Öneri Formu
Hadis Id, No:
213430, İHS000769
Hadis:
769 - أَخْبَرَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ مُحَمَّدٍ الْأَزْدِيُّ، حَدَّثَنَا إِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ، أَخْبَرَنَا النَّضْرُ بْنُ شُمَيْلٍ، أَخْبَرَنَا شُعْبَةُ، عَنْ أَبِي إِسْحَاقَ، قَالَ: سَمِعْتُ الْبَرَاءَ، يَقُولُ: إِنَّ رَجُلًا كَانَ يَقْرَأُ سُورَةَ الْكَهْفِ وَدَابَّتُهُ مُوثَقَةٌ، فَجَعَلَتْ تَنْفِرُ، تَرَى مِثْلَ الضَّبَابَةِ أَوِ الْغَمَامَةِ قَدْ غَشِيَتْهُ، فَأَتَى النَّبِيَّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ، فَذَكَرَ ذَلِكَ لَهُ، فَقَالَ: «اقْرَأْ يَا فُلَانُ، تِلْكَ السَّكِينَةُ أُنْزِلَتْ عِنْدَ الْقُرْآنِ، أَوْ لِلْقُرْآنِ»
Tercemesi:
Bize Abdullah İbn Muhammed el-Ezdî haber verdi: Bize İshak İbn İbrahim anlattı: Bize en-Nadr İbn Şumeyl haber verdi: Şu'be bize Ebu İshak'tan haber verdi: el-Berâ'yı şöyle derken işittim:
Bir adam Kehf Suresi'ni okuyordu; hayvanı dingin bir haldeydi. Ansızın hayvan ürktü; onu göreseydin, kendisini bir sis ya da bir bulut kaplamış sanırdın. Bunun üzerine adam Peygamber (s.a.v.)'in yanına gelip durumu anlattı. O da şöyle buyurdu: Oku ey falanca! O gördüğün, Kur'an okunduğunda ya da kur'an için indirilmiş bir ferahlıktır.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Hibban, Sahih-i İbn Hibban, Rekaik 769, 3/46
Senetler:
1. Ebu Umare Bera b. Azib el-Ensarî (Bera b. Azib b. Haris b.Adî b. Cüşem)
Konular:
Kur'an, geceleri Kur'an okumak
Kur'an, okumak ve yaşamak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
213439, İHS000778
Hadis:
778 - أَخْبَرَنَا أَبُو يَعْلَى، حَدَّثَنَا عُثْمَانُ بْنُ أَبِي شَيْبَةَ، حَدَّثَنَا مُعَاوِيَةُ بْنُ هِشَامٍ، عَنْ عَمَّارِ بْنِ رُزَيْقٍ، عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عِيسَى، عَنْ سَعِيدِ بْنِ جُبَيْرٍ، عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ، قَالَ: بَيْنَمَا جِبْرِيلُ جَالِسٌ عِنْدَ النَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ، إِذْ سَمِعَ نَقِيضًا مِنْ فَوْقِهِ، فَرَفَعَ رَأْسَهُ وَقَالَ: لَقَدْ فُتِحَ بَابٌ مِنَ السَّمَاءِ مَا فُتِحَ قَطُّ، فَأَتَاهُ مَلَكٌ، فَقَالَ لَهُ: أَبْشِرْ بِسُورَتَيْنِ أُوتِيتَهُمَا لَمْ يُعْطَهُمَا نَبِيٌّ كَانَ قَبْلَكَ: فَاتِحَةِ الْكِتَابِ وَخَوَاتِيمِ سُورَةِ الْبَقَرَةِ، لَنْ تَقْرَأَ مِنْهَا حَرْفًا إِلَّا أُعْطِيتَهُ.
Tercemesi:
Bize Ebu Ya'la haber verdi: Bize Osman İbn Ebu Şeybe anlattı: Muaviye İbn Hişam bize Ammar İbn Ruzeyk'ten o da Abdullah İbn İsa'dan o da Said İbn Cübeyr'den o da İbn Abbas'tan anlattı:
Cibril, Peygamber (s.a.v.)'in yanında otururken, yukarıdan kapı cızırtısına benzer bir ses işitti; başını yukarı kaldırıp şöyle dedi: Şu an göğün, bugüne kadar hiç açılmamış bir kapısı açıldı. Bunun üzerine bir melek Peygamber (s.a.v.)'e gelerek şöyle dedi: Seni, senden önce hiçbir peygambere verilmemiş olan ancak sana verilen iki sureyle müjdeliyorum: Fatiha Suresi ve Bakara Suresi'nin son ayetleri; bunlardan okuyacağın hiçbir harf karşılıksız kalmaz.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Hibban, Sahih-i İbn Hibban, Rekaik 778, 3/57
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
Konular:
Öneri Formu
Hadis Id, No:
213436, İHS000775
Hadis:
775 - أَخْبَرَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ أَحْمَدَ بْنِ مُوسَى عَبْدَانُ بِعَسْكَرِ مُكْرَمٍ، وَعِدَّةٌ، قَالُوا: حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِي شَيْبَةَ، حَدَّثَنَا أَبُو أُسَامَةَ، عَنْ عَبْدِ الْحَمِيدِ بْنِ جَعْفَرٍ، عَنِ الْعَلَاءِ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ، عَنْ أَبِيهِ، عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ، عَنْ أُبَيِّ بْنِ كَعْبٍ، قَالَ: قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: «يَقُولُ اللَّهُ تَعَالَى: مَا فِي التَّوْرَاةِ، وَلَا فِي الْإِنْجِيلِ، مِثْلُ أُمِّ الْقُرْآنِ، وَهِيَ السَّبْعُ الْمَثَانِي، وَهِيَ مَقْسُومَةٌ بَيْنِي وَبَيْنَ عَبْدِي، وَلِعَبْدِي مَا سَأَلَ».
قَالَ أَبُو حَاتِمٍ: مَعْنَى هَذِهِ اللَّفْظَةِ «مَا فِي التَّوْرَاةِ، وَلَا فِي الْإِنْجِيلِ، مِثْلُ أُمِّ الْقُرْآنِ»، أَنَّ اللَّهَ لَا يُعْطِي لِقَارِئِ التَّوْرَاةِ وَالْإِنْجِيلِ مِنَ الثَّوَابِ مَا يُعْطِي لِقَارِئِ أُمِّ الْقُرْآنِ، إِذِ اللَّهُ بِفَضْلِهِ فَضَّلَ هَذِهِ الْأُمَّةَ عَلَى غَيْرِهَا مِنَ الْأُمَمِ، وَأَعْطَاهَا الْفَضْلَ عَلَى قِرَاءَةِ كَلَامِ اللَّهِ أَكْثَرَ مِمَّا أَعْطَى غَيْرَهَا مِنَ الْفَضْلِ عَلَى قِرَاءَةِ كَلَامِهِ، وَهُوَ فَضْلٌ مِنْهُ لِهَذِهِ الْأُمَّةِ، وَعَدْلٌ مِنْهُ عَلَى غَيْرِهَا
Tercemesi:
Bize Abdullah İbn Ahmed İbn Musa Abdan Askermükrem'de ve başkaları haber verdiler: Bize Ebu Bekr İbn Ebu Şeybe anlattı: Ebu Üsame bize Abdulhamid İbn Ca'fer'den o da el-Alâ İbn Abdurrahman'dan o da babasından o da Ebu Hureyre'den o da Ubeyy İbn Ka'b'dan anlattı: Allah'ın Elçisi (s.a.v.) buyurdu ki:
Ümmü'l-kur'an gibisi ne Tevrat'ta vardır ne de İncil'de; Ümmü'l-kur'an tekrarlanan yedi ayettir ve o, benimle kulum arasında pay edilmiştir. Kulum için istediği her şey vardır.
Ebu Hatim dedi ki: 'Ümmü'l-kur'an gibisi ne Tevrat'ta vardır ne de İncil'de' sözünün anlamı şudur: Allah Tevrat'ı ve İncil'i okuyan kimseye, Ümmü'l-kur'an'ı okuyan kimseye verdiği sevabı vermez. Çünkü Allah lütfuyla bu ümmeti diğer ümmetlere üstün kılmıştır ve Allah'ın kitabını okumaktan ötürü bu ümmete, yine kendi kitabını okuyan başkalarına verdiğinden daha fazlasını vermiştir. Bu, Allah'ın bu ümmete verdiği bir üstünlük, başkalarına ise bir adaletidir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Hibban, Sahih-i İbn Hibban, Rekaik 775, 3/53
Senetler:
1. Ebu Münzir Übey b. Ka'b el-Ensarî (Übey b. Ka'b b. Kays b. Ubeyd b. Zeyd)
Konular:
Öneri Formu
Hadis Id, No:
213441, İHS000780
Hadis:
780 - أَخْبَرَنَا أَحْمَدُ بْنُ عَلِيِّ بْنِ الْمُثَنَّى، حَدَّثَنَا الْأَزْرَقُ بْنُ عَلِيِّ بْنِ جَهْمٍ، حَدَّثَنَا حَسَّانُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ، حَدَّثَنَا خَالِدُ بْنُ سَعِيدٍ الْمَدَنِيُّ، عَنْ أَبِي حَازِمٍ، عَنْ سَهْلِ بْنِ سَعْدٍ، قَالَ: قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: «إِنَّ لِكُلِّ شَيْءٍ سَنَامًا، وَإِنَّ سَنَامَ الْقُرْآنِ سُورَةُ الْبَقَرَةِ، مَنْ قَرَأَهَا فِي بَيْتِهِ لَيْلًا لَمْ يَدْخُلِ الشَّيْطَانُ بَيْتَهُ ثَلَاثَ لَيَالٍ، وَمَنْ قَرَأَهَا نَهَارًا لَمْ يَدْخُلِ الشَّيْطَانُ بَيْتَهُ ثَلَاثَةَ أَيَّامٍ».
[ص:60] قَالَ أَبُو حَاتِمٍ: قَوْلُهُ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: «لَمْ يَدْخُلِ الشَّيْطَانُ بَيْتَهُ ثَلَاثَةَ أَيَّامٍ»، أَرَادَ بِهِ مَرَدَةَ الشَّيَاطِينِ دُونَ غَيْرِهِمْ
Tercemesi:
Bize Ahmed İbn Ali İbnu'l-Müsenna haber verdi: Bize el-Ezrak İbn Ali İbn Cehm anlattı: Bize Hassan İbn İbrahim anlattı: Halid İbn Said el-Medenî bize Ebu Hazim'den o da Sehl İbn Sa'd'dan anlattı:
Allah'ın Elçisi (s.a.v.) buyurdu ki: her şeyin bir hörgücü vardır. Kur'an'ın hörgücü ise Bakara Suresi'dir. Kim bu sureyi bir gece evinde okursa, şeytan onun evine üç gece boyunca giremez. Kim bu sureyi gündüzleyin okursa, şeytan onun evine üç gün giremez.
Ebu Hatim dedi ki: Peygamber (s.a.v.), 'şeytan onun evine üç gün giremez' sözüyle sadece azgın şeytanları kasdediyor.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Hibban, Sahih-i İbn Hibban, Rekaik 780, 3/59
Senetler:
1. Sehl b. Sa'd es-Sâidi (Sehl b. Sa'd b. Malik b. Halid b. Sa'lebe)
Konular:
Kur'an, Bakara Suresi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
213437, İHS000776
Hadis:
776 - أَخْبَرَنَا الْحُسَيْنُ بْنُ مَوْدُودٍ أَبُو عَرُوبَةَ، حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ عُثْمَانَ بْنِ سَعِيدٍ الْحِمْصِيُّ، حَدَّثَنَا أَبُو الْمُغِيرَةِ، حَدَّثَنَا ابْنُ ثَوْبَانَ، عَنِ الْحَسَنِ بْنِ الْحُرِّ، عَنِ الْعَلَاءِ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ، عَنْ أَبِيهِ، عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ، عَنِ النَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ، قَالَ: «مَنْ صَلَّى صَلَاةً لَمْ يَقْرَأْ فِيهَا بِفَاتِحَةِ الْكِتَابِ، فَهِيَ خِدَاجٌ، فَهِيَ خِدَاجٌ غَيْرُ تَمَامٍ».
، قَالَ:، فَقَالَ رَجُلٌ: يَا أَبَا هُرَيْرَةَ إِنِّي أَحْيَانًا أَكُونُ وَرَاءَ الْإِمَامِ، قَالَ: فَغَمَزَ ذِرَاعِي ثُمَّ، قَالَ: يَا فَارِسِيُّ، اقْرَأْ بِهَا فِي نَفْسِكَ، فَإِنِّي سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ، يَقُولُ: «قَالَ اللَّهُ تَبَارَكَ وَتَعَالَى: قُسِمَتِ الصَّلَاةُ بَيْنِي وَبَيْنَ عِبَادِي نِصْفَيْنِ، فَنِصْفُهَا لِعَبْدِي وَنِصْفُهَا لِي، وَلِعَبْدِي مَا سَأَلَ، إِذَا، قَالَ الْعَبْدُ: {الْحَمْدُ لِلَّهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ} [الفاتحة: 2]، قَالَ اللَّهُ: حَمِدَنِي عَبْدِي، وَإِذَا، قَالَ: {الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ} [الفاتحة: 1] يَقُولُ اللَّهُ: [ص:55] أَثْنَى عَلَيَّ عَبْدِي، وَإِذَا قَالَ: (مَلِكِ يَوْمِ الدِّينِ)، قَالَ: مَجَّدَنِي عَبْدِي، وَهَذِهِ بَيْنِي وَبَيْنَ عَبْدِي، يَقُولُ: {إِيَّاكَ نَعْبُدُ وَإِيَّاكَ نَسْتَعِينُ} [الفاتحة: 5]، وَمَا بَقِيَ فَلِعَبْدِي، وَلِعَبْدِي مَا سَأَلَ، {اهْدِنَا الصِّرَاطَ الْمُسْتَقِيمَ صِرَاطَ الَّذِينَ أَنْعَمْتَ عَلَيْهِمْ غَيْرِ الْمَغْضُوبِ عَلَيْهِمْ وَلَا الضَّالِّينَ} [الفاتحة: 7]، فَهَذَا لِعَبْدِي، وَلِعَبْدِي مَا سَأَلَ».
[ص:56] قَالَ أَبُو حَاتِمٍ رَضِيَ اللَّهُ عَنْهُ: أَبُو الْمُغِيرَةِ: عَبْدُ الْقُدُّوسِ بْنُ الْحَجَّاجِ الْخَوْلَانِيُّ
Tercemesi:
Bize el-Huseyn İbn Mevdûd ve Ebu Arûbe haber verdi: Bize Yahya İbn Osman İbn Saîd el-Hımsî anlattı: Bize Ebu'l-Mugîre anlattı: İbn Sevban bize el-Hasen İbnu'l-Hurr'dan o da el-Alâ İbn Abdurrahman'dan o da babasından o da Ebu Hureyre'den o da Peygamber (s.a.v.)'den anlattı:
Kim içinde Fatiha suresini okumadan bir namaz kılarsa bu kıldığı namaz güdüktür, güdüktür, tam değildir. Bir adam: Ey Ebu Hureyre, Ben bazen imamın arkasında bulunuyorum, dedi. Ebu Hureyre beni hafifçe dirsekleyerek adama şöyle dedi: Ey İranlı, sen de onu içinden oku! Çünkü ben, Allah'ın Elçisi (s.a.v.)'i şöyle derken işittim: Allah Tebareke ve Teâla şöyle buyurdu: Ben namazı kulumla benim aramda ikiye böldüm; yarısı kulumun yarısı da benimdir, kuluma da her istediği vardır. Kul: Hamd alemlerin rabbi olan Allah'ındır, dediği zaman, Allah da: Kulum bana hamdetti, der. Kul: Esirgeyen ve bağışlayan, dediği zaman, Allah da: Kulum beni övdü, der. Kul: Ödül ve ceza gününün sahibi, dediği zaman Allah da: Kulum beni ululadı, işte bu, benimle kulum arasındadır, der. Kul: Yalnız sana kulluk ederiz ve Yalnız senden yardım dileriz, der Allah da: Bundan sonrası kulumundur ve ona her istediği vardır. 'Bize doğru yolu göster: Kendilerine lütuf ve ikramda bulunduğun kimselerin yolunu; gazaba uğramışların ve sapmışların yolunu değil!' İşte bu da kulumundur, kuluma istediği her şey vardır.
Ebu Hatim (r.a.) dedi ki: Buradaki Ebu'l-Mugîra, Abdulkuddûs İbnu'l-Haccâc el-Havlanî'dir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Hibban, Sahih-i İbn Hibban, Rekaik 776, 3/54
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
Konular:
Öneri Formu
Hadis Id, No:
213440, İHS000779
Hadis:
779 - أَخْبَرَنَا عِمْرَانُ بْنُ مُوسَى بْنِ مُجَاشِعٍ، حَدَّثَنَا هُدْبَةُ بْنُ خَالِدٍ، حَدَّثَنَا حَمَّادُ بْنُ سَلَمَةَ، عَنْ ثَابِتٍ، عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ أَبِي لَيْلَى، عَنْ أُسَيْدِ بْنِ حُضَيْرٍ، أَنَّهُ، قَالَ: يَا رَسُولَ اللَّهِ، بَيْنَمَا أَنَا أَقْرَأُ اللَّيْلَةَ سُورَةَ الْبَقَرَةِ إِذْ سَمِعْتُ وَجْبَةً مِنْ خَلْفِي، فَظَنَنْتُ أَنَّ فَرَسِي انْطَلَقَ، فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: «اقْرَأْ يَا أَبَا عَتِيكٍ»، فَالْتَفَتُّ فَإِذَا مِثْلُ الْمِصْبَاحِ مُدَلًّى بَيْنَ السَّمَاءِ وَالْأَرْضِ، وَرَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ، يَقُولُ: «اقْرَأْ يَا أَبَا عَتِيكٍ»، فَقَالَ: يَا رَسُولَ اللَّهِ، فَمَا اسْتَطَعْتُ أَنْ أَمْضِيَ، فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: «تِلْكَ الْمَلَائِكَةُ نَزَلَتْ لِقِرَاءَةِ سُورَةِ الْبَقَرَةِ، أَمَا إِنَّكَ لَوْ مَضَيْتَ لَرَأَيْتَ الْعَجَائِبَ»
Tercemesi:
Bize İmran İbn Musa İbn Mucaşi' haber verdi: Bize Hudbe İbn Halid anlattı: Hammad İbn Seleme bize Sabit'ten o da Abdurrahman İbn Ebu Leyla'dan Üseyd İbn Hudayr'ın şöyle dediğini anlattı:
Ey Allah'ın Elçisi, dün gece Bakara Suresi'ni okurken arkamdan bir ses işittim; atım kaçtı zannettim. Bunu duyan Allah'ın Elçisi buyurdu ki: Oku! Ey Ebu Atîk! Onun bu sözü üzerine gökten yere sarkıtılmış bir lamba görmeye başladım, Allah'ın Elçisi (s.a.v.) hala: Oku! Ey Ebu Atîk, diyordu. Ey Allah'ın Elçisi, daha fazla okumaya güç yetiremedim, dedim. Allah'ın Elçisi (s.a.v.) de dedi ki: Onlar meleklerdi; Bakara Suresi'nin okunması dolayısıyla inmişlerdi. Eğer okumaya devam etseydin olağanüstü şeyler görecektin.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Hibban, Sahih-i İbn Hibban, Rekaik 779, 3/58
Senetler:
1. Ebu Yahya Üseyd b. Hudayr el-Eşhelî (Üseyd b. Hudayr b. Simak b. Atik b. Rafi')
Konular:
Öneri Formu
Hadis Id, No:
213442, İHS000781
Hadis:
781 - أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْحَسَنِ بْنِ قُتَيْبَةَ، حَدَّثَنَا حَامِدُ بْنُ يَحْيَى الْبَلْخِيُّ، حَدَّثَنَا سُفْيَانُ، عَنْ مَنْصُورٍ، عَنْ إِبْرَاهِيمَ، عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ يَزِيدَ، قَالَ: لَقِيتُ أَبَا مَسْعُودٍ فِي الطَّوَافِ فَسَأَلْتُهُ عَنْهُ، فَحَدَّثَنِي أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ، قَالَ: «مَنْ قَرَأَ الْآيَتَيْنِ مِنْ آخِرِ سُورَةِ الْبَقَرَةِ فِي لَيْلَةٍ كَفَتَاهُ».
Tercemesi:
Bize Muhammed İbnu'l-Hasen İbn Kuteybe haber verdi: Bize Hamid İbn Yahya el-Belhî anlattı: Süfyan bize Mansur'dan o da İbrahim'den o da Abdurrahman İbn Yezid'den anlattı:
Ebu Mes'ud'u tavafta gördüm ve kendisine bunu sordum, o da bana Allah'ın Elçisi (s.a.v.)'in şöyle buyurduğunu anlattı: Kim Bakara Suresi'nin son iki ayetini bir gecede okursa, bu iki ayet ona yeter.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Hibban, Sahih-i İbn Hibban, Rekaik 781, 3/60
Senetler:
1. Ebu Mesud el-Ensarî (Ukbe b. Amr b. Sa'lebe b. Esire b. Asire)
Konular:
Öneri Formu
Hadis Id, No:
213443, İHS000782
Hadis:
782 - أَخْبَرَنَا عِمْرَانُ بْنُ مُوسَى، حَدَّثَنَا هُدْبَةُ بْنُ خَالِدٍ، حَدَّثَنَا حَمَّادُ بْنُ سَلَمَةَ، حَدَّثَنَا الْأَشْعَثُ بْنُ عَبْدِ الرَّحْمَنِ الْجَرْمِيُّ، عَنْ أَبِي قِلَابَةَ، عَنْ أَبِي الْأَشْعَثِ الصَّنْعَانِيِّ، عَنِ النُّعْمَانِ بْنِ بَشِيرٍ: أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ، قَالَ: «الْآيَتَانِ خُتِمَ بِهِمَا سُورَةُ الْبَقَرَةِ لَا تُقْرَآنِ فِي دَارٍ ثَلَاثَ لَيَالٍ، فَيَقْرَبُهَا شَيْطَانٌ».
Tercemesi:
Bize İmran İbn Musa haber verdi: Bize Hudbe İbn Halid anlattı: Bize Hammad İbn Seleme anlattı: El-Eş'as İbn Abdurrahman el-Cermî bize Ebu Kılâbe'den o da Ebu'l-Eş'as es-San'ânî'den o da en-Nu'man İbn Beşîr'den, Allah'ın Elçisi (s.a.v.)'in şöyle buyurduğunu anlattı:
Bakara Suresi'ni sonlandıran iki ayet, bu iki ayet bir evde üç gece okunduğu takdirde o eve şeytan yaklaşamaz.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Hibban, Sahih-i İbn Hibban, Rekaik 782, 3/61
Senetler:
1. Numan b. Beşir el-Ensârî (Numan b. Beşir b. Sa'd b. Sa'lebe)
Konular:
Öneri Formu
Hadis Id, No:
213444, İHS000783
Hadis:
783 - أَخْبَرَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ مُحَمَّدٍ، حَدَّثَنَا إِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ، أَخْبَرَنَا عَبْدُ الصَّمَدِ، حَدَّثَنَا حَمَّادُ بْنُ سَلَمَةَ، عَنْ سُهَيْلِ بْنِ أَبِي صَالِحٍ، عَنْ أَبِيهِ، عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ، عَنْ رَسُولِ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ، قَالَ: «لَا تَتَّخِذُوا بُيُوتَكُمْ مَقَابِرَ، صَلُّوا فِيهَا، فَإِنَّ الشَّيْطَانَ لِيَفِرُّ مِنَ الْبَيْتِ يَسْمَعُ سُورَةَ الْبَقَرَةِ تُقْرَأُ فِيهِ»
Tercemesi:
Bize Abdullah İbn Muhammed haber verdi: Bize İshak İbn İbrahim anlattı: Bize Abdussamed haber verdi: Hammad İbn Seleme bize Suheyl İbn Ebu Salih'den o da babasından o da Ebu Hureyre'den o da Allah'ın Elçisi (s.a.v.)'den anlattı:
Evlerinizi mezarlığa çevirmeyiniz, evlerinizde namaz kılınız ve biliniz ki, şeytan Bakara Suresi'nin okunduğunu duyduğu evden kaçar.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Hibban, Sahih-i İbn Hibban, Rekaik 3, 62/
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
Konular:
Öneri Formu
Hadis Id, No:
213445, İHS000784
Hadis:
784 - أَخْبَرَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ مُحَمَّدِ بْنِ سَلْمٍ، حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ إِبْرَاهِيمَ، حَدَّثَنَا الْوَلِيدُ، حَدَّثَنَا الْأَوْزَاعِيُّ، حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ أَبِي كَثِيرٍ، حَدَّثَنِي ابْنُ أُبَيِّ بْنِ كَعْبٍ، أَنَّ أَبَاهُ أَخْبَرَهُ، أَنَّهُ كَانَ لَهُمْ جَرِينٌ فِيهِ تَمْرٌ، وَكَانَ مِمَّا يَتَعَاهَدُهُ فَيَجِدُهُ يَنْقُصُ، فَحَرَسَهُ ذَاتَ لَيْلَةٍ، فَإِذَا هُوَ بِدَابَّةٍ كَهَيْئَةِ الْغُلَامِ الْمُحْتَلِمِ، قَالَ: فَسَلَّمْتُ فَرَدَّ السَّلَامَ، فَقُلْتُ: مَا أَنْتَ، جِنٌّ أَمْ إِنْسٌ؟، فَقَالَ: جِنٌّ، فَقُلْتُ: نَاوِلْنِي يَدَكَ، فَإِذَا يَدُ كَلْبٍ وَشَعْرُ كَلْبٍ، فَقُلْتُ: هَكَذَا خُلِقَ الْجِنُّ، فَقَالَ: لَقَدْ عَلِمَتِ الْجِنُّ أَنَّهُ مَا فِيهِمْ مَنْ هُوَ أَشَدُّ مِنِّي، فَقُلْتُ: مَا يَحْمِلُكَ عَلَى مَا صَنَعْتَ؟، قَالَ: بَلَغَنِي أَنَّكَ رَجُلٌ تُحِبُّ الصَّدَقَةَ، فَأَحْبَبْتُ أَنْ أُصِيبَ مِنْ طَعَامِكَ، قُلْتُ: فَمَا الَّذِي يَحْرِزُنَا مِنْكُمْ؟، فَقَالَ: هَذِهِ الْآيَةُ، آيَةُ الْكُرْسِيِّ، قَالَ: فَتَرَكْتُهُ، وَغَدَا أَبِي إِلَى رَسُولِ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ فَأَخْبَرَهُ، فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: «صَدَقَ الْخَبِيثُ».
قَالَ أَبُو حَاتِمٍ: اسْمُ ابْنِ أُبَيِّ بْنِ كَعْبٍ هُوَ الطُّفَيْلُ بْنُ أُبَيِّ بْنِ كَعْبٍ
Tercemesi:
Bize Abdullah İbn Muhammed İbn Selm haber verdi: Bize Abdurrahman İbn İbrahim anlattı: Bize el-Velîd anlattı: Bize el-Evzaî anlattı: Bize Yahya İbn Ebu Kesîr anlattı: Bana İbn Ubeyy İbn Ka'b babasının kendisine şöyle haber verdiğini anlattı:
Onların bir hurma harmanı varmış, babası zaman zaman oraya uğrar ve hurmanın sürekli eksildiğini görürmüş. Bunun üzerine bir gece harmanın başını beklemiş ve bir de ne görsün, ergen bir genç kılığında bir hayvan çıkagelmiş! Babam şöyle devam etti: Ona selam verdim, o da selamımı aldı. Ona dedim ki: Sen in misin, cin misin? Cinim, dedi. Bana elini ver, dedim. Bir de ne göreyim; eli köpek eli kılları köpek kılı. Cinler böyle mi yaratıldı! dedim. Dedi ki: Bütün cinler bilir ki içlerinde benden daha belalısı yoktur. Şu yaptığının bir açıklaması var mı, dedim. Dedi ki: Senin sadaka vermeyi seven biri olduğunu duydum; istedim ki senin yemeğinden biraz da ben nasipleneyim. Peki, bizi sizden ne koruyabilir, diye sordum. Şu ayet, yani aytü'l-kürsî, diye cevap verdi. Bunun üzerine onu bıraktım. Sabahleyin Ubeyy Allah'ın Elçisi (s.a.v.)'in yanına varıp ona olup bitenleri anlattı. Allah'ın Elçisi (s.a.v.) de buyurdu ki: Doğru söylemiş pislik.
Ebu Hatim dedi ki: İbn Ubeyy İbn Ka'b'ın adı, et-Tufeyl İbn Ubeyy İbn Ka'b'dır.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Hibban, Sahih-i İbn Hibban, Rekaik 784, 3/63
Senetler:
1. Ebu Münzir Übey b. Ka'b el-Ensarî (Übey b. Ka'b b. Kays b. Ubeyd b. Zeyd)
Konular: