Giriş

Bize Müsedded, ona Halid b. Abdullah, ona Yezid b. Ebu Ziyad, ona Mücahid, ona bir adamdan, ona da Ebu Zer'in rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) buyurmuştur: "Amellerin en faziletlisi Allah için sevmek ve Allah için buğz etmektir."


    Öneri Formu
33503 D004599 Ebu Davud, Sünne, 2, +

Bize Muhammed b. Kesîr, ona Süfyan, ona Ebu Sinan, ona Vehb b. Halid el-Hımsi, ona da İbn Deylemi şöyle rivayet etmiştir: Übey b. Ka'b'a gittim ve “kader konusunda içimde bir şüphe var, bu konuda bana bir şeyler söyle, belki Allah o şüpheyi kalbimden izale eder' dedim. Ubey de bana “Yüce Allah göktekilere ve yerdekilere azap etse bile, onlara zulmetmiş olmaz. Onlara rahmet edecek olsa, şüphesiz O’nun rahmeti onlar için, kendi amellerinden daha hayırlıdır. Allah yolunda Uhud dağı kadar altın dağıtsan bile, kadere iman etmediğin müddetçe Allah senden onu kabul etmez. Sen de biliyorsun ki, sana gelmesi takdir edilen şey asla yolunu şaşırmadan sana gelir ve sana gelmemesi takdir edilen şey de sana ulaşamaz. Şayet bundan başka bir inanç ile ölecek olursan, mutlaka cehenneme girersin” dedi. [İbn Deylemi şöyle devam eder: Sonra Abdullah b. Mesud'a gittim, o da aynı şeyleri söyledi. Sonra Huzeyfe b. Yeman'a gittim, o da aynı sözleri söyledi. Sonra Zeyd b. Sabit'e gittim, o da aynı şeyleri, ama Hz. Peygamber'den naklen söyledi.]


    Öneri Formu
33636 D004699 Ebu Davud, Sünne, 16

Bize Ahmed b. Ebu Süreyc er-Razî ve Ali b. Hüseyin b. İbrahim ve Ali b. Müslim, onlara Ebu Muaviye, ona el-A'meş, ona Müslim b. Mesruk, ona Abdullah, Hz. Peygamber'in şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Allah vahiyle konuşunca gök ehli semada kaya üzerinde çekilen zincirin sesine benzer bir çan sesi işitirler ve yere kapanırlar. Kendilerine Cebrail gelinceye kadar bu halde kalırlar. Cebrail gelince kalplerinden (bu hal) giderilir. Onlar Cebrail'e Ey Cibril! Rabbin ne buyuruyor? derler. O da hakkı söyledi cevabını verir. Bunun üzerine diğer melekler hakkı, hakkı derler."


    Öneri Formu
273278 D004738-3 Ebu Davud, Sünne, 20


    Öneri Formu
33647 D004710 Ebu Davud, Sünne, 16


    Öneri Formu
33657 D004720 Ebu Davud, Sünne, 17


    Öneri Formu
272768 D004624-2 Ebu Davud, Sünne, 6


    Öneri Formu
273085 D004720-2 Ebu Davud, Sünne, 17


    Öneri Formu
273086 D004720-3 Ebu Davud, Sünne, 17

Bize Musa b. İsmail, ona Hammad (b. Seleme), ona Süheyl b. Ebu Salih es-Semmân, ona Abdullah b. Dinar, ona Ebû Salih (es-Semmân), ona da Ebu Hureyre (ra), Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti: "İman yetmiş küsur şubedir. Bunların en faziletlisi Allah'tan başka ilah yoktur, demektir. En aşağısı da (atılmış bir) kemiği (ya da bir engeli) yoldan kaldırmaktır. Haya da imandan bir şubedir."


Açıklama: İmanın şubeleri şeklindeki beyanlar, imanın belirgin bir şekilde görünür olmasına yapılan vurgudur. Mesela kelime-i tevhit imanın varlığını gösteren en açık delildir; dolayısıyla en faziletlisi olmaktadır. Kemik, diken ya da taş gibi yoldan geçenleri rahatsız eden bir engelin yoldan kaldırılması, mümin duyarlılığını gösterir. Haya yani utanma duygusu / edeb, hakların, kuralların ve örfün öngördüğü şekilde kişinin davranışlarının kontrollü olduğunu göstermektedir. Bu bağlamda, altmış- yetmiş küsür şube ifadesi, kesretten kinaye olarak görülmektedir. Dolayısıyla şubelerin toplamının, imanı oluşturduğu söylenememekte, ancak bu eylem ve olguların her biri imanın tezahürü olarak görülmektedir.

    Öneri Formu
33604 D004676 Ebu Davud, Sünne, 14

Bize Hafs b. Ömer en-Nemerî, ona Şube; (T) Bize Muhammed b. Kesîr, ona Süfyan, -aynı manada- ona A'meş, ona Zeyd b. Vehb, ona da Abdullah (b. Mesud) rivayet ettiğine göre her daim doğru söyleyen ve doğruluğu tasdik edilmiş olan Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Her birinizin yaratılışı, annesinin karnında kırk günde toparlanır. Sonra bir o kadar sürede rahme tutunan bir kan pıhtısı halini alır. Sonra yine bir o kadar sürede bir çiğnem ete dönüşür. Bilahare melek gönderilir ve melek, ona ruh üfler. Bu meleğe dört şeyi; yani bebeğin rızkını, ecelini, bedbaht mı yoksa bahtiyar mı olacağını yazması emredilir. Kendisinden başka hiç bir ilah olmayan Allah'a yemin ederim ki biriniz cennetliklerin amelini işlemeye devam eder. Nihayet cennet ile kendisi arasında bir zirâ mesafe kalır, sonra kader yazısı onun önüne geçer ve cehennemliklerin amelini işleyerek cehenneme gider. Yine biriniz cehennemliklerin amelini işlemeye devam eder. Nihayet kendisi ile cehennem arasında bir zirâ mesafe kalır, sonra kader yazısı onun önüne geçer, cennetliklerin amelini işleyerek cennete girer."


    Öneri Formu
281867 D004708-2 Ebu Davud, Sünne, 16