Bize Ahmed b. Ebu Süreyc er-Razî ve Ali b. Hüseyin b. İbrahim ve Ali b. Müslim, onlara Ebu Muaviye, ona el-A'meş, ona Müslim b. Mesruk, ona Abdullah, Hz. Peygamber'in şöyle dediğini rivayet etmiştir:
"Allah vahiyle konuşunca gök ehli semada kaya üzerinde çekilen zincirin sesine benzer bir çan sesi işitirler ve yere kapanırlar. Kendilerine Cebrail gelinceye kadar bu halde kalırlar. Cebrail gelince kalplerinden (bu hal) giderilir. Onlar Cebrail'e Ey Cibril! Rabbin ne buyuruyor? derler. O da hakkı söyledi cevabını verir. Bunun üzerine diğer melekler hakkı, hakkı derler."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33692, D004738
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ أَبِى سُرَيْجٍ الرَّازِىُّ وَعَلِىُّ بْنُ الْحُسَيْنِ بْنِ إِبْرَاهِيمَ وَعَلِىُّ بْنُ مُسْلِمٍ قَالُوا حَدَّثَنَا أَبُو مُعَاوِيَةَ حَدَّثَنَا الأَعْمَشُ عَنْ مُسْلِمٍ عَنْ مَسْرُوقٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم:
"إِذَا تَكَلَّمَ اللَّهُ بِالْوَحْىِ سَمِعَ أَهْلُ السَّمَاءِ لِلسَّمَاءِ صَلْصَلَةً كَجَرِّ السِّلْسِلَةِ عَلَى الصَّفَا فَيُصْعَقُونَ، فَلاَ يَزَالُونَ كَذَلِكَ حَتَّى يَأْتِيَهُمْ جِبْرِيلُ حَتَّى إِذَا جَاءَهُمْ جِبْرِيلُ فُزِّعَ عَنْ قُلُوبِهِمْ. قَالَ فَيَقُولُونَ: يَا جِبْرِيلُ مَاذَا قَالَ رَبُّكَ فَيَقُولُ: الْحَقَّ فَيَقُولُونَ: الْحَقَّ الْحَقَّ."
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Ebu Süreyc er-Razî ve Ali b. Hüseyin b. İbrahim ve Ali b. Müslim, onlara Ebu Muaviye, ona el-A'meş, ona Müslim b. Mesruk, ona Abdullah, Hz. Peygamber'in şöyle dediğini rivayet etmiştir:
"Allah vahiyle konuşunca gök ehli semada kaya üzerinde çekilen zincirin sesine benzer bir çan sesi işitirler ve yere kapanırlar. Kendilerine Cebrail gelinceye kadar bu halde kalırlar. Cebrail gelince kalplerinden (bu hal) giderilir. Onlar Cebrail'e Ey Cibril! Rabbin ne buyuruyor? derler. O da hakkı söyledi cevabını verir. Bunun üzerine diğer melekler hakkı, hakkı derler."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Sünne 22, /1080
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Ebu Aişe Mesruk b. Ecda' (Mesruk b. Ecda' b. Malik b. Ümeyye b. Abdullah)
3. Ebu Duhâ Müslim b. Subeyh el-Hemdanî (Müslim b. Subeyh)
4. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
5. Ebu Muaviye Muhammed b. Hâzim el-A'mâ ed-Darîr (Muhammed b. Hazim)
6. Ebu Cafer Ahmed b. Ebu Süreyc en-Nehşeli (Ahmed b. Sabbah b. Ebu Süreyc)
Konular:
Hz. Peygamber, vahiy geldiğindeki halleri
KTB, VAHİY
Vahiy, Peygamber'e ulaşma süreci
Bize Ahmed b. Ebu Süreyc er-Razî ve Ali b. Hüseyin b. İbrahim ve Ali b. Müslim, onlara Ebu Muaviye, ona el-A'meş, ona Müslim b. Mesruk, ona Abdullah, Hz. Peygamber'in şöyle dediğini rivayet etmiştir:
"Allah vahiyle konuşunca gök ehli semada kaya üzerinde çekilen zincirin sesine benzer bir çan sesi işitirler ve yere kapanırlar. Kendilerine Cebrail gelinceye kadar bu halde kalırlar. Cebrail gelince kalplerinden (bu hal) giderilir. Onlar Cebrail'e Ey Cibril! Rabbin ne buyuruyor? derler. O da hakkı söyledi cevabını verir. Bunun üzerine diğer melekler hakkı, hakkı derler."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
273277, D004738-2
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ أَبِى سُرَيْجٍ الرَّازِىُّ وَعَلِىُّ بْنُ الْحُسَيْنِ بْنِ إِبْرَاهِيمَ وَعَلِىُّ بْنُ مُسْلِمٍ قَالُوا حَدَّثَنَا أَبُو مُعَاوِيَةَ حَدَّثَنَا الأَعْمَشُ عَنْ مُسْلِمٍ عَنْ مَسْرُوقٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم:
"إِذَا تَكَلَّمَ اللَّهُ بِالْوَحْىِ سَمِعَ أَهْلُ السَّمَاءِ لِلسَّمَاءِ صَلْصَلَةً كَجَرِّ السِّلْسِلَةِ عَلَى الصَّفَا فَيُصْعَقُونَ، فَلاَ يَزَالُونَ كَذَلِكَ حَتَّى يَأْتِيَهُمْ جِبْرِيلُ حَتَّى إِذَا جَاءَهُمْ جِبْرِيلُ فُزِّعَ عَنْ قُلُوبِهِمْ. قَالَ فَيَقُولُونَ: يَا جِبْرِيلُ مَاذَا قَالَ رَبُّكَ فَيَقُولُ: الْحَقَّ فَيَقُولُونَ: الْحَقَّ الْحَقَّ."
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Ebu Süreyc er-Razî ve Ali b. Hüseyin b. İbrahim ve Ali b. Müslim, onlara Ebu Muaviye, ona el-A'meş, ona Müslim b. Mesruk, ona Abdullah, Hz. Peygamber'in şöyle dediğini rivayet etmiştir:
"Allah vahiyle konuşunca gök ehli semada kaya üzerinde çekilen zincirin sesine benzer bir çan sesi işitirler ve yere kapanırlar. Kendilerine Cebrail gelinceye kadar bu halde kalırlar. Cebrail gelince kalplerinden (bu hal) giderilir. Onlar Cebrail'e Ey Cibril! Rabbin ne buyuruyor? derler. O da hakkı söyledi cevabını verir. Bunun üzerine diğer melekler hakkı, hakkı derler."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Sünne 22, /1080
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Ebu Aişe Mesruk b. Ecda' (Mesruk b. Ecda' b. Malik b. Ümeyye b. Abdullah)
3. Ebu Duhâ Müslim b. Subeyh el-Hemdanî (Müslim b. Subeyh)
4. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
5. Ebu Muaviye Muhammed b. Hâzim el-A'mâ ed-Darîr (Muhammed b. Hazim)
6. Ali b. İşkab el-Amiri (Ali b. Hüseyin b. İbrahim b. Hur b. Za'lan)
Konular:
KTB, VAHİY
Vahiy, Peygamber'e ulaşma süreci
Açıklama: Mümin olarak şu günahı işlemez ifadesi kişinin dinden çıktığı anlamına gelmemektedir. İmanın aslı kalır ama nuru çekilir anlamındadır. Bu durum ise iman açısından çok tehlikelidir.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33626, D004689
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو صَالِحٍ الأَنْطَاكِىُّ أَخْبَرَنَا أَبُو إِسْحَاقَ الْفَزَارِىُّ عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ أَبِى صَالِحٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"لاَ يَزْنِى الزَّانِى حِينَ يَزْنِى وَهُوَ مُؤْمِنٌ وَلاَ يَسْرِقُ حِينَ يَسْرِقُ وَهُوَ مُؤْمِنٌ وَلاَ يَشْرَبُ الْخَمْرَ حِينَ يَشْرَبُهَا وَهُوَ مُؤْمِنٌ وَالتَّوْبَةُ مَعْرُوضَةٌ بَعْدُ."
Tercemesi:
Bize Ebu Salih (Mahbub b. Musa) el-Antâkî, ona Ebu İshak (İbrahim b. Muhammed) el-Fezârî), ona (Süleyman b. Mihran) el-A'meş, ona Ebû Salih (es-Semmân), ona da Ebu Hureyre (ra), Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti:
"Zina eden kimse zina ederken mü'min olarak zina edemez. (Hırsızlık yapan kimse) hırsızlık yaparken mü'min olarak hırsızlık yap(a)maz (şarap içen de) şarabı içerken mü'min olarak içmez ve tövbe (kapısı) ona açıktır."
Açıklama:
Mümin olarak şu günahı işlemez ifadesi kişinin dinden çıktığı anlamına gelmemektedir. İmanın aslı kalır ama nuru çekilir anlamındadır. Bu durum ise iman açısından çok tehlikelidir.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Sünne 16, /1069
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebû Salih es-Semmân (Ebû Sâlih Zekvân b. Abdillâh et-Teymî)
3. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
4. Ebu İshak İbrahim b. Muhammed el-Fezârî (İbrahim b. Muhammed b. Hâris b. Esma b. Harice)
5. Mahbub b. Musa el-Antâkî (Mahbub b. Musa)
Konular:
İman, imanı zedeleyen unsurlar
KTB, İMAN
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33518, D004614
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ الْجَرَّاحِ قَالَ حَدَّثَنَا حَمَّادُ بْنُ زَيْدٍ عَنْ خَالِدٍ الْحَذَّاءِ قَالَ قُلْتُ لِلْحَسَنِ يَا أَبَا سَعِيدٍ أَخْبِرْنِى عَنْ آدَمَ لِلسَّمَاءِ خُلِقَ أَمْ لِلأَرْضِ قَالَ لاَ بَلْ لِلأَرْضِ. قُلْتُ أَرَأَيْتَ لَوِ اعْتَصَمَ فَلَمْ يَأْكُلْ مِنَ الشَّجَرَةِ قَالَ لَمْ يَكُنْ لَهُ مِنْهُ بُدٌّ. قُلْتُ أَخْبِرْنِى عَنْ قَوْلِهِ تَعَالَى "(مَا أَنْتُمْ عَلَيْهِ بِفَاتِنِينَ* إِلاَّ مَنْ هُوَ صَالِ الْجَحِيمِ)" قَالَ إِنَّ الشَّيَاطِينَ لاَ يَفْتِنُونَ بِضَلاَلَتِهِمْ إِلاَّ مَنْ أَوْجَبَ اللَّهُ عَلَيْهِ الْجَحِيمَ.
Tercemesi:
Bize Abdullah b. el-Cerrah, ona Hammad b. Zeyd, ona da Halid b. el-Hazzâ dedi: Hasan-ı Basrî'ye, Ya Ebu Said, Hz. Adem gökte yaşamak için mi yoksa yerde yaşamak için mi yaratıldı? diye sordum. Bana, yerde yaşamak için yaratıldı diye cevap verdi. Bu sefer şöyle sordum: Peki öyleyse, kendini koruyup da o ağaçtan yemeseydi durumu ne olurdu? Gayet tabi o ağaçtan yemeye mecbur değildi dedi. Ben de öyleyse, (insanların fiillerinde mecbur olduğu izlenimini uyandıran) "siz, Allah'a imanı konusunda onu saptıramazsınız. Ancak cehennemi boylayacak olanlar müstesna!" (es-Sâffât, 37/162) mealindeki ayetleri bana açıkla! dedim. O da bu ayetleri, şeytanlar Allah'ın cehenneme girmesini takdir ettiği kimselerden başkasını saptırarak fitneye düşüremezler diye tefsir etti.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Sünne 7, /1056
Senetler:
1. Ebu Said Hasan el-Basrî (Hasan b. Yesâr)
2. Ebu Menâzil Halid el-Hazzâ (Halid b. Mihran)
3. Ebu İsmail Hammad b. Zeyd el-Ezdî (Hammad b. Zeyd b. Dirhem)
4. Abdullah b. Cerrah et-Temimi (Abdullah b. Cerrah b. Said)
Konular:
İman, Esasları, Kaza ve Kader
KTB, İMAN
KTB, KADER
KTB, YARATILIŞ
Peygamberler, Hz. Adem'in yaratılışı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33522, D004618
Hadis:
حَدَّثَنَا مُوسَى بْنُ إِسْمَاعِيلَ قَالَ حَدَّثَنَا حَمَّادٌ حَدَّثَنَا حُمَيْدٌ قَالَ
"قَدِمَ عَلَيْنَا الْحَسَنُ مَكَّةَ فَكَلَّمَنِى فُقَهَاءُ أَهْلِ مَكَّةَ أَنْ أُكَلِّمَهُ فِى أَنْ يَجْلِسَ لَهُمْ يَوْمًا يَعِظُهُمْ فِيهِ. فَقَالَ نَعَمْ. فَاجْتَمَعُوا فَخَطَبَهُمْ فَمَا رَأَيْتُ أَخْطَبَ مِنْهُ فَقَالَ رَجُلٌ يَا أَبَا سَعِيدٍ مَنْ خَلَقَ الشَّيْطَانَ فَقَالَ سُبْحَانَ اللَّهِ هَلْ مِنْ خَالِقٍ غَيْرُ اللَّهِ خَلَقَ اللَّهُ الشَّيْطَانَ وَخَلَقَ الْخَيْرَ وَخَلَقَ الشَّرَّ. قَالَ الرَّجُلُ قَاتَلَهُمُ اللَّهُ كَيْفَ يَكْذِبُونَ عَلَى هَذَا الشَّيْخِ."
Tercemesi:
Bize Musa b. İsmail, ona Hammad, ona da Humeyd dedi ki:
"Hasan-ı Basrî bir gün Mekke'de bizim yanımıza geldi. Mekke fakîhleri, kendilerine nasihat etmesi için bir gün yanlarına gelmesini rica etmemi benden istediler. Bu talebi kendisine söyleyince, Hasan-ı Basrî olur dedi. Bunun üzerine insanlar toplandı, Hasan-ı Basrî de onlara bir konuşma yaptı. Ben, ondan daha iyi bir hatip asla görmedim. Meclistekilerden biri sordu: Ya Ebu Said, şeytanı kim yarattı? Hasan-ı Basrî, Sübhanallah! Allah'tan başka yaratıcı mı var? Elbette şeytanı da Allah yarattı. Hayrı da Allah yarattı, şerri de! diye cevap verdi. Bunun üzerine adam, Allah onları kahretsin! Bu zât hakkında nasıl da yalan uyduruyorlar dedi."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Sünne 7, /1056
Senetler:
1. Ebu Said Hasan el-Basrî (Hasan b. Yesâr)
2. Ebu Ubeyde Humeyd b. Ebu Humeyd et-Tavîl (Humeyd b. Tarhan)
3. Ebu İsmail Hammad b. Zeyd el-Ezdî (Hammad b. Zeyd b. Dirhem)
4. Ebu Seleme Musa b. İsmail et-Tebûzeki (Musa b. İsmail)
Konular:
İman, Esasları, Kaza ve Kader
KTB, İMAN
KTB, KADER
KTB, YARATILIŞ
Tarihsel şahsiyetler, Hasan el-Basrî
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33618, D004684
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عُبَيْدٍ حَدَّثَنَا ابْنُ ثَوْرٍ عَنْ مَعْمَرٍ قَالَ وَقَالَ الزُّهْرِىُّ "(قُلْ لَمْ تُؤْمِنُوا وَلَكِنْ قُولُوا أَسْلَمْنَا)" قَالَ نَرَى أَنَّ الإِسْلاَمَ الْكَلِمَةُ وَالإِيمَانَ الْعَمَلُ.
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Ubeyd, ona İbn Sevr, ona da Mamer'in rivayet ettiğine göre, "De ki: Henüz iman gönüllerinize yerleşmediğine göre, sadece boyun eğdik deyiniz" (Hucurât, 49/14) mealindeki ayet hakkında ez-Zührî şöyle dedi: Biz, İslâm'ın söz (ikrar) imanın ise amel olduğunu düşünüyoruz.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Sünne 16, /1068
Senetler:
1. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
2. Ebu Urve Mamer b. Raşid el-Ezdî (Mamer b. Râşid)
3. Ebu Abdullah Muhammed b. Sevr es-San'ai (Muhammed b. Sevr)
4. Muhammed b. Ubeyd el-Guberî (Muhammed b. Ubeyd b. Hisab)
Konular:
İnanç, iman-islam İlişkisi
KTB, İMAN
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33627, D004690
Hadis:
حَدَّثَنَا إِسْحَاقُ بْنُ سُوَيْدٍ الرَّمْلِىُّ حَدَّثَنَا ابْنُ أَبِى مَرْيَمَ أَخْبَرَنَا نَافِعٌ - يَعْنِى ابْنَ يَزِيدَ - قَالَ حَدَّثَنِى ابْنُ الْهَادِ أَنَّ سَعِيدَ بْنَ أَبِى سَعِيدٍ الْمَقْبُرِىَّ حَدَّثَهُ أَنَّهُ سَمِعَ أَبَا هُرَيْرَةَ يَقُولُ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"إِذَا زَنَى الرَّجُلُ خَرَجَ مِنْهُ الإِيمَانُ كَانَ عَلَيْهِ كَالظُّلَّةِ فَإِذَا انْقَطَعَ رَجَعَ إِلَيْهِ الإِيمَانُ."
Tercemesi:
Bize İshak b. Süveyd er-Remlî, ona (Said) b. Ebu Meryem, ona Nafi b. Yezid, ona (Yezid) b. Hâd, ona Said b. Ebu Said el-Makburî, ona da Ebu Hureyre (ra), Rasulullah’'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti:
"İnsan zina edince iman kendisinden çıkarak (başının) üstünde bir bulut gibi olur (orada bekler durur). Zinayı bitirince iman da ona döner."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Sünne 16, /1069
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Sa'd Said b. Ebu Said el-Makburî (Said b. Keysan)
3. Ebu Abdullah Yezid b. Hâd el-Leysî (Yezid b. Abdullah b. Üsame b. Hâd)
4. Nafi b. Yezid el-Kelaî (Nafi b. Yezid)
5. Said b. Ebu Meryem el-Cümehî (Said b. Hakem b. Muhammed b. Salim b. Meryem)
6. İshak b. Süveyd el-Belevi (İshak b. İbrahim b. Süveyd)
Konular:
İman, imanı zedeleyen unsurlar
KTB, İMAN
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33658, D004721
Hadis:
حَدَّثَنَا هَارُونُ بْنُ مَعْرُوفٍ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنْ هِشَامٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"لاَ يَزَالُ النَّاسُ يَتَسَاءَلُونَ حَتَّى يُقَالَ هَذَا خَلَقَ اللَّهُ الْخَلْقَ فَمَنْ خَلَقَ اللَّهَ فَمَنْ وَجَدَ مِنْ ذَلِكَ شَيْئًا فَلْيَقُلْ آمَنْتُ بِاللَّهِ."
Tercemesi:
Bize Harun b. Maruf, ona Süfyan, ona Hişam, ona babası, ona da Ebu Hureyre, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu söyledi:
"İnsanlar birbirlerine pek çok şeyi sorarlar. Hatta bunu Allah yarattı, peki Allah'ı kim yarattı? bile denilir. Kim, içinde böyle bir şüphe duyarsa hemen Allah'a ve Peygamberlerine iman ettim desin!"
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Sünne 19, /1077
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Urve b. Zübeyr el-Esedî (Urve b. Zübeyr b. Avvam b. Huveylid b. Esed)
3. Ebu Münzir Hişam b. Urve el-Esedî (Hişam b. Urve b. Zübeyr b. Avvam)
4. Ebu Muhammed Süfyan b. Uyeyne el-Hilâlî (Süfyân b. Uyeyne b. Meymûn)
5. Ebu Ali Harun b. Maruf el-Mervezî (Harun b. Maruf)
Konular:
KTB, YARATILIŞ
Soru, Allah hakkında soru sormak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33666, D004727
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ حَفْصِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ حَدَّثَنِى أَبِى قَالَ حَدَّثَنِى إِبْرَاهِيمُ بْنُ طَهْمَانَ عَنْ مُوسَى بْنِ عُقْبَةَ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ الْمُنْكَدِرِ عَنْ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ
"أُذِنَ لِى أَنْ أُحَدِّثَ عَنْ مَلَكٍ مِنْ مَلاَئِكَةِ اللَّهِ مِنْ حَمَلَةِ الْعَرْشِ إِنَّ مَا بَيْنَ شَحْمَةِ أُذُنِهِ إِلَى عَاتِقِهِ مَسِيرَةُ سَبْعِمِائَةِ عَامٍ."
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Hafs b. Abdullah, ona babası (Hafs b. Abdullah), ona İbrahim b. Tahman, ona Musa b. Ukbe, ona Muhammed b. Münkedir, ona da Cabir b. Abdullah şöyle demiştir: Rasulullah (sav) şöyle buyurdu:
"Allah'ın arşını taşıyan meleklerinden birini anlatmam için bana izin verildi. Bu meleklerden birinin kulak memesi ile omuzu arasındaki mesafe yedi yüz senelik bir yoldur."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Sünne 19, /1078
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. Ebu Abdullah Muhammed b. Münkedir el-Kuraşî (Muhammed b. Münkedir b. Abdullah b. Hüdeyr)
3. Ebu Muhammed Musa b. Ukbe el-Kuraşî (Musa b. Ukbe b. Ebu Ayyaş)
4. Ebu Said İbrahim b. Tahman el-Herevî (İbrahim b. Tahman b. Şube)
5. Ebu Amr Hafs b. Abdullah es-Sülemî (Hafs b. Abdullah b. Raşid)
6. Ebu Ali Ahmed b. Hafs es-Sülemî (Ahmed b. Hafs b. Abdullah b. Raşid)
Konular:
İman, Esasları, Melekler
KTB, İMAN
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33500, D004596
Hadis:
حَدَّثَنَا وَهْبُ بْنُ بَقِيَّةَ عَنْ خَالِدٍ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ عَمْرٍو عَنْ أَبِى سَلَمَةَ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"افْتَرَقَتِ الْيَهُودُ عَلَى إِحْدَى أَوْ ثِنْتَيْنِ وَسَبْعِينَ فِرْقَةً وَتَفَرَّقَتِ النَّصَارَى عَلَى إِحْدَى أَوْ ثِنْتَيْنِ وَسَبْعِينَ فِرْقَةً وَتَفْتَرِقُ أُمَّتِى عَلَى ثَلاَثٍ وَسَبْعِينَ فِرْقَةً."
Tercemesi:
Bize Vehb b. Bakiyye, ona Halid, ona Muhammed b. Amr, ona Ebu Seleme, ona da Ebu Hureyre'den (ra) (rivayet edildiğine göre) Rasulullah (sav) (şöyle) buyurmuştur:
"Yahudiler ve Hristiyanlar yetmiş bir yahut yetmiş iki fırkaya ayrıl (mışlar)dı. Hıristiyanlar da yetmiş bir yahut yetmiş iki fırkaya ayrılmışlardı. Benim ümmetim ise yetmiş üç fırkaya ayrılacaktır."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Sünne 1, /1051
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Seleme b. Abdurrahman ez-Zuhrî (Abdullah b. Abdurrahman b. Avf b. Abduavf)
3. Ebu Abdullah Muhammed b. Amr el-Leysî (Muhammed b. Amr b. Alkame b. Vakkas)
4. Halid b. Abdullah et-Tahhan (Halid b. Abdullah b. Abdurrahman)
5. Ebu Muhammed Vühban b. Bakiyye el-Vasıtî (Vehb b. Bakiyye b. Osman)
Konular:
Tarih algısı, Ümmetin fırkalara ayrılması