حَدَّثَنِى مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ الرَّحِيمِ حَدَّثَنَا أَبُو زَيْدٍ سَعِيدُ بْنُ الرَّبِيعِ الْهَرَوِىُّ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ عَنْ قَتَادَةَ عَنْ أَنَسٍ - رضى الله عنه - عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم يَرْوِيهِ عَنْ رَبِّهِ قَالَ « إِذَا تَقَرَّبَ الْعَبْدُ إِلَىَّ شِبْرًا تَقَرَّبْتُ إِلَيْهِ ذِرَاعًا ، وَإِذَا تَقَرَّبَ مِنِّى ذِرَاعًا تَقَرَّبْتُ مِنْهُ بَاعًا ، وَإِذَا أَتَانِى مَشْيًا أَتَيْتُهُ هَرْوَلَةً » .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
30707, B007536
Hadis:
حَدَّثَنِى مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ الرَّحِيمِ حَدَّثَنَا أَبُو زَيْدٍ سَعِيدُ بْنُ الرَّبِيعِ الْهَرَوِىُّ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ عَنْ قَتَادَةَ عَنْ أَنَسٍ - رضى الله عنه - عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم يَرْوِيهِ عَنْ رَبِّهِ قَالَ « إِذَا تَقَرَّبَ الْعَبْدُ إِلَىَّ شِبْرًا تَقَرَّبْتُ إِلَيْهِ ذِرَاعًا ، وَإِذَا تَقَرَّبَ مِنِّى ذِرَاعًا تَقَرَّبْتُ مِنْهُ بَاعًا ، وَإِذَا أَتَانِى مَشْيًا أَتَيْتُهُ هَرْوَلَةً » .
Tercemesi:
Bana Muhammed b. Abdurrahim, ona Ebu Zeyd Saîd b. er-Rabî el-Herevî, ona Şu‘be, ona Katâde, ona da Enes’in (ra) rivayet ettiğine göre Nebi (sav), Rabbinin şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: “Kul bana bir karış yaklaşırsa ben ona bir arşın yaklaşırım, bana bir arşın yaklaşırsa ben de ona bir kulaç yaklaşırım, bana yürüyerek gelirse ben ona koşarak gelirim.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Tevhid 50, 2/778
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Hattab Katade b. Diame es-Sedusî (Katade b. Diame b. Katade)
3. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
4. Ebu Zeyd Saîd b. Rabî' el-Haraşî (Saîd b. Rabî')
5. Muhammed b. Abdurrahim el-Kuraşi (Muhammed b. Abdurrahim b. Ebu Züheyr)
Konular:
Allah İnancı, Allah'ın kulu ile ilişkisi
Allah İnancı, kullarına karşı sevecen ve merhametlidir
Hadis, Kudsi Hadis
Hitabet, sembolik anlatım
حَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ عَنْ يَحْيَى عَنِ التَّيْمِىِّ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ - رُبَّمَا ذَكَرَ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم - قَالَ « إِذَا تَقَرَّبَ الْعَبْدُ مِنِّى شِبْرًا تَقَرَّبْتُ مِنْهُ ذِرَاعًا وَإِذَا تَقَرَّبَ مِنِّى ذِرَاعًا تَقَرَّبْتُ مِنْهُ بَاعًا أَوْ بُوعًا » . وَقَالَ مُعْتَمِرٌ سَمِعْتُ أَبِى سَمِعْتُ أَنَسًا { عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ } عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم يَرْوِيهِ عَنْ رَبِّهِ عَزَّ وَجَلَّ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
30710, B007537
Hadis:
حَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ عَنْ يَحْيَى عَنِ التَّيْمِىِّ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ - رُبَّمَا ذَكَرَ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم - قَالَ « إِذَا تَقَرَّبَ الْعَبْدُ مِنِّى شِبْرًا تَقَرَّبْتُ مِنْهُ ذِرَاعًا وَإِذَا تَقَرَّبَ مِنِّى ذِرَاعًا تَقَرَّبْتُ مِنْهُ بَاعًا أَوْ بُوعًا » . وَقَالَ مُعْتَمِرٌ سَمِعْتُ أَبِى سَمِعْتُ أَنَسًا { عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ } عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم يَرْوِيهِ عَنْ رَبِّهِ عَزَّ وَجَلَّ .
Tercemesi:
Bize Müsedded, ona Yahya, ona et-Teymî, ona Enes b. Mâlik, ona da Ebu Hureyre’nin –bazen Nebi’yi (sav) zikrederek– şöyle buyurduğunu rivayet etti: “Kul bana bir karış yaklaştığı zaman ben ona bir arşın yaklaşırım, bana bir arşın yaklaşırsa ben ona bir kulaç –ya da birçok kulaç- yaklaşırım.”
Mu’temir dedi ki: Ben babamı dinledim. O, Enes’i Ebu Hureyre’nin Nebi’den (sav), onun da aziz ve celil Rabbi’nden bu hadisi rivayet ettiğini dinlemiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Tevhid 50, 2/778
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
3. Ebu Mu'temir Süleyman b. Tarhân et-Teymî (Süleyman b. Tarhân)
4. Ebu Said Yahya b. Said el-Kattan (Yahya b. Said b. Ferruh)
5. Müsedded b. Müserhed el-Esedî (Müsedded b. Müserhed b. Müserbel b. Şerik)
Konular:
Allah İnancı, Allah'ın kulu ile ilişkisi
Allah İnancı, kullarına karşı sevecen ve merhametlidir
Hadis, Kudsi Hadis
Hitabet, sembolik anlatım
Bize Kuteybe b. Saîd, ona Cerîr, ona el-A'meş, ona Ebu Vâil, ona Amr b. Şurahbîl, ona da Abdullah şöyle rivâyet etti: Bir adam sordu:
"— Ey Allah'ın Rasûlü, Allah katında en büyük günah hangisidir?"
"— Seni yaratan Allah olduğu halde Allah'a ortak nispet etmendir."
"— Sonra hangisidir?"
"— Yemeğine ortak olacağından korkarak çocuğunu öldürmendir."
"— Peki sonra hangisidir?"
"— Komşunun helâli ile zina etmendir" buyurdu.
Râvî dedi ki: Yüce Allah bunları doğrulamak üzere şu âyeti indirdi: "Onlar, Allah ile birlikte başka bir tanrıya tapmazlar; haksız yere, Allah’ın dokunulmaz kıldığı insan hayatına kıymazlar, zina etmezler. Zira (bilirler ki) bunları işleyen kimse cezasını bulacak."(el-Furkan, 25/68)
Öneri Formu
Hadis Id, No:
30679, B007532
Hadis:
حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ حَدَّثَنَا جَرِيرٌ عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ أَبِى وَائِلٍ عَنْ عَمْرِو بْنِ شُرَحْبِيلَ قَالَ قَالَ عَبْدُ اللَّهِ قَالَ رَجُلٌ يَا رَسُولَ اللَّهِ أَىُّ الذَّنْبِ أَكْبَرُ عِنْدَ اللَّهِ قَالَ « أَنْ تَدْعُوَ لِلَّهِ نِدًّا ، وَهْوَ خَلَقَكَ » . قَالَ ثُمَّ أَىّ قَالَ « ثُمَّ أَنْ تَقْتُلَ وَلَدَكَ ، أَنْ يَطْعَمَ مَعَكَ » . قَالَ ثُمَّ أَىّ قَالَ « أَنْ تُزَانِىَ حَلِيلَةَ جَارِكَ » . فَأَنْزَلَ اللَّهُ تَصْدِيقَهَا ( وَالَّذِينَ لاَ يَدْعُونَ مَعَ اللَّهِ إِلَهًا آخَرَ وَلاَ يَقْتُلُونَ النَّفْسَ الَّتِى حَرَّمَ اللَّهُ إِلاَّ بِالْحَقِّ وَلاَ يَزْنُونَ وَمَنْ يَفْعَلْ ذَلِكَ ) الآيَةَ .
Tercemesi:
Bize Kuteybe b. Saîd, ona Cerîr, ona el-A'meş, ona Ebu Vâil, ona Amr b. Şurahbîl, ona da Abdullah şöyle rivâyet etti: Bir adam sordu:
"— Ey Allah'ın Rasûlü, Allah katında en büyük günah hangisidir?"
"— Seni yaratan Allah olduğu halde Allah'a ortak nispet etmendir."
"— Sonra hangisidir?"
"— Yemeğine ortak olacağından korkarak çocuğunu öldürmendir."
"— Peki sonra hangisidir?"
"— Komşunun helâli ile zina etmendir" buyurdu.
Râvî dedi ki: Yüce Allah bunları doğrulamak üzere şu âyeti indirdi: "Onlar, Allah ile birlikte başka bir tanrıya tapmazlar; haksız yere, Allah’ın dokunulmaz kıldığı insan hayatına kıymazlar, zina etmezler. Zira (bilirler ki) bunları işleyen kimse cezasını bulacak."(el-Furkan, 25/68)
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Tevhid 46, 2/77
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Ebu Meysere Amr b. Şurahbil el-Hemdani (Amr b. Şurahbil)
3. Ebu Vâil Şakik b. Seleme el-Esedî (Şakik b. Seleme)
4. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
5. Ebu Abdullah Cerir b. Abdulhamid ed-Dabbî (Cerir b. Abdülhamid b. Cerir b. Kurt b. Hilal b. Ekyes)
6. Ebu Recâ Kuteybe b. Said es-Sekafi (Kuteybe b. Said b. Cemil b. Tarif)
Konular:
Büyük Günah, büyük günahlar
Çocuk, fakirlik korkusuyla çocukları öldürmek,
KTB, GÜNAH
Şirk, şirk koşmak
Zina, komşunun karısıyla
Bana Süleyman, ona Şu'be, ona Velîd; (T)
Bana Abbâd b. Yakub el-Esedî, ona Abbâd b. Avvâm, ona Şeybânî, ona Velid b. el-Ayzâr, ona Ebu Amr eş-Şeybânî, ona da İbn Mesûd (ra) şöyle rivayet etmiştir:
"Adamın biri Hz. Peygamber'e (sav) gelip 'Amellerin hangisi daha üstündür?' diye sordu. Hz. Peygamber (sav) 'Vaktinde kılınan namaz, ana babaya iyilik etmek sonra da Allah yolunda cihat etmektir' buyurdu."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
30696, B007534
Hadis:
حَدَّثَنِى سُلَيْمَانُ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ عَنِ الْوَلِيدِ؛
وَحَدَّثَنِى عَبَّادُ بْنُ يَعْقُوبَ الأَسَدِىُّ أَخْبَرَنَا عَبَّادُ بْنُ الْعَوَّامِ عَنِ الشَّيْبَانِىِّ عَنِ الْوَلِيدِ بْنِ الْعَيْزَارِ عَنْ أَبِى عَمْرٍو الشَّيْبَانِىِّ عَنِ ابْنِ مَسْعُودٍ رضى الله عنه:
"أَنَّ رَجُلاً سَأَلَ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم أَىُّ الأَعْمَالِ أَفْضَلُ؟ قَالَ الصَّلاَةُ لِوَقْتِهَا، وَبِرُّ الْوَالِدَيْنِ، ثُمَّ الْجِهَادُ فِى سَبِيلِ اللَّهِ."
Tercemesi:
Bana Süleyman, ona Şu'be, ona Velîd; (T)
Bana Abbâd b. Yakub el-Esedî, ona Abbâd b. Avvâm, ona Şeybânî, ona Velid b. el-Ayzâr, ona Ebu Amr eş-Şeybânî, ona da İbn Mesûd (ra) şöyle rivayet etmiştir:
"Adamın biri Hz. Peygamber'e (sav) gelip 'Amellerin hangisi daha üstündür?' diye sordu. Hz. Peygamber (sav) 'Vaktinde kılınan namaz, ana babaya iyilik etmek sonra da Allah yolunda cihat etmektir' buyurdu."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Tevhid 48, 2/778
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Ebu Amr Sa'd b. İyas eş-Şeybani (Sa'd b. İyas)
3. Velid b. Ayzar el-Abdî (Velid b. Ayzar)
4. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
5. Ebu Eyyüb Süleyman b. Harb el-Vâşihî (Süleyman b. Harb b. Büceyl)
Konular:
Amel, faziletlileri
BİRRU'L- VALİDEYN
İsyan, anne-babaya isyan, saygısızlık
KTB, CİHAD
Namaz, vaktinde eda etmek, geciktirmemek
Bize Ahmed b. Ebu Süreyc, ona Şebâbe, ona Şu'be, ona Muâviye b. Kurra, ona da Abdullah b. Mugaffel şöyle demiştir:
Ben Mekke'nin fethi günü Rasulullah'ı dişi devesi üzerinde, Fetih Suresi'ni, ya da Fetih Suresi'nden bir bölüm okurken gördüm. Abdullah b. Mugaffel der ki: Hz. Peygamber okurken sesini kah alçaltıp kah yükselterek nağmeli bir şekilde okuyordu. Sonra Muâviye de Abdullah b. Muğaffel'in okuyuşu gibi okudu ve “insanların etrafıma toplanmayacağını bilsem, ben de Abdullah b. Mugaffel'in (Rasulullah'ın (sav) okuyuşunu göstermek üzere) nağmeli okuduğu gibi okurdum” dedi. Şu'be der ki: Ben Muâviye'ye “onun nağmeli okuması nasıldı?” diye sordum. Bana Üç kere “âââ” diye uzatarak gösterdi.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
30730, B007540
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ أَبِى سُرَيْجٍ أَخْبَرَنَا شَبَابَةُ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ عَنْ مُعَاوِيَةَ بْنِ قُرَّةَ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ مُغَفَّلٍ الْمُزَنِىِّ قَالَ رَأَيْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَوْمَ الْفَتْحِ عَلَى نَاقَةٍ لَهُ يَقْرَأُ سُورَةَ الْفَتْحِ ، أَوْ مِنْ سُورَةِ الْفَتْحِ - قَالَ - فَرَجَّعَ فِيهَا - قَالَ - ثُمَّ قَرَأَ مُعَاوِيَةُ يَحْكِى قِرَاءَةَ ابْنِ مُغَفَّلٍ وَقَالَ « لَوْلاَ أَنْ يَجْتَمِعَ النَّاسُ عَلَيْكُمْ لَرَجَّعْتُ كَمَا رَجَّعَ ابْنُ مُغَفَّلٍ » . يَحْكِى النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم فَقُلْتُ لِمُعَاوِيَةَ كَيْفَ كَانَ تَرْجِيعُهُ قَالَ آ آ آ ثَلاَثَ مَرَّاتٍ .
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Ebu Süreyc, ona Şebâbe, ona Şu'be, ona Muâviye b. Kurra, ona da Abdullah b. Mugaffel şöyle demiştir:
Ben Mekke'nin fethi günü Rasulullah'ı dişi devesi üzerinde, Fetih Suresi'ni, ya da Fetih Suresi'nden bir bölüm okurken gördüm. Abdullah b. Mugaffel der ki: Hz. Peygamber okurken sesini kah alçaltıp kah yükselterek nağmeli bir şekilde okuyordu. Sonra Muâviye de Abdullah b. Muğaffel'in okuyuşu gibi okudu ve “insanların etrafıma toplanmayacağını bilsem, ben de Abdullah b. Mugaffel'in (Rasulullah'ın (sav) okuyuşunu göstermek üzere) nağmeli okuduğu gibi okurdum” dedi. Şu'be der ki: Ben Muâviye'ye “onun nağmeli okuması nasıldı?” diye sordum. Bana Üç kere “âââ” diye uzatarak gösterdi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Tevhid 50, 2/779
Senetler:
1. Ebu Said Abdullah b. Muğaffel el-Müzenî (Abdullah b. Muğaffel b. Abdünehm)
2. Ebu İyas Muaviye b. Kurra el-Müzenî (Muaviye b. Kurra b. İyas b. Hilal b. Riâb b. Ubeyd)
3. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
4. Ebu Amr Şebabe b. Sevvar el-Fezarî (Şebabe b. Sevvar)
5. Ebu Cafer Ahmed b. Ebu Süreyc en-Nehşeli (Ahmed b. Sabbah b. Ebu Süreyc)
Konular:
Kur'ân, güzel/ doğru okumak
Kur'an, Sahabenin Kur'an kıraati
Öneri Formu
Hadis Id, No:
30547, B007527
Hadis:
حَدَّثَنَا إِسْحَاقُ حَدَّثَنَا أَبُو عَاصِمٍ أَخْبَرَنَا ابْنُ جُرَيْجٍ أَخْبَرَنَا ابْنُ شِهَابٍ عَنْ أَبِى سَلَمَةَ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « لَيْسَ مِنَّا مَنْ لَمْ يَتَغَنَّ بِالْقُرْآنِ » . وَزَادَ غَيْرُهُ « يَجْهَرُ بِهِ » .
Tercemesi:
Bize İshâk, ona Ebu Asım, ona İbn Cüreyc, ona İbn Şihâb, ona Ebu Seleme, ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu:
"Kur'ân'ı sesiyle güzelleştirmeyen bizden değildir."
Başka bir ravi Ebu Hureyre şu ziyâdeyi yaptı: "Kur'ân'ı açıktan okur."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Tevhid 44, 2/776
Senetler:
()
Konular:
Kur'ân, güzel/ doğru okumak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
30672, B007528
Hadis:
حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ حَدَّثَنَا جَرِيرٌ عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ أَبِى صَالِحٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « لاَ تَحَاسُدَ إِلاَّ فِى اثْنَتَيْنِ رَجُلٌ آتَاهُ اللَّهُ الْقُرْآنَ فَهْوَ يَتْلُوهُ آنَاءَ اللَّيْلِ وَآنَاءَ النَّهَارِ ، فَهْوَ يَقُولُ لَوْ أُوتِيتُ مِثْلَ مَا أُوتِىَ هَذَا ، لَفَعَلْتُ كَمَا يَفْعَلُ . وَرَجُلٌ آتَاهُ اللَّهُ مَالاً فَهْوَ يُنْفِقُهُ فِى حَقِّهِ فَيَقُولُ لَوْ أُوتِيتُ مِثْلَ مَا أُوتِىَ عَمِلْتُ فِيهِ مِثْلَ مَا يَعْمَلُ » .
Tercemesi:
-.......Ebû Hureyre (R) şöyle demiştir: Rasûlullah (S) şöyle buyurdu: "Hasedleşmek ancak şu iki kimse hakkında olur:
a. O kimseye hased (yânî gıbta) olunur ki, Allah ona Kur'ân (ilmi) vermiştir, o da gecenin saatlerinde, gündüzün (muayyen) zaman-larında Kur 'ân okur. Onu kıskanan kimse de: Keski şu adama verilen Kur'ân ni'meti gibi bana da verilmiş olsaydı ve onun yapmakta olduğu gibi ben amel etseydim, der.
b. Şu kimseye de gıbta olunur ki, Allah ona da mal vermiştir, o da malım hakk yolda harcamaktadır. Onu kıskanan kimse de: Keski şuna verilen mal gibi bana da verilse idi de, ben de o malda onun yapmakta olduğu gibi hakk yolda harcama yapsaydım! der"
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Tevhid 45, 2/776
Senetler:
()
Konular:
İnfak, Tasadduk, infak kültürü
Kur'an, okumak ve yaşamak
Zihin İnşası, gıpta edilecek kimseler
Öneri Formu
Hadis Id, No:
30673, B007529
Hadis:
حَدَّثَنَا عَلِىُّ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ قَالَ الزُّهْرِىُّ عَنْ سَالِمٍ عَنْ أَبِيهِ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ « لاَ حَسَدَ إِلاَّ فِى اثْنَتَيْنِ رَجُلٌ آتَاهُ اللَّهُ الْقُرْآنَ فَهْوَ يَتْلُوهُ آنَاءَ اللَّيْلِ وَآنَاءَ النَّهَارِ ، وَرَجُلٌ آتَاهُ اللَّهُ مَالاً فَهْوَ يُنْفِقُهُ آنَاءَ اللَّيْلِ وَآنَاءَ النَّهَارِ » . سَمِعْتُ سُفْيَانَ مِرَارًا لَمْ أَسْمَعْهُ يَذْكُرُ الْخَبَرَ وَهْوَ مِنْ صَحِيحِ حَدِيثِهِ .
Tercemesi:
-.......Bize Sufyân ibn Uyeyne tahdîs etti ki, ez-Zuhrî, Sâlim'den; o da babası Abdullah ibn Umer(R)'den söyledi ki, Peygamber (S) şöyle buyurmuştur: "Hased ancak iki kimse hakkında caiz olur: Biri, Allah 'in kendisine Kur'ân (ilmi) verdiği; o da gece saatlerinde ve gündüz zamanlarında Kur 'ân 'ı okur. Diğeri de, A Hah 'in kendisine mal verdiği; o da gece saatlerinde ve gündüz saatlerinde o malı (hakk yolunda) harcar".
Râvî Alî ibn Abdillah: Ben Sufyân'dan bu hadîsi birçok kerre-ler işittim, fakat onun "Bize haber verdi" ta'bîrini zikrederken işitmedim, demiştir. Bununla beraber bu da onun sahîh hadîsindendir
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Tevhid 45, 2/776
Senetler:
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Ebu Ömer Salim b. Abdullah el-Adevî (Salim b. Abdullah b. Ömer b. Hattab)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Muhammed Süfyan b. Uyeyne el-Hilâlî (Süfyân b. Uyeyne b. Meymûn)
5. Ebu Hasan Ali b. el-Medînî (Ali b. Abdullah b. Cafer b. Necîh)
Konular:
Kur'an, okumak ve yaşamak
Zihin İnşası, gıpta edilecek kimseler
Öneri Formu
Hadis Id, No:
30704, B007535
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو النُّعْمَانِ حَدَّثَنَا جَرِيرُ بْنُ حَازِمٍ عَنِ الْحَسَنِ حَدَّثَنَا عَمْرُو بْنُ تَغْلِبَ قَالَ أَتَى النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم مَالٌ فَأَعْطَى قَوْمًا وَمَنَعَ آخَرِينَ فَبَلَغَهُ أَنَّهُمْ عَتَبُوا فَقَالَ « إِنِّى أُعْطِى الرَّجُلَ وَأَدَعُ الرَّجُلَ ، وَالَّذِى أَدَعُ أَحَبُّ إِلَىَّ مِنَ الَّذِى أُعْطِى ، أُعْطِى أَقْوَامًا لِمَا فِى قُلُوبِهِمْ مِنَ الْجَزَعِ وَالْهَلَعِ ، وَأَكِلُ أَقْوَامًا إِلَى مَا جَعَلَ اللَّهُ فِى قُلُوبِهِمْ مِنَ الْغِنَى وَالْخَيْرِ مِنْهُمْ عَمْرُو بْنُ تَغْلِبَ » . فَقَالَ عَمْرٌو مَا أُحِبُّ أَنَّ لِى بِكَلِمَةِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم حُمْرَ النَّعَمِ .
Tercemesi:
-.......Bize Amr ibnu Tağlib (R) tahdîs edip şöyle dedi: Peygamber(S)'e bir mal geldi de ondan birtakım kimselere verdi de, diğer bâzılarına vermedi. Sonra haber aldı ki, atıyyesiz bıraktığı kimseler kendisine serzeniş etmişler. Bunun üzerine Rasûlullah (bir hutbe yapıp) şöyle buyurdu: "Ben bir kimseye atıyye veriyor, bir kimseye de atıyye vermiyorum. Atıyye vermeyip terketmekte olduğum kimse bana atıyye vermekte olduğum kimseden daha sevimlidir. Ben birtakım kimselere kalblerinde sabırsızlık ile hırs ve tama' olduğu için kendilerine mal veririm. Bâzı kimseleri de Allah Taâlâ'nm, kalblerinde yarattığı gönül zenginliği ve cibilli hayra havale ederim (de mal vermem). Amr ibn Tağlib de bunlardan biridir"
Râvî Amr ibn Tağlib: Rasûlullah'ın bu (taltîfkârâne) sözüne bedel benim kırmızı develerim olmasını arzu etmem, demiştir
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Tevhid 49, 2/778
Senetler:
()
Konular:
Ganimet, Hz. Peygamber'in taksimi
Hz. Peygamber, itaat, boyun eğmek,
KTB, HEDİYELEŞMEK
Mal, mal - mülk hırsı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
30713, B007538
Hadis:
حَدَّثَنَا آدَمُ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ زِيَادٍ قَالَ سَمِعْتُ أَبَا هُرَيْرَةَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم يَرْوِيهِ عَنْ رَبِّكُمْ قَالَ « لِكُلِّ عَمَلٍ كَفَّارَةٌ ، وَالصَّوْمُ لِى وَأَنَا أَجْزِى بِهِ ، وَلَخَلُوفُ فَمِ الصَّائِمِ أَطْيَبُ عِنْدَ اللَّهِ مِنْ رِيحِ الْمِسْكِ » .
Tercemesi:
-.......Bize Muhammed ibn Ziyâd tahdîs edip şöyle dedi: Ben Ebû Hureyre(R)*den işittim, o da Peygamber'den ki, Peygamber (S) Rabb'inizden şöyle rivayet ediyordu: "Rabb'iniz şöyle buyurdu: "(Ma' siy etler den) herbir amel için (onun örtülmesi ve mağfiret edilmesini gerektiren) bir keffâret vardır. Oruç doğrudan doğruya benim için yapılan bir ibâdettir (onunla benden başkasına ibâdet edilmez). Onun ecrini de doğrudan doğruya ben veririm. Yemîn ederim ki, oruçlu kimsenin ağız kokusu Allah katında misk kokusundan daha temizdir"
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Tevhid 50, 2/779
Senetler:
()
Konular:
KTB, ORUÇ
Oruç, arınma fırsatıdır
Oruç, ahiretteki karşılığı
Oruç, oruçlunun ağız kokusu
Yargı, keffaret