Öneri Formu
Hadis Id, No:
52812, HM003600
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرٍ حَدَّثَنَا عَاصِمٌ عَنْ زِرِّ بْنِ حُبَيْشٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ مَسْعُودٍ قَالَ
إِنَّ اللَّهَ نَظَرَ فِي قُلُوبِ الْعِبَادِ فَوَجَدَ قَلْبَ مُحَمَّدٍ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ خَيْرَ قُلُوبِ الْعِبَادِ فَاصْطَفَاهُ لِنَفْسِهِ فَابْتَعَثَهُ بِرِسَالَتِهِ ثُمَّ نَظَرَ فِي قُلُوبِ الْعِبَادِ بَعْدَ قَلْبِ مُحَمَّدٍ فَوَجَدَ قُلُوبَ أَصْحَابِهِ خَيْرَ قُلُوبِ الْعِبَادِ فَجَعَلَهُمْ وُزَرَاءَ نَبِيِّهِ يُقَاتِلُونَ عَلَى دِينِهِ فَمَا رَأَى الْمُسْلِمُونَ حَسَنًا فَهُوَ عِنْدَ اللَّهِ حَسَنٌ وَمَا رَأَوْا سَيِّئًا فَهُوَ عِنْدَ اللَّهِ سَيِّئٌ
Tercemesi:
Açıklama:
Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım:
مَا رَآهُ الْمُؤْمِنُ حَسَنًا فَهُوَ عِنْدَ اللَّهِ حَسَنٌ
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Abdullah b. Mes'ud 3600, 2/18
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Ebu Meryem Zir b. Hubeyş el-Esedi (Zir b. Hubeyş b. Hubabe b. Evs b. Bilal b. Sa'd)
3. Asım b. Ebu Necûd el-Esedî (Âsım b. Behdele)
4. Ebu Bekir b. Ayyaş el-Esedî (Ebu Bekir b. Ayyaş b. Salim)
Konular:
Allah İnancı, Allah'ın kulu ile ilişkisi
Allah İnancı, kullarını değerlendirme ölçüsü
Hz. Peygamber, Allah ile ilişkisi
Sahabe, Fazileti
Öneri Formu
Hadis Id, No:
52845, HM003609
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو مُعَاوِيَةَ حَدَّثَنَا الْأَعْمَشُ عَنْ شَقِيقٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ
قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ لَا تُبَاشِرْ الْمَرْأَةُ الْمَرْأَةَ حَتَّى تَصِفَهَا لِزَوْجِهَا كَأَنَّمَا يَنْظُرُ إِلَيْهَا
Tercemesi:
Bize Ebu Muaviye (Muhammed b. Hâzim), ona (Süleyman b. Mihran) el-A'meş, ona Şakik (b. Seleme), ona da Abdullah (b. Mesud), Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu haber vermiştir: "Bir kadın başka bir kadının bakılmaması gereken yerlerine bakıp ona dokunmasın. Zira onu kocasına anlatır da kocası o kadını görmüş gibi olur."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Abdullah b. Mes'ud 3609, 2/21
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Ebu Vâil Şakik b. Seleme el-Esedî (Şakik b. Seleme)
3. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
4. Ebu Muaviye Muhammed b. Hâzim el-A'mâ ed-Darîr (Muhammed b. Hazim)
5. Ebu Abdullah Ahmed b. Hanbel eş-Şeybanî (Ahmed b. Muhammed b. Hanbel b. Hilal b. Esed)
Konular:
Adab, yatma-kalkma adabı
Kadın ve Erkeklerin birbirlerinin bedenine dokunması
Mahremiyet, Beden Mahremiyeti, başkalarının bedenlerini kocasına anlatmaması
Uyku, kişilerin hemcinsleriyle tek örtü altında uyumaları
Bize Affan ve Hasan b. Musa, onlara Hammad b. Seleme, ona Asım b. Behdele, ona Zir b. Hubeyş, ona da İbn Mesud (ra) Hz. Peygamber'in (sav) şöyle dediğini rivayet etmiştir:
"(Hac) mevsiminde bana ümmetler gösterildi. Ümmetimin gösterilmesi (diğer ümmetlerden sonra) geç oldu. Sonunda ümmetimi gördüm, onların çokluğu ve heybetleri beni sevindirdi. Onlar ovaları ve dağları doldurmuşlardı. Hasan der ki: (Allah Teala) “Ey Muhammed! Razı oldun mu?” dedi. Ben de “Evet” dedim. O (cc) da, “Ey Muhammed bunlarla birlikte sana, hesapsız bir şekilde cennete girecek, yetmiş bin kişi bağışladım. Bunlar rukye yapmazlar, uğursuzluğa inanmazlar, ateşle dağlama yapmazlar, onlar ancak Rablerine tevekkül ederler” buyurdu. Bunun üzerine Ukkâşe “Beni onlardan kılması için Allah'a dua et” dedi. Rasulullah (sav) de, dua etti. Sonra bir başkası da “Beni de onlardan kılması için Allah'a dua et!' dedi. Hz. Peygamber (sav), “Bu hususta Ukkâşe seni geçti” buyurdu."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
40242, HM004339
Hadis:
حَدَّثَنَا عَفَّانُ وَحَسَنُ بْنُ مُوسَى قَالَا حَدَّثَنَا حَمَّادُ بْنُ سَلَمَةَ عَنْ عَاصِمِ بْنِ بَهْدَلَةَ عَنْ زِرِّ بْنِ حُبَيْشٍ عَنِ ابْنِ مَسْعُودٍ
أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ قَالَ عُرِضَتْ عَلَيَّ الْأُمَمُ بِالْمَوْسِمِ فَرَاثَتْ عَلَيَّ أُمَّتِي قَالَ فَرَأَيْتُهُمْ فَأَعْجَبَتْنِي كَثْرَتُهُمْ وَهَيْئَاتُهُمْ قَدْ مَلَئُوا السَّهْلَ وَالْجَبَلَ قَالَ حَسَنٌ فَقَالَ أَرَضِيتَ يَا مُحَمَّدُ فَقُلْتُ نَعَمْ قَالَ فَإِنَّ لَكَ مَعَ هَؤُلَاءِ قَالَ عَفَّانُ وَحَسَنٌ فَقَالَ يَا مُحَمَّدُ إِنَّ مَعَ هَؤُلَاءِ سَبْعِينَ أَلْفًا يَدْخُلُونَ الْجَنَّةَ بِغَيْرِ حِسَابٍ وَهُمْ الَّذِينَ لَا يَسْتَرْقُونَ وَلَا يَتَطَيَّرُونَ وَلَا يَكْتَوُونَ وَعَلَى رَبِّهِمْ يَتَوَكَّلُونَ فَقَامَ عُكَّاشَةُ فَقَالَ يَا نَبِيَّ اللَّهِ ادْعُ اللَّهَ أَنْ يَجْعَلَنِي مِنْهُمْ فَدَعَا لَهُ ثُمَّ قَامَ آخَرُ فَقَالَ يَا نَبِيَّ اللَّهِ ادْعُ اللَّهَ أَنْ يَجْعَلَنِي مِنْهُمْ فَقَالَ سَبَقَكَ بِهَا عُكَّاشَةُ
Tercemesi:
Bize Affan ve Hasan b. Musa, onlara Hammad b. Seleme, ona Asım b. Behdele, ona Zir b. Hubeyş, ona da İbn Mesud (ra) Hz. Peygamber'in (sav) şöyle dediğini rivayet etmiştir:
"(Hac) mevsiminde bana ümmetler gösterildi. Ümmetimin gösterilmesi (diğer ümmetlerden sonra) geç oldu. Sonunda ümmetimi gördüm, onların çokluğu ve heybetleri beni sevindirdi. Onlar ovaları ve dağları doldurmuşlardı. Hasan der ki: (Allah Teala) “Ey Muhammed! Razı oldun mu?” dedi. Ben de “Evet” dedim. O (cc) da, “Ey Muhammed bunlarla birlikte sana, hesapsız bir şekilde cennete girecek, yetmiş bin kişi bağışladım. Bunlar rukye yapmazlar, uğursuzluğa inanmazlar, ateşle dağlama yapmazlar, onlar ancak Rablerine tevekkül ederler” buyurdu. Bunun üzerine Ukkâşe “Beni onlardan kılması için Allah'a dua et” dedi. Rasulullah (sav) de, dua etti. Sonra bir başkası da “Beni de onlardan kılması için Allah'a dua et!' dedi. Hz. Peygamber (sav), “Bu hususta Ukkâşe seni geçti” buyurdu."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Abdullah b. Mes'ud 4339, 2/186
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Ebu Meryem Zir b. Hubeyş el-Esedi (Zir b. Hubeyş b. Hubabe b. Evs b. Bilal b. Sa'd)
3. Asım b. Ebu Necûd el-Esedî (Âsım b. Behdele)
4. Ebu Seleme Hammad b. Seleme el-Basrî (Hammad b. Seleme b. Dînar)
5. Ebu Osman Affân b. Müslim el-Bahilî (Affân b. Müslim b. Abdullah)
Konular:
Cennet, Cennetlikler, vasfı , sıfatı , yaşamı vs.
Müslüman, Allah'ın affını sınrlamaması
Müslüman, Müslümanların diğer ümmetlerden üstünlüğü
Açıklama: Hadis mütabileriyle birlikte sahihtir.
فَرَاثَتْ عَلَيْهِ أُمَّتُهُ ifadesi 'ümmetini göstermek diğer ümmetlerden sonraya bırakıldı. Ümmeti diğer ümmetlerden sonra gösterildi' şeklinde de çevrilebilir.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35834, HM003819
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ الصَّمَدِ حَدَّثَنَا حَمَّادٌ عَنْ عَاصِمٍ عَنْ زِرٍّ عَنِ ابْنِ مَسْعُودٍ
أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ أُرِيَ الْأُمَمَ بِالْمَوْسِمِ فَرَاثَتْ عَلَيْهِ أُمَّتُهُ قَالَ فَأُرِيتُ أُمَّتِي فَأَعْجَبَنِي كَثْرَتُهُمْ قَدْ مَلَئُوا السَّهْلَ وَالْجَبَلَ فَقِيلَ لِي إِنَّ مَعَ هَؤُلَاءِ سَبْعِينَ أَلْفًا يَدْخُلُونَ الْجَنَّةَ بِغَيْرِ حِسَابٍ هُمْ الَّذِينَ لَا يَكْتَوُونَ وَلَا يَسْتَرْقُونَ وَلَا يَتَطَيَّرُونَ وَعَلَى رَبِّهِمْ يَتَوَكَّلُونَ فَقَالَ عُكَّاشَةُ يَا رَسُولَ اللَّهِ ادْعُ اللَّهَ أَنْ يَجْعَلَنِي مِنْهُمْ فَدَعَا لَهُ ثُمَّ قَامَ يَعْنِي آخَرُ فَقَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ ادْعُ اللَّهَ أَنْ يَجْعَلَنِي مَعَهُمْ قَالَ سَبَقَكَ بِهَا عُكَّاشَةُ
Tercemesi:
Bize Abdüssamed, ona Hammad, ona Asım, ona Zir, ona da İbn Mesud (ra) Hz. Peygamber'in (sav) şöyle dediğini rivayet etmiştir:
(Hac) mevsiminde bana ümmetler gösterildi. Peygamber'e (sav) ümmetini gösterilmesi gecikti. Sonra ümmetim bana gösterildi, onların çokluğu beni sevindirdi. Onlar ovaları ve dağları doldurmuşlardı. Bana, onlarla birlikte yetmiş bin kişi hesapsız bir şekilde cennete girer. 'Onlar ateşle dağlama yapmazlar, rukye yapmazlar, uğursuzluğa inanmazlar, onlar ancak Rablerine tevekkül ederler' denildi. Bunun üzerine Ukkâşe [b. Mıhsan] 'Ya Rasulallah! Beni onlardan kılması için Allah'a dua et!' dedi. Rasûlullah (sav) da, dua etti. Sonra bir başkası da, 'Beni de onlarla birlikte kılması için Allah'a dua et!' dedi. Hz. Peygamber (sav), "Bu hususta Ukkâşe seni geçti" buyurdu.
Açıklama:
Hadis mütabileriyle birlikte sahihtir.
فَرَاثَتْ عَلَيْهِ أُمَّتُهُ ifadesi 'ümmetini göstermek diğer ümmetlerden sonraya bırakıldı. Ümmeti diğer ümmetlerden sonra gösterildi' şeklinde de çevrilebilir.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Abdullah b. Mes'ud 3819, 2/73
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Ebu Meryem Zir b. Hubeyş el-Esedi (Zir b. Hubeyş b. Hubabe b. Evs b. Bilal b. Sa'd)
3. Asım b. Ebu Necûd el-Esedî (Âsım b. Behdele)
4. Ebu Seleme Hammad b. Seleme el-Basrî (Hammad b. Seleme b. Dînar)
5. Ebu Sehl Abdussamed b. Abdulvâris et-Temimî (Abdussamed b. Abdulvâris b. Saîd b. Zekvân)
Konular:
Hz. Peygamber, ümmetinin çokluğu
Ümmet, yetmiş bininin hesapsız cennete girmesi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
38171, HM004130
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّحْمَنِ قَالَ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنْ مَنْصُورٍ عَنْ إِبْرَاهِيمَ عَنْ عَبِيدَةَ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ
عَنْ النَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ أَنَّهُ قَالَ خَيْرُ النَّاسِ قَرْنِي ثُمَّ الَّذِينَ يَلُونَهُمْ ثُمَّ الَّذِينَ يَلُونَهُمْ ثَلَاثًا أَوْ أَرْبَعًا ثُمَّ يَجِيءُ قَوْمٌ تَسْبِقُ شَهَادَةُ أَحَدِهِمْ يَمِينَهُ وَيَمِينُهُ شَهَادَتَهُ قَالَ وَكَانَ أَصْحَابُنَا يَضْرِبُونَا وَنَحْنُ صِبْيَانٌ عَلَى الشَّهَادَةِ وَالْعَهْدِ
Tercemesi:
Açıklama:
Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım:
خَيْرُ النَّاسِ قَرْنِى ثُمَّ الَّذِينَ يَلُونَهُمْ ثُمَّ الَّذِينَ يَلُونَهُمْ
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Abdullah b. Mes'ud 4130, 2/142
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Abide b. Amr el-A'ver (Abide b. Amr)
3. Ebu İmran İbrahim en-Nehaî (İbrahim b. Yezid b. Kays b. Esved b. Amr)
4. Ebu Attab Mansur b. Mu'temir es-Sülemî (Mansur b. Mu'temir b. Abdullah)
5. Süfyan es-Sevrî (Süfyan b. Said b. Mesruk b. Habib b. Rafi')
6. Ebu Davud A'rec Abdurrahman b. Hürmüz (Abdurrahman b. Hürmüz)
Konular:
Sahabe, İlk Müslüman Nesiller
Sahâbe, sahabe ve tabiunun fazileti
Öneri Formu
Hadis Id, No:
38215, HM004144
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّحْمَنِ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ عَنْ عَلِيِّ بْنِ الْأَقْمَرِ عَنْ أَبِي الْأَحْوَصِ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ
عَنْ النَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ قَالَ تَقُومُ السَّاعَةُ أَوْ لَا تَقُومُ السَّاعَةُ إِلَّا عَلَى شِرَارِ النَّاسِ
Tercemesi:
Açıklama:
Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım:
لاَ تَقُومُ السَّاعَةُ إِلاَّ عَلَى شِرَارِ الْخَلْقِ
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Abdullah b. Mes'ud 4144, 2/145
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Ebu Ahves Avf b. Malik el-Cüşemi (Avf b. Malik b. Nadle)
3. Ali b. Akmer el-Vedai (Ali b. Akmer b. Amr b. Haris b. Muaviye)
4. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
5. Ebu Said Abdurrahman b. Mehdî el-Anberî (Abdurrahman b. Mehdi b. Hassân b. Abdurrahman)
Konular:
İnsan, iyi-kötü
Kıyamet, kimler üzerine kopacağı
Açıklama: hadis mütabileri ile birlikte sahih li ğayrihidir.
Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım:
إِنَّ الرُّقَى وَالتَّمَائِمَ وَالتِّوَلَةَ شِرْكٌ
Öneri Formu
Hadis Id, No:
52863, HM003615
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو مُعَاوِيَةَ حَدَّثَنَا الْأَعْمَشُ عَنْ عَمْرِو بْنِ مُرَّةَ عَنْ يَحْيَى بْنِ الْجَزَّارِ عَنْ ابْنِ أَخِي زَيْنَبَ عَنْ زَيْنَبَ امْرَأَةِ عَبْدِ اللَّهِ قَالَتْ
كَانَ عَبْدُ اللَّهِ إِذَا جَاءَ مِنْ حَاجَةٍ فَانْتَهَى إِلَى الْبَابِ تَنَحْنَحَ وَبَزَقَ كَرَاهِيَةَ أَنْ يَهْجُمَ مِنَّا عَلَى شَيْءٍ يَكْرَهُهُ قَالَتْ وَإِنَّهُ جَاءَ ذَاتَ يَوْمٍ فَتَنَحْنَحَ قَالَتْ وَعِنْدِي عَجُوزٌ تَرْقِينِي مِنْ الْحُمْرَةِ فَأَدْخَلْتُهَا تَحْتَ السَّرِيرِ فَدَخَلَ فَجَلَسَ إِلَى جَنْبِي فَرَأَى فِي عُنُقِي خَيْطًا قَالَ مَا هَذَا الْخَيْطُ قَالَتْ قُلْتُ خَيْطٌ أُرْقِيَ لِي فِيهِ قَالَتْ فَأَخَذَهُ فَقَطَعَهُ ثُمَّ قَالَ إِنَّ آلَ عَبْدِ اللَّهِ لَأَغْنِيَاءُ عَنْ الشِّرْكِ سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يَقُولُ إِنَّ الرُّقَى وَالتَّمَائِمَ وَالتِّوَلَةَ شِرْكٌ قَالَتْ فَقُلْتُ لَهُ لِمَ تَقُولُ هَذَا وَقَدْ كَانَتْ عَيْنِي تَقْذِفُ فَكُنْتُ أَخْتَلِفُ إِلَى فُلَانٍ الْيَهُودِيِّ يَرْقِيهَا وَكَانَ إِذَا رَقَاهَا سَكَنَتْ قَالَ إِنَّمَا ذَلِكَ عَمَلُ الشَّيْطَانِ كَانَ يَنْخُسُهَا بِيَدِهِ فَإِذَا رَقَيْتِهَا كَفَّ عَنْهَا إِنَّمَا كَانَ يَكْفِيكِ أَنْ تَقُولِي كَمَا قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ أَذْهِبْ الْبَاسَ رَبَّ النَّاسِ اشْفِ أَنْتَ الشَّافِي لَا شِفَاءَ إِلَّا شِفَاؤُكَ شِفَاءً لَا يُغَادِرُ سَقَمًا
Tercemesi:
Açıklama:
hadis mütabileri ile birlikte sahih li ğayrihidir.
Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım:
إِنَّ الرُّقَى وَالتَّمَائِمَ وَالتِّوَلَةَ شِرْكٌ
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Abdullah b. Mes'ud 3615, 2/22
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Zeyneb bt. Abdullah es-Sekafiyye (Zeyneb bt. Muaviye bt. Attab b. Es'ad)
3. Amr b. Haris es-Sekafî (Amr b. Haris)
4. Yahya b. Cezzar el-Uranî (Yahya b. el-Cezzar)
5. Amr b. Mürre el-Muradî (Amr b. Mürre b. Abdullah b. Tarık)
6. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
7. Ebu Muaviye Muhammed b. Hâzim el-A'mâ ed-Darîr (Muhammed b. Hazim)
Konular:
Dua, Dua ve sağlık
Dua, hastalar için dua etmek
Nazar, nazar boncuğu, muska, fal, büyü, uğursuzluk
Şeytan, sembolizmi, bağlanması
Şirk, Şirk- Müşrik
Tedavi, Rukye, tedavi şekilleri
Öneri Formu
Hadis Id, No:
37750, HM004024
Hadis:
حَدَّثَنَا يَعْلَى وَابْنُ أَبِي زَائِدَةَ قَالَا حَدَّثَنَا الْأَعْمَشُ عَنْ عُمَارَةَ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ يَزِيدَ قَالَ
دَخَلَ الْأَشْعَثُ بْنُ قَيْسٍ عَلَى عَبْدِ اللَّهِ يَوْمَ عَاشُورَاءَ وَهُوَ يَتَغَدَّى فَقَالَ يَا أَبَا مُحَمَّدٍ ادْنُ لِلْغَدَاءِ قَالَ أَوَلَيْسَ الْيَوْمُ عَاشُورَاءَ قَالَ وَتَدْرِي مَا يَوْمُ عَاشُورَاءَ إِنَّمَا كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يَصُومُهُ قَبْلَ أَنْ يَنْزِلَ رَمَضَانُ فَلَمَّا أُنْزِلَ رَمَضَانُ تُرِكَ
Tercemesi:
Bize Ya'lâ ve İbn Ebu Zâide o ikisine A'meş, ona Umâre ona da Abdurrahman b. Yezid'in aktardığına göre, Eş'as b. Kays âşûrâ günü sabah öğle arası yemek yerken Abdullah'ın yanına geldi. O "Ey Ebu Muhammed sofraya buyur" dedi. O (Eş'as) "bugün âşûrâ değil mi?" diye sordu. O (Abdullah b. Mesud) da "sen de âşûrâ gününün mahiyetini bilirsin ki, Allah Rasulü (sav) âşûrâ günü ancak Ramazan farz kılınana kadar oruç tuttu; Ramazan farz olunca, (âşûrâ orucu) terk edildi" diye yanıtladı.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Abdullah b. Mes'ud 4024, 2/120
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Abdurrahman b. Yezid en-Nehâi (Abdurrahman b. Yezid b. Kays b. Abdullah)
3. Umare b. Umeyr et-Teymi (Umare b. Umeyr)
4. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
5. Yahya b. Zekeriyya el-Hemdani (Yahya b. Zekeriyya b. Halid b. Meymun b. Feyruz)
5. Ebu Yusuf Ya'lâ b. Ubeyd et-Tenâfisî (Ya'lâ b. Ubeyd b. Ebû Ümeyye)
Konular:
Oruç, Aşure, aşure gününde tutulan orucunun kaynağı
Oruç, Hz. Peygamber'in
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35788, HM003806
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّزَّاقِ حَدَّثَنَا مَعْمَرٌ عَنْ قَتَادَةَ عَنِ الْحَسَنِ عَنْ عِمْرَانَ بْنِ حُصَيْنٍ عَنِ ابْنِ مَسْعُودٍ قَالَ
أَكْثَرْنَا الْحَدِيثَ عِنْدَ رَسُولِ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ ذَاتَ لَيْلَةٍ ثُمَّ غَدَوْنَا إِلَيْهِ فَقَالَ عُرِضَتْ عَلَيَّ الْأَنْبِيَاءُ اللَّيْلَةَ بِأُمَمِهَا فَجَعَلَ النَّبِيُّ يَمُرُّ وَمَعَهُ الثَّلَاثَةُ وَالنَّبِيُّ وَمَعَهُ الْعِصَابَةُ وَالنَّبِيُّ وَمَعَهُ النَّفَرُ وَالنَّبِيُّ لَيْسَ مَعَهُ أَحَدٌ حَتَّى مَرَّ عَلَيَّ مُوسَى مَعَهُ كَبْكَبَةٌ مِنْ بَنِي إِسْرَائِيلَ فَأَعْجَبُونِي فَقُلْتُ مَنْ هَؤُلَاءِ فَقِيلَ لِي هَذَا أَخُوكَ مُوسَى مَعَهُ بَنُو إِسْرَائِيلَ قَالَ قُلْتُ فَأَيْنَ أُمَّتِي فَقِيلَ لِيَ انْظُرْ عَنْ يَمِينِكَ فَنَظَرْتُ فَإِذَا الظِّرَابُ قَدْ سُدَّ بِوُجُوهِ الرِّجَالِ ثُمَّ قِيلَ لِيَ انْظُرْ عَنْ يَسَارِكَ فَنَظَرْتُ فَإِذَا الْأُفُقُ قَدْ سُدَّ بِوُجُوهِ الرِّجَالِ فَقِيلَ لِي أَرَضِيتَ فَقُلْتُ رَضِيتُ يَا رَبِّ رَضِيتُ يَا رَبِّ قَالَ فَقِيلَ لِي إِنَّ مَعَ هَؤُلَاءِ سَبْعِينَ أَلْفًا يَدْخُلُونَ الْجَنَّةَ بِغَيْرِ حِسَابٍ فَقَالَ النَّبِيُّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ فِدًا لَكُمْ أَبِي وَأُمِّي إِنْ اسْتَطَعْتُمْ أَنْ تَكُونُوا مِنْ السَّبْعِينَ الْأَلْفِ فَافْعَلُوا فَإِنْ قَصَّرْتُمْ فَكُونُوا مِنْ أَهْلِ الظِّرَابِ فَإِنْ قَصَّرْتُمْ فَكُونُوا مِنْ أَهْلِ الْأُفُقِ فَإِنِّي قَدْ رَأَيْتُ ثَمَّ نَاسًا يَتَهَاوَشُونَ فَقَامَ عُكَّاشَةُ بْنُ مِحْصَنٍ فَقَالَ ادْعُ اللَّهَ لِي يَا رَسُولَ اللَّهِ أَنْ يَجْعَلَنِي مِنْ السَّبْعِينَ فَدَعَا لَهُ فَقَامَ رَجُلٌ آخَرُ فَقَالَ ادْعُ اللَّهَ يَا رَسُولَ اللَّهِ أَنْ يَجْعَلَنِي مِنْهُمْ فَقَالَ قَدْ سَبَقَكَ بِهَا عُكَّاشَةُ قَالَ ثُمَّ تَحَدَّثْنَا فَقُلْنَا مَنْ تَرَوْنَ هَؤُلَاءِ السَّبْعُونَ الْأَلْفُ قَوْمٌ وُلِدُوا فِي الْإِسْلَامِ لَمْ يُشْرِكُوا بِاللَّهِ شَيْئًا حَتَّى مَاتُوا فَبَلَغَ ذَلِكَ النَّبِيَّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ فَقَالَ هُمْ الَّذِينَ لَا يَكْتَوُونَ وَلَا يَسْتَرْقُونَ وَلَا يَتَطَيَّرُونَ وَعَلَى رَبِّهِمْ يَتَوَكَّلُونَ
Tercemesi:
Bize Abdürrezzak, ona Ma'mer, ona Katade, ona Hasan, ona İmran b. Husayn, ona da İbn Mesud (ra) şöyle rivayet etmiştir:
Bir gece Hz. Peygamber'in (sav) yanında çokça konuşmuştuk. Sonra sabah erkenden onun yanına gittik. Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdular: Bu gece bana ümmetleri ile birlikte peygamberler gösterildi. Bir peygamber yanında üç kişi ile, diğer bir peygamber yanında beş on kişi ile, bir başkası yanında bir grup ile, bir diğer peygamber yanında kimse olmadan geçti. Sonunda Musa (as) yanında İsrailoğullarından bir cemaat ile bana uğradı ve onların [durumu] beni sevindirdi. Ben de bunlar kimdir diye sorunca bana o yanında israiloğulları ile birlikte kardeşin Musa'dır diye cevap verildi. Bunu üzerine benim ümmetim nerede diye sordum. Bana sağ tarafa bak denildi. Bir de baktım ki insanlarla dolu küçük bir tepe. Sonra sol tarafa bak denildi. Baktım ki ufuk insanlarla dolu. Bana razı oldun mu diye soruldu. Ben de razı oldum Ya Rabbi, razı oldum Ya Rabbi, diye karşılık verdim. Ayrıca bana, bunlarla birlikte yetmiş bin kişi hesapsız bir şekilde cennete girer denildi. Peygamber (sav), anam babam size feda olsun, güç yetirebilirseniz yetmiş bin kişi içinde yer almaya çalışın, eğer başaramazsanız küçük tepedeki topluluk içinde yer alın, onu da yapamazsanız ufuktaki insanlar içinde yer alın. Ben orada iç içe girmiş insanlar gördüm. Bunun üzerine Ukkâşe b. Mıhsan ayağa kalktı ve "Beni yetmiş [binden] kılması için Allah'a dua et!" dedi. Rasûlullah (sav) da, ["Allah'ım, Ukkaşe'yi onlardan kıl!" diye] dua etti. Sonra başka bir adam kalktı ve o da, "Beni de onlardan kılması için Allah'a dua et!" dedi. Hz. Peygamber (sav), "Bu hususta Ukkâşe seni geçti" buyurdu.
[İbn Mesud] sonra biz kendi aramızda bu yetmiş bin kişi kimdir diye konuştuk. Onların Müslüman olarak doğmuş ve şirk koşmadan ölen kimseler olduğunu söyledik. Bizim bu sözümüz Peygamber'e (sav) ulaşınca o da şöyle buyurdu:
"Onlar, ateşle dağlama yapmayan, rukye yapmayan ve uğursuzluk telakkisine inanmayan, onlar ancak rablerine tevekkül edenlerdir."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Abdullah b. Mes'ud 3806, 2/69
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Ebu Nüceyd İmran b. Husayn el-Ezdî (İmran b. Husayn b. Ubeyd b. Halef b. Abdünühüm)
3. Ebu Said Hasan el-Basrî (Hasan b. Yesâr)
4. Ebu Hattab Katade b. Diame es-Sedusî (Katade b. Diame b. Katade)
5. Ebu Urve Mamer b. Raşid el-Ezdî (Mamer b. Râşid)
6. ُEbu Bekir Abdürrezzak b. Hemmam (Abdürrezzak b. Hemmam b. Nafi)
Konular:
Bilgi, Hz. Peygamber'in verdiği gaybi haberler
Hz. Peygamber, ümmet sevgisi
Önceki Ümmetler, Peygamberleri
Peygamberler, Hz. Musa ve Ailesi
Ümmet, yetmiş bininin hesapsız cennete girmesi