6725 Kayıt Bulundu.
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Muhammed b. Ubeyd, ona el-A'meş, ona Ebu Süfyan, ona Cabir, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti: "Allah ömür verirse Nâfiâ, Eflah ve Bereke isimlerini koymalarını ümmetime yasaklayacağım." el-A'meş, bu hadisi nakleden Ebu Süfyan'ın Nâfiâ ismini zikredip, etmediğini bilmiyorum demiştir. Hz. Peygamber sözlerini şöyle tamamlamıştır: "Kişi geldiği zaman bereket orada mı?" diye sorar. (Orada bulunanlar da) Hayır! cevabını verirler. [Ebû Davud, bu hadisin benzerini Ebu'z-Zübeyr'in Cabir'den rivayet ettiğini ancak Bereket ismini zikretmediğini, söylemektedir.]
Bize Amr b. Avn; (T) Bize Müsedded ve Muhammed b. Mahbub, onlara Ebu Avane, ona Ebu Osman yani İbn Mahbub Ca'd, ona Enes b. Malik, Rasulullah'ın (sav) kendisine "ey oğulcuğum!" şeklinde hitap ettiğini rivayet etti. [Ebû Davud şöyle demiştir: Yahya b. Main'in Muhammed b. Mahbub'u övdüğünü ve Muhammed çok hadis rivayet eden bir ravidir dediğini işittim.]
Bize Harun b. Zeyd b. Ebu Zerka, ona babası, ona Hişam b. Sa'd, ona Zeyd b. Eslem, babasının şöyle anlattığını rivayet etti: "Ömer b. el-Hattab (kölesi Eslem'in) kendisine Ebu İsa künyesini veren oğlunu dövdü. el-Muğîra b. Şube de kendisini Ebu İsa diye künyelemişti. Hz. Ömer ona, Ebu Abdullah künyesine sahip olman sana yetmiyor mu? dedi. Muğîra da bu künyeyi bana Rasulullah (sav) verdi dedi. Hz. Ömer de Onun gelmiş, geçmiş günahları affedilmiştir. Biz başımıza neler geleceğini bilmiyoruz diyerek karşılık verdi. Bunun üzerine Muğîra ölünceye kadar Ebu Abdullah künyesini taşımaya devam etti."
Bize en-Nüfeyl, ona Muhammed b. İmran el-Hacebî, ona ninesi Safiyye bt. Şeybe, Hz. Ayşe'nin (r.anha) şöyle anlattığını rivayet etti: Bir kadın Hz. Rasulullah'a (sav) gelerek Ey Allahın Resulü! Benim bir oğlum oldu. Ben ona Muhammed ismini ve Ebu'l-Kasım künyesini verdim. Ancak bana senin bundan hoşlanmadığın söylendi. (Ne buyurursun?) Hz. Peygamber (sav) şöyle cevap verdi: "İsmimi vermenin helal, künyemi vermenin haram olmasının sebebi ne olabilir?" Ya da "künyemi vermenin haram, ismimi vermenin helal olma sebebi ne olabilir?"
Bize Ebu Şeybe'nin oğulları Osman ve Ebu Bekir, o ikisine Ebu Üsame, ona Fıtr, ona Münzir, ona Muhammed b. el-Hanefiyye, ona Hz. Ali rivayet etmiştir: Rasulullah'a (sav) eğer senden sonra bir oğlum olursa, ona senin ismini verebilir miyim? Senin künyenle künyelendirebilir miyim? dedim. Hz. Peygamber de (sav); "evet" dedi. [Ebu Bekir b. Ebu Şeybe Hz. Ali'nin ben Rasulullah'a (sav) dedim ki sözünü rivayet etmedi. Ebu Bekir b. Ebu Şeybe bu hadisi Hz. Ali, Rasulullah'a (sav) dedi şeklinde rivayet etti.]
Bize Müsedded ve Süleyman b. Harb manen rivayet ettiler. O ikisine Hammad, ona Hişam b. Urve, babasının şöyle anlattığını rivayet etti: Hz. Ayşe Hz. Peygamber'e (sav) Ey Allah'ın Rasulü! Benim her arkadaşımın künyesi var dedi. Hz. Peygamber (sav), onun kız kardeşinin oğlu (Abdullah b. Zübeyr'i) kastederek "sen de oğlun gibi olan Abdullah'ın künyesini kullan" buyurur. [Müsedded (adı geçen Abdullah'ın) Abdullah b. ez-Zübeyr olduğunu ve Hz. Ayşe'nin Ümmü Abdullah şeklinde künyelendiğini söylemiştir.] [Ebû Davud der ki: Bu hadisin benzerini yine aynı şekilde Kurrân b. Temmâm ile Ma'mer de Hişam'dan rivayet etmişlerdir. Ebu Üsame ise aynı hadisi Hişam vasıtası ile Abbad b. Hamza'dan rivayet etmiştir. Hammad b. Seleme ile Mesleme b. Ka'neb de Ebu Üsame gibi yine Hişam'dan rivayet etmişlerdir.]