10612 Kayıt Bulundu.
Bize Müsedded, ona Yahya, ona el-A‘meş, ona Şakîk, ona da Huzeyfe şöyle rivâyet etti: Hz. Ömer’in (ra) huzurunda oturuyorduk. Bir ara; 'Hanginiz Rasûlullah’ın (sav) fitne hakkındaki buyruğunu belledi?' diye sordu. Ben; 'O nasıl dediyse aynı şekilde ben ezberledim' dedim. Hz. Ömer; 'Şüphesiz ki sen, ona (Allah Rasulü hakkında söz söylemek konusunda) ya da o işe (fitneye dair açıklamalar yapmaya) pek cüretkârsın' dedi. Ben; 'Rasûlullah (sav), "Kişinin ailesi, malı, evladı ve komşusu sebebiyle maruz kaldığı fitnenin vebaline namaz, oruç, sadaka, iyiliği emretmek ve kötülüğe mani olmak keffâret olur" buyurdu' dedim. Hz. Ömer; 'Benim sorduğum bu değil, asıl öğrenmek istediğim deniz dalgaları gibi gelen fitnelerdir' dedi. Huzeyfe; 'Bu tür fitnelerden dolayı senin için korkulacak bir şey yok, ey mü'minlerin emiri. Çünkü seninle o fitne arasında kilitlenmiş bir kapı vardır' dedi. Hz. Ömer; 'Kapı kırılacak mı, yoksa açılacak mı?' diye sordu. Huzeyfe; 'Kırılacak' deyince, Hz. Ömer; 'O halde o kapı ebediyen kapatılıp kilitlenmeyecek demektir' dedi. Biz (Huzeyfe’ye); 'Ömer kapının kim olduğunu biliyor muydu?' diye sorduk. 'Evet. Bu geceden sonra gündüzün geleceğini bildiği gibi biliyordu. Üstelik ben ona anlaşılmaz üstü kapalı bir söz söylemedim' dedi. Bizler Huzeyfe’ye soru sormaktan çekindiğimiz için Mesrûk’a, bu hususu ona sormasını istedik. O da sordu. Huzeyfe cevaben, 'O kapı Ömer’dir' dedi.
Bize İbrahim b. Hamza, ona İbn Ebu Hazim ve ed-Deraverdî, ona Yezid, ona Muhammed b. İbrahim, ona Ebu Seleme b. Abdurrahman ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Ne dersiniz? Birinizin kapısın önünden bir nehir aksa ve o kişi her gün beş defa bu nehirde yıkansa sizce üzerinde hiç kir kalır mı?" Sahabe "Hayır hiç kir kalmaz." deyince Rasulullah "İşte beş vakit namaz da böyledir. Allah o namazlar sebebiyle günahları siler." buyurmuştur.
Bize Müslim b. İbrahim, ona Hişâm, ona Katâde, ona da Enes'in söylediğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Sizden biriniz namazda iken Rabbine münacatta bulunur (seslenir). Bundan dolayı sakın sağ tarafınıza tükürmeyin. (Mecbur kalırsa) sol ayağının altına (tükürsün)." Said, Katâde'den naklen 'Ön tarafına veya önüne tükürmesin ama sol tarafına ya da (sol) ayağının altına tükürsün' demiştir. Şube, 'Önüne de tükürmez, sağına da tükürmez. Ama sol tarafına ya da (sol) ayağının altına tükürebilir' demiştir. Bu hadisi Humeyd, Enes'ten o da, Nebi'den (sav) şu şekilde nakletmiştir: "(Biriniz namazda iken) sakın kıble tarafına ve sağına tükürmesin. Ancak sol tarafına yahut ayağının altına (tükürsün)."
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Said b. Ebu Arube arasında inkita vardır.
Bize Müslim b. İbrahim, ona Hişâm, ona Katâde, ona da Enes'in söylediğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Sizden biriniz namazda iken Rabbine münacatta bulunur (seslenir). Bundan dolayı sakın sağ tarafınıza tükürmeyin. (Mecbur kalırsa) sol ayağının altına (tükürsün)." Said, Katâde'den naklen 'Ön tarafına veya önüne tükürmesin ama sol tarafına ya da (sol) ayağının altına tükürsün' demiştir. Şube, 'Önüne de tükürmez, sağına da tükürmez. Ama sol tarafına ya da (sol) ayağının altına tükürebilir' demiştir. Bu hadisi Humeyd, Enes'ten o da, Nebi'den (sav) şu şekilde nakletmiştir: "(Biriniz namazda iken) sakın kıble tarafına ve sağına tükürmesin. Ancak sol tarafına yahut ayağının altına (tükürsün)."
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Humeyd b. Ebu Humeyd arasında inkita vardır.
Bize Muhammed b. Müsennâ, ona Yahya, ona İsmail, ona Kays, ona Cerîr b. Abdullah şöyle söylemiştir: "Rasulullah'a (sav) namazı dosdoğru kılma, zekatı verme ve her Müslümana karşı samimi olmaya dair biat ettim."
Bize Ebu Velîd Hişâm b. Abdülmelik, ona Şu'be, ona Velîd b. Ayzâr, ona da Ebu Amr eş-Şeybânî, Abdulllah b. Mesud'un evini işaret ederek 'Bana bu evin sahibi şöyle rivayet etmiştir' demiştir: "Hz. Peygamber'e (sav) 'Hangi amel Allah'a daha sevimli gelir?' diye sorduğumda, 'Vaktinde kılınan namaz" buyurdu. 'Sonra hangisidir?' dediğimde, 'Anne babaya iyilik etmek' dedi. 'Sonra hangisidir?' diye sorduğumda 'Allah yolunda cihat etmektir' cevabını verdi. Bana bunların hepsini söylemiştir. Daha fazlasını sorsaydım, daha fazlasını da söylerdi."
Bize Müslim b. İbrahim, ona Hişâm, ona Katâde, ona da Enes'in söylediğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Sizden biriniz namazda iken Rabbine münacatta bulunur (seslenir). Bundan dolayı sakın sağ tarafınıza tükürmeyin. (Mecbur kalırsa) sol ayağının altına (tükürsün)." Said, Katâde'den naklen 'Ön tarafına veya önüne tükürmesin ama sol tarafına ya da (sol) ayağının altına tükürsün' demiştir. Şube, 'Önüne de tükürmez, sağına da tükürmez. Ama sol tarafına ya da (sol) ayağının altına tükürebilir' demiştir. Bu hadisi Humeyd, Enes'ten o da, Nebi'den (sav) şu şekilde nakletmiştir: "(Biriniz namazda iken) sakın kıble tarafına ve sağına tükürmesin. Ancak sol tarafına yahut ayağının altına (tükürsün)."