Bize Osman b. Ebu Şeybe ve Muhammed b. Alâ, o ikisine Ebu Üsame, ona Ömer b. Hamza, ona Salim, ona da (Abdullah) b. Ömer, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu nakletmiştir:
"Allah (cc) kıyamet günü gökleri dürer, sonra onları sağ eline alır, sonra da “gerçek hükümdar ve melik benim, hani nerede zorbalar, nerede büyüklük taslayanlar?” buyurur. Ardından yerleri dürer ve sonra da onları alıp kavrar." İbn Alâ der ki: "Yerleri diğer eline alır ve yine “gerçek hükümdar ve melik benim, hani nerede zorbalar, nerede büyüklük taslayanlar?” buyurur."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
273272, D004732-2
Hadis:
حَدَّثَنَا عُثْمَانُ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ وَمُحَمَّدُ بْنُ الْعَلاَءِ أَنَّ أَبَا أُسَامَةَ أَخْبَرَهُمْ عَنْ عُمَرَ بْنِ حَمْزَةَ قَالَ قَالَ سَالِمٌ أَخْبَرَنِى عَبْدُ اللَّهِ بْنُ عُمَرَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم "يَطْوِى اللَّهُ السَّمَوَاتِ يَوْمَ الْقِيَامَةِ ثُمَّ يَأْخُذُهُنَّ بِيَدِهِ الْيُمْنَى ثُمَّ يَقُولُ أَنَا الْمَلِكُ أَيْنَ الْجَبَّارُونَ أَيْنَ الْمُتَكَبِّرُونَ ثُمَّ يَطْوِى الأَرَضِينَ ثُمَّ يَأْخُذُهُنَّ." قَالَ ابْنُ الْعَلاَءِ "بِيَدِهِ الأُخْرَى ثُمَّ يَقُولُ أَنَا الْمَلِكُ أَيْنَ الْجَبَّارُونَ أَيْنَ الْمُتَكَبِّرُونَ."
Tercemesi:
Bize Osman b. Ebu Şeybe ve Muhammed b. Alâ, o ikisine Ebu Üsame, ona Ömer b. Hamza, ona Salim, ona da (Abdullah) b. Ömer, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu nakletmiştir:
"Allah (cc) kıyamet günü gökleri dürer, sonra onları sağ eline alır, sonra da “gerçek hükümdar ve melik benim, hani nerede zorbalar, nerede büyüklük taslayanlar?” buyurur. Ardından yerleri dürer ve sonra da onları alıp kavrar." İbn Alâ der ki: "Yerleri diğer eline alır ve yine “gerçek hükümdar ve melik benim, hani nerede zorbalar, nerede büyüklük taslayanlar?” buyurur."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Sünne 21, /1079
Senetler:
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Ebu Ömer Salim b. Abdullah el-Adevî (Salim b. Abdullah b. Ömer b. Hattab)
3. Ömer b. Hamza el-Adevi (Ömer b. Hamza b. Abdullah b. Ömer b. Hattab)
4. Ebu Üsame Hammâd b. Üsame el-Kuraşî (Hammâd b. Üsame b. Zeyd)
5. Ebu Küreyb Muhammed b. Alâ el-Hemdânî (Muhammed b. Alâ b. Kureyb)
Konular:
Allah İnancı, kıyamet günü hükümranlığı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
273097, D004728-2
Hadis:
حَدَّثَنَا عَلِىُّ بْنُ نَصْرٍ وَمُحَمَّدُ بْنُ يُونُسَ النَّسَائِىُّ - الْمَعْنَى - قَالاَ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ يَزِيدَ الْمُقْرِئُ حَدَّثَنَا حَرْمَلَةُ - يَعْنِى ابْنَ عِمْرَانَ - حَدَّثَنِى أَبُو يُونُسَ سُلَيْمُ بْنُ جُبَيْرٍ مَوْلَى أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ سَمِعْتُ أَبَا هُرَيْرَةَ يَقْرَأُ هَذِهِ الآيَةَ "(إِنَّ اللَّهَ يَأْمُرُكُمْ أَنْ تُؤَدُّوا الأَمَانَاتِ إِلَى أَهْلِهَا)" إِلَى قَوْلِهِ تَعَالَى "(سَمِيعًا بَصِيرًا)" قَالَ رَأَيْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَضَعُ إِبْهَامَهُ عَلَى أُذُنِهِ وَالَّتِى تَلِيهَا عَلَى عَيْنِهِ قَالَ أَبُو هُرَيْرَةَ. رَأَيْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقْرَؤُهَا وَيَضَعُ إِصْبَعَيْهِ قَالَ ابْنُ يُونُسَ قَالَ الْمُقْرِئُ يَعْنِى "(إِنَّ اللَّهَ سَمِيعٌ بَصِيرٌ)" يَعْنِى أَنَّ لِلَّهِ سَمْعًا وَبَصَرًا.
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ وَهَذَا رَدٌّ عَلَى الْجَهْمِيَّةِ.]
Tercemesi:
Bize Ali b. Nasr ve Muhammed b. Yunus en-Nesai –aynı manada- oikisine Abdullah b. Yezid el-Mukrî, ona Harmele –yani İbn İmran- ona Ebu Hureyre'nin azatlısı Ebu Yunus Süleym b. Cübeyr'in şöyle dediğini rivayet etti: Ben Ebu Hureyre'yi; "şüphesiz Allah size emanetleri ehline tastamam teslim etmenizi emreder" ayetini "şüphe yok ki Allah hakkıyla işitendir, hakkıyla görendir" (Nisa, 4/58) buyruğuna kadar okuduğunu işittim. (Ebu Hureyre) dedi ki: Ben Rasulullah'ı (sav) başparmağını kulağının üzerine, ona bitişik olanını da (şehadet parmağını) gözü üzerine koyduğunu gördüm. Ebu Hureyre dedi ki: Rasulullah'ı (sav) bu ayeti okuyup iki parmağını koyarken gördüm. İbn Yunus dedi ki: El-Mukrî dedi ki: Yani "muhakkak Allah her şeyi işitendir, her şeyi görendir." Yani Allah’ın bir işitmesi ve bir görmesi vardır.
[Ebû Davud dedi ki: Bu hadis (Cehmiyye’nin) bu husustaki kanaatlerini reddetmektedir.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Sünne 19, /1078
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Yunus Süleym b. Cübeyr ed-Devsi (Süleym b. Cübeyr)
3. Ebu Hafs Harmele b. İmran et-Tücîbî (Harmele b. İmran b. Kirâd)
4. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Yezid el-Adevî (Abdullah b. Yezid)
5. Muhammed b. Yunus en-Nesai (Muhammed b. Yunus)
Konular:
Allah İnancı, varlığı ve birliği
Hitabet, beden dili
Öneri Formu
Hadis Id, No:
273098, D004729-3
Hadis:
حَدَّثَنَا عُثْمَانُ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا جَرِيرٌ وَوَكِيعٌ وَأَبُو أُسَامَةَ عَنْ إِسْمَاعِيلَ بْنِ أَبِى خَالِدٍ عَنْ قَيْسِ بْنِ أَبِى حَازِمٍ عَنْ جَرِيرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ كُنَّا مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم جُلُوسًا فَنَظَرَ إِلَى الْقَمَرِ لَيْلَةَ الْبَدْرِ لَيْلَةَ أَرْبَعَ عَشْرَةَ فَقَالَ
"إِنَّكُمْ سَتَرَوْنَ رَبَّكُمْ كَمَا تَرَوْنَ هَذَا لاَ تُضَامُّونَ فِى رُؤْيَتِهِ فَإِنِ اسْتَطَعْتُمْ أَنْ لاَ تُغْلَبُوا عَلَى صَلاَةٍ قَبْلَ طُلُوعِ الشَّمْسِ وَقَبْلَ غُرُوبِهَا فَافْعَلُوا." ثُمَّ قَرَأَ هَذِهِ الآيَةَ "(فَسَبِّحْ بِحَمْدِ رَبِّكَ قَبْلَ طُلُوعِ الشَّمْسِ وَقَبْلَ غُرُوبِهَا)."
Tercemesi:
Bize Osman b. Ebu Şeybe, ona Cerir, Veki' ve Ebu Üsame, onlara İsmail b. Ebu Halid, ona Kays b. Ebu Hazim, ona da Cerir b. Abdullah'ın şöyle dediğini rivayet etti: Rasulullah (sav) ile oturuyorduk, ayın on dördüncü gecesinde dolunaya bir baktı ve "sizler bunu görmek için birbirinize izdiham yapmadan gördüğünüz gibi Rabbinizi göreceksinizdir. Bu sebeple güneş doğmadan önce ve güneş batmadan önce birer namazı vaktinde kılıp kaçırmama imkânınız varsa bunu yapınız" buyurdu. Sonra da "güneşin doğmasından önce de batışından önce de Rabbini hamd ile tesbih et" (Kaf, 50/39) ayetini okudu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Sünne 20, /1078
Senetler:
1. Ebu Amr Cerir b. Abdullah el-Becelî (Cerir b. Abdullah b. Cabir)
2. Kays b. Ebu Hazim el-Becelî (Kays b. Avf b. Abdülharis)
3. ُEbu Abdullah İsmail b. Ebu Halid el-Becelî (İsmail b. Hürmüz)
4. Ebu Üsame Hammâd b. Üsame el-Kuraşî (Hammâd b. Üsame b. Zeyd)
5. Ebu Hasan Osman b. Ebu Şeybe el-Absî (Osman b. Muhammed b. İbrahim)
Konular:
Allah İnancı, Allah'ın görülmesi, rü'yetullah, cemalullah
Öneri Formu
Hadis Id, No:
273099, D004729-2
Hadis:
حَدَّثَنَا عُثْمَانُ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا جَرِيرٌ وَوَكِيعٌ وَأَبُو أُسَامَةَ عَنْ إِسْمَاعِيلَ بْنِ أَبِى خَالِدٍ عَنْ قَيْسِ بْنِ أَبِى حَازِمٍ عَنْ جَرِيرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ كُنَّا مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم جُلُوسًا فَنَظَرَ إِلَى الْقَمَرِ لَيْلَةَ الْبَدْرِ لَيْلَةَ أَرْبَعَ عَشْرَةَ فَقَالَ
"إِنَّكُمْ سَتَرَوْنَ رَبَّكُمْ كَمَا تَرَوْنَ هَذَا لاَ تُضَامُّونَ فِى رُؤْيَتِهِ فَإِنِ اسْتَطَعْتُمْ أَنْ لاَ تُغْلَبُوا عَلَى صَلاَةٍ قَبْلَ طُلُوعِ الشَّمْسِ وَقَبْلَ غُرُوبِهَا فَافْعَلُوا." ثُمَّ قَرَأَ هَذِهِ الآيَةَ "(فَسَبِّحْ بِحَمْدِ رَبِّكَ قَبْلَ طُلُوعِ الشَّمْسِ وَقَبْلَ غُرُوبِهَا)."
Tercemesi:
Bize Osman b. Ebu Şeybe, ona Cerir, Veki' ve Ebu Üsame, onlara İsmail b. Ebu Halid, ona Kays b. Ebu Hazim, ona da Cerir b. Abdullah'ın şöyle dediğini rivayet etti: Rasulullah (sav) ile oturuyorduk, ayın on dördüncü gecesinde dolunaya bir baktı ve "sizler bunu görmek için birbirinize izdiham yapmadan gördüğünüz gibi Rabbinizi göreceksinizdir. Bu sebeple güneş doğmadan önce ve güneş batmadan önce birer namazı vaktinde kılıp kaçırmama imkânınız varsa bunu yapınız" buyurdu. Sonra da "güneşin doğmasından önce de batışından önce de Rabbini hamd ile tesbih et" (Kaf, 50/39) ayetini okudu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Sünne 20, /1078
Senetler:
1. Ebu Amr Cerir b. Abdullah el-Becelî (Cerir b. Abdullah b. Cabir)
2. Kays b. Ebu Hazim el-Becelî (Kays b. Avf b. Abdülharis)
3. ُEbu Abdullah İsmail b. Ebu Halid el-Becelî (İsmail b. Hürmüz)
4. Ebu Süfyan Veki' b. Cerrah er-Ruâsî (Veki' b. Cerrah b. Melih b. Adî)
5. Ebu Hasan Osman b. Ebu Şeybe el-Absî (Osman b. Muhammed b. İbrahim)
Konular:
Allah İnancı, Allah'ın görülmesi, rü'yetullah, cemalullah
Öneri Formu
Hadis Id, No:
273100, D004731-2
Hadis:
حَدَّثَنَا مُوسَى بْنُ إِسْمَاعِيلَ حَدَّثَنَا حَمَّادٌ ح
وَحَدَّثَنَا عُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ مُعَاذٍ حَدَّثَنَا أَبِى حَدَّثَنَا شُعْبَةُ - الْمَعْنَى - عَنْ يَعْلَى بْنِ عَطَاءٍ عَنْ وَكِيعٍ - قَالَ مُوسَى - ابْنُ عُدُسٍ عَنْ أَبِى رَزِينٍ - قَالَ مُوسَى الْعُقَيْلِىُّ - قَالَ قُلْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ أَكُلُّنَا يَرَى رَبَّهُ قَالَ ابْنُ مُعَاذٍ مُخْلِيًا بِهِ يَوْمَ الْقِيَامَةِ وَمَا آيَةُ ذَلِكَ فِى خَلْقِهِ قَالَ
"يَا أَبَا رَزِينٍ أَلَيْسَ كُلُّكُمْ يَرَى الْقَمَرَ." قَالَ ابْنُ مُعَاذٍ
"لَيْلَةَ الْبَدْرِ مُخْلِيًا بِهِ." ثُمَّ اتَّفَقَا قُلْتُ بَلَى. قَالَ
"فَاللَّهُ أَعْظَمُ." قَالَ ابْنُ مُعَاذٍ قَالَ
"فَإِنَّمَا هُوَ خَلْقٌ مِنْ خَلْقِ اللَّهِ فَاللَّهُ أَجَلُّ وَأَعْظَمُ."
Tercemesi:
Bize Musa b. İsmail, ona Hammad; (T)
Bize Ubeydullah b. Muaz, ona babası, ona Şube –aynı manada olmak üzere- ona Ya'la b. Ata, ona Veki' rivayet etti, (ravi) Musa (b. İsmail) dedi ki: İbn Udüs'e, Ebu Rezin – Ebu Musa, (Ebu Rezin'in nispetini zikrederek) el-Ukaylî dedi- dedi ki: Ben: Ey Allah'ın Rasulü, her birimiz Rabbini görecek mi? dedim. -(Ravi Ubeydullah) b. Muaz: Kıyamet gününde onunla baş başa kalacak şekilde görecek miyiz ve yarattıkları arasında bunun alameti nedir? dedi.- Rasulullah buyurdu ki:
"Ey Ebu Rezin, her biriniz ayı görmüyor musunuz?" buyurdu. İbn Muaz (rivayetinde): "Ayı on dördünde onunla baş başa (yalnız başına)" dedi, sonra her ikisi rivayetlerinde ittifak ederek: Görüyor, dediler. Rasulullah (sav); "Allah daha azametlidir" buyurdu.
İbn Muaz dedi ki: Şöyle buyurdu: "Şüphesiz ki o, Allah'ın yarattıklarından bir yaratığıdır. Yüce Allah ise daha üstün ve daha azametlidir" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Sünne 20, /1079
Senetler:
1. Lakît b. Amir el-Ukaylî (Ebu Rezin Lakit b. Amir b. Sabira b. Abdullah)
2. Veki' b. Udus el-Ukayli (Ebû Musab Veki' b. Udus)
3. Ya'la b. Ata el-Amirî (Ya'la b. Ata)
4. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
5. Ebu Müsenna Muaz b. Muaz el-Anberî (Muaz b. Muaz b. Nasr b. Hassan b. Hur b. Malik)
6. Ebu Amr Ubeydullah b. Muaz el-Anberî (Ubeydullah b. Muaz b. Muaz b. Nasr)
Konular:
Allah İnancı, Allah'ın görülmesi, rü'yetullah, cemalullah
Öneri Formu
Hadis Id, No:
273273, D004733-2
Hadis:
حَدَّثَنَا الْقَعْنَبِىُّ عَنْ مَالِكٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنْ أَبِى سَلَمَةَ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ وَعَنْ أَبِى عَبْدِ اللَّهِ الأَغَرِّ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ
"يَنْزِلُ رَبُّنَا كُلَّ لَيْلَةٍ إِلَى سَمَاءِ الدُّنْيَا حِينَ يَبْقَى ثُلُثُ اللَّيْلِ الآخِرِ فَيَقُولُ مَنْ يَدْعُونِى فَأَسْتَجِيبَ لَهُ مَنْ يَسْأَلُنِى فَأُعْطِيَهُ مَنْ يَسْتَغْفِرُنِى فَأَغْفِرَ لَهُ."
Tercemesi:
Bize Ka'neb (Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesleme el-Harisî), ona (Ebu Abdullah) Malik (b. Enes el-Esbahî), ona (Muhammed) b. Şihab (ez-Zührî), ona Ebu Abdullah (Selman) el-Eğar, ona Ebu Seleme b. Abdurrahman (ez-Zührî), ona da Ebu Hureyre (ra), Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti:
"Her gece, gecenin (ilk üçte ikisi gidip de) son üçte biri kalınca, Rabbimiz dünya semasına iner ve bana dua edecek kimse yok mu, duasını kabul edeyim, benden bir isteği olan yok mu, ona (isteğini) vereyim, benden af dileyen yok mu kendisini bağışlayayım" buyurur.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Sünne 21, /1079
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Abdullah Selman el-Eğar (Selman)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Abdullah Malik b. Enes el-Esbahî (Malik b. Enes b. Malik b. Ebu Amir)
5. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesleme el-Harisî (Abdullah b. Mesleme b. Ka'neb)
Konular:
Allah İnancı, Allah'ın kulu ile ilişkisi
Allah İnancı, Arş'a istivası ve dünya semasına inmesi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
273275, D004735-4
Hadis:
حَدَّثَنَا سُلَيْمَانُ بْنُ دَاوُدَ الْمَهْرِىُّ أَخْبَرَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ وَهْبٍ قَالَ أَخْبَرَنِى يُونُسُ بْنُ يَزِيدَ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ قَالَ أَخْبَرَنِى عُرْوَةُ بْنُ الزُّبَيْرِ وَسَعِيدُ بْنُ الْمُسَيَّبِ وَعَلْقَمَةُ بْنُ وَقَّاصٍ وَعُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ عَنْ حَدِيثِ عَائِشَةَ
"وَكُلٌّ حَدَّثَنِى طَائِفَةً مِنَ الْحَدِيثِ قَالَتْ وَلَشَأْنِى فِى نَفْسِى كَانَ أَحْقَرَ مِنْ أَنْ يَتَكَلَّمَ اللَّهُ فِىَّ بِأَمْرٍ يُتْلَى."
Tercemesi:
Bize Süleyman b. el-Davud el-Mehri, ona Abdullah b. Vehb, ona Yunus b. Yezid, ona İbn Şihab, bana Urve b. Zübeyr ve Said b. Müseyyeb ve Alkame b. Vakkas ve Ubeydullah b. Abdullah, ona da Hz. Aişe'den (rivayet edildiğine göre) demiştir ki:
"(Bana şu meşhur olan iftira edilince) benim halim kendimce Allah'ın benim hakkımda okunan bir vahiyle konuşacağı bir seviyede değildi."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Sünne 22, /1080
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Ebu Abdullah Ubeydullah b. Abdullah el-Hüzeli (Ubeydullah b. Abdullah b. Utbe b. Mesud b. Gâfil)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Yunus b. Yezid el-Eyli (Yunus b. Yezid b. Mişkan)
5. Abdullah b. Vehb el-Kuraşî (Abdullah b. Vehb b. Müslim)
6. Süleyman b. Davud el-Mehri (Süleyman b. Davud b. Hammad b. Sa'd)
Konular:
Hz. Peygamber, hanımları, Hz. Aişe
Öneri Formu
Hadis Id, No:
273276, D004735-3
Hadis:
حَدَّثَنَا سُلَيْمَانُ بْنُ دَاوُدَ الْمَهْرِىُّ أَخْبَرَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ وَهْبٍ قَالَ أَخْبَرَنِى يُونُسُ بْنُ يَزِيدَ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ قَالَ أَخْبَرَنِى عُرْوَةُ بْنُ الزُّبَيْرِ وَسَعِيدُ بْنُ الْمُسَيَّبِ وَعَلْقَمَةُ بْنُ وَقَّاصٍ وَعُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ عَنْ حَدِيثِ عَائِشَةَ
"وَكُلٌّ حَدَّثَنِى طَائِفَةً مِنَ الْحَدِيثِ قَالَتْ وَلَشَأْنِى فِى نَفْسِى كَانَ أَحْقَرَ مِنْ أَنْ يَتَكَلَّمَ اللَّهُ فِىَّ بِأَمْرٍ يُتْلَى."
Tercemesi:
Bize Süleyman b. el-Davud el-Mehri, ona Abdullah b. Vehb, ona Yunus b. Yezid, ona İbn Şihab, bana Urve b. Zübeyr ve Said b. Müseyyeb ve Alkame b. Vakkas ve Ubeydullah b. Abdullah, ona da Hz. Aişe'den (rivayet edildiğine göre) demiştir ki:
"(Bana şu meşhur olan iftira edilince) benim halim kendimce Allah'ın benim hakkımda okunan bir vahiyle konuşacağı bir seviyede değildi."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Sünne 22, /1080
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Ebu Yahya Alkame b. Vakkas el-Utvârî (Alkame b. Vakkâs b. Mihsan b. Kelede)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Yunus b. Yezid el-Eyli (Yunus b. Yezid b. Mişkan)
5. Abdullah b. Vehb el-Kuraşî (Abdullah b. Vehb b. Müslim)
6. Süleyman b. Davud el-Mehri (Süleyman b. Davud b. Hammad b. Sa'd)
Konular:
Hz. Peygamber, hanımları, Hz. Aişe
Öneri Formu
Hadis Id, No:
273279, D004745-2
Hadis:
حَدَّثَنَا سُلَيْمَانُ بْنُ حَرْبٍ وَمُسَدَّدٌ قَالاَ حَدَّثَنَا حَمَّادُ بْنُ زَيْدٍ عَنْ أَيُّوبَ عَنْ نَافِعٍ عَنِ ابْنِ عُمَرَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم:
"إِنَّ أَمَامَكُمْ حَوْضًا مَا بَيْنَ نَاحِيَتَيْهِ كَمَا بَيْنَ جَرْبَاءَ وَأَذْرُحَ."
Tercemesi:
Bize Süleyman b. Harb ve Müsedded, o ikisine Hammad b. Zeyd, ona Eyyüb, ona Nafi', ona da İbn Ömer'den demiştir ki: Rasulullah (sav) buyurdu ki:
"Gerçekten önünüzde bir havz vardır ki, onun iki ucunun arasındaki mesafe Cerba ile Ezruh arası (ndaki mesafe) kadardır."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Sünne 26, /1082
Senetler:
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Nafi' Mevlâ İbn Ömer (Ebu Abdullah Nafi')
3. Eyyüb es-Sahtiyânî (Eyyüb b. Keysân)
4. Ebu İsmail Hammad b. Zeyd el-Ezdî (Hammad b. Zeyd b. Dirhem)
5. Müsedded b. Müserhed el-Esedî (Müsedded b. Müserhed b. Müserbel b. Şerik)
Konular:
Havz, özellikleri
Öneri Formu
Hadis Id, No:
273089, D004726-7
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ الأَعْلَى بْنُ حَمَّادٍ وَمُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى وَمُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ وَأَحْمَدُ بْنُ سَعِيدٍ الرِّبَاطِىُّ قَالُوا حَدَّثَنَا وَهْبُ بْنُ جَرِيرٍ - قَالَ أَحْمَدُ كَتَبْنَاهُ مِنْ نُسْخَتِهِ وَهَذَا لَفْظُهُ - قَالَ حَدَّثَنَا أَبِى قَالَ سَمِعْتُ مُحَمَّدَ بْنَ إِسْحَاقَ يُحَدِّثُ عَنْ يَعْقُوبَ بْنِ عُتْبَةَ عَنْ جُبَيْرِ بْنِ مُحَمَّدِ بْنِ جُبَيْرِ بْنِ مُطْعِمٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ جَدِّهِ قَالَ أَتَى رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَعْرَابِىٌّ فَقَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ جُهِدَتِ الأَنْفُسُ وَضَاعَتِ الْعِيَالُ وَنُهِكَتِ الأَمْوَالُ وَهَلَكَتِ الأَنْعَامُ فَاسْتَسْقِ اللَّهَ لَنَا فَإِنَّا نَسْتَشْفِعُ بِكَ عَلَى اللَّهِ وَنَسْتَشْفِعُ بِاللَّهِ عَلَيْكَ. قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"وَيْحَكَ أَتَدْرِى مَا تَقُولُ" وَسَبَّحَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَمَا زَالَ يُسَبِّحُ حَتَّى عُرِفَ ذَلِكَ فِى وُجُوهِ أَصْحَابِهِ ثُمَّ قَالَ
"وَيْحَكَ إِنَّهُ لاَ يُسْتَشْفَعُ بِاللَّهِ عَلَى أَحَدٍ مِنْ خَلْقِهِ شَأْنُ اللَّهِ أَعْظَمُ مِنْ ذَلِكَ وَيْحَكَ أَتَدْرِى مَا اللَّهُ إِنَّ عَرْشَهُ عَلَى سَمَوَاتِهِ لَهَكَذَا." وَقَالَ بِأَصَابِعِهِ مِثْلَ الْقُبَّةِ عَلَيْهِ
"وَإِنَّهُ لَيَئِطُّ بِهِ أَطِيطَ الرَّحْلِ بِالرَّاكِبِ."
[قَالَ ابْنُ بَشَّارٍ فِى حَدِيثِهِ "إِنَّ اللَّهَ فَوْقَ عَرْشِهِ وَعَرْشُهُ فَوْقَ سَمَوَاتِهِ." وَسَاقَ الْحَدِيثَ وَقَالَ عَبْدُ الأَعْلَى وَابْنُ الْمُثَنَّى وَابْنُ بَشَّارٍ عَنْ يَعْقُوبَ بْنِ عُتْبَةَ وَجُبَيْرِ بْنِ مُحَمَّدِ بْنِ جُبَيْرٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ جَدِّهِ.]
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ وَالْحَدِيثُ بِإِسْنَادِ أَحْمَدَ بْنِ سَعِيدٍ هُوَ الصَّحِيحُ وَافَقَهُ عَلَيْهِ جَمَاعَةٌ مِنْهُمْ يَحْيَى بْنُ مَعِينٍ وَعَلِىُّ بْنُ الْمَدِينِىِّ وَرَوَاهُ جَمَاعَةٌ عَنِ ابْنِ إِسْحَاقَ كَمَا قَالَ أَحْمَدُ أَيْضًا وَكَانَ سَمَاعُ عَبْدِ الأَعْلَى وَابْنِ الْمُثَنَّى وَابْنِ بَشَّارٍ مِنْ نُسْخَةٍ وَاحِدَةٍ فِيمَا بَلَغَنِى.]
Tercemesi:
Bize Abdula'la b. Hammad, Muhammed b. el-Müsenna ve Muhammed b. Beşşar ve Ahmed b. Said er-Ribatî, onlara Vehb b. Cerir, rivayet etti –Ahmed dedi ki: Biz onu onun (Vehb'in) nüshasından yazdık, lafzı da şöyledir: - dedi ki: Bana babam rivayetle dedi ki: Muhammed b. İshak'ı dinledim: Yakub b. Utbe, ona Cübeyr b. Muhammed b. Cübeyr b. Mut'im, ona babası, ona da dedesinin şöyle dediğini rivayet etti: Bir bedevi Rasulullah'a gelerek Ey Allah'ın Rasulü; insanlar çok yoruldu, çoluk çocuk telef oldu, mallar tükendi, davarlar helak oldu. Artık bizim için Allah'tan yağmur dile, biz senin Allah nezdinde (bize) şefaatçi olmanı, Allah'ın da senin nezdinde bize şefaat etmeni istiyoruz, dedi. Rasulullah (sav); "ne oluyor sana, sen ne söylediğini biliyor musun?" buyurdu. Rasulullah (sav) tesbih getirmeye başladı. Bu halin belirtileri ashabının yüzlerinde görülüp anlaşılıncaya kadar tesbih etmeye devam etti, sonra da şöyle buyurdu:
"Sen ne diyorsun, şunu bil ki, Allah'ın, yarattıklarından herhangi bir kimse nezdinde şefaatçi olması istenemez. Allah'ın şanı bundan çok daha yücedir. Ne oluyor sana, sen Allah'ın ne olduğunu biliyor musun? Şüphesiz onun Arşı semavâtı üzerinde işte böyledir" buyurdu ve parmaklarıyla onun üzerinde bir kubbe gibi gösterdi.
"Şüphesiz ki o (Arş), ondan dolayı deve üzerindeki semerin, üzerindeki biniciden dolayı ses çıkardığı gibi ses çıkarmaktadır."
[İbn Beşşar hadisi rivayetinde dedi ki: "Şüphesiz Allah, Arşının üstündedir, Arşı da semavâtının üstündedir" sonra da hadisin geri kalan kısmını rivayet etti. Abdula'la, İbnü'l-Müsenna ve İbn Beşşar: Yakub b. Utbe'den diye rivayet ettiler. Cübeyr b. Muhammed b. Cübeyr ise babasından, ona da dedesinin rivayeti olarak zikretti.]
[Ebû Davud dedi ki: Hadisin Ahmed b. Said'in zikrettiği sened ile rivayeti sahih olan rivayettir. Aralarında Yahya b. Main ve Ali İbnü'l-Medinî’nin de bulunduğu bir topluluk bu şekilde ona muvafakat etmişlerdir, bir diğer topluluk da bu hadisi İbn İshak’tan yine Ahmed'in dediği gibi rivayet etmişlerdir. Abdula'la, İbnü'l-Müsenna ve İbn Beşşar'ın ise hadis dinlemeleri (sema') bana ulaştığına göre aynı nüshadan olmuştur.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Sünne 19, /1077
Senetler:
1. Ebu Muhammed Cübeyr b. Mut'im el-Kuraşî (Cübeyr b. Mut'im b. Adî b. Nevfel b. Abdümenaf)
2. Ebu Said Muhammed b. Cübeyr el-Kuraşi (Muhammed b. Cübeyr b. Mut'im b. Adiy b. Nevfel)
3. Cübeyr b. Muhammed el-Kuraşî (Cübeyr b. Muhammed b. Cübeyr b. Mut'im b. Adiy b. Nevfel)
4. İbn İshak el-Kuraşî (Muhammed b. İshak b. Yesar b. Hıyar)
5. Ebu Nadr Cerîr b. Hazım el-Ezdî (Cerir b. Hâzim b. Zeyd b. Abdullah b. Şucâ')
6. Ebu Abbas Vehb b. Cerir el-Ezdi (Vehb b. Cerir b. Hazim b. Zeyd b. Abdullah b. Şuca')
7. Muhammed b. Beşşâr el-Abdî (Muhammed b. Beşşâr b. Osman)
Konular:
Allah İnancı, Allah'ı tenzih
Dünya, Alem, Arş