Giriş

Bize Harun b. Abdullah, ona Malik b. İsmail, ona Abdüsselam b. Harb, ona Yezid b. Abdurrahman, ona Yahya b. İshak b. Abdullah b. Ebu Talha, ona annesi Humeyde yahut Ubeyde bint Rifa'a ez-Züraki, ona da babasının naklettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Sürekli hapşırana üç kere(ye kadar) dua et/Yerhamükallah de. Üçten (üçüncü hapşırmasından) sonra dilersen dua et/Yerhamükallah de, dilersen deme!"


Açıklama: Yezid b. Abdirrahman sadûk, çokça hata yapmakla tenkid edilmektedir. (İbn Hacer, Tehzib, IV, 515, 516)

    Öneri Formu
34116 D005036 Ebu Davud, Edeb, 92

Bize Ahmed b. Meni', ona Ebu Katan, ona Mübarek, ona Sabit, ona da Enes rivayet etmiştir: "(Gizlice bir derdini açmak üzere) ağzını Peygamber'in (sav) kulağına yaklaştıran hiçbir adam görmedim ki o adam başını (Hz. Peygamber'den) uzaklaştırmadıkça (Rasulullah) başını ondan uzaklaştırmış olsun. Yine (Hz. Peygamber'in) elini tutan hiçbir adam görmedim ki o adam (Hz. Peygamber'in) elini bırakmadıkça (Hz. Peygamber onun) elini bırakmış olsun."


    Öneri Formu
33787 D004794 Ebu Davud, Edeb, 5

Bize Süleyman b. Harb, ona Hammad, ona İshak b. Süveyd, ona Ebu Katade, ona Husayn el-Ezdî'nin naklettiğine göre; biz, İmran b. Husayn ile birlikteydik. Orada Buşeyr İbn Ka'b da vardı. (Bir ara) İmran b. Husayn (söze başlayıp), Rasulullah'ın (sav): "Utanma tamamiyle hayırdır" dediğini ya da "utanma(nın) hepsi de hayırdır" buyurduğunu söyledi. Bunun üzerine Büşeyr b. Ka'b: Biz bazı kitaplarda bazı hayaların vakar (ağırlık), bazısının sekînet (iç huzuru), bazısının da zayıflık (kaynağı) olduğuna rastladık dedi. İmran hadisi tekrar rivayet etti. Büşeyr de sözü(nü) tekrarladı; (hayanın birtakım zaafların kaynağı olduğunu ifade eden Büşeyr'in bu sözlerini ikinci kez işiten) İmran öfkelenip gözleri kıpkırmızı oldu ve (Büşeyr'e hi­taben): Görüyorum ki, ben sana Rasulullah'tan (sav) söz ediyorum, sen de bana kitaplarından bahsediyorsun, dedi. (Biz bu durumu görünce İmran'ın daha fazla kızmasını önlemek için kendisine): Ey Ebu Nüceyd, (artık bu kadarı) yeter! dedik.


    Öneri Formu
33789 D004796 Ebu Davud, Edeb, 6

Bize Kuteybe b. Said, ona Yakub el-İskenderânî, ona Amr, ona Muttalib, ona da Aişe (r.anha), Hz. Peygamber'den rivayet etmiştir: "Muhakkak ki mü'min, ah­lakının güzelliği sebebi ile (gündüzleri) oruç tutan (ve geceleri de) Al­lah'a ibadetle geçiren kimsenin derecesine ulaşır."


    Öneri Formu
33791 D004798 Ebu Davud, Edeb, 7

Bize Ebu Valid Tayâlisî, ona Hafs b. Ömer; (T) Bize İbn Kesir, ona Şube, ona Kasım, ona Ebû Bezze, ona Ata b. Nafi' el-Keyharânî, ona Ümmü Derda, ona Ebu Derdâ'nın naklettiğine göre Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Terazide güzel huydan daha ağır basacak olan bir şey yoktur." [(Bu hadisin ravilerinden) Ebu'l Velid (et Tayâlisî, bu hadisi el Kasım b Ebû Bezze'den) sema yoluyla, yani ben, Ata el-Keyharânî'yi (şöyle şöyle derken) işittim, şeklinde rivayet etti. (Diğer ravi Hafs b. Ömer ise el Kasım'dan an'ane tarikiyle rivayet etti.)] [Ebû Davud der ki: (Sözü geçen) o (Ata el-Keyharani'den maksat) Ata b. Yakub'dur ve İbrahim b. Nafi'nin dayısıdır. Keyharânî ve Gevharânî (nisbeleriyle) anılır.]


    Öneri Formu
33792 D004799 Ebu Davud, Edeb, 7

Bize Hasan b. Ali, ona Yezid b. Harun, ona İbn Ebu Zi'b, ona Said el-Makburî, ona babası, ona da Ebu Hureyre'nin (ra) naklettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Allah hapşırmayı sever, esnemeyi ise çirkin görür. Birinize esneme geldiğinde gücü yettiğince ona mani olsun. Esnerken Hâh! Hâh! diye ses çıkarmasın. Zira bu hal şeytandandır ve onu güldürür."


    Öneri Formu
34108 D005028 Ebu Davud, Edeb, 89

Bize Müsedded, ona Yahya, ona İbn Aclân, ona Sümey, ona Ebû Salih'in rivayet ettiğine göre Ebu Hureyre şöyle demiştir: "Rasulullah (sav) hapşıracağı zaman elini ya da elbisesini ağzına tutar, hapşırırken sesini kısar yahut alçak sesle hapşırırdı" Ebu Hureyre'nin "sesini kısar" yahut "alçak sesle hapşırırdı" kelimelerinden hangisini zikrettiği hususunda ravi Yahya şüphe etmiştir.


    Öneri Formu
34109 D005029 Ebu Davud, Edeb, 90

Bize Musa b. İsmail, ona Abdülaziz b. Abdullah b. Ebu Seleme, ona Abdullah b. Dinar, ona Ebû Salih, ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Biriniz hapşırdığı zaman elhamdülillahi alâ külli hâl/Her halim için Allah'a (cc) hamd olsun desin. (Onu duyan) kardeşi yahut arkadaşı da yerhamükallah/Allah (cc) seni bağışlasın desin. Hapşıran da buna mukabil yehdîkümüllahu ve yüslihu bâleküm/Allah (cc) sizi hidayetten ayırmasın ve halinizi İslam'a uygun eylesin desin."


    Öneri Formu
34113 D005033 Ebu Davud, Edeb, 91

Bize Musa b. İsmail, ona Hammad, ona Sabit, ona da Enes şöyle demiştir: Hz. Peygamber'in(sav) Adba isimli devesinin yarışlarda kimse önüne geçmezdi. Ancak bir bedevi devesiyle geldi ve Adba'yı geçti. Bu durum Rasulullah'ın (sav) sahabilerine ağır geldi. Bunun üzerine Allah'ın Rasulü şöyle buyurdu: "Dünyada iken yükselen her şeyi tersine çevirmek Allah'ın bir kanunudur."


    Öneri Formu
33795 D004802 Ebu Davud, Edeb, 8

Bize İsa b. Hammad el-Mısrî, ona Leys, ona İbn Aclân, ona Said b. Ebu Said, ona da Ebu Hureyre nakletmiştir. "Said b. Ebu Said dedi ki: Bildiğim kadarıyla Ebu Hureyre bu hadisi aynı mana ile doğrudan Rasulullah'a (sav) nispet ederek (merfu olarak) nakletmiştir." [Ebû Davud dedi ki: Bu hadisi Ebu Nuaym, ona Musa b. Kays, ona Muhammed b. Aclân, ona Said, ona Ebu Hureyre, ona da Rasulullah'tan (sav) nakletmiştir.]


    Öneri Formu
34115 D005035 Ebu Davud, Edeb, 92