Açıklama: Bildirildiğine göre bu rivayetin isnadı Abdurrahman b. Ziyâd b. En'um sebebiyle zayıftır. Tirmizî, bu rivayete Sünen'inde yer verip akabinde ''bu, isnadı sağlam olmayan bir hadistir. Râviler, bu hadisin isnadını problemli hale getirdiler (iztarabû)'' açıklamasında bulunmuştur. Hattâbî ise, bu hadisin zayıf olduğunu, münekkitlerin bu hadisin ravilerini tenkit ettiklerini, teşehhüt ve selamın vucûbiyetini ifade eden hadislerin bu rivayete muhalefet ettiğini ve fukakâdan bu hadisin zahiri ile amel edeni bilmediğini ifade eder (Ebu Davud, Sünen, thk. Şuayb Arnaut ve Muhammed Karabelli, Dârü'r-Risâleti'l-'Âlemiyye, I, 462, dpt., 1).
Öneri Formu
Hadis Id, No:
270882, D000617-2
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ يُونُسَ حَدَّثَنَا زُهَيْرٌ حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ زِيَادِ بْنِ أَنْعُمَ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ رَافِعٍ وَبَكْرِ بْنِ سَوَادَةَ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَمْرٍو أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ
"إِذَا قَضَى الإِمَامُ الصَّلاَةَ وَقَعَدَ فَأَحْدَثَ قَبْلَ أَنْ يَتَكَلَّمَ فَقَدْ تَمَّتْ صَلاَتُهُ وَمَنْ كَانَ خَلْفَهُ مِمَّنْ أَتَمَّ الصَّلاَةَ."
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Yunus, ona Züheyr, ona Abdurrahman b. Ziyad b. Enam, ona Abdurrahman b. Rafi' ve Bekir b. Sevâde, onlara da Abdullah b. Amr, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
"İmam namazı kılıp oturduğunda (ve) konuşmadan önce abdest bozduğunda namazı tamam olmuştur. (Aynı şekilde) onun arkasında namaza durup (mesbûk olmayanların) namazı da tamam olmuştur."
Açıklama:
Bildirildiğine göre bu rivayetin isnadı Abdurrahman b. Ziyâd b. En'um sebebiyle zayıftır. Tirmizî, bu rivayete Sünen'inde yer verip akabinde ''bu, isnadı sağlam olmayan bir hadistir. Râviler, bu hadisin isnadını problemli hale getirdiler (iztarabû)'' açıklamasında bulunmuştur. Hattâbî ise, bu hadisin zayıf olduğunu, münekkitlerin bu hadisin ravilerini tenkit ettiklerini, teşehhüt ve selamın vucûbiyetini ifade eden hadislerin bu rivayete muhalefet ettiğini ve fukakâdan bu hadisin zahiri ile amel edeni bilmediğini ifade eder (Ebu Davud, Sünen, thk. Şuayb Arnaut ve Muhammed Karabelli, Dârü'r-Risâleti'l-'Âlemiyye, I, 462, dpt., 1).
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Salât 74, /150
Senetler:
1. Ebu Muhammed Abdullah b. Amr es-Sehmî (Abdullah b. Amr b. Âs b. Vail b. Haşim)
2. Ebu Sümame Bekir b. Sevade el-Cüzami (Bekir b. Sevade b. Sümame)
3. Abdurrahman b. Ziyad el-İfriki (Abdurrahman b. Ziyad b. Enam)
4. Züheyr b. Muaviye el-Cu'fî (Züheyr b. Muaviye b. Hadîc b. Rahîl b. Züheyr b. Hayseme)
5. Ebu Abdullah Ahmed b. Yunus et-Temimî (Ahmed b. Abdullah b. Yunus b. Abdullah b. Kays)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, Namazda imamet, duruşu, kişi sayısı vs
Açıklama: Bildirildiğine göre hadis sahih olsa da bu rivayet, senetteki Ebu Süfyân'dan dolayı ''kavî''dir. Kendisi sadûk olup ''lâ be's bih'' bir râvidir. Senetteki diğer râviler ise sika kimselerdir (Ebu Davud, Sünen, thk. Şuayb Arnaut ve Muhammed Karabelli, Dârü'r-Risâleti'l-'Âlemiyye, I, 451, dpt. 1)
Öneri Formu
Hadis Id, No:
270876, D000602-2
Hadis:
حَدَّثَنَا عُثْمَانُ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا جَرِيرٌ وَوَكِيعٌ عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ أَبِى سُفْيَانَ عَنْ جَابِرٍ قَالَ رَكِبَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَرَسًا بِالْمَدِينَةِ فَصَرَعَهُ عَلَى جِذْمِ نَخْلَةٍ فَانْفَكَّتْ قَدَمُهُ فَأَتَيْنَاهُ نَعُودُهُ فَوَجَدْنَاهُ فِى مَشْرَبَةٍ لِعَائِشَةَ يُسَبِّحُ جَالِسًا قَالَ فَقُمْنَا خَلْفَهُ فَسَكَتَ عَنَّا ثُمَّ أَتَيْنَاهُ مَرَّةً أُخْرَى نَعُودُهُ فَصَلَّى الْمَكْتُوبَةَ جَالِسًا فَقُمْنَا خَلْفَهُ فَأَشَارَ إِلَيْنَا فَقَعَدْنَا. قَالَ فَلَمَّا قَضَى الصَّلاَةَ قَالَ
"إِذَا صَلَّى الإِمَامُ جَالِسًا فَصَلُّوا جُلُوسًا وَإِذَا صَلَّى الإِمَامُ قَائِمًا فَصَلُّوا قِيَامًا وَلاَ تَفْعَلُوا كَمَا يَفْعَلُ أَهْلُ فَارِسَ بِعُظَمَائِهَا."
Tercemesi:
Bize Osman b. Ebu Şeybe, ona Cerir ve Veki', onlara el-A'meş, ona Ebu Süfyan, ona da Cabir b. Abdullah şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah (sav), Medine'de bir ata binmiş, at ise onu hurma ağacı kökü üzerine atmıştı. (Bundan dolayı) da ayağı çıkmıştı. Bizler ziyaret etmek için yanına gelmiştik. Kendisini Aişe'nin odasında oturur vaziyette namaz kılarken bulduk. Biz de onun arkasında saf tuttuk. Bununla alakalı bize bir şey demedi. Ardından bir kez daha ziyaret etmek için yanına geldik. (Yine) oturur vaziyette farz namazı kılıyordu. Bizler (yine) arkasında saf tuttuk da (bu defa), eliyle bize işaret etti, biz de oturduk. Namazı bitirince; "imam oturarak namaz kıldığında siz de oturarak namaz kılın. İmam ayakta namaz kıldığında siz de ayakta namaz kılın. Fârisîlerin krallarına davrandıkları gibi davranmayın," buyurdu.
Açıklama:
Bildirildiğine göre hadis sahih olsa da bu rivayet, senetteki Ebu Süfyân'dan dolayı ''kavî''dir. Kendisi sadûk olup ''lâ be's bih'' bir râvidir. Senetteki diğer râviler ise sika kimselerdir (Ebu Davud, Sünen, thk. Şuayb Arnaut ve Muhammed Karabelli, Dârü'r-Risâleti'l-'Âlemiyye, I, 451, dpt. 1)
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Salât 69, /147
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. Ebu Süfyan Talha b. Nafi el-Kuraşi (Talha b. Nafi)
3. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
4. Ebu Süfyan Veki' b. Cerrah er-Ruâsî (Veki' b. Cerrah b. Melih b. Adî)
5. Ebu Hasan Osman b. Ebu Şeybe el-Absî (Osman b. Muhammed b. İbrahim)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, Namazda imamet, duruşu, kişi sayısı vs
Açıklama: Bildirildiğine göre hadis sahih olsa da bu rivayet, isnaddaki Musab b. Muhammed sebebiyle ''kavî''dir. Senetteki diğer râviler ise sika kimselerdir (Ebu Davud, Sünen, thk. Şuayb Arnaut ve Muhammed Karabelli, Dârü'r-Risâleti'l-'Âlemiyye, I, 452, dpt. 1).
Öneri Formu
Hadis Id, No:
270878, D000603-2
Hadis:
حَدَّثَنَا سُلَيْمَانُ بْنُ حَرْبٍ وَمُسْلِمُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ - الْمَعْنَى - عَنْ وُهَيْبٍ عَنْ مُصْعَبِ بْنِ مُحَمَّدٍ عَنْ أَبِى صَالِحٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"إِنَّمَا جُعِلَ الإِمَامُ لِيُؤْتَمَّ بِهِ فَإِذَا كَبَّرَ فَكَبِّرُوا وَلاَ تُكَبِّرُوا حَتَّى يُكَبِّرَ وَإِذَا رَكَعَ فَارْكَعُوا وَلاَ تَرْكَعُوا حَتَّى يَرْكَعَ وَإِذَا قَالَ سَمِعَ اللَّهُ لِمَنْ حَمِدَهُ فَقُولُوا اللَّهُمَّ رَبَّنَا لَكَ الْحَمْدُ." قَالَ مُسْلِمٌ "وَلَكَ الْحَمْدُ."
"وَإِذَا سَجَدَ فَاسْجُدُوا وَلاَ تَسْجُدُوا حَتَّى يَسْجُدَ وَإِذَا صَلَّى قَائِمًا فَصَلُّوا قِيَامًا وَإِذَا صَلَّى قَاعِدًا فَصَلُّوا قُعُودًا أَجْمَعُونَ."
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ "اللَّهُمَّ رَبَّنَا لَكَ الْحَمْدُ." أَفْهَمَنِى بَعْضُ أَصْحَابِنَا عَنْ سُلَيْمَانَ.]
Tercemesi:
Bize Süleyman b. Harb ve Müslim b. İbrahim, -mana aynıdır- onlara Vüheyb, ona Musab b. Muhammed, ona Ebû Salih, ona da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
"İmam, ancak kendisine uyulsun diye tayin edilmiştir. O tekbir getirdiğinde siz de tekbir getirin. O tekbir getirmedikçe sizler tekbir getirmeyin. O rükûa gittiğinde siz de rükûa gidin. O rükûa gitmedikçe sizler rükûa gitmeyin. O semi'allâhu li-men hamide dediğinde sizler, Allahümme! Rabbenâ leke'l-hamd deyin. -(Hadisin ravilerinden) Müslim ise "ve leke'l-hamd" şeklinde rivayette bulunmuştur- O secde yaptığında siz de secde yapın. O secde yapmadıkça siz secde yapmayın. O namazı ayakta kıldığında siz de ayakta namaz kılın. O namazı oturarak kıldığında sizler de topluca oturarak namaz kılın."
[Ebû Davud şöyle demiştir: "Allahümme! Rabbenâ leke'l-hamd" lafzını, bana, ashabımızdan bir kısım insanlar Süleyman'dan naklen bildirmiştir.]
Açıklama:
Bildirildiğine göre hadis sahih olsa da bu rivayet, isnaddaki Musab b. Muhammed sebebiyle ''kavî''dir. Senetteki diğer râviler ise sika kimselerdir (Ebu Davud, Sünen, thk. Şuayb Arnaut ve Muhammed Karabelli, Dârü'r-Risâleti'l-'Âlemiyye, I, 452, dpt. 1).
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Salât 69, /147
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebû Salih es-Semmân (Ebû Sâlih Zekvân b. Abdillâh et-Teymî)
3. Musab b. Muhammed el-Kuraşi (Musab b. Muhammed b. Abdurrahman b. Şurahbil b. Ebu Aziz)
4. Ebu Bekir Vüheyb b. Hâlid el-Bâhilî (Vüheyb b. Hâlid b. Aclân)
5. Ebu Amr Müslim b. İbrahim el-Ferahidi (Müslim b. İbrahim)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, Namazda imamet, duruşu, kişi sayısı vs
Öneri Formu
Hadis Id, No:
270875, D000597-2
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ سِنَانٍ وَأَحْمَدُ بْنُ الْفُرَاتِ أَبُو مَسْعُودٍ الرَّازِىُّ - الْمَعْنَى - قَالاَ حَدَّثَنَا يَعْلَى حَدَّثَنَا الأَعْمَشُ عَنْ إِبْرَاهِيمَ عَنْ هَمَّامٍ
"أَنَّ حُذَيْفَةَ أَمَّ النَّاسَ بِالْمَدَائِنِ عَلَى دُكَّانٍ فَأَخَذَ أَبُو مَسْعُودٍ بِقَمِيصِهِ فَجَبَذَهُ فَلَمَّا فَرَغَ مِنْ صَلاَتِهِ قَالَ أَلَمْ تَعْلَمْ أَنَّهُمْ كَانُوا يُنْهَوْنَ عَنْ ذَلِكَ قَالَ بَلَى قَدْ ذَكَرْتُ حِينَ مَدَدْتَنِى."
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Sinan ve Ebu Mesud Ahmed b. Furat er-Râzî, -hadisin manası aynıdır- onlara Ya'lâ, ona el-A'meş, ona İbrahim, ona da Hemmam şöyle rivayet etmiştir:
"Huzeyfe Medâin'de, yüksekçe bir yerde (durduğu halde) insanlara imamlık yaptı. Ebu Mesud da onun gömleğini tutup çekti. Huzeyfe namazını bitirince Ebu Mesud, ashâbın (yüksekçe bir yerde durup imamlık yapmasının) yasaklandığı bilmiyor musun dedi. Huzeyfe de evet biliyorum; sen beni çekince hatırladım dedi."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Salât 67, /146
Senetler:
1. Ebu Abdullah Huzeyfe b. Yeman el-Absî (Huzeyfe b. Huseyl b. Cabir)
2. Hemmam b. Haris en-Nehai (Hemmam b. Haris b. Kays b. Amr b. Harise)
3. Ebu İmran İbrahim en-Nehaî (İbrahim b. Yezid b. Kays b. Esved b. Amr)
4. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
5. Ebu Yusuf Ya'lâ b. Ubeyd et-Tenâfisî (Ya'lâ b. Ubeyd b. Ebû Ümeyye)
6. Ebu Cafer Ahmed b. Sinan el-Kattan (Ahmed b. Sinan b. Esed b. Hibban)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, Namazda imamet, duruşu, kişi sayısı vs
حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ وَيَزِيدُ بْنُ خَالِدِ بْنِ مَوْهَبٍ - الْمَعْنَى - أَنَّ اللَّيْثَ حَدَّثَهُمْ عَنْ أَبِى الزُّبَيْرِ عَنْ جَابِرٍ قَالَ
"اشْتَكَى النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم فَصَلَّيْنَا وَرَاءَهُ وَهُوَ قَاعِدٌ وَأَبُو بَكْرٍ يُكَبِّرُ لِيُسْمِعَ النَّاسَ تَكْبِيرَهُ ثُمَّ سَاقَ الْحَدِيثَ."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
270879, D000606-2
Hadis:
حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ وَيَزِيدُ بْنُ خَالِدِ بْنِ مَوْهَبٍ - الْمَعْنَى - أَنَّ اللَّيْثَ حَدَّثَهُمْ عَنْ أَبِى الزُّبَيْرِ عَنْ جَابِرٍ قَالَ
"اشْتَكَى النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم فَصَلَّيْنَا وَرَاءَهُ وَهُوَ قَاعِدٌ وَأَبُو بَكْرٍ يُكَبِّرُ لِيُسْمِعَ النَّاسَ تَكْبِيرَهُ ثُمَّ سَاقَ الْحَدِيثَ."
Tercemesi:
Bize Kuteybe b. Said ve Yezid b. Halid b. Mevheb, -mana aynıdır- onlara Leys, ona Ebu Zübeyr, ona da Cabir şöyle rivayet etmiştir:
"Nebi (sav) rahatsızlandı. Bizler, o oturur vaziyette iken arkasında namaza durduk. Ebu Bekir ise, Hz. Peygamber'in (sav) tekbirini insanlara duyurmak için tekbir getiriyordu. Ardından hadisin devamını zikretti."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Salât 69, /148
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. Ebu Zübeyr Muhammed b. Müslim el-Kuraşi (Muhammed b. Müslim b. Tedrus)
3. Ebu Haris Leys b. Sa'd el-Fehmî (Leys b. Sa'd b. Abdurrahman)
4. Yezid b. Halid el-Hemdanî (Yezid b. Halid b. Yezid b. Abdullah)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, Namazda imamet, duruşu, kişi sayısı vs
حَدَّثَنَا زُهَيْرُ بْنُ حَرْبٍ وَهَارُونُ بْنُ مَعْرُوفٍ - الْمَعْنَى - قَالاَ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنْ أَبَانَ بْنِ تَغْلِبَ - قَالَ أَبُو دَاوُدَ قَالَ زُهَيْرٌ حَدَّثَنَا الْكُوفِيُّونَ أَبَانُ وَغَيْرُهُ - عَنِ الْحَكَمِ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ أَبِى لَيْلَى عَنِ الْبَرَاءِ قَالَ
"كُنَّا نُصَلِّى مَعَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فَلاَ يَحْنُو أَحَدٌ مِنَّا ظَهْرَهُ حَتَّى يَرَى النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم يَضَعُ."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
270886, D000621-2
Hadis:
حَدَّثَنَا زُهَيْرُ بْنُ حَرْبٍ وَهَارُونُ بْنُ مَعْرُوفٍ - الْمَعْنَى - قَالاَ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنْ أَبَانَ بْنِ تَغْلِبَ - قَالَ أَبُو دَاوُدَ قَالَ زُهَيْرٌ حَدَّثَنَا الْكُوفِيُّونَ أَبَانُ وَغَيْرُهُ - عَنِ الْحَكَمِ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ أَبِى لَيْلَى عَنِ الْبَرَاءِ قَالَ
"كُنَّا نُصَلِّى مَعَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فَلاَ يَحْنُو أَحَدٌ مِنَّا ظَهْرَهُ حَتَّى يَرَى النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم يَضَعُ."
Tercemesi:
Bize Züheyr b. Harb ve Harun b. Maruf, -mana aynıdır- onlara Süfyan, ona Eban b. Tağlib, -Ebû Davud şöyle demiştir: Züheyr, bize Kûfeliler; Eban ve başkaları rivayette etti demiştir- ona Hakem, ona Abdurrahman b. Ebu Leyla, ona da Bera şöyle rivayet etmiştir:
"Bizler Nebî (sav) ile birlikte namaz kılardık da bizden hiç kimse Hz. Peygamber (sav) (alnını yere) koyana dek belini kırmazdı."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Salât 75, /150
Senetler:
1. Ebu Umare Bera b. Azib el-Ensarî (Bera b. Azib b. Haris b.Adî b. Cüşem)
2. Ebu İsa Abdurrahman b. Ebu Leyla el-Ensarî (Abdurrahman b. Yesar b. Bilal b. Büleyl b. Uhayha)
3. Ebu Abdullah Hakem b. Uteybe el-Kindî (Hakem b. Uteybe)
4. Ebu Sa'd Eban b. Tağlib el-Ceriri (Eban b. Tağlib)
5. Ebu Muhammed Süfyan b. Uyeyne el-Hilâlî (Süfyân b. Uyeyne b. Meymûn)
6. Ebu Ali Harun b. Maruf el-Mervezî (Harun b. Maruf)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, Namazda imamet, duruşu, kişi sayısı vs
Namaz, secde, okunacak dualar vs,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
270894, D000627-2
Hadis:
حَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ حَدَّثَنَا يَحْيَى ح
وَحَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ - الْمَعْنَى - عَنْ هِشَامِ بْنِ أَبِى عَبْدِ اللَّهِ عَنْ يَحْيَى بْنِ أَبِى كَثِيرٍ عَنْ عِكْرِمَةَ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"إِذَا صَلَّى أَحَدُكُمْ فِى ثَوْبٍ فَلْيُخَالِفْ بِطَرَفَيْهِ عَلَى عَاتِقَيْهِ."
Tercemesi:
Bize Müsedded, ona Yahya; (T)
Bize Müsedded, ona İsmail, -mana aynıdır- onlara Hişam b. Ebu Abdullah, ona Yahya b. Ebu Kesir, ona İkrime, ona da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
"Sizden biri (tek bir) elbise ile namaz kıldığında (elbisenin) iki tarafını (omuzlarının birinin altından, diğerinin de üstünden geçirmek suretiyle) boynuna assın."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Salât 78, /151
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. İkrime Mevla İbn Abbas (İkrime)
3. Ebu Nasr Yahya b. Ebu Kesir et-Tâî (Yahya b. Salih b. Mütevekkil)
4. Hişam b. Ebu Abdullah ed-Destevâî (Hişam b. Senber)
5. Ebu Said Yahya b. Said el-Kattan (Yahya b. Said b. Ferruh)
6. Müsedded b. Müserhed el-Esedî (Müsedded b. Müserhed b. Müserbel b. Şerik)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, namazda giyim/elbise
Öneri Formu
Hadis Id, No:
270927, D000634-2
Hadis:
حَدَّثَنَا هِشَامُ بْنُ عَمَّارٍ وَسُلَيْمَانُ بْنُ عَبْدِ الرَّحْمَنِ الدِّمَشْقِىُّ وَيَحْيَى بْنُ الْفَضْلِ السِّجِسْتَانِىُّ قَالُوا حَدَّثَنَا حَاتِمٌ - يَعْنِى ابْنَ إِسْمَاعِيلَ - حَدَّثَنَا يَعْقُوبُ بْنُ مُجَاهِدٍ أَبُو حَزْرَةَ عَنْ عُبَادَةَ بْنِ الْوَلِيدِ بْنِ عُبَادَةَ بْنِ الصَّامِتِ قَالَ أَتَيْنَا جَابِرًا - يَعْنِى ابْنَ عَبْدِ اللَّهِ - قَالَ سِرْتُ مَعَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فِى غَزْوَةٍ فَقَامَ يُصَلِّى وَكَانَتْ عَلَىَّ بُرْدَةٌ ذَهَبْتُ أُخَالِفُ بَيْنَ طَرَفَيْهَا فَلَمْ تَبْلُغْ لِى وَكَانَتْ لَهَا ذَبَاذِبُ فَنَكَسْتُهَا ثُمَّ خَالَفْتُ بَيْنَ طَرَفَيْهَا ثُمَّ تَوَاقَصْتُ عَلَيْهَا لاَ تَسْقُطُ ثُمَّ جِئْتُ حَتَّى قُمْتُ عَنْ يَسَارِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَأَخَذَ بِيَدِى فَأَدَارَنِى حَتَّى أَقَامَنِى عَنْ يَمِينِهِ فَجَاءَ ابْنُ صَخْرٍ حَتَّى قَامَ عَنْ يَسَارِهِ فَأَخَذَنَا بِيَدَيْهِ جَمِيعًا حَتَّى أَقَامَنَا خَلْفَهُ قَالَ وَجَعَلَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَرْمُقُنِى وَأَنَا لاَ أَشْعُرُ ثُمَّ فَطِنْتُ بِهِ فَأَشَارَ إِلَىَّ أَنْ أَتَّزِرَ بِهَا فَلَمَّا فَرَغَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ
"يَا جَابِرُ." قَالَ قُلْتُ لَبَّيْكَ يَا رَسُولَ اللَّهِ. قَالَ
"إِذَا كَانَ وَاسِعًا فَخَالِفْ بَيْنَ طَرَفَيْهِ وَإِذَا كَانَ ضَيِّقًا فَاشْدُدْهُ عَلَى حِقْوِكَ."
Tercemesi:
Bize Hişam b. Ammar ve Süleyman b. Abdurrahman ed-Dımaşkî ve Yahya b. Fadl es-Sicistânî, onlara Hatim b. İsmail, ona Ebu Hazre Yakub b. Mücahid, ona da Ubade b. Velid b. Ubade b. Samit şöyle rivayet etmiştir:
Cabir b. Abdullah'ın yanına geldik. Bize şöyle dedi: Bir gazvede Rasulullah (sav) ile beraber yolculuk ettim. Hz. Peygamber (sav), kalkıp namaza durdu. Benim üzerimde de bir elbise vardı. İki tarafını (omuzlarımda) çaprazlama bağlamaya çalıştım ama (uçları) kavuşmadı. Elbisenin püskülleri de vardı. Elbiseyi ters çevirdim. Sonra iki ucunu çaprazlama bir şekilde (boynuma) astım. Ardından da düşmemesi için (çenemle) sıkıştırdım. Akabinde gelip Hz. Peygamber'in (sav) solunda namaza durdum. O da elimden tuttu (ve arkasından dolaştırıp) sağ yanına aldı. (Derken) İbn Sahr gelip Hz. Peygamber'in (sav) solunda namaza durdu. Rasulullah (sav) ise, ikimizin de ellerinden tutup bizi arkasına aldı. (O esnada) Hz. Peygamber (sav), bana bakmaya başlamış ancak ben fark etmemiştim. Ardından onu fark ettim. Bana, elbisemi (göbeğime) bağlamamı işaret etti. Nebi (sav), namazı bitirince "ey Cabir!" dedi. Ben, ya Rasulullah! Buyur! dedim. O, "(elbise) geniş olduğunda iki ucunu çaprazlama bir şekilde (omuzlarına) as. Dar olduğunda ise onu (göbeğine) bağla," buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Salât 82, /153
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. Ubade b. Velid el-Ensari (Ubade b. Velid b. Ubade b. Samit)
3. Ebu Hazre Yakub b. Mücahid el-Mahzumi (Yakub b. Mücahid)
4. Ebu İsmail Hatim b. İsmail el-Harisî (Hatim b. İsmail b. Muhammed)
5. Hişam b. Ammar es-Sülemî (Hişam b. Ammar es-Sülemî)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, namazda giyim/elbise
Öneri Formu
Hadis Id, No:
270928, D000634-3
Hadis:
حَدَّثَنَا هِشَامُ بْنُ عَمَّارٍ وَسُلَيْمَانُ بْنُ عَبْدِ الرَّحْمَنِ الدِّمَشْقِىُّ وَيَحْيَى بْنُ الْفَضْلِ السِّجِسْتَانِىُّ قَالُوا حَدَّثَنَا حَاتِمٌ - يَعْنِى ابْنَ إِسْمَاعِيلَ - حَدَّثَنَا يَعْقُوبُ بْنُ مُجَاهِدٍ أَبُو حَزْرَةَ عَنْ عُبَادَةَ بْنِ الْوَلِيدِ بْنِ عُبَادَةَ بْنِ الصَّامِتِ قَالَ أَتَيْنَا جَابِرًا - يَعْنِى ابْنَ عَبْدِ اللَّهِ - قَالَ سِرْتُ مَعَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فِى غَزْوَةٍ فَقَامَ يُصَلِّى وَكَانَتْ عَلَىَّ بُرْدَةٌ ذَهَبْتُ أُخَالِفُ بَيْنَ طَرَفَيْهَا فَلَمْ تَبْلُغْ لِى وَكَانَتْ لَهَا ذَبَاذِبُ فَنَكَسْتُهَا ثُمَّ خَالَفْتُ بَيْنَ طَرَفَيْهَا ثُمَّ تَوَاقَصْتُ عَلَيْهَا لاَ تَسْقُطُ ثُمَّ جِئْتُ حَتَّى قُمْتُ عَنْ يَسَارِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَأَخَذَ بِيَدِى فَأَدَارَنِى حَتَّى أَقَامَنِى عَنْ يَمِينِهِ فَجَاءَ ابْنُ صَخْرٍ حَتَّى قَامَ عَنْ يَسَارِهِ فَأَخَذَنَا بِيَدَيْهِ جَمِيعًا حَتَّى أَقَامَنَا خَلْفَهُ قَالَ وَجَعَلَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَرْمُقُنِى وَأَنَا لاَ أَشْعُرُ ثُمَّ فَطِنْتُ بِهِ فَأَشَارَ إِلَىَّ أَنْ أَتَّزِرَ بِهَا فَلَمَّا فَرَغَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ
"يَا جَابِرُ." قَالَ قُلْتُ لَبَّيْكَ يَا رَسُولَ اللَّهِ. قَالَ
"إِذَا كَانَ وَاسِعًا فَخَالِفْ بَيْنَ طَرَفَيْهِ وَإِذَا كَانَ ضَيِّقًا فَاشْدُدْهُ عَلَى حِقْوِكَ."
Tercemesi:
Bize Hişam b. Ammar ve Süleyman b. Abdurrahman ed-Dımaşkî ve Yahya b. Fadl es-Sicistânî, onlara Hatim b. İsmail, ona Ebu Hazre Yakub b. Mücahid, ona da Ubade b. Velid b. Ubade b. Samit şöyle rivayet etmiştir:
Cabir b. Abdullah'ın yanına geldik. Bize şöyle dedi: Bir gazvede Rasulullah (sav) ile beraber yolculuk ettim. Hz. Peygamber (sav), kalkıp namaza durdu. Benim üzerimde de bir elbise vardı. İki tarafını (omuzlarımda) çaprazlama bağlamaya çalıştım ama (uçları) kavuşmadı. Elbisenin püskülleri de vardı. Elbiseyi ters çevirdim. Sonra iki ucunu çaprazlama bir şekilde (boynuma) astım. Ardından da düşmemesi için (çenemle) sıkıştırdım. Akabinde gelip Hz. Peygamber'in (sav) solunda namaza durdum. O da elimden tuttu (ve arkasından dolaştırıp) sağ yanına aldı. (Derken) İbn Sahr gelip Hz. Peygamber'in (sav) solunda namaza durdu. Rasulullah (sav) ise, ikimizin de ellerinden tutup bizi arkasına aldı. (O esnada) Hz. Peygamber (sav), bana bakmaya başlamış ancak ben fark etmemiştim. Ardından onu fark ettim. Bana, elbisemi (göbeğime) bağlamamı işaret etti. Nebi (sav), namazı bitirince "ey Cabir!" dedi. Ben, ya Rasulullah! Buyur! dedim. O, "(elbise) geniş olduğunda iki ucunu çaprazlama bir şekilde (omuzlarına) as. Dar olduğunda ise onu (göbeğine) bağla," buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Salât 82, /153
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. Ubade b. Velid el-Ensari (Ubade b. Velid b. Ubade b. Samit)
3. Ebu Hazre Yakub b. Mücahid el-Mahzumi (Yakub b. Mücahid)
4. Ebu İsmail Hatim b. İsmail el-Harisî (Hatim b. İsmail b. Muhammed)
5. Yahya b. Fadl es-Sicistani (Yahya b. Fadl)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, namazda giyim/elbise
حَدَّثَنَا سُلَيْمَانُ بْنُ حَرْبٍ حَدَّثَنَا حَمَّادُ بْنُ زَيْدٍ عَنْ أَيُّوبَ عَنْ نَافِعٍ عَنِ ابْنِ عُمَرَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَوْ قَالَ قَالَ عُمَرُ رضى الله عنه
"إِذَا كَانَ لأَحَدِكُمْ ثَوْبَانِ فَلْيُصَلِّ فِيهِمَا فَإِنْ لَمْ يَكُنْ إِلاَّ ثَوْبٌ وَاحِدٌ فَلْيَتَّزِرْ بِهِ وَلاَ يَشْتَمِلِ اشْتِمَالَ الْيَهُودِ."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
270929, D000635-2
Hadis:
حَدَّثَنَا سُلَيْمَانُ بْنُ حَرْبٍ حَدَّثَنَا حَمَّادُ بْنُ زَيْدٍ عَنْ أَيُّوبَ عَنْ نَافِعٍ عَنِ ابْنِ عُمَرَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَوْ قَالَ قَالَ عُمَرُ رضى الله عنه
"إِذَا كَانَ لأَحَدِكُمْ ثَوْبَانِ فَلْيُصَلِّ فِيهِمَا فَإِنْ لَمْ يَكُنْ إِلاَّ ثَوْبٌ وَاحِدٌ فَلْيَتَّزِرْ بِهِ وَلاَ يَشْتَمِلِ اشْتِمَالَ الْيَهُودِ."
Tercemesi:
Bize Süleyman b. Harb, ona Hammad b. Zeyd, ona Eyyüb, ona Nafi', ona da İbn Ömer, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
"Sizden birinin iki elbisesi olduğunda onlarla namaz kılsın. Eğer sadece bir elbise varsa onu (göbeğine) bağlasın ve Yahudilerin büründüğü gibi (elbiseye) bürünmesin."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Salât 83, /153
Senetler:
1. Ebu Hafs Ömer b. Hattab el-Adevî (Ömer b. Hattab b. Nüfeyl b. Abdüluzza)
2. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
3. Nafi' Mevlâ İbn Ömer (Ebu Abdullah Nafi')
4. Eyyüb es-Sahtiyânî (Eyyüb b. Keysân)
5. Ebu İsmail Hammad b. Zeyd el-Ezdî (Hammad b. Zeyd b. Dirhem)
6. Ebu Eyyüb Süleyman b. Harb el-Vâşihî (Süleyman b. Harb b. Büceyl)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, namazda giyim/elbise
Zihin İnşası, ehl-i kitaba muhalefet