10631 Kayıt Bulundu.
Bize Ali b. Abdullah, ona Süfyân, ona Zührî, ona Ebu İdris, ona da Ubâde b. Sâmit (ra) şöyle demiştir: Hz. Peygamber'in (sav)'in yanında idik, bize "Allah'a hiçbir şeyi ortak koşmamanız, zina etmemeniz, hırsızlık yapmamanız... üzerine bana biat eder misiniz?" buyurdu ve Kadınlar ayetini (Mümtehine, 12) okudu. -Süfyân'ın çoğu rivayetinde lafız 'ayeti okudu' şeklindedir.- ondan sonra "içinizden her kim sözünde durursa, onun ecri ve mükâfatı Allah üzerindedir. Kim bu saydığım (günahlardan) birini yapıp sonra da cezasını dünyada çekerse, bu ceza ona bir kefarettir. Kim de bu suçlardan birini yapar ve yaptığı fiili Allah örterse, işi Allah'a kalır. İsterse ona azap eder, dilerse onu mağfiret eyler." Ma'mer "ayet" ile ilgili Abdurrezzak'tan yaptığı rivayetle, hadise mutâbaat etmiştir.
Bize Ali, ona Abdurrahman, ona da Süfyân şöyle demiştir: Ben Abdurrahman b. Âbis'e, Mansur'un İbrahim'den, onun Alkame'den, onun Abdullah'tan (ra) rivayet ettiği “Rasulullah (sav), saçına, başkasının saçını ekleyen kadına lanet etmiştir” hadisini dile getirdim, Abdurrahman da şöyle dedi: Ben bu hadisi, Mansûr'un hadisi gibi, ama Ümmü Yakub denilen bir kadının, Abdullah'tan rivayeti olarak işittim.
Açıklama: Rivayetin tam metni için B004886 numaralı hadise bakınız
Bize Muhammed b. Yusuf, ona Süfyân, ona Mansur, ona İbrahim, ona Alkame, ona da Abdullah şöyle demiştir: Allah, bedenlerine döğme yapan ve yaptıran, yüzünün tüylerini yolan, güzel görünmek için dişlerinin arasını yontarak seyrelten ve Allah'ın yarattığını değiştiren kadınlara lanet etmiştir. Abdullah'ın bu sözü Esed oğullarından Ümmü Yakub denilen bir kadının kulağına gitti ve hemen gelip Abdullah b. Mesûd'a “işittim ki sen şöyle şöyle kadınlara lanet ediyormuşsun” dedi. İbn Mesûd da ona “Rasulullah'ın (sav) lanet ettiği kimselere ben niye lanet etmeyeyim ki? Hem bu zaten bu Allah'ın kitabında da yer almıştır” dedi. Kadın “ben Mushaf'ın iki kapağı arasında ne varsa hepsini okudum, ama senin söylediğini orada bulamadım” dedi. İbn Mesûd da ona “eğer sen onu hakkıyla okumuş olsaydın elbette bulurdun. Sen "Rasul size ne verdiyse onu alın, size neyi yasak ettiyse ondan da sakının" (Haşr, 7) ayetini okumadın mı?” dedi. Kadın “evet” dedi. İbn Mesûd “Rasulullah bunları yasakladı işte” dedi. Kadın “senin aileni de bunları yaparken görüyorum” dedi. İbn Mesûd “git aileme bak bakalım (bunarı yapıyor mu?)” dedi. Kadın gidip baktı, ama aradığı şeyi göremedi. Bunun üzerine İbn Mesûd “eğer ailem böyle yapmış olaydı, bir arada olmazdık” dedi.
Bize Ahmed b. Yunus, ona Ebu Bekir, ona Husayn, ona Amr b. Meymûn, ona da Ömer (ra) şöyle demiştir: Benden sonraki halifeye, ilk muhacirlerin haklarını onlara tanımasını tavsiye ediyorum. Ve yine benden sonraki halifeye Hz. Peygamberin (sav) hicretinden önce Medine’yi yurt edinmiş ve gönüllerine imanı yerleştirmiş bulunan Ensâr'ın iyilerden iyiliklerini kabul etmesini, kötü iş yapanların da kusurlarını bağışlamasını tavsiye ediyorum.
Bize İshak, ona Yakub b. İbrahim, ona İbn Şihâb'ın kardeşinin oğlu, ona amcası (İbn Şihâb), ona Urve, ona da Peygamber'in eşi Âişe (r.anha) şöyle haber vermiştir: Rasulullah (sav), mümin kadınlardan kendisine hicret edip gelenleri Yüce Allah'ın "Ey Peygamber, inanmış kadınlar, Allah'a hiçbir şeyi ortak koşmamak, hırsızlık yapmamak, zina etmemek, çocuklarını öldürmemek, elleriyle ayakları arasında bir iftira uydurup getirmemek, iyi işi işlemekte sana karşı gelmemek hususunda sana biat etmeye geldikleri zaman, biatlerini kabul et ve onlar için Allah'tan mağfiret dile. Şüphesiz Allah, çok bağışlayandır, çok esirgeyendir" (Mümtehine, 12) ayeti gereğince imtihan ederdi: Urve der ki: Âişe şöyle dedi: Mümin kadınlardan bu ayetteki şartları kabul eden kadına Rasulullah (sav) "biatini kabul ettim" derdi. Allah'a yemin ederim ki, biat esansında Rasulullah'ın eli, hiçbir kadının eline dokunmamıştır. Rasulullah'ın (sav) kadınlarla biati "ben bu şartlarla senin biatini kabul ettim" demesiyle gerçekleşirdi. Yunus, Ma'mer ve Abdurrahman b. İshak, Zührî'den yaptıkları rivayetle, İbn Şihâb'ın kardeşinin oğluna, mutabaat etmişlerdir. İshak b. Râşid der ki: Zuhrî bu hadisi Urve ve Amra'dan rivayet etmiştir.
Bize İshak, ona Yakub b. İbrahim, ona İbn Şihâb'ın kardeşinin oğlu, ona amcası (İbn Şihâb), ona Urve, ona da Peygamber'in eşi Âişe (r.anha) şöyle haber vermiştir: Rasulullah (sav), mümin kadınlardan kendisine hicret edip gelenleri Yüce Allah'ın "Ey Peygamber, inanmış kadınlar, Allah'a hiçbir şeyi ortak koşmamak, hırsızlık yapmamak, zina etmemek, çocuklarını öldürmemek, elleriyle ayakları arasında bir iftira uydurup getirmemek, iyi işi işlemekte sana karşı gelmemek hususunda sana biat etmeye geldikleri zaman, biatlerini kabul et ve onlar için Allah'tan mağfiret dile. Şüphesiz Allah, çok bağışlayandır, çok esirgeyendir" (Mümtehine, 12) ayeti gereğince imtihan ederdi: Urve der ki: Âişe şöyle dedi: Mümin kadınlardan bu ayetteki şartları kabul eden kadına Rasulullah (sav) "biatini kabul ettim" derdi. Allah'a yemin ederim ki, biat esansında Rasulullah'ın eli, hiçbir kadının eline dokunmamıştır. Rasulullah'ın (sav) kadınlarla biati "ben bu şartlarla senin biatini kabul ettim" demesiyle gerçekleşirdi. Yunus, Ma'mer ve Abdurrahman b. İshak, Zührî'den yaptıkları rivayetle, İbn Şihâb'ın kardeşinin oğluna, mutabaat etmişlerdir. İshak b. Râşid der ki: Zuhrî bu hadisi Urve ve Amra'dan rivayet etmiştir.
Bize İshak, ona Yakub b. İbrahim, ona İbn Şihâb'ın kardeşinin oğlu, ona amcası (İbn Şihâb), ona Urve, ona da Peygamber'in eşi Âişe (r.anha) şöyle haber vermiştir: Rasulullah (sav), mümin kadınlardan kendisine hicret edip gelenleri Yüce Allah'ın "Ey Peygamber, inanmış kadınlar, Allah'a hiçbir şeyi ortak koşmamak, hırsızlık yapmamak, zina etmemek, çocuklarını öldürmemek, elleriyle ayakları arasında bir iftira uydurup getirmemek, iyi işi işlemekte sana karşı gelmemek hususunda sana biat etmeye geldikleri zaman, biatlerini kabul et ve onlar için Allah'tan mağfiret dile. Şüphesiz Allah, çok bağışlayandır, çok esirgeyendir" (Mümtehine, 12) ayeti gereğince imtihan ederdi: Urve der ki: Âişe şöyle dedi: Mümin kadınlardan bu ayetteki şartları kabul eden kadına Rasulullah (sav) "biatini kabul ettim" derdi. Allah'a yemin ederim ki, biat esansında Rasulullah'ın eli, hiçbir kadının eline dokunmamıştır. Rasulullah'ın (sav) kadınlarla biati "ben bu şartlarla senin biatini kabul ettim" demesiyle gerçekleşirdi. Yunus, Ma'mer ve Abdurrahman b. İshak, Zührî'den yaptıkları rivayetle, İbn Şihâb'ın kardeşinin oğluna, mutabaat etmişlerdir. İshak b. Râşid der ki: Zuhrî bu hadisi Urve ve Amra'dan rivayet etmiştir.
Bize İshak, ona Yakub b. İbrahim, ona İbn Şihâb'ın kardeşinin oğlu, ona amcası (İbn Şihâb), ona Urve, ona da Peygamber'in eşi Âişe (r.anha) şöyle haber vermiştir: Rasulullah (sav), mümin kadınlardan kendisine hicret edip gelenleri Yüce Allah'ın "Ey Peygamber, inanmış kadınlar, Allah'a hiçbir şeyi ortak koşmamak, hırsızlık yapmamak, zina etmemek, çocuklarını öldürmemek, elleriyle ayakları arasında bir iftira uydurup getirmemek, iyi işi işlemekte sana karşı gelmemek hususunda sana biat etmeye geldikleri zaman, biatlerini kabul et ve onlar için Allah'tan mağfiret dile. Şüphesiz Allah, çok bağışlayandır, çok esirgeyendir" (Mümtehine, 12) ayeti gereğince imtihan ederdi: Urve der ki: Âişe şöyle dedi: Mümin kadınlardan bu ayetteki şartları kabul eden kadına Rasulullah (sav) "biatini kabul ettim" derdi. Allah'a yemin ederim ki, biat esansında Rasulullah'ın eli, hiçbir kadının eline dokunmamıştır. Rasulullah'ın (sav) kadınlarla biati "ben bu şartlarla senin biatini kabul ettim" demesiyle gerçekleşirdi. Yunus, Ma'mer ve Abdurrahman b. İshak, Zührî'den yaptıkları rivayetle, İbn Şihâb'ın kardeşinin oğluna, mutabaat etmişlerdir. İshak b. Râşid der ki: Zuhrî bu hadisi Urve ve Amra'dan rivayet etmiştir.