Bize Muhammed b. Yahya, ona İbn Ebu Meryem, ona el-Leys, ona İbrahim b. Neşit, ona Ka'b b. Alkame, ona Ebu Heysem, ona da Ukbe b. Âmir'in kâtibi şöyle dedi:
"Bizim şarap içen birtakım komşularımız vardı. Ben kendilerini bundan menetmeye çalıştım ise de onlar vazgeçmediler. Bunun üzerine Ukbe b. Âmir'e, ben şarap içen şu komşularımızı bundan menetmeye çalıştım ise de vazgeçiremedim. Ben de artık polis çağıracağım dedim. Ukbe, bırak onları dedi. Sonra bir kez daha Ukbe'ye başvurdum ve tekrar, gerçekten komşularımız şarap içmekten vazgeçmeye yanaşmıyorlar. Bu yüzden ben de polis çağıracağım dedim. Ukbe yine, yazık sana, bırak onları! Çünkü ben Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu işittim dedi ve (bir önceki) Müslim (b. İbrahim) hadisi ile aynı manada bir hadis rivayet etti."
[Ebû Davud der ki: Haşim b. el-Kasım'ın Leys'ten rivayet ettiği bu hadise Ukbe'nin şöyle dediğini de rivayet etti: Polis çağırma, onlara önce öğüt ver, sonra tehdit et.]
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33926, D004892
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يَحْيَى حَدَّثَنَا ابْنُ أَبِى مَرْيَمَ أَخْبَرَنَا اللَّيْثُ قَالَ حَدَّثَنِى إِبْرَاهِيمُ بْنُ نَشِيطٍ عَنْ كَعْبِ بْنِ عَلْقَمَةَ أَنَّهُ سَمِعَ أَبَا الْهَيْثَمِ يَذْكُرُ أَنَّهُ سَمِعَ دُخَيْنًا كَاتِبَ عُقْبَةَ بْنِ عَامِرٍ قَالَ
"كَانَ لَنَا جِيرَانٌ يَشْرَبُونَ الْخَمْرَ فَنَهَيْتُهُمْ فَلَمْ يَنْتَهُوا فَقُلْتُ لِعُقْبَةَ بْنِ عَامِرٍ إِنَّ جِيرَانَنَا هَؤُلاَءِ يَشْرَبُونَ الْخَمْرَ وَإِنِّى نَهَيْتُهُمْ فَلَمْ يَنْتَهُوا فَأَنَا دَاعٍ لَهُمُ الشُّرَطَ. فَقَالَ دَعْهُمْ. ثُمَّ رَجَعْتُ إِلَى عُقْبَةَ مَرَّةً أُخْرَى فَقُلْتُ إِنَّ جِيرَانَنَا قَدْ أَبَوْا أَنْ يَنْتَهُوا عَنْ شُرْبِ الْخَمْرِ وَأَنَا دَاعٍ لَهُمُ الشُّرَطَ. قَالَ وَيْحَكَ دَعْهُمْ فَإِنِّى سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَذَكَرَ مَعْنَى حَدِيثِ مُسْلِمٍ."
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ قَالَ هَاشِمُ بْنُ الْقَاسِمِ عَنْ لَيْثٍ فِى هَذَا الْحَدِيثِ قَالَ لاَ تَفْعَلْ وَلَكِنْ عِظْهُمْ وَتَهَدَّدْهُمْ.]
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Yahya, ona İbn Ebu Meryem, ona el-Leys, ona İbrahim b. Neşit, ona Ka'b b. Alkame, ona Ebu Heysem, ona da Ukbe b. Âmir'in kâtibi şöyle dedi:
"Bizim şarap içen birtakım komşularımız vardı. Ben kendilerini bundan menetmeye çalıştım ise de onlar vazgeçmediler. Bunun üzerine Ukbe b. Âmir'e, ben şarap içen şu komşularımızı bundan menetmeye çalıştım ise de vazgeçiremedim. Ben de artık polis çağıracağım dedim. Ukbe, bırak onları dedi. Sonra bir kez daha Ukbe'ye başvurdum ve tekrar, gerçekten komşularımız şarap içmekten vazgeçmeye yanaşmıyorlar. Bu yüzden ben de polis çağıracağım dedim. Ukbe yine, yazık sana, bırak onları! Çünkü ben Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu işittim dedi ve (bir önceki) Müslim (b. İbrahim) hadisi ile aynı manada bir hadis rivayet etti."
[Ebû Davud der ki: Haşim b. el-Kasım'ın Leys'ten rivayet ettiği bu hadise Ukbe'nin şöyle dediğini de rivayet etti: Polis çağırma, onlara önce öğüt ver, sonra tehdit et.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Edeb 45, /1111
Senetler:
1. Ebu Amr Ukbe b. Âmir el-Cühenî (Ukbe b. Âmir b. Abs b. Amr b. Adî)
2. Duhayn b. Amir el-Hacri (Duhayn b. Amir)
3. Ebu Heysem Kesir el-Cüheni (Kesir)
4. Ka'b b. Alkame et-Tenûhi (Ka'b b. Alkame b. Ka'b b. Adi)
5. Ebu Bekir İbrahim b. Neşit el-Va'lâî (İbrahim b. Neşit b. Yusuf)
6. Ebu Haris Leys b. Sa'd el-Fehmî (Leys b. Sa'd b. Abdurrahman)
7. Said b. Ebu Meryem el-Cümehî (Said b. Hakem b. Muhammed b. Salim b. Meryem)
8. Muhammed b. Yahya ez-Zühli (Muhammed b. Yahya b. Abdullah b. Halid)
Konular:
Komşuluk, komşuluk ilişkileri
KTB, KOMŞU, KOMŞULUK
Müslüman, ayıbını araştırmamak
حَدَّثَنَا عَلِىُّ بْنُ نَصْرٍ أَخْبَرَنَا عَبْدُ الصَّمَدِ بْنُ عَبْدِ الْوَارِثِ مِنْ كِتَابِهِ قَالَ حَدَّثَنِى أَبِى حَدَّثَنَا الْجُرَيْرِىُّ عَنْ أَبِى عَبْدِ اللَّهِ الْجُشَمِىِّ قَالَ حَدَّثَنَا جُنْدُبٌ قَالَ جَاءَ أَعْرَابِىٌّ فَأَنَاخَ رَاحِلَتَهُ ثُمَّ عَقَلَهَا ثُمَّ دَخَلَ الْمَسْجِدَ فَصَلَّى خَلْفَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَلَمَّا سَلَّمَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَتَى رَاحِلَتَهُ فَأَطْلَقَهَا ثُمَّ رَكِبَ ثُمَّ نَادَى اللَّهُمَّ ارْحَمْنِى وَمُحَمَّدًا وَلاَ تُشْرِكْ فِى رَحْمَتِنَا أَحَدًا. فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"أَتَقُولُونَ هُوَ أَضَلُّ أَمْ بَعِيرُهُ أَلَمْ تَسْمَعُوا إِلَى مَا قَالَ." قَالُوا بَلَى.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33919, D004885
Hadis:
حَدَّثَنَا عَلِىُّ بْنُ نَصْرٍ أَخْبَرَنَا عَبْدُ الصَّمَدِ بْنُ عَبْدِ الْوَارِثِ مِنْ كِتَابِهِ قَالَ حَدَّثَنِى أَبِى حَدَّثَنَا الْجُرَيْرِىُّ عَنْ أَبِى عَبْدِ اللَّهِ الْجُشَمِىِّ قَالَ حَدَّثَنَا جُنْدُبٌ قَالَ جَاءَ أَعْرَابِىٌّ فَأَنَاخَ رَاحِلَتَهُ ثُمَّ عَقَلَهَا ثُمَّ دَخَلَ الْمَسْجِدَ فَصَلَّى خَلْفَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَلَمَّا سَلَّمَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَتَى رَاحِلَتَهُ فَأَطْلَقَهَا ثُمَّ رَكِبَ ثُمَّ نَادَى اللَّهُمَّ ارْحَمْنِى وَمُحَمَّدًا وَلاَ تُشْرِكْ فِى رَحْمَتِنَا أَحَدًا. فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"أَتَقُولُونَ هُوَ أَضَلُّ أَمْ بَعِيرُهُ أَلَمْ تَسْمَعُوا إِلَى مَا قَالَ." قَالُوا بَلَى.
Tercemesi:
Bize Ali b. Nasr, ona Abdussamed b. Abdulvâris kitabından aktardı, ona babası (Abdulvâris b. Said el-Anberî), ona (Ebu Mesud Said b. İyâs) el-Cüreyrî, ona Ebu Abdullah el-Cüşemî ona da Cündeb (b. Abdullah el-Becelî) şöyle rivayet etmiştir: (Bir gün) bir bedevi gelip bineğini çöktürüp bağladıktan sonra Mescid'e (Nebevî) girdi ve Rasulullah'ın (sav) arkasında namaz kıldı. Rasulullah (sav) (namazı bitirip) selam verince, (bedevi) bineğine yönelip onu çözdü. Daha sonra bineğine atlayıp yüksek sesle dua etti: Allah'ım (cc), bana ve Muhammed'e (sav) merhamet eyle ve (bize bahşettiğin) bu rahmetimize başkasını ortak etme. Bunun üzerine Rasulullah (sav) buyurdu:
"Ne dersiniz, o mu yolunu daha çok şaşırmış yoksa devesi mi? Dediklerini duymadınız mı!" Bunun üzerine cemaat elbette (duyduk)! dediler.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Edeb 42, /1110
Senetler:
1. Ebu Abdullah Cündeb b. Abdullah el-Becelî (Cündeb b. Abdullah b. Süfyan)
2. Ebu Abdullah el-Cüşemî (Ebu Abdullah)
3. Ebu Mesud Said b. İyâs el-Cüreyrî (Said b. İyâs)
4. Ebu Ubeyde Abdulvâris b. Saîd el-Anberî (Abdulvâris b. Saîd b. Zekvân)
5. Ebu Sehl Abdussamed b. Abdulvâris et-Temimî (Abdussamed b. Abdulvâris b. Saîd b. Zekvân)
6. Ebu Hasan Ali b. Nasr es-Sağîr (Ali b. Nasr b. Ali b. Nasr b. Ali b. Suhbân b. Ebu el-Cehdamî)
Konular:
Dua, bilinçsizce yapılan dualar
حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ مَسْلَمَةَ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْعَزِيزِ - يَعْنِى ابْنَ مُحَمَّدٍ - عَنِ الْعَلاَءِ عَنْ أَبِيهِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ
"الْمُسْتَبَّانِ مَا قَالاَ فَعَلَى الْبَادِى مِنْهُمَا مَا لَمْ يَعْتَدِ الْمَظْلُومُ."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33928, D004894
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ مَسْلَمَةَ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْعَزِيزِ - يَعْنِى ابْنَ مُحَمَّدٍ - عَنِ الْعَلاَءِ عَنْ أَبِيهِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ
"الْمُسْتَبَّانِ مَا قَالاَ فَعَلَى الْبَادِى مِنْهُمَا مَا لَمْ يَعْتَدِ الْمَظْلُومُ."
Tercemesi:
Bize Abdullah b. Mesleme, ona Abdülaziz b. Muhammed, ona Alâ (b. Abdurrahman), ona babası (Abdurrahman b. Yakub), ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur:
"Haksızlığa uğrayan kimse aşırıya gitmedikçe, birbirine söven iki kişinin söylediği (hakaret ve küfürlü) sözlerin günahı (sövmeye) ilk başlayanadır."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Edeb 47, /1112
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Alâ Abdurrahman b. Yakub el-Cühenî (Abdurrahman b. Yakub)
3. Alâ b. Abdurrahman el-Hırakî (Alâ b. Abdurrahman b. Yakub)
4. Ebu Muhammed Abdülaziz b. Muhammed ed-Derâverdî (Abdülaziz b. Muhammed b. Ubeyd b. Ebu Ubeyd)
5. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesleme el-Harisî (Abdullah b. Mesleme b. Ka'neb)
Konular:
Müslüman, müslümana sövmek, hakaret etmek
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33931, D004897
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ الأَعْلَى بْنُ حَمَّادٍ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنِ ابْنِ عَجْلاَنَ عَنْ سَعِيدِ بْنِ أَبِى سَعِيدٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ
"أَنَّ رَجُلاً كَانَ يَسُبُّ أَبَا بَكْرٍ."
[وَسَاقَ نَحْوَهُ.]
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ وَكَذَلِكَ رَوَاهُ صَفْوَانُ بْنُ عِيسَى عَنِ ابْنِ عَجْلاَنَ كَمَا قَالَ سُفْيَانُ.]
Tercemesi:
Bize Abdula'la b. Hammad, ona Süfyan (b. Uyeyne), ona (Muhammed) b. Aclân, ona da Said (b. Ebu Said), Ebu Hureyre'nin (ra) şöyle dediğini rivayet etmiştir:
"Bir adam, Ebu Bekir'e sövüyordu..."
[Ebû Davud bu hadisin devamını bir önceki hadise benzer lafızlarla rivayet etmiştir.]
[Yine Ebû Davud bu hadisi, (ta'lik yaparak) şu isnad zinciriyle de rivayet etmiştir: Bize Safvan b. İsa, ona Süfyan, ona İbn Aclân, ...]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Edeb 49, /1112
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Sa'd Said b. Ebu Said el-Makburî (Said b. Keysan)
3. Ebu Abdullah Muhammed b. Aclân el-Kuraşî (Muhammed b. Aclân)
4. Ebu Muhammed Süfyan b. Uyeyne el-Hilâlî (Süfyân b. Uyeyne b. Meymûn)
5. Abdula'la b. Hammad el-Bahili (Abdula'la b. Hammad b. Nasr)
Konular:
Eziyet, müslümanın müslümana
Müslüman, müslümana sövmek, hakaret etmek
حَدَّثَنَا زُهَيْرُ بْنُ حَرْبٍ حَدَّثَنَا وَكِيعٌ حَدَّثَنَا هِشَامُ بْنُ عُرْوَةَ عَنْ أَبِيهِ عَنْ عَائِشَةَ رضى الله عنها قَالَتْ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"إِذَا مَاتَ صَاحِبُكُمْ فَدَعُوهُ لاَ تَقَعُوا فِيهِ."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33933, D004899
Hadis:
حَدَّثَنَا زُهَيْرُ بْنُ حَرْبٍ حَدَّثَنَا وَكِيعٌ حَدَّثَنَا هِشَامُ بْنُ عُرْوَةَ عَنْ أَبِيهِ عَنْ عَائِشَةَ رضى الله عنها قَالَتْ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"إِذَا مَاتَ صَاحِبُكُمْ فَدَعُوهُ لاَ تَقَعُوا فِيهِ."
Tercemesi:
Bize Züheyr b. Harb, ona Veki' (b. Cerrah), ona Hişam b. Urve, ona babası (Urve b. Zübeyr), ona da Hz. Aişe, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu nakletmiştir:
"Arkadaşlarınız öldüğünde onu (kötü anmayı) bırakınız. Onun hakkında kötü konuşmayınız."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Edeb 50, /1113
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Urve b. Zübeyr el-Esedî (Urve b. Zübeyr b. Avvam b. Huveylid b. Esed)
3. Ebu Münzir Hişam b. Urve el-Esedî (Hişam b. Urve b. Zübeyr b. Avvam)
4. Ebu Süfyan Veki' b. Cerrah er-Ruâsî (Veki' b. Cerrah b. Melih b. Adî)
5. Ebu Hayseme Züheyr b. Harb el-Haraşî (Züheyr b. Harb b. Eştâl)
Konular:
Cenaze, müslüman öldüğünde arkasından kötü konuşmamak
Bize Muhammed b. Ubeyd, ona İbn Sevr, ona Mamer, ona Katade şöyle söylemiştir:
Herhangi biriniz Ebu Dayğam yahut (Ebu) Damdam gibi olmaktan aciz midir? Ravi Muhammed b. Ubeyd, Ebu Dayğam mı? yoksa Ebu Damdam mı? şüphe etti. Bu kişi her sabah şöyle derdi:
"Ey Allah'ım, şerefime (tasallut eden) kullarını bağışladım."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33920, D004886
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عُبَيْدٍ حَدَّثَنَا ابْنُ ثَوْرٍ عَنْ مَعْمَرٍ عَنْ قَتَادَةَ قَالَ :
أَيَعْجَزُ أَحَدُكُمْ أَنْ يَكُونَ مِثْلَ أَبِى ضَيْغَمٍ - أَوْ ضَمْضَمٍ شَكَّ ابْنُ عُبَيْدٍ - كَانَ إِذَا أَصْبَحَ قَالَ:
" اللَّهُمَّ إِنِّى قَدْ تَصَدَّقْتُ بِعِرْضِى عَلَى عِبَادِكَ."
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Ubeyd, ona İbn Sevr, ona Mamer, ona Katade şöyle söylemiştir:
Herhangi biriniz Ebu Dayğam yahut (Ebu) Damdam gibi olmaktan aciz midir? Ravi Muhammed b. Ubeyd, Ebu Dayğam mı? yoksa Ebu Damdam mı? şüphe etti. Bu kişi her sabah şöyle derdi:
"Ey Allah'ım, şerefime (tasallut eden) kullarını bağışladım."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Edeb 43, /1110
Senetler:
1. Ebu Hattab Katade b. Diame es-Sedusî (Katade b. Diame b. Katade)
2. Ebu Urve Mamer b. Raşid el-Ezdî (Mamer b. Râşid)
3. Ebu Abdullah Muhammed b. Sevr es-San'ai (Muhammed b. Sevr)
4. Muhammed b. Ubeyd el-Guberî (Muhammed b. Ubeyd b. Hisab)
Konular:
Dua, muhtevası güzel olan
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33927, D004893
Hadis:
حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ حَدَّثَنَا اللَّيْثُ عَنْ عُقَيْلٍ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنْ سَالِمٍ عَنْ أَبِيهِ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ:
"الْمُسْلِمُ أَخُو الْمُسْلِمِ لاَ يَظْلِمُهُ وَلاَ يُسْلِمُهُ مَنْ كَانَ فِى حَاجَةِ أَخِيهِ فَإِنَّ اللَّهَ فِى حَاجَتِهِ وَمَنْ فَرَّجَ عَنْ مُسْلِمٍ كُرْبَةً فَرَّجَ اللَّهُ عَنْهُ بِهَا كُرْبَةً مِنْ كُرَبِ يَوْمِ الْقِيَامَةِ وَمَنْ سَتَرَ مُسْلِمًا سَتَرَهُ اللَّهُ يَوْمَ الْقِيَامَةِ"
Tercemesi:
Bize Kuteybe b. Said, ona el-Leys, ona Ukayl, ona ez-Zührî, ona Salim, ona babası (İbn Ömer) Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
"Müslüman, Müslümanın kardeşidir. Ona zulmetmez, onu zulmedenin eline bırakmaz. Kim kardeşinin bir ihtiyacının karşılarsa, Allah da onun ihtiyacını karşılar. Kim (dünyada) bir Müslümanın bir sıkıntısını giderirse, bundan dolayı Allah da onun kıyamet günü sıkıntılarından birinin giderir. Kim (dünyada) bir Müslümanın kusurunu gizlerse Allah da kıyamet gününde onun (kusurunu) gizler."
Açıklama:
Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: مَنْ سَتَرَ مُسْلِمًا سَتَرَهُ اللَّهُ فِى الدُّنْيَا وَالآخِرَةِ
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Edeb 46, /1112
Senetler:
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Ebu Ömer Salim b. Abdullah el-Adevî (Salim b. Abdullah b. Ömer b. Hattab)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Halid Ukayl b. Halid el-Eylî (Ukayl b. Halid b. Ukayl)
5. Ebu Haris Leys b. Sa'd el-Fehmî (Leys b. Sa'd b. Abdurrahman)
6. Ebu Recâ Kuteybe b. Said es-Sekafi (Kuteybe b. Said b. Cemil b. Tarif)
Konular:
Müslüman, Müslümanın faydalılığı
Yardımseverlik, yardımlaşma
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33917, D004883
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ مُحَمَّدِ بْنِ أَسْمَاءَ بْنِ عُبَيْدٍ حَدَّثَنَا ابْنُ الْمُبَارَكِ عَنْ يَحْيَى بْنِ أَيُّوبَ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ سُلَيْمَانَ عَنْ إِسْمَاعِيلَ بْنِ يَحْيَى الْمَعَافِرِىِّ عَنْ سَهْلِ بْنِ مُعَاذِ بْنِ أَنَسٍ الْجُهَنِىِّ عَنْ أَبِيهِ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ:
"مَنْ حَمَى مُؤْمِنًا مِنْ مُنَافِقٍ." أُرَاهُ قَالَ:
"بَعَثَ اللَّهُ مَلَكًا يَحْمِى لَحْمَهُ يَوْمَ الْقِيَامَةِ مِنْ نَارِ جَهَنَّمَ وَمَنْ رَمَى مُسْلِمًا بِشَىْءٍ يُرِيدُ شَيْنَهُ بِهِ حَبَسَهُ اللَّهُ عَلَى جِسْرِ جَهَنَّمَ حَتَّى يَخْرُجَ مِمَّا قَالَ"
Tercemesi:
Bize Abdullah b. Muhammed b. Esma b. Ubeyd, ona İbn Mübarek, ona Yahya b. Eyyüb, ona Abdullah b. Süleyman, ona İsmail b. Yahya Meafiri, ona Sehl b. Muaz b. Enes el-Cühenî, ona babası (Muaz b. Enes) Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu söylemiştir:
"Kim bir mümini bir münafığa karşı savunursa" (ravi) öyle zannediyorum Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu:
"Allah kıyamet gününde bir melek gönderir de (melek) o kimsenin vücudunu cehennem ateşinden korur. Kim de bir Müslümanın kötülüğünü isteyerek ona iftira atarsa Allah (cc) o kimseyi bu söylediklerinin (vebâlin)den (temize) çıkıncaya kadar cehennem köprüsü üzerinde bekletir."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Edeb 41, /1109
Senetler:
1. Muaz b. Enes el-Ensârî (Ebu Sehl b. Muaz)
2. Sehl b. Muaz el-Cühenî (Sehl b. Muaz b. Enes)
3. İsmail b. Yahya el-Meafiri (İsmail b. Yahya)
4. Abdullah b. Süleyman el-Himyeri (Abdullah b. Süleyman b. Zür'a)
5. Yahya b. Eyyüb el-Gafikî (Yahya b. Eyyüb)
6. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mübarek el-Hanzalî (Abdullah b. Mübarek b. Vadıh)
7. Abdullah b. Muhammed ed-Dübaî (Abdullah b. Muhammed b. Esma)
Konular:
Müslüman, mü'min olmayana karşı savunmak
حَدَّثَنَا مُسْلِمُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ الْمُبَارَكِ عَنْ إِبْرَاهِيمَ بْنِ نَشِيطٍ عَنْ كَعْبِ بْنِ عَلْقَمَةَ عَنْ أَبِى الْهَيْثَمِ عَنْ عُقْبَةَ بْنِ عَامِرٍ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ:
"مَنْ رَأَى عَوْرَةً فَسَتَرَهَا كَانَ كَمَنْ أَحْيَا مَوْءُودَةً."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33925, D004891
Hadis:
حَدَّثَنَا مُسْلِمُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ الْمُبَارَكِ عَنْ إِبْرَاهِيمَ بْنِ نَشِيطٍ عَنْ كَعْبِ بْنِ عَلْقَمَةَ عَنْ أَبِى الْهَيْثَمِ عَنْ عُقْبَةَ بْنِ عَامِرٍ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ:
"مَنْ رَأَى عَوْرَةً فَسَتَرَهَا كَانَ كَمَنْ أَحْيَا مَوْءُودَةً."
Tercemesi:
Bize Müslim b. İbrahim, ona Abdullah b. el-Mübarek, ona İbrahim b. Neşit, ona Ka'b b. Alkame, ona Ebu Heysem, ona Ukbe b. Amir Hz. Peygamber'in (sav) şöyle söylediğini nakletmiştir:
"(Mümin kardeşinin) bir kusurunu görüp de onu gizleyen kişi, diri diri gömülen bir kız çocuğunu hayata kavuşturan kişi gibidir."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Edeb 45, /1111
Senetler:
1. Ebu Amr Ukbe b. Âmir el-Cühenî (Ukbe b. Âmir b. Abs b. Amr b. Adî)
2. Ebu Heysem Kesir el-Cüheni (Kesir)
3. Ka'b b. Alkame et-Tenûhi (Ka'b b. Alkame b. Ka'b b. Adi)
4. Ebu Bekir İbrahim b. Neşit el-Va'lâî (İbrahim b. Neşit b. Yusuf)
5. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mübarek el-Hanzalî (Abdullah b. Mübarek b. Vadıh)
6. Ebu Amr Müslim b. İbrahim el-Ferahidi (Müslim b. İbrahim)
Konular:
KTB, KOMŞU, KOMŞULUK
Müslüman, ayıbını araştırmamak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33918, D004884
Hadis:
حَدَّثَنَا إِسْحَاقُ بْنُ الصَّبَّاحِ حَدَّثَنَا ابْنُ أَبِى مَرْيَمَ أَخْبَرَنَا اللَّيْثُ قَالَ حَدَّثَنِى يَحْيَى بْنُ سُلَيْمٍ أَنَّهُ سَمِعَ إِسْمَاعِيلَ بْنَ بَشِيرٍ يَقُولُ سَمِعْتُ جَابِرَ بْنَ عَبْدِ اللَّهِ وَأَبَا طَلْحَةَ بْنَ سَهْلٍ الأَنْصَارِىَّ يَقُولاَنِ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"مَا مِنِ امْرِئٍ يَخْذُلُ امْرَأً مُسْلِمًا فِى مَوْضِعٍ تُنْتَهَكُ فِيهِ حُرْمَتُهُ وَيُنْتَقَصُ فِيهِ مِنْ عِرْضِهِ إِلاَّ خَذَلَهُ اللَّهُ فِى مَوْطِنٍ يُحِبُّ فِيهِ نُصْرَتَهُ وَمَا مِنِ امْرِئٍ يَنْصُرُ مُسْلِمًا فِى مَوْضِعٍ يُنْتَقَصُ فِيهِ مِنْ عِرْضِهِ وَيُنْتَهَكُ فِيهِ مِنْ حُرْمَتِهِ إِلاَّ نَصَرَهُ اللَّهُ فِى مَوْطِنٍ يُحِبُّ نُصْرَتَهُ."
[قَالَ يَحْيَى وَحَدَّثَنِيهِ عُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عُمَرَ وَعُقْبَةُ بْنُ شَدَّادٍ.]
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ يَحْيَى بْنُ سُلَيْمٍ هَذَا هُوَ ابْنُ زَيْدٍ مَوْلَى النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم وَإِسْمَاعِيلُ بْنُ بَشِيرٍ مَوْلَى بَنِى مَغَالَةَ وَقَدْ قِيلَ عُتْبَةُ بْنُ شَدَّادٍ مَوْضِعَ عُقْبَةَ .]
Tercemesi:
Bize İshak b. es-Sabbah, ona İbn Ebu Meryem, ona Leys, ona Yahya b. Süleym, ona İsmail b. Beşir, ona Cabir b. Abdullah ile Ebu Talha b. Sehl el-Ensârî Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu söylemişlerdir:
"Her kim bir Müslümanı saygınlığının çiğnendiği, şerefine tasallut edildiği bir yerde onu yalnız bırakırsa, Allah da onu Allah'ın yardımını en çok istediği yerde yalnız bırakır. Kim de bir Müslümana saygınlığının çiğnendiği, şerefine tasallut edildiği bir yerde ona yardım ederse, Allah da ona Allah'ın yardımını istediği yerde yardım eder."
[Yahya, bu hadisi bana Ubeydullah b. Abdullah b. Ömer ve Ukbe b. Şeddad nakletti dedi.]
[Ebû Davud, Yahya b. Süleym'in, Hz. Peygamber'in (sav) azatlısı Zeyd'in oğlu olduğunu; İsmail b. Beşir'in ise Megâle oğullarının azatlısı olduğunu söylemiştir. Ukbe yerine Utbe b. Şeddad söylenmiştir.]
[Ebû Davud ile Yahya b. Süleym arasında ta'lik vardır.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Edeb 41, /1110
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. İsmail b. Beşir el-Medenî (İsmail b. Beşir)
3. Yahya b. Süleym (Yahya b. Süleym b. Zeyd)
4. Ebu Haris Leys b. Sa'd el-Fehmî (Leys b. Sa'd b. Abdurrahman)
5. Said b. Ebu Meryem el-Cümehî (Said b. Hakem b. Muhammed b. Salim b. Meryem)
6. es-Sağîr İshak b. Sabbah el-Eş'asî (İshak b. Sabbah b. İshak b. Sabbah)
Konular:
Saygı, Müslüman, saygınlığını ve şerefini korumak