Bize Müemmel b. el-Fadl, ona Velid b. Müslim, ona Abdullah b. A'lâ, ona Büsr b. Ubeydullah, ona Ebu İdris el-Havlanî, ona Avf b. Malik el-Eşcaî'den naklettiğine göre şöyle demişti: Tebük savaşında deriden yapılmış bir çadırda bulunan Rasulullah'ın (sav) yanına gittim. Kendisine selam verdim, selamımı aldı ve "(çadıra) gir" dedi. (Çadır küçük olduğundan) Her tarafım (tüm vücudum çadıra) girsin mi, ey Allah'ın Rasulü? diye sorunca "(evet) her tarafın girsin" diye cevap verdi.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
34080, D005000
Hadis:
حَدَّثَنَا مُؤَمَّلُ بْنُ الْفَضْلِ حَدَّثَنَا الْوَلِيدُ بْنُ مُسْلِمٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ الْعَلاَءِ عَنْ بُسْرِ بْنِ عُبَيْدِ اللَّهِ عَنْ أَبِى إِدْرِيسَ الْخَوْلاَنِىِّ عَنْ عَوْفِ بْنِ مَالِكٍ الأَشْجَعِىِّ قَالَ أَتَيْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فِى غَزْوَةِ تَبُوكَ وَهُوَ فِى قُبَّةٍ مِنْ أَدَمٍ فَسَلَّمْتُ فَرَدَّ وَقَالَ
"ادْخُلْ." فَقُلْتُ أَكُلِّى يَا رَسُولَ اللَّهِ قَالَ
"كُلُّكَ." فَدَخَلْتُ.
Tercemesi:
Bize Müemmel b. el-Fadl, ona Velid b. Müslim, ona Abdullah b. A'lâ, ona Büsr b. Ubeydullah, ona Ebu İdris el-Havlanî, ona Avf b. Malik el-Eşcaî'den naklettiğine göre şöyle demişti: Tebük savaşında deriden yapılmış bir çadırda bulunan Rasulullah'ın (sav) yanına gittim. Kendisine selam verdim, selamımı aldı ve "(çadıra) gir" dedi. (Çadır küçük olduğundan) Her tarafım (tüm vücudum çadıra) girsin mi, ey Allah'ın Rasulü? diye sorunca "(evet) her tarafın girsin" diye cevap verdi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Edeb 92, /1133
Senetler:
1. Ebu Amr Avf b. Malik el-Eşcaî (Avf b. Malik)
2. Ebu İdris el-Havlanî (Aizullah b. Abdullah b. Amr)
3. Büsr b. Ubeydullah el-Hadramî (Büsr b. Ubeydullah)
4. Abdullah b. A'lâ er-Ribî (Abdullah b. Ala b. Zebr)
5. Ebu Abbas Velid b. Müslim el-Kuraşî (Velid b. Müslim)
6. Ebu Said Müemmel b. Fadl el-Cezerî (Müemmel b. Fadl b. Mücahid b. Umeyr)
Konular:
Adab, insani ilişkilerde nezaket, kabalık
Adab, izin isteme adabı
EĞLENCE KÜLTÜRÜ
Hz. Peygamber, şakalaşması
KTB, ADAB
Şaka, şakalaşma
Saygı, insanlara karşı saygılı ve nazik olmak
Siyer, Tebük gazvesi
Bize Safvan b. Salih, ona Velid ona Osman b. Ebu Âtike şöyle rivayet etmiştir:
"(Avf b. Malik, Rasulullah'a) Her tarafım (tüm vücudum çadıra) girsin mi? sözünü sadece çadırın küçüklüğünden dolayı (şaka olsun diye) söylemişti."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
34081, D005001
Hadis:
حَدَّثَنَا صَفْوَانُ بْنُ صَالِحٍ حَدَّثَنَا الْوَلِيدُ حَدَّثَنَا عُثْمَانُ بْنُ أَبِى الْعَاتِكَةِ قَالَ
"إِنَّمَا قَالَ أَدْخُلُ كُلِّى. مِنْ صِغَرِ الْقُبَّةِ."
Tercemesi:
Bize Safvan b. Salih, ona Velid ona Osman b. Ebu Âtike şöyle rivayet etmiştir:
"(Avf b. Malik, Rasulullah'a) Her tarafım (tüm vücudum çadıra) girsin mi? sözünü sadece çadırın küçüklüğünden dolayı (şaka olsun diye) söylemişti."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Edeb 92, /1134
Senetler:
1. Ebu Hafs Osman b. Süleyman el-Ezdî (Osman b. Süleyman)
2. Ebu Abbas Velid b. Müslim el-Kuraşî (Velid b. Müslim)
3. Safvan b. Salih es-Sekafî (Safvan b. Salih b. Safvan)
Konular:
Adab, insani ilişkilerde nezaket, kabalık
Adab, izin isteme adabı
Hz. Peygamber, şakalaşması
KTB, ADAB
Şaka, şakalaşma
Siyer, Tebük gazvesi
Bize Zeyd b. Ahzem, ona Abdülkahir b. Şuayb, ona Hişam, ona Hümeyd b. Hilal, ona da Ebu Bürde b. Ebu Musa babasından bu olayın aynısı rivayetti ve Ömer'in şöyle dediğini söyledi:
"(Şunu bil ki) ben seni yalan söylemekle itham etmedim. Fakat Rasulullah'tan (sav) hadis rivayet etmek zordur."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
34308, D005183
Hadis:
حَدَّثَنَا زَيْدُ بْنُ أَخْزَمَ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْقَاهِرِ بْنُ شُعَيْبٍ حَدَّثَنَا هِشَامٌ عَنْ حُمَيْدِ بْنِ هِلاَلٍ عَنْ أَبِى بُرْدَةَ بْنِ أَبِى مُوسَى عَنْ أَبِيهِ بِهَذِهِ الْقِصَّةِ قَالَ فَقَالَ عُمَرُ لأَبِى مُوسَى
"إِنِّى لَمْ أَتَّهِمْكَ وَلَكِنَّ الْحَدِيثَ عَنْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم شَدِيدٌ."
Tercemesi:
Bize Zeyd b. Ahzem, ona Abdülkahir b. Şuayb, ona Hişam, ona Hümeyd b. Hilal, ona da Ebu Bürde b. Ebu Musa babasından bu olayın aynısı rivayetti ve Ömer'in şöyle dediğini söyledi:
"(Şunu bil ki) ben seni yalan söylemekle itham etmedim. Fakat Rasulullah'tan (sav) hadis rivayet etmek zordur."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Edeb 138, /1169
Senetler:
1. Ebu Musa Abdullah b. Kays el-Eş'arî (Abdullah b. Kays b. Süleym)
2. Ebu Bürde b. Ebu Musa el-Eş'arî (Amir b. Abdullah b. Kays b. Süleym)
3. Ebu Nasr Humeyd b. Hilal el-Adevî (Humeyd b. Hilal b. Hubeyra)
4. Ebu Abdullah Hişam b. Hassan el-Ezdi (Hişam b. Hassan)
5. Abdülkahir b. Şuayb el-Muavveli (Abdülkahir b. Şuayb b. Habhab)
6. Zeyd b. Ahzem et-Tai (Zeyd b. Ahzem)
Konular:
Adab, izin isteme adabı
Hadis Rivayeti, ihtiyat
KTB, ADAB
حَدَّثَنَا مُوسَى بْنُ إِسْمَاعِيلَ حَدَّثَنَا حَمَّادٌ عَنْ حَبِيبٍ وَهِشَامٍ عَنْ مُحَمَّدٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم قَالَ
"رَسُولُ الرَّجُلِ إِلَى الرَّجُلِ إِذْنُهُ."
Bize Musa b. İsmail, ona Hammad, ona Habib ve Hişam, onlara Muhammed, ona da Ebu Hureyre, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti:
"Bir kimsenin diğer bir kimseye (davet için) birini elçi olarak göndermesi, o kimsenin evine girmesine izin vermesi demektir."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
34314, D005189
Hadis:
حَدَّثَنَا مُوسَى بْنُ إِسْمَاعِيلَ حَدَّثَنَا حَمَّادٌ عَنْ حَبِيبٍ وَهِشَامٍ عَنْ مُحَمَّدٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم قَالَ
"رَسُولُ الرَّجُلِ إِلَى الرَّجُلِ إِذْنُهُ."
Tercemesi:
Bize Musa b. İsmail, ona Hammad, ona Habib ve Hişam, onlara Muhammed, ona da Ebu Hureyre, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti:
"Bir kimsenin diğer bir kimseye (davet için) birini elçi olarak göndermesi, o kimsenin evine girmesine izin vermesi demektir."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Edeb 140, /1171
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Bekir Muhammed b. Sirin el-Ensarî (Muhammed b. Sirin)
3. Habib b. Şehid el-Ezdî (Habib b. eş-Şehid)
4. Ebu Seleme Hammad b. Seleme el-Basrî (Hammad b. Seleme b. Dînar)
5. Ebu Seleme Musa b. İsmail et-Tebûzeki (Musa b. İsmail)
Konular:
Adab, izin isteme adabı
KTB, ADAB
Bize Muhammed b. Yahya b. Faris ez-Zühli, ona Ebu Âsım, ona Ebu Halid Vehb, ona Ebu Süfyan el-Hımsi, ona Ebu da Ümame, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
"İnsanlar arasında Allah'a en yakın olan, onlara selamı önce verendir."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
34328, D005197
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يَحْيَى بْنِ فَارِسٍ الذُّهْلِىُّ حَدَّثَنَا أَبُو عَاصِمٍ عَنْ أَبِى خَالِدٍ وَهْبٍ عَنْ أَبِى سُفْيَانَ الْحِمْصِىِّ عَنْ أَبِى أُمَامَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم:
"إِنَّ أَوْلَى النَّاسِ بِاللَّهِ مَنْ بَدَأَهُمْ بِالسَّلاَمِ."
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Yahya b. Faris ez-Zühli, ona Ebu Âsım, ona Ebu Halid Vehb, ona Ebu Süfyan el-Hımsi, ona Ebu da Ümame, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
"İnsanlar arasında Allah'a en yakın olan, onlara selamı önce verendir."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Edeb 144, /1172
Senetler:
1. Ebu Ümame Sudey b. Aclân el-Bahilî (Sudey b. Aclân b. Vehb)
2. Ebu Süfyan Muhammed b. Ziyad el-Elhânî (Muhammed b. Ziyad)
3. Ebu Halid Vehb b. Halid el-Himyerî (Vehb b. Halid)
4. Ebu Âsım Dahhâk b. Mahled en-Nebîl (Dahhâk b. Mahled)
5. Muhammed b. Yahya ez-Zühli (Muhammed b. Yahya b. Abdullah b. Halid)
Konular:
Adab, Selam, selamlaşma adabı
KTB, SELAM
Selam, selam önce veren / vermesi gereken
Selam, Selamlaşma fazileti
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33982, D004922
Hadis:
حَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ حَدَّثَنَا بِشْرٌ عَنْ خَالِدِ بْنِ ذَكْوَانَ عَنِ الرُّبَيِّعِ بِنْتِ مُعَوِّذِ بْنِ عَفْرَاءَ قَالَتْ جَاءَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَدَخَلَ عَلَىَّ صَبِيحَةَ بُنِىَ بِى فَجَلَسَ عَلَى فِرَاشِى كَمَجْلِسِكَ مِنِّى فَجَعَلَتْ جُوَيْرِيَاتٌ يَضْرِبْنَ بِدُفٍّ لَهُنَّ وَيَنْدُبْنَ مَنْ قُتِلَ مِنْ آبَائِى يَوْمَ بَدْرٍ إِلَى أَنْ قَالَتْ إِحْدَاهُنَّ وَفِينَا نَبِىُّ يَعْلَمُ مَا فِى غَدٍ. فَقَالَ
"دَعِى هَذِهِ وَقُولِى الَّذِى كُنْتِ تَقُولِينَ."
Tercemesi:
Bize Müsedded, ona Bişr, ona Halid b. Zekvan, ona Muavviz b. Afra kızı er-Rubeyyi'nin şöyle dediğini rivayet etti: Rasulullah (sav) zifaf gecemin sabahında yanıma girip, senin benim yakınımdaki bu oturuşun gibi döşeğimin üzerine oturdu. Bazı küçük kızlar ellerindeki bir tefe vurmaya ve Bedir günü şehit düşen babalarımın öldürülmesi sebebiyle kahramanlıklarını dile getiriyorlardı. Sonunda o kızlardan birisi bir de aramızda yarın ne olacağını bilen bir Nebi vardır dedi. Bu sefer Rasulullah (sav):
"Böyle söylemeyi bırak ve daha önce söylediklerini söyle" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Edeb 59, /1118
Senetler:
1. Rubeyyi' bt. Muavviz el-Ensariyye (Rubeyyi' bt. Muavviz b. Haris b. Rifâ'a)
2. Halid b. Zekvan el-Medenî (Halid b. Zekvan)
3. Ebu İsmail Bişr b. Mufaddal er-Rakâşi (Bişr b. Mufaddal b. Lahik)
4. Müsedded b. Müserhed el-Esedî (Müsedded b. Müserhed b. Müserbel b. Şerik)
Konular:
Bilgi, gaybdan haber verme
Öneri Formu
Hadis Id, No:
274177, D005109-3
Hadis:
حَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ وَسَهْلُ بْنُ بَكَّارٍ قَالاَ حَدَّثَنَا أَبُو عَوَانَةَ ح
وَحَدَّثَنَا عُثْمَانُ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا جَرِيرٌ - الْمَعْنَى - عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ مُجَاهِدٍ عَنِ ابْنِ عُمَرَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"مَنِ اسْتَعَاذَكُمْ بِاللَّهِ فَأَعِيذُوهُ وَمَنْ سَأَلَكُمْ بِاللَّهِ فَأَعْطُوهُ."
[وَقَالَ سَهْلٌ وَعُثْمَانُ "وَمَنْ دَعَاكُمْ فَأَجِيبُوهُ." ثُمَّ اتَّفَقُوا "وَمَنْ آتَى إِلَيْكُمْ مَعْرُوفًا فَكَافِئُوهُ."]
[قَالَ مُسَدَّدٌ وَعُثْمَانُ "فَإِنْ لَمْ تَجِدُوا فَادْعُوا اللَّهَ لَهُ حَتَّى تَعْلَمُوا أَنْ قَدْ كَافَأْتُمُوهُ."]
Tercemesi:
Bize Müsedded (b. Müserhed) ve Sehl b. Bekkar, o ikisine Ebu Avane (Vazzah b. Abdullah); (T)
Bize Osman b. Ebu Şeybe, ona Cerir - bu isnadın mana ile rivayeti bu hadis metninde verildi-, ona el-A'meş (Süleyman b. Mihran), ona Mücahid, ona da (Abdullah) İbn Ömer, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti:
"Her kim Allah'ın ismini vererek size sığınırsa onu himayeniz altına alınız kim de sizden Allah için bir şey isterse ona (isteğini) veriniz."
[(Ebû Davud dedi ki: Bu hadisi bana rivayet eden üç şeyhten ikisi (Sehl ile Osman (bu cümleye ilave olarak): "Sizi davet eden (in davetin)e icabet ediniz" (cümlesini de) rivayet ettiler. Sonra (şu cümleyi rivayette üçü de birleştiler: "Kim size bir iyilikte bulunursa siz de onu mükafatlandırınız."]
[(Sözü geçen üç şeyhimden) Müsedded ile Osman (yukarıdaki rivayetlere ilave olarak: "Eğer (onu mükafatlandıracak bir şey) bulamazsanız, onun iyiliğini karşıladığınıza kanaat getirinceye kadar ona dua ediniz." (cümlesini de) rivayet etti(ler).]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Edeb 117, /1156
Senetler:
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Ebu Haccac Mücahid b. Cebr el-Kuraşî (Mücahid b. Cebr)
3. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
4. Ebu Abdullah Cerir b. Abdulhamid ed-Dabbî (Cerir b. Abdülhamid b. Cerir b. Kurt b. Hilal b. Ekyes)
5. Ebu Hasan Osman b. Ebu Şeybe el-Absî (Osman b. Muhammed b. İbrahim)
Konular:
Dua, iyilik yapana dua edilmeli
İyilik, iyiliğe nasıl karşılık verileceği
KTB, HEDİYELEŞMEK
Sadaka, Allah için vermek
Yardımseverlik, muhtaç kimselerin ihtiyacını gidermek
Öneri Formu
Hadis Id, No:
274178, D005109-2
Hadis:
حَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ وَسَهْلُ بْنُ بَكَّارٍ قَالاَ حَدَّثَنَا أَبُو عَوَانَةَ ح
وَحَدَّثَنَا عُثْمَانُ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا جَرِيرٌ - الْمَعْنَى - عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ مُجَاهِدٍ عَنِ ابْنِ عُمَرَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"مَنِ اسْتَعَاذَكُمْ بِاللَّهِ فَأَعِيذُوهُ وَمَنْ سَأَلَكُمْ بِاللَّهِ فَأَعْطُوهُ."
[وَقَالَ سَهْلٌ وَعُثْمَانُ "وَمَنْ دَعَاكُمْ فَأَجِيبُوهُ." ثُمَّ اتَّفَقُوا "وَمَنْ آتَى إِلَيْكُمْ مَعْرُوفًا فَكَافِئُوهُ."]
[قَالَ مُسَدَّدٌ وَعُثْمَانُ "فَإِنْ لَمْ تَجِدُوا فَادْعُوا اللَّهَ لَهُ حَتَّى تَعْلَمُوا أَنْ قَدْ كَافَأْتُمُوهُ."]
Tercemesi:
Bize Müsedded (b. Müserhed) ve Sehl b. Bekkar, o ikisine Ebu Avane (Vazzah b. Abdullah); (T)
Bize Osman b. Ebu Şeybe, ona Cerir - bu isnadın mana ile rivayeti bu hadis metninde verildi-, ona el-A'meş (Süleyman b. Mihran), ona Mücahid, ona da (Abdullah) İbn Ömer, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti:
"Her kim Allah'ın ismini vererek size sığınırsa onu himayeniz altına alınız kim de sizden Allah için bir şey isterse ona (isteğini) veriniz."
[(Ebû Davud dedi ki: Bu hadisi bana rivayet eden üç şeyhten ikisi (Sehl ile Osman (bu cümleye ilave olarak): "Sizi davet eden (in davetin)e icabet ediniz" (cümlesini de) rivayet ettiler. Sonra (şu cümleyi rivayette üçü de birleştiler: "Kim size bir iyilikte bulunursa siz de onu mükafatlandırınız."]
[(Sözü geçen üç şeyhimden) Müsedded ile Osman (yukarıdaki rivayetlere ilave olarak: "Eğer (onu mükafatlandıracak bir şey) bulamazsanız, onun iyiliğini karşıladığınıza kanaat getirinceye kadar ona dua ediniz." (cümlesini de) rivayet etti(ler).]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Edeb 117, /1156
Senetler:
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Ebu Haccac Mücahid b. Cebr el-Kuraşî (Mücahid b. Cebr)
3. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
4. Ebu Avane Vazzah b. Abdullah el-Yeşkurî (Vazzah b. Abdullah)
5. Sehl b. Bekkâr el-Kaysî (Sehl b. Bekkâr b. Bişr)
Konular:
Dua, iyilik yapana dua edilmeli
İyilik, iyiliğe nasıl karşılık verileceği
KTB, HEDİYELEŞMEK
Sadaka, Allah için vermek
Yardımseverlik, muhtaç kimselerin ihtiyacını gidermek
حَدَّثَنَا عِيسَى بْنُ مُحَمَّدٍ الرَّمْلِىُّ وَابْنُ عَوْفٍ - وَهَذَا لَفْظُهُ - قَالاَ حَدَّثَنَا الْفِرْيَابِىُّ عَنْ سُفْيَانَ عَنْ ثَوْرٍ عَنْ رَاشِدِ بْنِ سَعْدٍ عَنْ مُعَاوِيَةَ قَالَ سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ
"إِنَّكَ إِنِ اتَّبَعْتَ عَوْرَاتِ النَّاسِ أَفْسَدْتَهُمْ أَوْ كِدْتَ أَنْ تُفْسِدَهُمْ."
[فَقَالَ أَبُو الدَّرْدَاءِ كَلِمَةٌ سَمِعَهَا مُعَاوِيَةُ مِنْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم نَفَعَهُ اللَّهُ تَعَالَى بِهَا.]
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33922, D004888
Hadis:
حَدَّثَنَا عِيسَى بْنُ مُحَمَّدٍ الرَّمْلِىُّ وَابْنُ عَوْفٍ - وَهَذَا لَفْظُهُ - قَالاَ حَدَّثَنَا الْفِرْيَابِىُّ عَنْ سُفْيَانَ عَنْ ثَوْرٍ عَنْ رَاشِدِ بْنِ سَعْدٍ عَنْ مُعَاوِيَةَ قَالَ سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ
"إِنَّكَ إِنِ اتَّبَعْتَ عَوْرَاتِ النَّاسِ أَفْسَدْتَهُمْ أَوْ كِدْتَ أَنْ تُفْسِدَهُمْ."
[فَقَالَ أَبُو الدَّرْدَاءِ كَلِمَةٌ سَمِعَهَا مُعَاوِيَةُ مِنْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم نَفَعَهُ اللَّهُ تَعَالَى بِهَا.]
Tercemesi:
Bize İsa b. Muhammed er-Remli ve İbn Avf, -lafız, İbn Avf'a aittir- onlara el-Firyabî, ona Süfyan, ona Sevr, ona Râşid b. Sa'd, ona da Muaviye, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
"İnsanların gizli şeylerinin peşine düşersen onları ifsad edersin yahut onları ifsat etmeye pek yaklaşırsın!"
[Ebu Derdâ şöyle demiştir: Allah, Muaviye'nin Rasulullah'tan işittiği bu söz ile kendisini faydalandırmıştır.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Edeb 44, /1111
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Muaviye b. Ebu Süfyan el-Ümevi (Muaviye b. Sahr b. Harb b. Ümeyye b. Abdü Şems)
2. Râşid b. Sa'd el-Makraî (Râşid b. Sa'd)
3. Ebu Halid Sevr b. Yezid er-Rahbî (Sevr b. Yezid b. Ziyad)
4. Süfyan es-Sevrî (Süfyan b. Said b. Mesruk b. Habib b. Rafi')
5. Ebu Abdullah Muhammed b. Yusuf el-Firyabî (Muhammed b. Yusuf b. Vakıd b. Osman)
6. ibn Nehhâs er-Remli (İsa b. Muhammed b. İshak)
Konular:
Mahremiyet, özel hayatın mahremiyeti
Müslüman, ayıbını araştırmamak
Seçki, Güzel ahlak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33924, D004890
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا أَبُو مُعَاوِيَةَ عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ زَيْدِ بْنِ وَهْبٍ قَالَ
"أُتِىَ ابْنُ مَسْعُودٍ فَقِيلَ هَذَا فُلاَنٌ تَقْطُرُ لِحْيَتُهُ خَمْرًا فَقَالَ عَبْدُ اللَّهِ إِنَّا قَدْ نُهِينَا عَنِ التَّجَسُّسِ وَلَكِنْ إِنْ يَظْهَرْ لَنَا شَىْءٌ نَأْخُذْ بِهِ."
Tercemesi:
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Ebu Muaviye, ona el-A'meş, ona da Zeyd b. Vehb şöyle rivayet etmiştir:
"(Biri) İbn Mesud'a getirilip bu falan kimsedir. Sakalından şarap damlıyor denildi. (Bunun üzerine) Abdullah, (İnsanların kusurlarını) araştırmamız yasaklandı. Ama bize açıktan bir (günah ile gelirse) onu cezalandırırız dedi."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Edeb 44, /1111
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Ebu Süleyman Zeyd b. Vehb el-Cühenî (Zeyd b. Vehb)
3. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
4. Ebu Muaviye Muhammed b. Hâzim el-A'mâ ed-Darîr (Muhammed b. Hazim)
5. Ebu Bekir İbn Ebu Şeybe el-Absî (Abdullah b. Muhammed b. İbrahim b. Osman)
Konular:
Mahremiyet, özel hayatın mahremiyeti
Müslüman, ayıbını araştırmamak