Giriş

Bize Ebu Bekir b.Ayyâş, ona Asım, ona da Zir b. Hubeyş şöyle söylemiştir: Übey b. Ka'b'a “Abdullah Muavvizeteyn hakkında bir şeyler söylüyor” dedim, bana şöyle dedi: Biz Rasulullah'a (sav) bu iki sure hakkında sorduk, bize "Bana böyle bildirildi, ben böyle söyledim" buyurdu. Ben de Rasulullah'ın (sav) söylediği gibi söylüyorum.


Açıklama: Hadis mütabileriyle birlikte sahihtir.

    Öneri Formu
70334 HM021500 İbn Hanbel, V, 129

Bize Abdullah, ona Muhammed b. Ya’kub ez-Zübâlî, ona Mu’temir b. Süleymân, ona babası (Süleyman b. Abdurrahman), ona Rabî b. Enes, ona Rufey Ebu Âliye şöyle rivayet etmiştir: "Ubey b. Ka’b, Aziz ve Celil olan Allah’ın 'Kıyamet gününde, biz bundan habersizdik demeyesiniz diye Rabbin Âdemoğullarından, onların bellerinden zürriyetlerini çıkardı, onları kendilerine şahit tuttu ve 'Ben sizin Rabbiniz değil miyim?' buyurdu. Onlar da 'Evet biz buna şâhit olduk' dediler' [A’raf: 7/172] ayeti hakkında şöyle dedi: Allah önce onları bir araya topladı, sonra ayrı ayrı ruhlar kıldı, ardından kendilerini şekillendirdi ve en sonunda konuşmalarını istedi, onlar da konuştular. Sonra Allah onlardan ahit (söz) ve misak (bağlılık) alıp 'Ben sizin rabbiniz değil miyim?' diyerek onları kendi sözlerine şahit tuttu ve 'kıyamet günü biz bunu bilmiyorduk, dememeniz için yedi kat göğü ve yeri size şahit tutuyorum. Ayrıca atanız Âdem’i de bu olaya şahit tutuyorum. Bilin ki benden başka ilah ve rab yoktur. O halde bana hiçbir şeyi ortak koşmayın. Size peygamberlerimi göndereceğim ve onlar da aldığım söz ve misakımı size hatırlatacaklar. Bir de size kitaplarımı indireceğim' buyurdu. Bunun üzerine ruhlar 'Biz şehadet ederiz ki Sen bizim Rabbimiz ve İlâhımızsın, Senden başka Rabbimiz yoktur' diye ikrar ve itirafta bulundular. Sonra Allah Teâlâ, Âdem’i (as) onları görebileceği şekilde yükseltti ve Adem gördü ki onlardan kimi zengin, kimi fakir, kimi güzel, kimi de çirkin... Bunun üzerine 'Rabbim! Keşke kullarını eşit yaratsaydın' dedi. Allah Teâlâ 'Ben şükredilmekten hoşlanırım' buyurdu. Bundan sonra Hz. Âdem, onların içinde, kendilerinden risâlet ve nübüvvet konusunda özel bir söz ve misak alınmış peygamberleri halka ışık saçan kandiller gibi gördü. Yüce Allah'ın 'Hani Biz, peygamberlerden; Senden, Nuh'tan, İbrahim'den, Musa'dan ve Meryem Oğlu İsa'dan söz almıştık. (Evet) biz onlardan pek sağlam bir söz aldık.' [Ahzâb, 33/7] ayeti buna işaret etmektedir. İsa (as), o ruhların içindeydi, Allah onu Meryem'e gönderdi." [Ubey'den nakledildiğine göre, ruh Meryem'in ağzından (bedenine) girmiştir.]


    Öneri Formu
70433 HM021552 İbn Hanbel, V, 135

Bize Abdullah, ona Muhammed b. Ebu Bekir el-Mukaddemî, ona Ömer b. Ali, ona Ebu Cenab, ona Abdullah b. İsa, ona Abdurrahman b. Ebu Leyla, ona da Übeyy b. Ka'b şöyle demiştir: Ben Hz. Peygamber'in (sav) yanında iken bir bedevi geldi “ey Allah'ın rasulü, benim bir erkek kardeşim var, hasta” dedi. Peygamber (sav) "Kardeşinin hastalığı nedir?" diye sordu. Bedevi “kardeşimde delilik var” dedi. Peygamber (sav) "Git de onu bana getir" buyurdu. Bedevi onu Hz. Peygamber'in (sav) önünde oturttu. Hz. Peygamber (sav) ona şifaya kavuşması için Allah'a sığınarak Fatiha Suresi, Bakara suresinin başından dört ayet, sonra yine şu iki ayeti; وَإِلَهُكُمْ إِلَهٌ وَاحِدٌ (Bakara, 163) آيَةِ الْكُرْسِيِّ (Bakara, 255), Bakara Suresinin son üç ayetini, A'râf Suresi'nin {إِنَّ رَبَّكُمْ اللَّهُ الَّذِي خَلَقَ السَّمَوَاتِ وَالْأَرْضَ} (54.) ayetini, Mü'minûn Suresi'nin sonunda {فَتَعَالَى اللَّهُ الْمَلِكُ الْحَقُّ} (116.) ayetini, Cin Suresi'nin { وَأَنَّهُ تَعَالَى جَدُّ رَبِّنَا } 3. ayetini, Saffât Suresi'nin ilk 10 ayetini, Haşr suresinin son üç ayetini, İhlâs ve Muavvizeteyn surelerini okudu. Adam şifaya kavuşup sanki hiç hasta değilmiş gibi ayağa kalktı.


    Öneri Formu
70318 HM021493 İbn Hanbel, V, 127

Bize Muhammed b. Hasan b. Eşkâb, ona Muhammed b. Ebu Ubeyde b. Ma'n, ona babası (Ebu Ubeyde b. Ma'n), Ona A'meş, ona Ebu İshak, ona da Abdurrahman b. Yezîd şöyle demiştir: Abdullah Muavvizeteyn surelerini Mushaf'ından siliyor, bir yandan da “bunlar Yüce Allah'ın Kitabına dahil değildir” diyordu. A'meş der ki: Bize Asım, ona Zirr, ona da Übeyy b. Ka'b şöyle demiştir: Biz Muavvizeteyn Surelerini Rasulullah'a (sav) sorduk, "Bana böyle söylendi (okundu), ben de öyle söyledim (okudum)" buyurdu.


    Öneri Formu
70347 HM021507 İbn Hanbel, V, 130


Açıklama: hadisin isnadı kavidir.

    Öneri Formu
70412 HM021539 İbn Hanbel, V, 133


Açıklama: hadisin isnadı kavidir.

    Öneri Formu
70417 HM021544 İbn Hanbel, V, 135


Açıklama: hadisin isnadı kavidir.

    Öneri Formu
70621 HM021612 İbn Hanbel, V, 144


    Öneri Formu
70386 HM021522 İbn Hanbel, V, 132


    Öneri Formu
69996 HM021400 İbn Hanbel, V, 114


    Öneri Formu
70048 HM021415 İbn Hanbel, V, 115