10635 Kayıt Bulundu.
Bize Ayyâş, ona Abdüla'lâ, ona Ubeydullah, ona da Nâfi' şöyle söylemiştir: İbn Ömer (ra) namaza başlarken tekbir alır ve iki elini yukarıya kaldırırdı. Rükuya giderken yine ellerini yukarıya kaldırırdı. Semiallâhu limen hamideh (Allah kendisine hamd edeni işitti) dediği zaman da ellerini kaldırırdı. İkinci rekattan sonra ayağa kalktığında yine ellerini yukarı kaldırırdı. Bunları İbn Ömer Peygamber'den merfu olarak rivayet etti. Bu hadisi aynı şekilde Hammâd b. Seleme, Eyyub'dan; o da Nâfi'den; o da İbn Ömer'den; o da Hz. Peygamber'den (sav) rivayet etti. Yine bu hadisi İbn Tahmân da Eyyub ile Musa b. Ukbe'den muhtasar olarak rivayet etmiştir.
Açıklama: Merfû: Hz. Peygamber’e nisbet edilen söz ve haber anlamında hadis terimi.
Bize Ömer b. Hafs b. Ğıyas, ona babası (Hafs b. Ğıyas), ona A’meş, ona İbrahim, ona da Esved şöyle rivayet etmiştir: Biz bir gün Aişe'nin (r.anha) yanındaydık. Namaza devamlı olmak ve onu tazim etmek üzerine konuştuk. Aişe şöyle dedi: Rasulullah, vefat ettiği hastalığa yakalandığında (bir defa) namaz vakti gelmiş, ezan da okunmuştu. Rasulullah (sav) "Ebu Bekir'e söyleyin de insanlara namazı kıldırsın" buyurdu. Kendisine “Ebu Bekir pek yufka yüreklidir, senin makamında durup da halka namaz kıldıramaz” denildi. Rasulullah (sav) emrini tekrar etti. Yanındakiler de kendi söylediklerini tekrar ettiler. Bunun üzerine Rasulullah (sav) üçüncü defa yine emretti ve: "Şüphesiz ki sizler Yusuf Peygamber'in yanındaki kadınlar gibisiniz. Ebu Bekir'e emredin, insanlara namazı o kıldırsın" buyurdu. Bunun üzerine Ebu Bekir çıkıp namazı kıldırdı. Hz. Peygamber (sav), kendisinde bir hafiflik hissetti ve iki kişiye dayanarak namaza çıktı. Halsizliği sebebiyle yürürken ayaklarını yerlerde sürüdüğü hâlâ gözümün önündedir. Ebu Bekir geriye çekilmek istedi. Peygamber (sav) ona "yerinde dur" diye işaret etti. Sonra ileriye götürüldü de nihayet Ebu Bekir'in yanına oturdu. A'meş'e: “Namazı Peygamber kıldırıyordu da, Ebu Bekir O'nun namazına, cemaat de Ebu Bekir'in namazına uyarak mı namaz kılıyorlardı?” denildi. A'meş, başı ile “evet”, dedi. Bu hadisin bir kısmını Ebu Davud, Şu'be'den; o da A'meş'ten rivayet etmiştir. Ebu Muâviye A'meş'ten yaptığı rivayetinde “Rasulullah, Ebu Bekir'in soluna oturdu. Ebu Bekir de ayakta olarak namaz kılıyordu” ifadesini eklemiştir.
Bize Muhammed b. Yusuf, ona el-Evzâî, ona ez-Zührî, ona Humeyd b. Abdurrahman, ona da Ubeydullah b. Adiy b. Hıyâr şöyle rivayet etmiştir: Kendisi, evinde muhasara altındayken Osman b. Affân'ın (ra) yanına girdi de: 'Sen çoğunluğun İmamısın, başına şu görmekte olduğun işler geldi. Bize bir fitne imamı namaz kıldırıyor. Biz bundan kaçınıyoruz; ne buyurursun? dedi. Halîfe Osman: "Namaz, insanların yapacağı işlerin en iyisidir. İnsanlar iyi bir şey yaparlarsa, sen de onlarla beraber onu yap; fena bir şey yaparlarsa sen onların fenalıklarından sakın" dedi. [ez-Zübeydî şöyle dedi: ez-Zührî: 'Biz kurtuluşu olmayan bir zaruret dışında, kadınlığa özenen kimse arkasında namaz kılınmasını doğru görmeyiz' demiştir.]
Bize Muhammed b. Beşşâr, ona İbn Ebu Adiy, ona Said, ona Katâde, ona da Enes b. Mâlik'in söylediğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Ben uzun tutmak arzusuyla namaza başlarım. Ancak bir çocuğun ağlama sesini işitince annesinin hissedeceği endişenin şiddetini bildiğim için namazımı kısa keserim." Bize Musa, ona Ebân, ona Katâde, ona da Enes Hz. Peygamber'den (sav) bu hadisin bir benzerini rivayet etmiştir.
Bize İsmail, ona Malik b. Enes, ona Hişam b. Urve, ona babası (Urve b. Zübeyr), ona da müminlerin annesi Aişe şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) hastalığı içinde: "Ebu Bekir'e insanlara namaz kıldırmasını emredin" buyurdu. Aişe şöyle devam etti: Ben, “Ebu Bekir senin makamında durduğunda ağlamaktan sesini insanlara duyuramaz. Ömer'e emret de, insanlara o kıldırsın” dedim. Rasulullah (sav) "Ebu Bekir'e emredin, insanlar için namaz kıldırsın" buyurdu. Aişe der ki: Hafsa'ya da aynı şekilde Peygamber'e “Ebu Bekir senin makamında durursa, ağlamaktan insanlara sesini duyuramaz, Ömer'e emret de insanlara o namaz kıldırsın” demesini, söyledim. Hafsa dediğini yaptı. Bunun üzerine Rasulullah (sav) "Yeter, şüphesiz sizler Yusuf'un yakınındaki kadınlarsınız. Ebu Bekir'e emredin, insanlar için namazı o kıldırsın" buyurdu. Hafsa, Aişe'ye “Zaten ben senden bir hayır gelmez ki” dedi.