6725 Kayıt Bulundu.
Bize Müsedded, ona Yahya -yani İbn Said-;(T) Bize Müsedded, ona Mu'temir, ona et-Teymî, ona Bekir, ona Hasan, ona İbn Muğira b. Şube, ona Muğîra b. Şube şöyle demiştir: "Rasulullah (sav) abdest aldı, başının ön tarafını, sarığının üstünü meshetti." Müsedded, Mu'temir'den şöyle nakletmiştir: Bana babam, ona Bekir b. Abdullah, ona da Hasan, ona İbn Muğira b. Şube, ona da Muğîra b. Şube şöyle demiştir: "Rasulullah (sav) mestler üzerine, alnına ve sarığı üzerine meshederdi," demiştir. [Bekir, hadisi İbn Muğira'dan bizzat duydum, demiştir.]
Bize Ubeydullah b. Muaz, ona babası, ona Şube, ona Ebu Bekir -yani İbn Hafs b. Ömer b. Sa'd-, ona Ebu Abdullah, ona Ebu Abdurrahman es-Sülemî şöyle demiştir: "Abdurrahman b. Avf'ın, Bilal'e Rasulullah'ın nasıl abdest aldığını sorarken gördüm. Bilal şöyle dedi: Tuvalet ihtiyacını gidermek için dışarı çıkardı. Ben de ona su getirirdim. Abdest alır, sarık ve çizmelerinin üzerine mesh ederdi." [Ebu Davud şöyle dedi: Ebu Abdullah, Teym b. Mürre oğullarının azatlısıdır.]
Bize Müsedded, ona İsa b. Yunus, ona babası, ona Şa'bî, ona Urve b. Muğira b. Şube ona da babası Muğîra b. Şube şöyle dedi: "Rasulullah (sav) ile beraber kafile içinde bulunuyorduk. Yanımda bir su kabı vardı. Rasulullah ihtiyacı için gitti ve bir süre sonra geri döndü. Ben kendisini su kabıyla karşıladım ve ona su döktüm. Ellerini ve yüzünü yıkadı, sonra da kollarını çıkarmak istedi. Üzerinde, kol ağzı dar, yünden yapılmış bir Rum cübbesi vardı. Cübbeni kol ağzı dar gelince kollarını cübbenin altından çıkarıp uzattı. Sonra ben çıkarmak için mestlerine uzandım. Bana 'Mestleri bırak! Ben onları ayaklarım temizken (abdestliyken) giydim' dedi ve üzerlerini meshetti." [İsa b. Yunus şöyle dedi: Babam, Şa'bî'nin 'Urve bu hadisi babasından, babası da Rasulullah'tan (sav) duymuştur, dediğini nakletti.]
Bize Ali b. Hüseyin ed-Dirhemî, ona İbn Davud, ona Bükeyr b. Amir, ona da Ebu Zür'a b. Amr b. Cerîr şöyle demiştir: "Cerir, küçük abdestini bozduktan sonra abdest alıp mestler üzerine meshetti ve Rasulullah'ı (sav) meshederken gördüğüm halde beni meshetmekten ne alıkoyabilir? dedi. (Bazı kişiler) Bu durum, Mâide Suresi (abdest âyeti) inmeden önce idi.' dediler. Bunun üzerine Cerir, 'Ben Mâide suresi indikten sonra Müslüman oldum.' diye cevap verdi."
Bize Müsedded ve Ahmed b. Ebu Şuayb el-Harrânî, bu ikisine Veki', ona Delhem b. Salih, ona Huceyr b. Abdullah, ona İbn Büreyde, babası Büreyde'nin şöyle anlattığını rivayet etti: "Necâşî Hz. Peygamber'e (sav) bir çift, siyah ve nakışsız mest hediye etti. Hz. Peygamber (sav) bunları (abdestli iken) giydi, sonra aldığı abdestlerde onların üzerine meshetti." [Hadisin iki ravisinden biri olan Müsedded, Veki' bu hadisi Delhem b. Salih'ten an'ane yoluyla almıştır, dedi. Ebû Davud da bu hadis yalnızca Basralıların rivayetidir, demiştir.]
Bize Ahmed b. Yunus, ona İbn Hayy -ki o Hasan b. Salih'tir-, ona Bükeyr b. Amir el-Becelî, ona Abdurrahman b. Ebu Nuaym, ona Muğîra b. Şube şöyle demiştir: Hz. Peygamber, mestler üzerine meshetti. Ben de Ya Rasulullah! Ayağınızı yıkamayı mı unuttunuz?' dedim. O, "Aksine sen unuttun. Rabbim bana bunu emretti," dedi.
Bize Hafs b. Ömer, ona Şube, ona Hakem ve Hammad, onlara İbrahim, ona Ebu Abdullah el-Cedeli, ona Huzeyme b. Sabit Hz. Peygamber'in şöyle dediğini nakletti: "Mest üzerine meshin süresi yolcu için üç gün, mukim (yolcu olmayan kişi) için bir gün bir gecedir." [Ebu Davud şöyle dedi: Bu hadisi Ebu Mansur b. Mu'temir, İbrahim et-Teymî'den aynı senetle rivayet etmiştir. İbrahim, bu rivayetinde, önceki rivayetine ek olarak şunları söylemiştir: Eğer biz Rasulullah'tan süreyi artırmasını isteseydik artıracaktı.]
Bize Ahmed b. Salih, ona Abdullah b. Vehbi, ona Yunus b. Yezid, ona İbn Şihab, ona Abbad b. Ziyad, ona Urve b. Muğira b. Şube, ona babası Muğîra b. Şube şöyle demiştir: Tebük gazvesinde, Rasulullah (sav) ile beraberken sabah namazından önce yolunu değiştirdi. Bunun üzerine ben de ona uydum. Devesini çöktürdü, tuvalet ihtiyacını gidermeye gitti Döndüğünde mataradan eline su döktüm. Önce ellerini, sonra yüzünü yıkadı ve kollarını sıvadı. Cübbenin yenleri dar gelince ellerini içine çekip cübbenin altından çıkardı ve dirseklerine kadar yıkadı. Sonra başını meshetti. Sonra mestleri üzerine meshetti. Daha sonra hayvanına bindi ve yola devam ettik. İnsanları namaz kılarken gördük. Namaz vakti girdiğinden Abdurrahman b. Avf'ı öne geçirmişler, o da onlara namaz kıldırıyordu. Abdurrahman, onlara sabah namazının bir rekatını kıldırmıştı. Rasulullah (sav), müminlerle namaza durdu. Abdurrahman b. Avf'ın arkasında ikinci rekâtı kıldı. Abdurrahman b. Avf selam verince Hz. Peygamber (sav) kalkıp namazına devam etti. Müslümanlar telaşlanıp sübhanallah deyip durmaya başladılar. Çünkü namaza Rasulullah'tan evvel başlamışlardı. Rasulullah selam verince "Doğru hareket ettiniz" veya "Ne iyi ettiniz!" dedi.
Bize Hüdbe b. Halid, ona Hemmâm, ona Katade, ona Hasan ve Zürâre b. Evfâ, onlara Muğîra b. Şube şöyle demiştir: "Rasulullah (sav) bizden biraz geri kaldı diye söze başlayıp şu olayı anlatmıştır: Cemaatle namaz kılmak için geldiğimizde Abdurrahman b. Avf, sabah namazı için imamlık yapıyordu. Abdurrahman b. Avf, Hz. Peygamber'i görünce geri çekilmek istedi ancak Rasulullah, ona devam etmesi için işaret etti. Ben ve Rasulullah, onun arkasından bir rekât namaz kıldık. Abdurrahman selam verdikten sonra, Rasulullah ayağa kalktı ve yetişemediği rekâtı hiçbir şey ilave etmeden kıldı." [Ebû Davud şöyle dedi: Ebu Said el-Hudrî, İbn Zübeyr ve İbn Ömer, namazın tek rekatına yetişen kişi ile ilgili, sehv secdesinin gerektiğini ifade etmişlerdir.]