
5. İbrahim b. Musa et-Temîmî (İbrahim b. Musa b. Yezid b. Zâzân)
6. İsmail b. Ömer el-Kutraylî (İsmail b. Ömer)
Konular:
Sahabe, Necaşi diyaloğu
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33662, D004725
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ حَفْصٍ قَالَ حَدَّثَنِى أَبِى حَدَّثَنَا إِبْرَاهِيمُ بْنُ طَهْمَانَ عَنْ سِمَاكٍ بِإِسْنَادِهِ وَمَعْنَى هَذَا الْحَدِيثِ الطَّوِيلِ.
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Hafs, ona babam, ona İbrahim b. Tahman, ona da şu (4723 numaralı) uzun hadisin manası (yine oradaki) isnatla (fakat farklı bir rivayet zinciriyle) Simak'tan da (rivayet edilmiştir).
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Sünne 19, /1077
Senetler:
1. Ebu Fadl Abbas b. Abdulmuttalib el-Haşimî (Abbas b. Abdulmuttalib b. Hişam b. Abdu Menaf)
2. Ebu Bahr Ahnef b. Kays et-Temîmî (Dahhak b. Kays b. Muaviye b. Husayn)
3. Abdullah b. Umeyra el-Kufi (Abdullah b. Umeyra)
4. Simak b. Harb ez-Zühlî (Simak b. Harb b. Evs b. Halid)
5. Ebu Said İbrahim b. Tahman el-Herevî (İbrahim b. Tahman b. Şube)
6. Ebu Amr Hafs b. Abdullah es-Sülemî (Hafs b. Abdullah b. Raşid)
7. Ebu Ali Ahmed b. Hafs es-Sülemî (Ahmed b. Hafs b. Abdullah b. Raşid)
Konular:
Dünya, Alem, Gökler, mahiyeti
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33664, D004726
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ الأَعْلَى بْنُ حَمَّادٍ وَمُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى وَمُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ وَأَحْمَدُ بْنُ سَعِيدٍ الرِّبَاطِىُّ قَالُوا حَدَّثَنَا وَهْبُ بْنُ جَرِيرٍ - قَالَ أَحْمَدُ كَتَبْنَاهُ مِنْ نُسْخَتِهِ وَهَذَا لَفْظُهُ - قَالَ حَدَّثَنَا أَبِى قَالَ سَمِعْتُ مُحَمَّدَ بْنَ إِسْحَاقَ يُحَدِّثُ عَنْ يَعْقُوبَ بْنِ عُتْبَةَ عَنْ جُبَيْرِ بْنِ مُحَمَّدِ بْنِ جُبَيْرِ بْنِ مُطْعِمٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ جَدِّهِ قَالَ أَتَى رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَعْرَابِىٌّ فَقَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ جُهِدَتِ الأَنْفُسُ وَضَاعَتِ الْعِيَالُ وَنُهِكَتِ الأَمْوَالُ وَهَلَكَتِ الأَنْعَامُ فَاسْتَسْقِ اللَّهَ لَنَا فَإِنَّا نَسْتَشْفِعُ بِكَ عَلَى اللَّهِ وَنَسْتَشْفِعُ بِاللَّهِ عَلَيْكَ. قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"وَيْحَكَ أَتَدْرِى مَا تَقُولُ" وَسَبَّحَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَمَا زَالَ يُسَبِّحُ حَتَّى عُرِفَ ذَلِكَ فِى وُجُوهِ أَصْحَابِهِ ثُمَّ قَالَ
"وَيْحَكَ إِنَّهُ لاَ يُسْتَشْفَعُ بِاللَّهِ عَلَى أَحَدٍ مِنْ خَلْقِهِ شَأْنُ اللَّهِ أَعْظَمُ مِنْ ذَلِكَ وَيْحَكَ أَتَدْرِى مَا اللَّهُ إِنَّ عَرْشَهُ عَلَى سَمَوَاتِهِ لَهَكَذَا." وَقَالَ بِأَصَابِعِهِ مِثْلَ الْقُبَّةِ عَلَيْهِ
"وَإِنَّهُ لَيَئِطُّ بِهِ أَطِيطَ الرَّحْلِ بِالرَّاكِبِ."
[قَالَ ابْنُ بَشَّارٍ فِى حَدِيثِهِ "إِنَّ اللَّهَ فَوْقَ عَرْشِهِ وَعَرْشُهُ فَوْقَ سَمَوَاتِهِ." وَسَاقَ الْحَدِيثَ وَقَالَ عَبْدُ الأَعْلَى وَابْنُ الْمُثَنَّى وَابْنُ بَشَّارٍ عَنْ يَعْقُوبَ بْنِ عُتْبَةَ وَجُبَيْرِ بْنِ مُحَمَّدِ بْنِ جُبَيْرٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ جَدِّهِ.]
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ وَالْحَدِيثُ بِإِسْنَادِ أَحْمَدَ بْنِ سَعِيدٍ هُوَ الصَّحِيحُ وَافَقَهُ عَلَيْهِ جَمَاعَةٌ مِنْهُمْ يَحْيَى بْنُ مَعِينٍ وَعَلِىُّ بْنُ الْمَدِينِىِّ وَرَوَاهُ جَمَاعَةٌ عَنِ ابْنِ إِسْحَاقَ كَمَا قَالَ أَحْمَدُ أَيْضًا وَكَانَ سَمَاعُ عَبْدِ الأَعْلَى وَابْنِ الْمُثَنَّى وَابْنِ بَشَّارٍ مِنْ نُسْخَةٍ وَاحِدَةٍ فِيمَا بَلَغَنِى.]
Tercemesi:
Bize Abdula'la b. Hammad, Muhammed b. el-Müsenna ve Muhammed b. Beşşar ve Ahmed b. Said er-Ribatî, onlara Vehb b. Cerir, rivayet etti –Ahmed dedi ki: Biz onu onun (Vehb'in) nüshasından yazdık, lafzı da şöyledir: - dedi ki: Bana babam rivayetle dedi ki: Muhammed b. İshak'ı dinledim: Yakub b. Utbe, ona Cübeyr b. Muhammed b. Cübeyr b. Mut'im, ona babası, ona da dedesinin şöyle dediğini rivayet etti: Bir bedevi Rasulullah'a gelerek Ey Allah'ın Rasulü; insanlar çok yoruldu, çoluk çocuk telef oldu, mallar tükendi, davarlar helak oldu. Artık bizim için Allah'tan yağmur dile, biz senin Allah nezdinde (bize) şefaatçi olmanı, Allah'ın da senin nezdinde bize şefaat etmeni istiyoruz, dedi. Rasulullah (sav); "ne oluyor sana, sen ne söylediğini biliyor musun?" buyurdu. Rasulullah (sav) tesbih getirmeye başladı. Bu halin belirtileri ashabının yüzlerinde görülüp anlaşılıncaya kadar tesbih etmeye devam etti, sonra da şöyle buyurdu:
"Sen ne diyorsun, şunu bil ki, Allah'ın, yarattıklarından herhangi bir kimse nezdinde şefaatçi olması istenemez. Allah'ın şanı bundan çok daha yücedir. Ne oluyor sana, sen Allah'ın ne olduğunu biliyor musun? Şüphesiz onun Arşı semavâtı üzerinde işte böyledir" buyurdu ve parmaklarıyla onun üzerinde bir kubbe gibi gösterdi.
"Şüphesiz ki o (Arş), ondan dolayı deve üzerindeki semerin, üzerindeki biniciden dolayı ses çıkardığı gibi ses çıkarmaktadır."
[İbn Beşşar hadisi rivayetinde dedi ki: "Şüphesiz Allah, Arşının üstündedir, Arşı da semavâtının üstündedir" sonra da hadisin geri kalan kısmını rivayet etti. Abdula'la, İbnü'l-Müsenna ve İbn Beşşar: Yakub b. Utbe'den diye rivayet ettiler. Cübeyr b. Muhammed b. Cübeyr ise babasından, ona da dedesinin rivayeti olarak zikretti.]
[Ebû Davud dedi ki: Hadisin Ahmed b. Said'in zikrettiği sened ile rivayeti sahih olan rivayettir. Aralarında Yahya b. Main ve Ali İbnü'l-Medinî’nin de bulunduğu bir topluluk bu şekilde ona muvafakat etmişlerdir, bir diğer topluluk da bu hadisi İbn İshak’tan yine Ahmed'in dediği gibi rivayet etmişlerdir. Abdula'la, İbnü'l-Müsenna ve İbn Beşşar'ın ise hadis dinlemeleri (sema') bana ulaştığına göre aynı nüshadan olmuştur.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Sünne 19, /1077
Senetler:
1. Ebu Muhammed Cübeyr b. Mut'im el-Kuraşî (Cübeyr b. Mut'im b. Adî b. Nevfel b. Abdümenaf)
2. Ebu Said Muhammed b. Cübeyr el-Kuraşi (Muhammed b. Cübeyr b. Mut'im b. Adiy b. Nevfel)
3. Yakub b. Utbe es-Sekafî (Yakub b. Utbe b. Muğira b. Ahnes)
4. İbn İshak el-Kuraşî (Muhammed b. İshak b. Yesar b. Hıyar)
5. Ebu Nadr Cerîr b. Hazım el-Ezdî (Cerir b. Hâzim b. Zeyd b. Abdullah b. Şucâ')
6. Ebu Abbas Vehb b. Cerir el-Ezdi (Vehb b. Cerir b. Hazim b. Zeyd b. Abdullah b. Şuca')
7. Abdula'la b. Hammad el-Bahili (Abdula'la b. Hammad b. Nasr)
Konular:
Allah İnancı, Allah'ı tenzih
Dünya, Alem, Arş
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33683, D004734
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ كَثِيرٍ أَخْبَرَنَا إِسْرَائِيلُ حَدَّثَنَا عُثْمَانُ بْنُ الْمُغِيرَةِ عَنْ سَالِمٍ عَنْ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَعْرِضُ نَفْسَهُ عَلَى النَّاسِ فِى الْمَوْقِفِ فَقَالَ
"أَلاَ رَجُلٌ يَحْمِلُنِى إِلَى قَوْمِهِ فَإِنَّ قُرَيْشًا قَدْ مَنَعُونِى أَنْ أُبَلِّغَ كَلاَمَ رَبِّى."
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Kesir, ona İsrail, ona Osman b. Muğira, ona Salim, ona da Cabir b. Abdullah'tan (şöyle) dedi (ği rivayet edilmiştir): Rasulullah (sav) hac mevsiminde (Mekke'ye gelen) insanlara kendisini tanıtarak:
"Beni kendi kavmine götürecek bir kimse yok mu? Çünkü Kureyş Rabbimin kelâmını tebliğ etmekten alıkoymaya çalışıyor" buyururdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Sünne 22, /1080
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. Salim b. Ebu Ca'd el-Eşceî (Salim b. Rafi')
3. Ebu Muğira Osman b. Muğira es-Sekafî (Osman b. Muğira)
4. Ebu Yusuf İsrail b. Yunus es-Sebîî (İsrail b. Yunus b. Ebu İshak)
5. Muhammed b. Kesîr el-Abdî (Muhammed b. Kesir)
Konular:
Siyer, Kureyş'in tebliğe mani olması
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33685, D004735
Hadis:
حَدَّثَنَا سُلَيْمَانُ بْنُ دَاوُدَ الْمَهْرِىُّ أَخْبَرَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ وَهْبٍ قَالَ أَخْبَرَنِى يُونُسُ بْنُ يَزِيدَ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ قَالَ أَخْبَرَنِى عُرْوَةُ بْنُ الزُّبَيْرِ وَسَعِيدُ بْنُ الْمُسَيَّبِ وَعَلْقَمَةُ بْنُ وَقَّاصٍ وَعُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ عَنْ حَدِيثِ عَائِشَةَ
"وَكُلٌّ حَدَّثَنِى طَائِفَةً مِنَ الْحَدِيثِ قَالَتْ وَلَشَأْنِى فِى نَفْسِى كَانَ أَحْقَرَ مِنْ أَنْ يَتَكَلَّمَ اللَّهُ فِىَّ بِأَمْرٍ يُتْلَى."
Tercemesi:
Bize Süleyman b. el-Davud el-Mehri, ona Abdullah b. Vehb, ona Yunus b. Yezid, ona İbn Şihab, bana Urve b. Zübeyr ve Said b. Müseyyeb ve Alkame b. Vakkas ve Ubeydullah b. Abdullah, ona da Hz. Aişe'den (rivayet edildiğine göre) demiştir ki:
"(Bana şu meşhur olan iftira edilince) benim halim kendimce Allah'ın benim hakkımda okunan bir vahiyle konuşacağı bir seviyede değildi."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Sünne 22, /1080
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Urve b. Zübeyr el-Esedî (Urve b. Zübeyr b. Avvam b. Huveylid b. Esed)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Yunus b. Yezid el-Eyli (Yunus b. Yezid b. Mişkan)
5. Abdullah b. Vehb el-Kuraşî (Abdullah b. Vehb b. Müslim)
6. Süleyman b. Davud el-Mehri (Süleyman b. Davud b. Hammad b. Sa'd)
Konular:
Hz. Peygamber, hanımları, Hz. Aişe