حَدَّثَنَا مُعَلَّى بْنُ أَسَدٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْعَزِيزِ - يَعْنِى ابْنَ الْمُخْتَارِ - أَخْبَرَنَا مُوسَى بْنُ عُقْبَةَ قَالَ أَخْبَرَنِى سَالِمٌ أَنَّهُ سَمِعَ عَبْدَ اللَّهِ يُحَدِّثُ عَنْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَنَّهُ لَقِىَ زَيْدَ بْنَ عَمْرِو بْنِ نُفَيْلٍ بِأَسْفَلِ بَلْدَحٍ ، وَذَاكَ قَبْلَ أَنْ يُنْزَلَ عَلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم الْوَحْىُ ، فَقَدَّمَ إِلَيْهِ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم سُفْرَةً فِيهَا لَحْمٌ ، فَأَبَى أَنْ يَأْكُلَ مِنْهَا ، ثُمَّ قَالَ إِنِّى لاَ آكُلُ مِمَّا تَذْبَحُونَ عَلَى أَنْصَابِكُمْ ، وَلاَ آكُلُ إِلاَّ مِمَّا ذُكِرَ اسْمُ اللَّهِ عَلَيْهِ .
Bize Mualla b. Esed, ona Abdülaziz b. Muhtar, ona Musa b. Ukbe, ona Salim, ona da Abdullah şöyle demiştir:
Rasulullah (sav) Mekke yakınındaki Beldan vadisinin alt tarafında Zeyd b. Amr b. Nufeyl ile buluştu. Bu buluşma kendisine vahiy gelmesinden önceydi. Orada Rasulullah (sav), Zeyd b. Amr'a içinde et yemeği bulunan bir sofra sundu. Zeyd bundan yemeyi kabul etmedi, sonra da: "Ben sizin putlarınız için kestiğiniz hayvanların etlerinden yemem, ben üzerine Allah'ın ismi anılmış olanlardan başkasını yemem" demiştir.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
17108, B005499
Hadis:
حَدَّثَنَا مُعَلَّى بْنُ أَسَدٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْعَزِيزِ - يَعْنِى ابْنَ الْمُخْتَارِ - أَخْبَرَنَا مُوسَى بْنُ عُقْبَةَ قَالَ أَخْبَرَنِى سَالِمٌ أَنَّهُ سَمِعَ عَبْدَ اللَّهِ يُحَدِّثُ عَنْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَنَّهُ لَقِىَ زَيْدَ بْنَ عَمْرِو بْنِ نُفَيْلٍ بِأَسْفَلِ بَلْدَحٍ ، وَذَاكَ قَبْلَ أَنْ يُنْزَلَ عَلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم الْوَحْىُ ، فَقَدَّمَ إِلَيْهِ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم سُفْرَةً فِيهَا لَحْمٌ ، فَأَبَى أَنْ يَأْكُلَ مِنْهَا ، ثُمَّ قَالَ إِنِّى لاَ آكُلُ مِمَّا تَذْبَحُونَ عَلَى أَنْصَابِكُمْ ، وَلاَ آكُلُ إِلاَّ مِمَّا ذُكِرَ اسْمُ اللَّهِ عَلَيْهِ .
Tercemesi:
Bize Mualla b. Esed, ona Abdülaziz b. Muhtar, ona Musa b. Ukbe, ona Salim, ona da Abdullah şöyle demiştir:
Rasulullah (sav) Mekke yakınındaki Beldan vadisinin alt tarafında Zeyd b. Amr b. Nufeyl ile buluştu. Bu buluşma kendisine vahiy gelmesinden önceydi. Orada Rasulullah (sav), Zeyd b. Amr'a içinde et yemeği bulunan bir sofra sundu. Zeyd bundan yemeyi kabul etmedi, sonra da: "Ben sizin putlarınız için kestiğiniz hayvanların etlerinden yemem, ben üzerine Allah'ın ismi anılmış olanlardan başkasını yemem" demiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Zebâih ve's-Sayd 16, 2/410
Senetler:
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Ebu Ömer Salim b. Abdullah el-Adevî (Salim b. Abdullah b. Ömer b. Hattab)
3. Ebu Muhammed Musa b. Ukbe el-Kuraşî (Musa b. Ukbe b. Ebu Ayyaş)
4. Ebu İshak Abdulaziz b. Muhtar el-Ensarî (Abdulaziz b. Muhtar)
5. Ebu Heysem Muallâ b. Esed el-Ammî (Muallâ b. Esed)
Konular:
Haram, Allah'tan başkası adına kesilmiş olan
Hz. Peygamber, risalet öncesi hayatı
Kültürel Hayat, yemek kültürü
Kurban, Allahtan başkası adına hayvan kesmek
حَدَّثَنَا أَبُو الْوَلِيدِ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ عَنْ حُمَيْدِ بْنِ هِلاَلٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ مُغَفَّلٍ - رضى الله عنه - قَالَ "كُنَّا مُحَاصِرِينَ قَصْرَ خَيْبَرَ ، فَرَمَى إِنْسَانٌ بِجِرَابٍ فِيهِ شَحْمٌ ، فَنَزَوْتُ لآخُذَهُ ، فَالْتَفَتُّ فَإِذَا النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم فَاسْتَحْيَيْتُ مِنْهُ." وَقَالَ ابْنُ عَبَّاسٍ طَعَامُهُمْ ذَبَائِحُهُمْ .
Bize Ebu Velid, ona Şu'be, ona Humeyd b. Hilal, ona da Abdullah b. Muğaffel (ra) şöyle demiştir:
"Biz Hayber kalesini kuşatıyorduk. Bu sırada bir kişi, içinde yağ bulunan bir kese fırlattı. Ben hemen onu almak için harekete geçtim. Arkama dönünce Peygamber'i (sav) gördüm de O'ndan utandım"
[İbn Abbas şöyle demiştir: Onların yemekleri, kestikleri hayvanlardı.]
Öneri Formu
Hadis Id, No:
17118, B005508
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو الْوَلِيدِ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ عَنْ حُمَيْدِ بْنِ هِلاَلٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ مُغَفَّلٍ - رضى الله عنه - قَالَ "كُنَّا مُحَاصِرِينَ قَصْرَ خَيْبَرَ ، فَرَمَى إِنْسَانٌ بِجِرَابٍ فِيهِ شَحْمٌ ، فَنَزَوْتُ لآخُذَهُ ، فَالْتَفَتُّ فَإِذَا النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم فَاسْتَحْيَيْتُ مِنْهُ." وَقَالَ ابْنُ عَبَّاسٍ طَعَامُهُمْ ذَبَائِحُهُمْ .
Tercemesi:
Bize Ebu Velid, ona Şu'be, ona Humeyd b. Hilal, ona da Abdullah b. Muğaffel (ra) şöyle demiştir:
"Biz Hayber kalesini kuşatıyorduk. Bu sırada bir kişi, içinde yağ bulunan bir kese fırlattı. Ben hemen onu almak için harekete geçtim. Arkama dönünce Peygamber'i (sav) gördüm de O'ndan utandım"
[İbn Abbas şöyle demiştir: Onların yemekleri, kestikleri hayvanlardı.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Zebâih ve's-Sayd 22, 2/412
Senetler:
()
Konular:
Kültürel Hayat, yemek kültürü
Siyer, Hayber günü
حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ حَدَّثَنَا أَبُو عَوَانَةَ عَنِ الأَسْوَدِ بْنِ قَيْسٍ عَنْ جُنْدَبِ بْنِ سُفْيَانَ الْبَجَلِىِّ قَالَ ضَحَّيْنَا مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أُضْحِيَّةً ذَاتَ يَوْمٍ فَإِذَا أُنَاسٌ قَدْ ذَبَحُوا ضَحَايَاهُمْ قَبْلَ الصَّلاَةِ فَلَمَّا انْصَرَفَ رَآهُمُ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم أَنَّهُمْ قَدْ ذَبَحُوا قَبْلَ الصَّلاَةِ فَقَالَ:
"مَنْ ذَبَحَ قَبْلَ الصَّلاَةِ فَلْيَذْبَحْ مَكَانَهَا أُخْرَى ، وَمَنْ كَانَ لَمْ يَذْبَحْ حَتَّى صَلَّيْنَا فَلْيَذْبَحْ عَلَى اسْمِ اللَّهِ."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
17110, B005500
Hadis:
حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ حَدَّثَنَا أَبُو عَوَانَةَ عَنِ الأَسْوَدِ بْنِ قَيْسٍ عَنْ جُنْدَبِ بْنِ سُفْيَانَ الْبَجَلِىِّ قَالَ ضَحَّيْنَا مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أُضْحِيَّةً ذَاتَ يَوْمٍ فَإِذَا أُنَاسٌ قَدْ ذَبَحُوا ضَحَايَاهُمْ قَبْلَ الصَّلاَةِ فَلَمَّا انْصَرَفَ رَآهُمُ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم أَنَّهُمْ قَدْ ذَبَحُوا قَبْلَ الصَّلاَةِ فَقَالَ:
"مَنْ ذَبَحَ قَبْلَ الصَّلاَةِ فَلْيَذْبَحْ مَكَانَهَا أُخْرَى ، وَمَنْ كَانَ لَمْ يَذْبَحْ حَتَّى صَلَّيْنَا فَلْيَذْبَحْ عَلَى اسْمِ اللَّهِ."
Tercemesi:
Bize Kuteybe, ona Ebu Avane, ona Esved b. Kays, ona da Cündeb b. Süfyan el-Becelî (ra) şöyle demiştir:
Biz, Rasulullah (sav) ile birlikte bir gün Kurban Bayramı’nda kurban kestik. Bir de baktık ki bazı insanlar, namazdan önce kurbanlarını kesmişler. Rasulullah (sav) namazdan dönünce onların namazdan önce kestiklerini gördü ve şöyle buyurdu:
"Kim namazdan önce kurbanını kestiyse, onun yerine başka bir kurban daha kessin. Kim de biz namazı kılıncaya kadar kesmemişse, Allah’ın adıyla kurbanını kessin."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Zebâih ve's-Sayd 17, 2/411
Senetler:
()
Konular:
Kurban, Kesim Zamanı
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ أَبِى بَكْرٍ حَدَّثَنَا مُعْتَمِرٌ عَنْ عُبَيْدِ اللَّهِ عَنْ نَافِعٍ سَمِعَ ابْنَ كَعْبِ بْنِ مَالِكٍ يُخْبِرُ ابْنَ عُمَرَ أَنَّ أَبَاهُ أَخْبَرَهُ أَنَّ جَارِيَةً لَهُمْ كَانَتْ تَرْعَى غَنَمًا بِسَلْعٍ ، فَأَبْصَرَتْ بِشَاةٍ مِنْ غَنَمِهَا مَوْتًا ، فَكَسَرَتْ حَجَرًا فَذَبَحَتْهَا ، فَقَالَ لأَهْلِهِ لاَ تَأْكُلُوا حَتَّى آتِىَ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم فَأَسْأَلَهُ ، أَوْ حَتَّى أُرْسِلَ إِلَيْهِ مَنْ يَسْأَلُهُ . فَأَتَى النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم أَوْ بَعَثَ إِلَيْهِ فَأَمَرَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم بِأَكْلِهَا.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
17111, B005501
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ أَبِى بَكْرٍ حَدَّثَنَا مُعْتَمِرٌ عَنْ عُبَيْدِ اللَّهِ عَنْ نَافِعٍ سَمِعَ ابْنَ كَعْبِ بْنِ مَالِكٍ يُخْبِرُ ابْنَ عُمَرَ أَنَّ أَبَاهُ أَخْبَرَهُ أَنَّ جَارِيَةً لَهُمْ كَانَتْ تَرْعَى غَنَمًا بِسَلْعٍ ، فَأَبْصَرَتْ بِشَاةٍ مِنْ غَنَمِهَا مَوْتًا ، فَكَسَرَتْ حَجَرًا فَذَبَحَتْهَا ، فَقَالَ لأَهْلِهِ لاَ تَأْكُلُوا حَتَّى آتِىَ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم فَأَسْأَلَهُ ، أَوْ حَتَّى أُرْسِلَ إِلَيْهِ مَنْ يَسْأَلُهُ . فَأَتَى النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم أَوْ بَعَثَ إِلَيْهِ فَأَمَرَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم بِأَكْلِهَا.
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Ebu Bekr, ona Mu‘temir, ona Ubeydullah, ona Nafi‘, ona İbn Ka‘b b. Malik, ona İbn Ömer, ona da İbn Ka'b'ın babası (Ka'b b. Malik) şöyle demiştir:
Kendilerinin bir cariyesi vardı. Bu cariye Sel dağında koyunlarını güderdi. Sürüsünden bir koyunun ölmek üzere olduğunu görünce bir taş kırdı ve (keskin tarafıyla) koyunu kesti. Bunun üzerine babası ailesine, 'Ben Rasulullah’a (sav) gidip soruncaya kadar —veya ona soracak birini gönderinceye kadar— ondan yemeyin' dedi. Rasulullah’a (sav) gitti veya ona birini gönderdi; Rasulullah (sav) ise onun yenilmesini emretti.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Zebâih ve's-Sayd 18, 2/411
Senetler:
()
Konular:
Kültürel hayat, Hayvanların kesiminde kullanılacak aletler
Kültürel Hayat, yemek kültürü
Öneri Formu
Hadis Id, No:
17112, B005502
Hadis:
حَدَّثَنَا مُوسَى حَدَّثَنَا جُوَيْرِيَةُ عَنْ نَافِعٍ عَنْ رَجُلٍ مِنْ بَنِى سَلِمَةَ أَخْبَرَ عَبْدَ اللَّهِ أَنَّ جَارِيَةً لِكَعْبِ بْنِ مَالِكٍ تَرْعَى غَنَمًا لَهُ بِالْجُبَيْلِ الَّذِى بِالسُّوقِ وَهْوَ بِسَلْعٍ ، فَأُصِيبَتْ شَاةٌ ، فَكَسَرَتْ حَجَرًا فَذَبَحَتْهَا ، فَذَكَرُوا لِلنَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فَأَمَرَهُمْ بِأَكْلِهَا .
Tercemesi:
Bize Musa, ona Cüveyriye, ona Nâfi', ona Seleme oğullarından bir adam, ona da Abdullah şöyle demiştir:
Ka'b b. Mâlik'in bir cariyesi vardı. Bu kadın Medine çarşısına yakın olan Sel' dağında (koyun sürüsü güderdi.) Bir koyun yaralandı. Kadın da hemen bir taş kırıp, onunla koyunu kesti. Kadının bu uygulamasını Hz. Peygamber'e (sav) haber verdiler. "O da (sav) onlara bu koyunu yemelerini emretti."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Zebâih ve's-Sayd 18, 2/411
Senetler:
()
Konular:
Kültürel hayat, Hayvanların kesiminde kullanılacak aletler
Kültürel Hayat, yemek kültürü
Öneri Formu
Hadis Id, No:
17113, B005503
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدَانُ قَالَ أَخْبَرَنِى أَبِى عَنْ شُعْبَةَ عَنْ سَعِيدِ بْنِ مَسْرُوقٍ عَنْ عَبَايَةَ بْنِ رَافِعٍ عَنْ جَدِّهِ أَنَّهُ قَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ لَيْسَ لَنَا مُدًى . فَقَالَ « مَا أَنْهَرَ الدَّمَ وَذُكِرَ اسْمُ اللَّهِ فَكُلْ ، لَيْسَ الظُّفُرَ وَالسِّنَّ ، أَمَّا الظُّفُرُ فَمُدَى الْحَبَشَةِ ، وَأَمَّا السِّنُّ فَعَظْمٌ » . وَنَدَّ بَعِيرٌ فَحَبَسَهُ فَقَالَ « إِنَّ لِهَذِهِ الإِبِلِ أَوَابِدَ كَأَوَابِدِ الْوَحْشِ فَمَا غَلَبَكُمْ مِنْهَا فَاصْنَعُوا هَكَذَا » .
Tercemesi:
Bize Abdan, ona babası, ona Şu'be, ona Said b. Mesrûk, ona Abaye b. Rafi', ona da dedesi (Râfi' b. Hadîc) (ra) şöyle demiştir:
Ey Allah’ın Rasulü! Bizim (hayvan kesecek) bıçaklarımız yok. Bunun üzerine Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Kanı akıtan ve üzerine Allah’ın ismi zikredilen (her aletle) kesilen hayvanın etinden yiyin; ancak tırnak ve diş hariçtir. Tırnak, Habeşlilerin bıçağıdır; diş ise bir kemiktir."
Bu esnada bir deve kaçtı; (bir kişi vurarak) onu durdurdu. Bunun üzerine Rasulullah (sav) buyurdu ki: "Bu develer de vahşi hayvanlar gibi bazen kaçıp giderler. Onları yakalayamazsanız, işte böyle yapın."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Zebâih ve's-Sayd 18, 2/411
Senetler:
()
Konular:
Besmele, her işe besmele ile başlamak
Habeşistan, habeşlilerle ilişkiler,
Kültürel hayat, Hayvanların kesiminde kullanılacak aletler
Kültürel Hayat, yemek kültürü
حَدَّثَنَا صَدَقَةُ أَخْبَرَنَا عَبْدَةُ عَنْ عُبَيْدِ اللَّهِ عَنْ نَافِعٍ عَنِ ابْنٍ لِكَعْبِ بْنِ مَالِكٍ عَنْ أَبِيهِ أَنَّ امْرَأَةً ذَبَحَتْ شَاةً بِحَجَرٍ ، فَسُئِلَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم عَنْ ذَلِكَ ، فَأَمَرَ بِأَكْلِهَا . وَقَالَ اللَّيْثُ حَدَّثَنَا نَافِعٌ أَنَّهُ سَمِعَ رَجُلاً مِنَ الأَنْصَارِ يُخْبِرُ عَبْدَ اللَّهِ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم أَنَّ جَارِيَةً لِكَعْبٍ بِهَذَا .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
17114, B005504
Hadis:
حَدَّثَنَا صَدَقَةُ أَخْبَرَنَا عَبْدَةُ عَنْ عُبَيْدِ اللَّهِ عَنْ نَافِعٍ عَنِ ابْنٍ لِكَعْبِ بْنِ مَالِكٍ عَنْ أَبِيهِ أَنَّ امْرَأَةً ذَبَحَتْ شَاةً بِحَجَرٍ ، فَسُئِلَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم عَنْ ذَلِكَ ، فَأَمَرَ بِأَكْلِهَا . وَقَالَ اللَّيْثُ حَدَّثَنَا نَافِعٌ أَنَّهُ سَمِعَ رَجُلاً مِنَ الأَنْصَارِ يُخْبِرُ عَبْدَ اللَّهِ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم أَنَّ جَارِيَةً لِكَعْبٍ بِهَذَا .
Tercemesi:
Bize Sadaka, ona Abde, ona Ubeydullah b. Nâfi', ona Ka'b b. Mâlik'in oğlu, ona da babası (Ka'b b. Mâlik) şöyle demiştir:
"Bir kadın bir taş parçasıyla bir koyunu kesmişti. Bu uygulama Hz. Peygamber'e (sav) sorulduğunda O, koyunun yenmesini emretmiştir."
Leys de şöyle dedi: Bize Nâfi' şöyle haber verdi: Ensar'dan bir adam, Abdullah b. Ömer'e, Hz. Peygamber'den nakledildiği üzere bu hadisi rivayet etmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Zebâih ve's-Sayd 19, 2/411
Senetler:
()
Konular:
Kültürel hayat, Hayvanların kesiminde kullanılacak aletler
Kültürel Hayat, yemek kültürü
حَدَّثَنَا قَبِيصَةُ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنْ أَبِيهِ عَنْ عَبَايَةَ بْنِ رِفَاعَةَ عَنْ رَافِعِ بْنِ خَدِيجٍ قَالَ قَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم
" كُلْ - يَعْنِى - مَا أَنْهَرَ الدَّمَ إِلاَّ السِّنَّ وَالظُّفُرَ."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
17116, B005506
Hadis:
حَدَّثَنَا قَبِيصَةُ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنْ أَبِيهِ عَنْ عَبَايَةَ بْنِ رِفَاعَةَ عَنْ رَافِعِ بْنِ خَدِيجٍ قَالَ قَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم
" كُلْ - يَعْنِى - مَا أَنْهَرَ الدَّمَ إِلاَّ السِّنَّ وَالظُّفُرَ."
Tercemesi:
Bize Kabîsa, ona Süfyân, ona babası (Saîd b. Mesrûk), ona Abâye b. Rifâ', ona da Râfi' b. Hadîc'in rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu:
"Diş ile tırnak hariç kan akıtan her şeyle kestiğini ye!"
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Zebâih ve's-Sayd 20, 2/412
Senetler:
()
Konular:
Kültürel hayat, Hayvanların kesiminde kullanılacak aletler
Kültürel Hayat, yemek kültürü
Öneri Formu
Hadis Id, No:
17117, B005507
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عُبَيْدِ اللَّهِ حَدَّثَنَا أُسَامَةُ بْنُ حَفْصٍ الْمَدَنِىُّ عَنْ هِشَامِ بْنِ عُرْوَةَ عَنْ أَبِيهِ عَنْ عَائِشَةَ - رضى الله عنها - أَنَّ قَوْمًا قَالُوا لِلنَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم إِنَّ قَوْمًا يَأْتُونَا بِاللَّحْمِ لاَ نَدْرِى أَذُكِرَ اسْمُ اللَّهِ عَلَيْهِ أَمْ لاَ فَقَالَ "سَمُّوا عَلَيْهِ أَنْتُمْ وَكُلُوهُ" قَالَتْ وَكَانُوا حَدِيثِى عَهْدٍ بِالْكُفْرِ.
تَابَعَهُ عَلِىٌّ عَنِ الدَّرَاوَرْدِىِّ . وَتَابَعَهُ أَبُو خَالِدٍ وَالطُّفَاوِىُّ .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Ubeydullah, ona Usame b. Hafs el-Medenî, ona Hişam b. Urve, ona babası (Urve b. Zübeyr), ona da Âişe (r.anha) şöyle demiştir:
Bir topluluk Rasulullah'a (sav) gelerek, 'Bize bazıları et getiriyorlar; üzerine Allah’ın ismi zikredilmiş midir, edilmemiş midir bilmiyoruz' dediler. Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Siz üzerine Allah’ın ismini zikredin ve yiyin."
Âişe (r.anha) dedi ki: 'Onlar, küfür devrine yakın insanlardı.'
Bu hadisi Ali, ed-Daraverdî’den; Ebu Halid ve Tufâvî de rivayet ederek mütabatta bulunmuşlardır.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Zebâih ve's-Sayd 21, 2/412
Senetler:
()
Konular:
Besmele, her işe besmele ile başlamak
Kültürel Hayat, yemek kültürü
Öneri Formu
Hadis Id, No:
17119, B005509
Hadis:
حَدَّثَنَا عَمْرُو بْنُ عَلِىٍّ حَدَّثَنَا يَحْيَى حَدَّثَنَا سُفْيَانُ حَدَّثَنَا أَبِى عَنْ عَبَايَةَ بْنِ رِفَاعَةَ بْنِ رَافِعِ بْنِ خَدِيجٍ عَنْ رَافِعِ بْنِ خَدِيجٍ قَالَ قُلْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنَّا لاَقُو الْعَدُوِّ غَدًا ، وَلَيْسَتْ مَعَنَا مُدًى فَقَالَ "اعْجَلْ أَوْ أَرِنْ مَا أَنْهَرَ الدَّمَ وَذُكِرَ اسْمُ اللَّهِ فَكُلْ ، لَيْسَ السِّنَّ وَالظُّفُرَ ، وَسَأُحَدِّثُكَ ، أَمَّا السِّنُّ فَعَظْمٌ ، وَأَمَّا الظُّفُرُ فَمُدَى الْحَبَشَةِ " وَأَصَبْنَا نَهْبَ إِبِلٍ وَغَنَمٍ فَنَدَّ مِنْهَا بَعِيرٌ ، فَرَمَاهُ رَجُلٌ بِسَهْمٍ فَحَبَسَهُ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم "إِنَّ لِهَذِهِ الإِبِلِ أَوَابِدَ كَأَوَابِدِ الْوَحْشِ ، فَإِذَا غَلَبَكُمْ مِنْهَا شَىْءٌ ، فَافْعَلُوا بِهِ هَكَذَا"
Tercemesi:
Bize Amr b. Ali, ona Yahya, ona Süfyan, ona babası, ona Abaye b. Rifa'a b. Rafi' b. Hadiç, ona da Rafi' b. Hadiç (ra) şöyle demiştir:
Ey Allah’ın Rasulü! Yarın düşmanla karşılaşacağız ve yanımızda bıçak yok, dedim. Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Acele et veya bana göster! Kanı akıtan ve üzerine Allah’ın ismi zikredilen her şeyle (kesilen hayvanın eti) yenir; ancak diş ve tırnak hariç. Sana sebebini söyleyeyim: Diş kemiktir, tırnak ise Habeşlilerin bıçaklarıdır."
Rafi' b. Hadiç (ra) dedi ki: “(O gün) ganimet olarak deve ve koyunlar elde ettik. Onlardan bir deve kaçtı. Bir adam onu okla vurdu ve hayvan durdu. Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Bu develerin de vahşi hayvanlar gibi kaçanları vardır. Sizden birini böyle yenmesi zor bir hayvan alt ederse, ona böyle yapın."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Zebâih ve's-Sayd 23, 2/412
Senetler:
()
Konular:
Besmele, her işe besmele ile başlamak
Habeşistan, habeşlilerle ilişkiler,
Kültürel hayat, Hayvanların kesiminde kullanılacak aletler
Kültürel Hayat, yemek kültürü
Siyer, Hayber günü