10265 Kayıt Bulundu.
Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe ve Züheyr b. Harb, onlara İbn Uleyye, ona Abdülaziz b. Suheyb, ona da Enes (b. Malik), Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti: "Biriniz dua ettiği zaman, duasında kararlı olsun. Allah'ım! Dilersen bana ver demesin. Çünkü Allah'ı zorlayacak hiçbir şey yoktur."
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Muhammed b. Fudayl ve Ebu Muaviye, onlara Asım (el-Ahvel), ona da Ebu Osman (en-Nehdî), Ebu Musa'nın (el-Eşarî) şöyle dediğini rivayet etti: Nebi (sav) ile bir yolculukta beraberdik. İnsanlar yüksek sesle tekbir getirmeye başladılar. Bunun üzerine Nebi (sav); "ey insanlar! Kendinize çekidüzen verin. Siz ne sağıra ne de olmayan birine dua ediyorsunuz. Muhakkak sizinle beraber olan, her şeyinizi işiten ve size çok yakın birine dua ediyorsunuz" buyurdu. Ben de onun arkasındaydım ve lâ havle velâ kuvvete illâ billâh diyordum. Bunun üzerine Hz. Peygamber; "ey Abdullah b. Kays! Sana cennet hazinelerinden bir hazine göstereyim mi" buyurdu. Ben; tabi ki Ey Allah'ın Resulü deyince, "lâ havle velâ kuvvete illâ billâh (Güç ve kuvvet ancak Allah'a mahsustur) de" buyurdu.
Bize İbn Nümeyr, İshak b. İbrahim ve Ebu Said el-Eşec, onlara Hafs b. Gıyas, ona da Asım (el-Ahvel) hadisi bu isnadla Ebu Osman (en-Nehdî)'den, o da Ebu Musa (el-Eş'arî)'den benzer şekilde şöyle rivayet etmiştir: Nebi (sav) ile bir yolculukta beraberdik. İnsanlar yüksek sesle tekbir getirmeye başladılar. Bunun üzerine Nebi (sav); "ey insanlar! Kendinize çekidüzen verin. Siz ne sağıra ne de olmayan birine dua ediyorsunuz. Muhakkak sizinle beraber olan, her şeyinizi işiten ve size çok yakın birine dua ediyorsunuz" buyurdu. Ben de onun arkasındaydım ve 'Lâ havle velâ kuvvete illâ billâh' diyordum. Bunun üzerine Hz. Peygamber 'Ey Abdullah b. Kays! Sana cennet hazinelerinden bir hazine göstereyim mi?' buyurdu. Ben 'Tabi ki Ey Allah’ın Resulü!' deyince, 'Lâ havle velâ kuvvete illâ billâh (Güç ve kuvvet ancak Allah'a mahsustur) de' buyurdu."
Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe ve Züheyr b. Harb, onlara İbn Uleyye,- Ebu Bekir rivayetinde senedde şöyle devam etti:- ona İsmail b. Uleyye, ona Abdülaziz b. Süheyb, ona da Enes şöyle rivayet etmiştir: Resulullah (sav) şöyle buyurdu: "Biriniz dua ettiği zaman duasında ısrarcı olsun! Allah'ım! dilersen bana ver! demesin. Çünkü Allah'ı zorlayacak hiçbir şey yoktur."
Bize Halef b. Hişam ve Ebu Rabî', o ikisine Hammad b. Zeyd, ona Eyyüb (es-Sahtiyânî), ona Ebu Osman (en-Nehdî), ona Ebu Musa, ona da Asım hadisinin benzerini şöyle rivayet etmiştir: Nebi (sav) ile bir yolculukta beraberdik. İnsanlar yüksek sesle tekbir getirmeye başladılar. Bunun üzerine Nebi (sav); "ey insanlar! Kendinize çekidüzen verin. Siz ne sağıra ne de olmayan birine dua ediyorsunuz. Muhakkak sizinle beraber olan, her şeyinizi işiten ve size çok yakın birine dua ediyorsunuz" buyurdu. Ben de onun arkasındaydım ve lâ havle velâ kuvvete illâ billâh diyordum. Bunun üzerine Hz. Peygamber; "ey Abdullah b. Kays! Sana cennet hazinelerinden bir hazine göstereyim mi" buyurdu. Ben; tabi ki Ey Allah'ın Rasulü deyince; "lâ havle velâ kuvvete illâ billâh (Güç ve kuvvet ancak Allah'a mahsustur) de" buyurdu.
Bize Yahya b. Eyyub, Kuteybe ve İbn Hucr, onlara İsmail -yani İbn Cafer-, ona el-'Alâ, ona babası (Abdurrahman b. Yakub), ona da Ebu Hüreyre, Resulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Biriniz dua ettiği vakit : Allah'ım! dilersen beni affet! demesin. Lâkin Kesin, kararlı ve azimli istesin, rağbetini arttırsın. Çünkü Allah'ın verdiği hiçbir şey ona zor gelmez."
Bize Halef b. Hişâm ve Ebu'r-Rabî, onlara Hammad b. Zeyd, ona Eyyub, ona da Ebu Osman, Ebu Musa’nın şöyle dediğini rivayet etmiştir: Bir yolculukta Nebi (sav) ile beraberdik... (Eyyub) Asım'ın hadisinin benzerini şöyle rivayet etti: Bir yolculukta Nebi (sav) ile beraberdik. İnsanlar sesli tekbir getirmeye başladılar. Bunun üzerine Nebi (sav): "Ey insanlar! Kendinize acıyın; siz ne bir sağıra; ne de uzakta olan birine dua ediyorsunuz! Muhakkak sizinle beraber olan; sizi işiten, size yakın olan bir zâta dua ediyorsunuz" buyurdu. Ebu Musa: Ben O'nun arkasındaydım ve güç kuvvet ancak Allah'a mahsustur, diyordum. Bunun üzerine de: "Ey Abdullah b. Kays! Sana cennet hazinelerinden bir hazine göstereyim mi?" dedi. Ben: Evet, Ey Allah’ın Resulü! dedim. "Güç ve kuvvet ancak Allah'a mahsustur, de!" buyurdular.
Bize İbn Nümeyr, İshak b. İbrahim ve Ebu Said el-Eşecc, onlara Hafs b. Ğiyâs, ona da Âsım bu isnadla bu hadîsin benzerini rivayet etti: Bir yolculukta Nebi (sav) ile beraberdik. İnsanlar sesli tekbir getirmeye başladılar. Bunun üzerine Nebi (sav): "Ey insanlar! Kendinize acıyın; siz ne bir sağıra; ne de uzakta olan birine dua ediyorsunuz! Muhakkak sizinle beraber olan; sizi işiten, size yakın olan bir zâta dua ediyorsunuz" buyurdu. Ebu Musa: Ben O'nun arkasındaydım ve güç kuvvet ancak Allah'a mahsustur, diyordum. Bunun üzerine de: "Ey Abdullah b. Kays! Sana cennet hazinelerinden bir hazine göstereyim mi?" dedi. Ben: Evet, Ey Allah’ın Resulü! dedim. "Güç ve kuvvet ancak Allah'a mahsustur, de!" buyurdular.
Bize İbn Nümeyr, İshak b. İbrahim ve Ebu Said el-Eşecc, onlara Hafs b. Ğiyâs, ona da Âsım'dan naklen bu isnadla bu hadîsin benzerini rivayet etti: Bir yolculukta Nebi (sav) ile beraberdik. İnsanlar sesli tekbir getirmeye başladılar. Bunun üzerine Nebi (sav): "Ey insanlar! Kendinize acıyın; siz ne bir sağıra; ne de uzakta olan birine dua ediyorsunuz! Muhakkak sizinle beraber olan; sizi işiten, size yakın olan bir zâta dua ediyorsunuz" buyurdu. Ebu Musa: Ben O'nun arkasındaydım ve güç kuvvet ancak Allah'a mahsustur, diyordum. Bunun üzerine de: "Ey Abdullah b. Kays! Sana cennet hazinelerinden bir hazine göstereyim mi?" dedi. Ben: Evet, Ey Allah’ın Resulü! dedim. "Güç ve kuvvet ancak Allah'a mahsustur, de!" buyurdular.
Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe, ona Muhammed b. Fudayl ve Ebu Muâviye, onlara Âsım, ona da Ebu Osman, Ebu Musa’nın şöyle dediğini rivayet etmiştir: Bir yolculukta Nebi (sav) ile beraberdik. İnsanlar sesli tekbir getirmeye başladılar. Bunun üzerine Nebi (sav): "Ey insanlar! Kendinize acıyın; siz ne bir sağıra; ne de uzakta olan birine dua ediyorsunuz! Muhakkak sizinle beraber olan; sizi işiten, size yakın olan bir zâta dua ediyorsunuz" buyurdu. Ebu Musa: Ben O'nun arkasındaydım ve güç kuvvet ancak Allah'a mahsustur, diyordum. Bunun üzerine de: "Ey Abdullah b. Kays! Sana cennet hazinelerinden bir hazine göstereyim mi?" dedi. Ben: Evet, Ey Allah’ın Resulü! dedim. "Güç ve kuvvet ancak Allah'a mahsustur, de!" buyurdular.