Öneri Formu
Hadis Id, No:
41426, DM001581
Hadis:
أَخْبَرَنَا عَفَّانُ حَدَّثَنَا هَمَّامٌ أَخْبَرَنَا قَتَادَةُ عَنِ الْحَسَنِ عَنْ سَمُرَةَ أَنَّ النَّبِىَّ -صلى الله عليه وسلم- قَالَ :« مَنْ تَوَضَّأَ لِلْجُمُعَةِ فَبِهَا وَنِعْمَتْ ، وَمَنِ اغْتَسَلَ فَهُوَ أَفْضَلُ ».
Tercemesi:
Bize Affan (b. Müslim b. Abdullah), ona Hemmam (b. Yahya b. Dinar), ona Katade (b. Diame es-Sedusî), ona (Ebu Said) Hasan (el-Basrî), ona da Semure (b. Cündüb)'ün rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: Kim Cuma namazı için [yalnızca] abdest alırsa güzel bir amel işlemiş olur. Kim de gusül abdesti alırsa bu çok daha faziletlidir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Salât 1581, 2/963
Senetler:
1. Ebu Saîd Semüra b. Cündüb el-Fezârî (Semüra b. Cündüb b. Hilal b. Haric b. Mürre b. Hazn)
2. Ebu Said Hasan el-Basrî (Hasan b. Yesâr)
3. Ebu Hattab Katade b. Diame es-Sedusî (Katade b. Diame b. Katade)
4. Ebu Abdullah Hemmâm b. Yahya el-Avzî (Hemmâm b. Yahya b. Dinar)
5. Ebu Osman Affân b. Müslim el-Bahilî (Affân b. Müslim b. Abdullah)
Konular:
Abdest, önemi, fazileti / sevabı
Gusül, cuma günü Yıkanmak
KTB, NAMAZ,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
39908, DM001221
Hadis:
أَخْبَرَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ صَالِحٍ حَدَّثَنِى اللَّيْثُ حَدَّثَنِى يَزِيدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ إِبْرَاهِيمَ عَنْ أَبِى سَلَمَةَ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّهُ سَمِعَ رَسُولَ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- يَقُولُ :« أَرَأَيْتُمْ لَوْ أَنَّ نَهَراً بِبَابِ أَحَدِكُمْ يَغْتَسِلُ كُلَّ يَوْمٍ خَمْسَ مَرَّاتٍ مَاذَا تَقُولُونَ ذَلِكَ مُبْقِياً مِنْ دَرَنِهِ؟ ». قَالُوا : لاَ يُبْقِى مِنْ دَرَنِهِ. قَالَ :« كَذَلِكَ مَثَلُ الصَّلَوَاتِ الْخَمْسِ يَمْحُو اللَّهُ بِهِنَّ الْخَطَايَا ».
Tercemesi:
Bize Abdullah b. Salih, ona Leys, ona Yezid b. Abdullah, ona Muhammed b. İbrahim, ona Ebu Seleme, ona da Ebu Hureyre’nin rivayet ettiğine göre o, Rasulullah’ı (sav) şöyle derken dinlemiştir: “Birinizin kapısının önünden bir ırmak aksa, o kişi de o ırmakta her gün beş defa yıkansa ne dersiniz? Bu hal dolayısıyla üzerinde kir diye bir şey kalır mı?” buyurdu. Ashab: Hayır, onda kir diye bir şey kalmaz, deyince, Allah Rasulü: “İşte, beş vakit namazın misali de budur, Allah onlarla günahları siler, süpürür.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Salât 1, 2/755
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Seleme b. Abdurrahman ez-Zuhrî (Abdullah b. Abdurrahman b. Avf b. Abduavf)
3. Ebu Abdullah Muhammed b. İbrahim et-Teymî el-Kuraşî (Muhammed b. İbrahim b. Hâris b. Hâlid)
4. Ebu Abdullah Yezid b. Hâd el-Leysî (Yezid b. Abdullah b. Üsame b. Hâd)
5. Ebu Haris Leys b. Sa'd el-Fehmî (Leys b. Sa'd b. Abdurrahman)
6. Ebu Salih Abdullah b. Salih el-Cüheni (Abdullah b. Salih b. Muhammed b. Müslim)
Konular:
İbadet, Namaz
KTB, NAMAZ,
Namaz, günahların affına vesile olması
Öneri Formu
Hadis Id, No:
39969, DM001281
Hadis:
أَخْبَرَنَا يَزِيدُ بْنُ هَارُونَ أنبأنا مُحَمَّدُ بْنُ عَمْرٍو عَنْ أَبِى سَلَمَةَ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- :« إِذَا قَالَ الْقَارِئُ {غَيْرِ الْمَغْضُوبِ عَلَيْهِمْ وَلاَ الضَّالِّينَ} فَقَالَ مَنْ خَلْفَهُ آمِينَ ، فَوَافَقَ ذَلِكَ أَهْلَ السَّمَاءِ غُفِرَ لَهُ مَا تَقَدَّمَ مِنْ ذَنْبِهِ ».
Tercemesi:
Bize Yezid b. Harun, ona Muhammed b. Amr, ona da Ebu Seleme’nin rivayetine göre Ebu Hureyre dedi ki: Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: “Kur’ân okuyan kişi: “Gazaba uğrayanların ve yolunu sapıtanlarınkine değil” dediği zaman, onun arkasında olanlar (ona uyanlar) da âmin dese ve bu âmin deyişleri semadakilerin deyişine denk düşse, kulun geçmiş günahları bağışlanır.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Salât 38, 2/793
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Seleme b. Abdurrahman ez-Zuhrî (Abdullah b. Abdurrahman b. Avf b. Abduavf)
3. Ebu Abdullah Muhammed b. Amr el-Leysî (Muhammed b. Amr b. Alkame b. Vakkas)
4. Ebu Halid Yezid b. Harun el-Vasitî (Yezid b. Harun b. Zâzî b. Sabit)
Konular:
Dua, duaya amin demek
Günah, günahlara kefaret olan ameller
KTB, DUA
KTB, GÜNAH
KTB, NAMAZ,
Namaz, amin demek
Namaz, âmin demenin fazileti
Öneri Formu
Hadis Id, No:
40086, DM001398
Hadis:
أَخْبَرَنَا سَعِيدُ بْنُ عَامِرٍ عَنْ سَعِيدِ بْنِ أَبِى عَرُوبَةَ عَنْ قَتَادَةَ عَنْ يُونُسَ بْنِ جُبَيْرٍ عَنْ حِطَّانَ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ الرَّقَاشِىِّ قَالَ : صَلَّى بِنَا أَبُو مُوسَى إِحْدَى صَلاَتَىِ الْعَشِىِّ ، فَقَالَ رَجُلٌ مِنَ الْقَوْمِ : أُقِرَّتِ الصَّلاَةُ بِالْبِرِّ وَالزَّكَاةِ؟ فَلَمَّا قَضَى أَبُو مُوسَى الصَّلاَةَ قَالَ : أَيُّكُمُ الْقَائِلُ كَلِمَةَ كَذَا وَكَذَا؟ فَأَرَمَّ الْقَوْمُ فَقَالَ : لَعَلَّكَ يَا حِطَّانُ قُلْتَهَا؟ قَالَ : مَا أَنَا قُلْتُهَا وَقَدْ خِفْتُ أَنْ تَبْكَعَنِى بِهَا. فَقَالَ رَجُلٌ مِنَ الْقَوْمِ : أَنَا قُلْتُهَا وَمَا أَرَدْتُ بِهَا إِلاَّ الْخَيْرَ. فَقَالَ أَبُو مُوسَى : أَوَمَا تَعْلَمُونَ مَا تَقُولُونَ فِى صَلاَتِكُمْ؟ إِنَّ رَسُولَ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- خَطَبَنَا فَعَلَّمَنَا صَلاَتَنَا وَبَيَّنَ لَنَا سُنَّتَنَا قَالَ أَحْسَبُهُ قَالَ :« إِذَا أُقِيمَتِ الصَّلاَةُ فَلْيَؤُمَّكُمْ أَحَدُكُمْ ، فَإِذَا كَبَّرَ فَكَبِّرُوا ، وَإِذَا قَالَ {غَيْرِ الْمَغْضُوبِ عَلَيْهِمْ وَلاَ الضَّالِّينَ} فَقُولُوا آمِينَ يُجِبْكُمُ اللَّهُ ، فَإِذَا كَبَّرَ وَرَكَعَ فَكَبِّرُوا وَارْكَعُوا ، فَإِنَّ الإِمَامَ يَرْكَعُ قَبْلَكُمْ وَيَرْفَعُ قَبْلَكُمْ ». قَالَ نَبِىُّ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- : « فَتِلْكَ بِتِلْكَ ، فَإِذَا قَالَ سَمِعَ اللَّهُ لِمَنْ حَمِدَهُ فَقُولُوا اللَّهُمَّ رَبَّنَا لَكَ الْحَمْدُ أَوْ قَالَ رَبَّنَا وَلَكَ الْحَمْدُ ، فَإِنَّ اللَّهَ قَالَ عَلَى لِسَانِ نَبِيِّهِ سَمِعَ اللَّهُ لِمَنْ حَمِدَهُ ، فَإِذَا كَبَّرَ وَسَجَدَ فَكَبِّرُوا وَاسْجُدُوا ، فَإِنَّ الإِمَامَ يَسْجُدُ قَبْلَكُمْ وَيَرْفَعُ قَبْلَكُمْ ». قَالَ نَبِىُّ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- :« فَتِلْكَ بِتِلْكَ ، فَإِذَا كَانَ عِنْدَ الْقَعْدَةِ فَلْيَكُنْ مِنْ أَوَّلِ قَوْلِ أَحَدِكُمْ : التَّحِيَّاتُ الطَّيِّبَاتُ الصَّلَوَاتُ لِلَّهِ السَّلاَمُ أَوْ سَلاَمٌ عَلَيْكَ أَيُّهَا النَّبِىُّ وَرَحْمَةُ اللَّهِ وَبَرَكَاتُهُ ، السَّلاَمُ أَوْ سَلاَمٌ عَلَيْنَا وَعَلَى عِبَادِ اللَّهِ الصَّالِحِينَ ، أَشْهَدُ أَنْ لاَ إِلَهَ إِلاَّ اللَّهُ وَأَشْهَدُ أَنَّ مُحَمَّداً عَبْدُهُ وَرَسُولُهُ ».
Tercemesi:
Bize Said b. Âmir, ona Said b. Ebu Arûbe, ona Katâde, ona Yunus b. Cübeyr, ona Hittân b. Abdullah er-Rekâşî’nin şöyle dediğini rivayet etti: Ebu Musa bize iki akşam namazından (akşam ve yatsı namazından) birisini kıldırdı. Cemaat arasından bir adam: Namaz iyilik (birr) ve zekât ile birlikte mi emrolundu, dedi. Ebu Musa namazı bitirince: Şu şu sözü hanginiz söyledi, dedi. Cemaat susunca, Ebu Musa: Bu sözü muhtemelen sen söyledin, ey Hittân deyince, Hittân: Onu ben söylemedim ama bundan dolayı da beni azarlayacağından kokmuştum, dedi. Cemaat arasından bir adam: Onu ben söyledim ve bu sözümle hayırdan başka bir şey söyleme kastım yoktu, dedi. Ebu Musa dedi ki: Sizler namazınızda neler söyleyeceğinizi bilmiyor musunuz? Şüphesiz Rasulullah (sav) bize hutbe verdi, bize namazımızı öğretti, bize sünnetimizi de beyan etti. (Ravi) dedi ki: Sanırım şunları da söyledi: “Namaz için kamet getirildiğinde biriniz size imam olsun. O, tekbir alınca sizde tekbir alın, o: “Ğayri’l mağdubi aleyhim veleddâllîn: Gazaba uğramışların ve yolunu sapıtanlarınkine değil” dediği zaman siz de: Âmin deyiniz. Allah duanızı kabul buyurur. İmamınız tekbir alıp rükûa varınca, siz de tekbir alarak rükûa varınız, imam sizden önce rükûa varır ve sizden önce rükûdan kalkar.” Allah’ın Nebi’si (sav) (devamla) şöyle buyurdu: “İşte bu ona mukabildir (yani imamın sizden önce rükûa varıp, sizden önce rükûdan kalkması, sizin ise rükûa varışınızın ve rükûdan kalkışınızın ondan sonraya kalması suretiyle imamın da cemaatin de rükûlarının eşit olmasını sağlar). İmam “Semiallahu limen hamideh: Allah kendisine hamd eden kulunu işitir” dediğinde, siz de: Allahumme Rabbenâ leke’l hamd: Allah’ım, Rabbimiz hamd yalnız Sanadır –ya da: Rabbenâ ve leke’l hamd: Rabbimiz, hamd elbette yalnız sanadır, dedi- deyiniz. Şüphesiz Allah, Nebisinin dili üzere “Semiallahu limen hamideh: Allah kendisine hamd eden kulunu işitir” buyurmuştur. İmam tekbir alıp secdeye vardığı zaman siz de tekbir alıp secdeye varınız. İmam sizden önce secdeye varır ve sizden önce secdeden kalkar” Allah’ın Nebi’si (sav) devamla şöyle buyurdu: “İşte bu ona karşılıktır (onun sizden önce secdeye varıp secdeden kalkması, sizin de ondan sonra secdeye varıp secdeden kalkmanız suretiyle secde sureleriniz eşitlenmiş olur). Oturuşa gelince, herhangi birinizin ilk söyleyeceği sözler şunlar olmalıdır: Et-tehiyyâtu, et-tayyibâtu, es-salavâtu lillahi, esselamu –ya da: selâmun- aleyke eyyuhe’n-nebiyyu ve rahmetullahi ve berekâtuh, es-selamu –ya da: selamun- aleynâ ve alâ ibadillahi’s-salihin, eşhedü en lâ İlâhe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abduhu ve rasulüh: Bütün saygılar, selamlar, hoş ve güzel dualar, yalvarıp yakarmalar, yalnız Allah’adır. O selam –ya da: bir selam- ve Allah’ın rahmet ve bereketleri sanadır ey Nebi, o selam – ya da: bir selam- bizlere ve Allah’ın salih kullarına olsun. Şehadet ederim ki Allah’tan başka hiçbir ilah yoktur ve yine şehadet ederim ki Muhammed onun kulu ve Rasulü'dür.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Salât 92, 2/857
Senetler:
1. Ebu Musa Abdullah b. Kays el-Eş'arî (Abdullah b. Kays b. Süleym)
2. Hıttan b. Abdullah er-Rakkâşî (Hıttan b. Abdullah)
3. Ebu Gallab Yunus b. Cübeyr el-Bahilî (Yunus b. Cübeyr)
4. Ebu Hattab Katade b. Diame es-Sedusî (Katade b. Diame b. Katade)
5. Ebu Nadr Said b. Ebu Arûbe el-Adevî (Saîd b. Mihrân)
6. Ebu Muhammed Said b. Amir ed-Dube'î (Said b. Amir)
Konular:
Dua, duaya amin demek
KTB, DUA
KTB, NAMAZ,
Namaz, amin demek
Namaz, imama uyanın yapması gerekenler
Namaz, kılınış şekli/nasıl kılınacağı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
39970, DM001282
Hadis:
أَخْبَرَنَا نَصْرُ بْنُ عَلِىٍّ حَدَّثَنَا عَبْدُ الأَعْلَى عَنْ مَعْمَرٍ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنْ سَعِيدِ بْنِ الْمُسَيَّبِ وَأَبِى سَلَمَةَ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ نَبِىَّ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- قَالَ :« إِذَا قَالَ الإِمَامُ {غَيْرِ الْمَغْضُوبِ عَلَيْهِمْ وَلاَ الضَّالِّينَ} فَقُولُوا آمِينَ ، فَإِنَّ الْمَلاَئِكَةَ تَقُولُ آمِينَ وَإِنَّ الإِمَامَ يَقُولُ آمِينَ ، فَمَنْ وَافَقَ تَأْمِينُهُ تَأْمِينَ الْمَلاَئِكَةِ غُفِرَ لَهُ مَا تَقَدَّمَ مِنْ ذَنْبِهِ ».
Tercemesi:
Bize Nasr b. Ali, ona Abdül‘alâ, ona Ma‘mer, ona ez-Zührî, ona Said b. el-Müseyyeb ve Ebu Seleme, onlara da Ebu Hureyre’nin rivayetine göre Allah’ın Nebisi (sav) şöyle buyurdu: “İmam: “Gazaba uğrayanların ve yolunu sapıtanlarınkine değil” dediği zaman, siz de âmin deyiniz. Çünkü melekler de âmin der, imam da âmin der, kimin âmin demesi meleklerin âmin demesine denk gelirse, onun geçmiş günahları bağışlanır.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Salât 38, 2/793
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Seleme b. Abdurrahman ez-Zuhrî (Abdullah b. Abdurrahman b. Avf b. Abduavf)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Urve Mamer b. Raşid el-Ezdî (Mamer b. Râşid)
5. Ebu Muhammed Abdula'lâ b. Abdula'lâ el-Kuraşi (Abdula'lâ b. Abdula'lâ b. Muhammed)
6. Sağîr Ebu Amr Nasr b. Ali el-Ezdî (Nasr b. Ali b. Nasr b. Ali b. Sahban b. Übey)
Konular:
Dua, duaya amin demek
Günah, günahlara kefaret olan ameller
KTB, DUA
KTB, GÜNAH
KTB, NAMAZ,
Namaz, amin demek
Namaz, âmin demenin fazileti
Öneri Formu
Hadis Id, No:
41421, DM001576
Hadis:
أَخْبَرَنَا عُثْمَانُ بْنُ مُحَمَّدٍ حَدَّثَنَا عَبْدَةُ عَنْ سَعِيدٍ عَنْ قَتَادَةَ عَنْ أَنَسٍ قَالَ : كَانَ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- لاَ يَرْفَعُ يَدَيْهِ فِى شَىْءٍ مِنَ الدُّعَاءِ إِلاَّ فِى الاِسْتِسْقَاءِ.
Tercemesi:
Bize Osman b. Muhammed, ona Abde, ona Said, ona Katede, ona Enes’in şöyle dediğini rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) yağmur duası dışında yaptığı hiçbir duada ellerini kaldırmazdı.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Salât 189, 2/961
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Hattab Katade b. Diame es-Sedusî (Katade b. Diame b. Katade)
3. Ebu Nadr Said b. Ebu Arûbe el-Adevî (Saîd b. Mihrân)
4. Ebu Muhammed Abde b. Süleyman el-Kufî (Abdurrahman b. Süleyman b. Hacib b. Zürare)
5. Ebu Hasan Osman b. Ebu Şeybe el-Absî (Osman b. Muhammed b. İbrahim)
Konular:
Dua, İstiska, yağmur duası, namazı, elbisenin ters çevrilmesi
KTB, NAMAZ,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
40039, DM001351
Hadis:
- أَخْبَرَنَا سَعِيدُ بْنُ عَامِرٍ عَنْ سَعِيدِ بْنِ أَبِى عَرُوبَةَ عَنْ قَتَادَةَ عَنْ يُونُسَ بْنِ جُبَيْرٍ عَنْ حِطَّانَ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ الرَّقَاشِىِّ عَنْ أَبِى مُوسَى أَنَّهُ قَالَ : إِنَّ رَسُولَ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- خَطَبَنَا فَعَلَّمَنَا صَلاَتَنَا وَسَنَّ لَنَا سُنَّتَنَا قَالَ أَحْسَبُهُ قَالَ :« إِذَا أُقِيمَتِ الصَّلاَةُ فَلْيَؤُمَّكُمْ أَحَدُكُمْ ، فَإِذَا كَبَّرَ فَكَبِّرُوا ، وَإِذَا قَالَ {غَيْرِ الْمَغْضُوبِ عَلَيْهِمْ وَلاَ الضَّالِّينَ} فَقُولُوا آمِينَ يُجِبْكُمُ اللَّهُ ، وَإِذَا كَبَّرَ وَرَكَعَ فَكَبِّرُوا وَارْكَعُوا ، فَإِنَّ الإِمَامَ يَرْكَعُ قَبْلَكُمْ وَيَرْفَعُ قَبْلَكُمْ ». قَالَ نَبِىُّ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- :« فَتِلْكَ بِتِلْكَ ، وَإِذَا قَالَ سَمِعَ اللَّهُ لِمَنْ حَمِدَهُ فَقُولُوا اللَّهُمَّ رَبَّنَا لَكَ الْحَمْدُ ، أَوْ قَالَ رَبَّنَا لَكَ الْحَمْدُ ، فَإِنَّ اللَّهَ قَالَ عَلَى لِسَانِ نَبِيِّهِ سَمِعَ اللَّهُ لِمَنْ حَمِدَهُ ».
Tercemesi:
Bize Said b. Âmir, ona Said b. Ebu Arûbe, ona Katâde, ona Yunus b. Cübeyr, ona Hittân b. Abdullah er-Rekâşî, o da Ebu Musa’nın şöyle dediğini rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) bize hutbe vererek namazımızı bize öğretti ve bizim için sünnetlerimizi açıkladı, zannederim o şunları da söyledi: “Namaz için kamet getirildiği vakit biriniz size imam olsun. O, Allahu Ekber diyerek tekbir aldığında siz de tekbir alınız. O: “Ğayri’l-mağdubi aleyhim veleddâllîn: Gazaba uğramışların ve doğru yoldan sapmışlarınkine değil” dediğinde siz de âmin deyin. Allah duanızı kabul buyuracaktır. İmam (rükûa varmak için) tekbir alıp sonra rükûa vardığı zaman siz de tekbir alarak rükûa varınız. Şüphesiz imam sizden önce rükûa varır ve sizden önce (rükûdan) kalkar.” Allah’ın Nebi’si (sav) şöyle buyurdu: “İşte bu (onun önce, sizin sonra rükûa varmanız) ötekine (onun önce sizin sonra rükûdan kalkmanıza) karşılıktır. İmam Semiallahu limen hamideh: Allah kendisine hamd eden kulunun hamdini işitmiştir, dediği zaman siz de: “Allahumme Rabbenâ lekel-hamd: Allah’ım, Rabbimiz hamd yalnız sanadır – ya da (râvi:)): Rabbnâ lek’l-hamd, Rabbimiz hamdimiz sanadır, dedi-”- deyiniz. Çünkü Allah Nebi’sinin dili üzere: Semiallahu limen hamideh: Allah kendisine hamd edenin hamdini işitip kabul etmiştir, buyurmuştur.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Salât 71, 2/828
Senetler:
1. Ebu Musa Abdullah b. Kays el-Eş'arî (Abdullah b. Kays b. Süleym)
2. Hıttan b. Abdullah er-Rakkâşî (Hıttan b. Abdullah)
3. Ebu Gallab Yunus b. Cübeyr el-Bahilî (Yunus b. Cübeyr)
4. Ebu Hattab Katade b. Diame es-Sedusî (Katade b. Diame b. Katade)
5. Ebu Nadr Said b. Ebu Arûbe el-Adevî (Saîd b. Mihrân)
6. Ebu Muhammed Said b. Amir ed-Dube'î (Said b. Amir)
Konular:
Dua, duaya amin demek
KTB, DUA
KTB, NAMAZ,
Namaz, amin demek
Namaz, imama uyanın yapması gerekenler
Namaz, kılınış şekli/nasıl kılınacağı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
41468, DM001623
Hadis:
أَخْبَرَنَا يَزِيدُ بْنُ هَارُونَ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ بْنُ حُسَيْنٍ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنْ عَطَاءِ بْنِ يَزِيدَ اللَّيْثِىِّ عَنْ أَبِى أَيُّوبَ الأَنْصَارِىِّ قَالَ قَالَ لِى رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- :« أَوْتِرْ بِخَمْسٍ ، فَإِنْ لَمْ تَسْتَطِعْ فَبِثَلاَثٍ ، فَإِنْ لَمْ تَسْتَطِعْ فَبِوَاحِدَةٍ ، فَإِنْ لَمْ تَسْتَطِعْ فَأَوْمِئْ إِيمَاءً ».
Tercemesi:
Bize Yezid b. Harun, ona Süfyan b. Hüseyin, ona ez-Zührî, ona Ata b. Yezid el-Leysî, ona da Ebu Eyyub el-Ensarî’nin şöyle dediğini rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) bana şöyle buyurdu: “Beş rekât vitir kıl, gücün yetmezse üç rekât kıl, gücün yetmezse tek bir rekât kıl, eğer ona da gücün yetmezse ima (işaret) ile işaret ederek (vitir) kıl.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Salât 210, 2/987
Senetler:
1. Ebu Eyyüb el-Ensari (Halid b. Zeyd b. Küleyb b. Salabe b. Abd)
2. Ebu Muhammed Ata b. Yezid el-Cünde'î (Ata b. Yezid el-Leysî)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Muhammed Süfyan b. Hüseyin el-Vasitî (Süfyan b. Hüseyin b. Hasan)
5. Ebu Halid Yezid b. Harun el-Vasitî (Yezid b. Harun b. Zâzî b. Sabit)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Vitir Namazı, Vitir namazı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
41469, DM001624
Hadis:
أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يُوسُفَ عَنِ الأَوْزَاعِىِّ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنْ عَطَاءِ بْنِ يَزِيدَ اللَّيْثِىِّ عَنْ أَبِى أَيُّوبَ الأَنْصَارِىِّ عَنِ النَّبِىِّ -صلى الله عليه وسلم- نَحْوَهُ.
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Yusuf, ona el-Evzâî, ona ez-Zührî, ona Ata b. Yezid el-Leysî, ona da Ebu Eyyub el-Ensarî, o, Nebi’den (sav) hadisi buna yakın olarak rivayet etti.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Salât 210, 2/988
Senetler:
1. Ebu Eyyüb el-Ensari (Halid b. Zeyd b. Küleyb b. Salabe b. Abd)
2. Ebu Muhammed Ata b. Yezid el-Cünde'î (Ata b. Yezid el-Leysî)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Amr Abdurrahman b. Amr el-Evzaî (Abdurrahman b. Amr b. Yahmed)
5. Ebu Abdullah Muhammed b. Yusuf el-Firyabî (Muhammed b. Yusuf b. Vakıd b. Osman)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Vitir Namazı, Vitir namazı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
273288, DM001282-2
Hadis:
أَخْبَرَنَا نَصْرُ بْنُ عَلِىٍّ حَدَّثَنَا عَبْدُ الأَعْلَى عَنْ مَعْمَرٍ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنْ سَعِيدِ بْنِ الْمُسَيَّبِ وَأَبِى سَلَمَةَ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ نَبِىَّ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- قَالَ :« إِذَا قَالَ الإِمَامُ {غَيْرِ الْمَغْضُوبِ عَلَيْهِمْ وَلاَ الضَّالِّينَ} فَقُولُوا آمِينَ ، فَإِنَّ الْمَلاَئِكَةَ تَقُولُ آمِينَ وَإِنَّ الإِمَامَ يَقُولُ آمِينَ ، فَمَنْ وَافَقَ تَأْمِينُهُ تَأْمِينَ الْمَلاَئِكَةِ غُفِرَ لَهُ مَا تَقَدَّمَ مِنْ ذَنْبِهِ ».
Tercemesi:
Bize Nasr b. Ali, ona Abdüla'lâ (b. Abdula'lâ), ona Mamer (b. Raşid), ona (İbn Şihab) ez-Zührî, ona Said b. Müseyyeb ve Ebu Seleme, o ikisine de Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu nakletmiştir. İmam "Gayri'l-mağdûbi aleyhim ve le'd-dâllîn" dediğinde siz de âmîn deyiniz. Zira imam âmîn dediğinde melekler de âmin der. Kimin âmîn demesi meleklerin âmin demesi ile denk düşerse işlemiş olduğu günahları affedilir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Salât 38, 2/793
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Said b. Müseyyeb el-Kuraşî (Said b. Müseyyeb b. Hazn b. Ebu Vehb)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Urve Mamer b. Raşid el-Ezdî (Mamer b. Râşid)
5. Ebu Muhammed Abdula'lâ b. Abdula'lâ el-Kuraşi (Abdula'lâ b. Abdula'lâ b. Muhammed)
6. Sağîr Ebu Amr Nasr b. Ali el-Ezdî (Nasr b. Ali b. Nasr b. Ali b. Sahban b. Übey)
Konular:
Dua, duaya amin demek
Günah, günahlara kefaret olan ameller
KTB, DUA
KTB, GÜNAH
KTB, NAMAZ,
Namaz, amin demek
Namaz, âmin demenin fazileti