10631 Kayıt Bulundu.
Bize Yahya b. Musa, ona Vekî, ona Hişam b. Urve, ona babası (Urve b. Zübeyir), ona da Hz. Âişe'nin (r. anhâ) rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle dua ederdi: "Allah'ım! Tembellikten, yaşlılıktan, borçlu olmaktan ve günah işlemekten sana sığınırım. Allah'ım! Cehennem azabından ve fitnesinden, kabir azabından, zenginlik fitnesinin şerrinden, fakirlik fitnesinin şerrinden, Mesih Deccal fitnesinin şerrinden sana sığınırım. Allah'ım! Kar ve dolu suyu ile günahlarımı yıka. Beyaz elbisenin kirden arındırıldığı gibi kalbimi günahlardan arındır. Doğu ile batıyı birbirinden uzaklaştırdığın gibi benimle de günahlarımın arasını uzaklaştır."
Bana Muhammed b. Beşşâr, ona Ğunder, ona Şu'be, ona Katâde, ona Enes, ona da Ümmü Süleym şöyle rivayet etmiştir: ‘Ey Allah'ın Rasulü! Enes senin hizmetçindir. Onun için Allah'a dua etsen!’ deyince Rasululah (sav) "Ey Allah'ım! Onun malını ve evladını artır! Kendisine verdiklerini de bereketlendir!" diye dua etti. Hişâm b. Zeyd de ‘Enes b. Mâlik’ten aynısını işittim’ demiştir.
Bize Ebu Zeyd Said b. Rebi’, ona Şu’be, ona Katâde, ona da Enes (ra) şöyle rivayet etmiştir: (annem) Ümmü Süleym (Hz. Peygamber’e hitaben): “Enes, senin hizmetindedir” dedi. Rasulullah da (sav) şöyle dua etti: "Ey Allah'ım! Onun malını ve evladını artır! Kendisine verdiklerini de bereketlendir!"
Bize Müsedded, ona Hammâd b. Zeyd, ona Sabit, ona da Enes (ra) şöyle demiştir: Peygamber (sav) Abdurrahman b. Avf'ın üzerinde safran kokusundan bir iz gördü ve "hâlin nedir" yahut "bu ne?" diye sordu. Abdurrahman “bir çekirdek ağırlığı altın karşılığında bir kadınla evlendim” dedi. Bunun üzerine Rasulullah ona "Allah mübarek eylesin. Bir koyun ile olsa düğün yemeği ver" buyurdu .
Bize Muhammed b. Müsenna, ona Gunder, ona Şube, ona Abdülmelik b. Umeyr ona da Musab b. Sa'd'ın rivayet ettiğine göre Sa'd b. Ebu Vakkas (ra), Peygamber'den (sav) rivayet ettiği şu beş şeyden sığınmayı tavsiye ederdi: "Allâhumme innî eûzu bike minel-buhli. Ve eûzu bike mine'l-cubni. Ve eûzu bike en uredde ilâ erzel'l-umuri. Ve eûzu bike min fîtneti'd-dünyâ. Ve eûzu bike min azâbi'l-kabri!" "Allah'ım! Cimrilikten Sana sığınırım. Korkaklıktan Sana sığınırım. Yaşlılığın düşkünlüğünden Sana sığınırım. Dünyanın fitnesinden Sana sığınırım. Kabir azabından Sana sığınırım."
Bize İshak b. İbrahim, ona Hüseyin, ona Zaide b. Abdülmelik, ona Musab, ona da babası (Sa'd b. Ebu Vakkas) şöyle demiştir: Şu kelimelerle Allah'a sığının. Nitekim Rasulullah (sav) şu kelimelerle dua Rabb'ine sığınırdı: "Allah'ım! Korkaklıktan sana sığınırım! Cimrilikten sana sığınırım! Yaşlanıp bunamaktan sana sığınırım! Dünya fitnesinden ve kabir azabından sana sığınırım!"
Bize Musa b.İsmail, ona İbrahim b. Sa'd, ona İbn Şihâb, ona Âmir b. Sa'd, ona da babası (Sa'd b. Ebu Vakkâs) şöyle demiştir: Veda Haccında, hastalığımdan dolayı Rasulullah (sav) beni ziyarete geldi. Neredeyse ölecek kadar hastaydım. Rasulullah'a (sav) “ey Allah'ın Rasulü, bendeki bu hastalık senin de gördüğün gibi çok ıstırap vermeye başladı. Çok malım mülküm, bana varis olacak da bir tek kızım var. Malımın üçte ikisini sadaka olarak vereyim mi?” diye sordum. Rasulullah (sav) "hayır" buyurdu. Ben “yarısını sadaka vereyim mi?” dedim. Rasulullah (sav) "üçte bir bile çoktur. Ey Sa'd, senin mirasçılarını zengin bırakman, onları fakir ve insanlara el açar bir hâlde bırakmandan daha hayırlıdır. Sen Allah rızası için harcayacağın her nafakadan muhakkak ecre nail kılınırsın. Hatta yemek yerken eşinin ağzına koyacağın bir lokmadan bile sevap alırsın" dedi. Ben “dostlarım gidecek ben burada mı kalacağım (öleceğim)?” diye sordum. Allah Rasulü şöyle buyurdu: "Hayır, sen bizden asla geri kalmayacaksın. Sen Allah rızasını kazanmaya vesile olacak yararlı işler yapacaksın ve bu sayede Allah katında makam ve merteben yükselecek. Öyle ümit ediyorum ki senin ecelin geri bırakılacak ve uzun zaman yaşayacaksın. Hatta bazı topluluklar senden fayda görecek, bazıları da zarar. Allah'ım, ashabımın hicretini geçerli kıl, onları topukları üzerinde geri döndürme, Ah gidi Sa'd b. Havle" buyurdu. Sa'd ibn Ebu Vakkâs der ki: Rasulullah (sav), Sa'd b. Havle'ye (hicret ettikten sonra) Mekke'de ölmesinden dolayı hüzünlenip acıdı.
Bize Musa b. İsmail, ona Selam b. Ebu Mutî, ona Hişam b. Urve, ona babası, ona da teyzesinin (Hz. Aişe) söylediğine göre Rasulullah (sav) şöyle istiaze (dua) ederdi: "Allah'ım! Cehennem fitnesinden ve cehennem azabından, kabir fitnesinden ve kabir azabından, zenginliğin fitnesinden, fakirliğin fitnesinden ve Mesih Deccal'in fitnesinden sana sığınırım."
Bize Muhammed, ona Ebu Muaviye, ona Hişam b. Urve, ona babası (Urve b. Zübeyir), ona da Aişe'nin (ra) söylediğine göre Rasulullah (sav) şöyle dua ederdi: "Allah'ım! Cehennem fitnesinden ve cehennem azabından, kabir fitnesinden ve kabir azabından, zenginliğin fitnesinin şerrinden, fakirliğin fitnesinin şerrinden sana sığınırım. Allah'ım! Mesih Deccal'in fitnesinin şerrinden sana sığınırım. Allah'ım! Hatalarımı kar ve dolu suyu ile yıka. Beyaz elbiseyi kirden temizlediğin gibi kalbimi de hata ve günahlardan temizle. Benimle hatalarımın arasını doğu ile batının arasını uzaklaştırdığın gibi uzaklaştır. Allah'ım! Tembellikten, ihtiyarlıktan, günahtan ve borçtan sana sığınırım."
Bize Muhammed b. Alâ, ona Ebu Üsâme, ona Büreyd b. Abdullah, ona Ebu Bürde, ona da Ebu Mûsâ şöyle rivayet etti: Nebi (sav) su istedi sonra da abdest aldı. Ardından da ellerini kaldırdı ve: “Allah’ım, Ubeyd Ebû Âmir’in günahlarını bağışla” diye dua etti. Ben onun koltuklarının altındaki beyazlığını gördüm. Sonra duaya şöyle devam etti: “Allah’ım, onu kıyamet gününde şu yarattığın insanların çoğundan üstün (bir makamda) kıl”.