6725 Kayıt Bulundu.
Bize Müsedded, ona Ebu Muâviye, ona el-A'meş, ona Ebû Salih, ona da Ebu Hureyre (ra), Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Kişinin cemaatle kıldığı namaz, evinde ya da iş yerinde kıldığı namazdan yirmi beş derece daha üstündür. Bu da güzelce abdest alarak namazdan başka bir niyet olmaksızın, sadece namaz kılmak için mescide geldiğinizden dolayıdır. O kişi, mescide girene dek attığı her adımla bir sevap kazanır ve bir günahı bağışlanır. Camiye girdiğinde, namaz onu orada alıkoyduğu sürece namazdaymış gibidir. Abdestini bozmadan ve kimseye eziyet etmeden namaz kıldığınız yerde oturduğunuz müddetçe Melekler de size hayır duada bulunurlar, Allah'ım! Ona merhamet eyle! Allah'ım, onun tövbesini kabul eyle! derler."
Bize Muhammed b. İsa, ona Ebu Muavive, ona Hilal b. Meymun, ona Ata b. Yezid, ona da Ebu Said el-Hudrî, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Cemaatle namaz, 25 namaza eşit sayılır. (Kişi) o namazı çayırda kılıp rükusunu ve secdeleri tam yaparsa bu, 50 namaza eşit sayılır." [Ebu Davud şöyle demiştir: Abdülvâhid b. Ziyad, rivayetinde, "kişinin çayırda kıldığı namaz cemaatle kıldığı namazdan daha faziletlidir" (tüdâ'af) ifadesini zikredip hadisi sevk etmiştir.]
Bize Ahmed b. Salih, ona Anbese, ona Yunus, ona İbn Şihab, ona Said b. Müseyyeb ve Ebu Seleme b. Abdurrahman, onlara da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Namaz için kamet getirildiğinde koşarak gelmeyin; sakin bir şekilde yürüyerek gelin. Yetiştiğinizi kılın; kaçırdığınızı da tamamlayın." [Ebu Davud şöyle demiştir: Sadece İbn Uyeyne, ez-Zührî'den naklen "kaza edin" şeklinde rivayette bulunmuştur. Muhammed b. Amr, Ebu Seleme'den, o da Ebu Hureyre ve Cafer b. Rabîa, el-A'rec'den, o da Ebu Hureyre'den rivayetle "tamamlayın" şeklinde nakletmiştir. İbn Mesud, Ebu Katade ve Enes, Hz. Peygamber'den (sav) aktardıkları rivayette "tamamlayın" lafzını zikretmişlerdir.]
Bize Ebu Velid et-Tayâlisî, ona Şube, ona Sa'd b. İbrahim, ona Ebu Seleme, ona da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Namaza, sakin bir şekilde gelin; yetiştiğinizi kılın, kaçırdığınızı da tamamlayın." [Ebu Davud şöyle demiştir: Aynı şekilde İbn Sîrîn, Ebu Hureyre'den rivayetle "kaza edin" şeklinde rivayette bulunmuştur. Yine Ebu Râfi', Ebu Hureyre ve Ebu Zer'den rivayetle "tamamlayın ve kaza edin" şeklinde nakletmiştir. Bu hususta ihtilaf edilmiştir.]
Bize Musa b. İsmail, ona Vüheyb, ona Süleyman el-Esved, ona Ebu Mütevekkil, ona da Ebu Said el-Hudrî şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav) tek başına namaz kılan bir adam gördü de 'bu adama, onunla beraber namaz kılmak suretiyle infakta bulunacak biri yok mu?' buyurdu."
Bize Hafs b. Ömer, ona Şube, ona Ya'lâ b. Ata, ona Cabir b. Yezid el-Esved, ona da babası (Yezid b. Esved) şöyle rivayet etmiştir: Kendisi (henüz) genç bir delikanlı iken Hz. Peygamber (sav) ile birlikte namaz kılmış. Rasulullah (sav) namazını kılınca mescidin köşesinde namaz kılmayan iki adam (görmüş), onları çağırtmış, onlar da korkudan titreyerek huzuruna getirilmişler. Nebi (sav), "sizleri bizle namaz kılmaktan alıkoyan nedir?" buyurmuş, onlar da bizler evlerimizde kıldık demişler. (Bunun üzerine) Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "(Böyle) yapmayın! Sizden biri evinde namaz kılıp ardından (mescitte) imamı namaz kılmamış olarak bulduğunda, onunla beraber namaz kılsın. Kılacağı bu namaz, onun için nafile olur."
Bize İbn Muaz, ona babası (Muaz b. Muaz), ona Şube, ona Ya'la b. Ata, ona Cabir b. Yezid, ona da babası (Yezid b. Esved) şöyle rivayet etmiştir: "Nebi ile birlikte Mina'da sabah namazını kıldım. (Ardından, yukarıdaki hadisin) manasını zikretmiştir."
Bize Kuteybe, ona Ma'n b. İsa, ona Said b. Saib, ona Nuh b. Sa'saa, ona da Yezid b. Amir şöyle rivayet etmiştir: (Mescide) geldiğimde Nebi (sav) namazdaydı. Ben oturdum, onlarla beraber namaza durmadım. (Bilahere) Rasulullah (sav) bize doğru yöneldi, Yezid'i otururken gördü de ona 'ey Zeyd, sen müslüman olmadın mı?' dedi. Zeyd, 'ya Rasulullah, olur mu? (Tabii ki) müslüman oldum', dedi. Hz. Peygamber, '(o halde) seni insanlarla beraber namaza durmaktan alıkoyan nedir?' buyurdu. Zeyd, 'sizlerin namazı kıldığınızı zannederek ben, namazı(mı) evimde kıldım' dedi. Nebi (sav) ise, "her ne kadar namazını kılmış olsan da (mescide) gelip insanları (namaz kılarken) bulduğunda onlarla beraber namaza dur. (Kıldığın ikinci namaz) nafile; (evinde kıldığın namaz da) farz (hükmünde) olur" buyurdu.
Bize Ahmed b. Salih, ona İbn Vehb, ona Amr, ona Bükeyr, ona Afif b. Amr b. Müseyyeb, ona da Esed b. Huzeyme oğullarından bir ravi (racül) şöyle rivayet etmiştir: Kendisi Ebu Eyyüb el-Ensari'ye, 'birimiz evinde namaz kılıyor, ardından namaz kılınıyor iken mescide geliyor, cemaatle beraber namaza duruyor; ancak gönlünde bundan dolayı bir rahatsızlık hissediyor' demiş. Ebu Eyyüb de bu konu hakkında Rasulullah'a (sav) sorduk, O şöyle buyurdu: "cemaatle kıldığı bu namaz için ona, cemaat sevabının bir kısmı vardır."
Bize Ebu Kamil, ona Yezid b. Zürey', ona Hüseyin, ona Amr b. Şuayb, ona da Süleyman b. Yesar Mevlâ Meymûne şöyle rivayet etmiştir: İnsanlar namaz kılarlarken (Medine'de), Belât (denilen yerde) İbn Ömer'in yanına geldim. Ona, (cemaatle) beraber namaz kılmıyor musun dedim. O, ben namaz kıldım. Rasulullah'ı (sav) "bir namazı günde iki defa kılmayın" buyururken işittim dedi.